Çok yoruldum bugün önce çok sevdiğim misafirlerim arkasından keyif.Bir kez daha şahit oldum ilahi adalete.Geç de olsa adaletin bir gün tecelli edilişine.Ben hiç kaybetmedim buna inancımı.Bazen çok üzülüp olumsuz olarak düşündüğümüz şeyin aslında ne kadar hayırlı olduğuna şahit oldum.Sadece sabır gerekli birazda inanç ve doğruluk.Kendimce adaletin doğruluktan yana olduğunu doğrunun bir gün mutlaka mükafaatını alacağını bilmek güzel.Her yağmurun sonunda bir güneş her gecenin sonunda da sabah vardır.
29 Kasım 2012 Perşembe
25 Kasım 2012 Pazar
OĞLUMUN KÜRESİ
Son zamanlarda oğlumun en büyük ilgisi dünya küresi ve dünya haritası kitabı.Elinden düşürmüyor hatta büyüteciyle benim bile ilk defa duyduğum yerlere gidiyor kendince, evden de olsa....Ne gariptir değilmi biz dünyanın küçücük bir parçasında yaşarken bir yerlerde ne hayatlar yaşanıyor.İnsan kendini ne kadar büyük zannedip nelere dalıyor, ama minicik değilmiyiz şu dünyada.Doğanın bile saklayamadığı içinde erittiği miniciğiz. Oğlumun dediği gibi büyüteçle bakabildiğimiz yere gidebilsek keşke .aslında küçük bir nokta hayatımıza değiverse alıverse bizi hayalinin içine ..... Çocukların hayallerindedir imkansızı yok saymak.Neden büyüdükçe dünyamız küçülür ki?Hayallerimiz daralır,renklerimiz azalır. İnsanın bazen hayattan kaçıverip çocuk oluveresi hatta uzun bir süre çocuk kalası geliyor.Okyanusları aşası geliyor.Hayalde olsa oğlumun dünyası o, içine dalıp ülkeden ülkeye koşarcasına atladığı, yeşilden maviye karıştığı bir dünya , masasında bir köşe ayırdığı sıkıldıkça içine giriverdiği dünyası o.
23 Kasım 2012 Cuma
İLK IŞIK
Bir ekim günüydü o küçük gözlerdeki ışığı gördüğüm.Zordu şartlarım, kalmamıştı gelen hiç bir öğretmen bu koca taş yığınında, direnmeli mi yoksa gitmelimiydim o gün .Kaçmalı mı bırakmalımıydım onları alıştıkları gibi yine ürkek canları .Şehirdi, ülkemin istanbuluydu, toprağımdı vatanımdı, bayrağımdı.Girdiğimde sıcacıktı sınıfım, o gözlerdi beni süzen ,benim için heyecanlanan atan minik kalpler .Kara tahtaydı karşımda duran, tebeşiri yanı başında yatan.Kalbim susmuyor bir başlangıç diyordu.Mutluydum, ürksemde sevinçliydim .Yabancıydı bana herşey ben,onlara,onlar bana ....Sene 2012 onüç yıl oldu bu heyecana kapılalı..Büyüdüm o gözlerle ben ,bir anneyken birçok oldum ben. Bıkmadım usanmadım, ektiğim tohumlardan, umudumu hiç yitirmedim....
21 Kasım 2012 Çarşamba
HOŞ BİR GÜN
Arkadaşlar çıkageldi dün, bol bol hasret giderdik.İnsanın hayatındaki herkes bir yaşanmışlık katıyor hayatına.Çaylar içildi, kahveler yudumlandı, muhabbetin dibine vuruldu.Bol kahkahalı hoş bir gündü bizimki .Sohbete doyulamadı başka bir gün için sözleşildi.
19 Kasım 2012 Pazartesi
KIRMIZI GOBLENİM
Merhabalar, goblenlerimi yayınladıkça çok hoşuma gidiyor.Paylaşmak güzel değilmi? Bu aralar arayış halindeyim ne yapsam diye yoğun hayatımda bakınıyorum etrafıma, bir kaçış bana hobilerim bu yüzden Zamanımı çeşitli bölümlere bölmeyi seviyorum.Biraz kitap okumalıyım biraz goblen bazen örgü, tabii bunları yaptığım zamanlar bana özel.Oğlumun vakti ,eşimin vakti öğrencilerimin vakti ailemin vakti,arkadaşlarımın vakti derken birçok parçaya bölünüyorum her kadın gibi..EEEE bitmeyen enerjim de bol bol dejarj olmamdan kaynaklanıyor herhalde..Samsunda oturuyorum bugün okul dönüşü goblen satan dükkana gidip bakındım değişik bir şeyler varmı diye birçok şey beğendim ama kararsız kalınca kararlı bir güne bıraktım hevesimi.
15 Kasım 2012 Perşembe
TEK KİŞİLİK KAHVALTI
Merhabalar ,günlerdir yağmur ve soğuk havadan sonra güneşin tepeden gülümsemesi ne hoş.Anladımki ben tam bir güneş severim güneşi tepemde göremeyince bütün psikolojim değişiyor.Güneşli bir günde kurduğum hayaller bile farklı oluyor...Kalktım önce güzel bir kahvaltı yaptım.Tabii tek başına ne kadar güzel olabilirse....Kahvaltı yaparken de evim sensin fliminin kore versiyonunu izledim.Bu kadar etkileneceğimi bilmiyordum.Birazcıkta gözyaşı döktüm.Alzeimer olan bir genç kızın aşkı ve sonrası.Konuyu derinlemesine bilmediğim için izlemeye başladım.Babamın da bu rahatsızlığı yaşamasındanmıdır bilmem ,bu beni çok etkiledi.İnsanın en büyük hazinesi biriktirdiği anıları aslında bunların bir gün unutulması kimsesiz kalmak gibi birşey olmalı.Bunu en acı şekliyle başlangıcı dahi olsa babmda yaşıyoruz.Allah herkeze sağlık güçlü bir aile versin diyorum.Neyse bu güzel güne gözyaşı ile devam etmek istemiyorum.
Bir an önce kendimi topladım ve kitabımın derinliklerine daldım.Kitap okurken o kitabın içine girivermek bana en büyük haz, kendime ayırdığım ve zevk aldığım bir dilim hayattan.....Hep savunmuşumdur kaçabileceğimiz bir dünyamız olmalı zaman zaman,eşimiz ne kadar yardımcı olsa bile kadın olarak oldukça fazla sorumluluklarımız var yaşam çarkında.Bu küçük zamanlarda olmasa enerjimi nasıl toplarım,nasıl yetebilirim heryere bilmem.SEVGİLER SAĞLIK DOLU GÜZEL GÜNLER
12 Kasım 2012 Pazartesi
ESKİDEN BÖYLEYDİ
ESKİDEN...Çember
çevrilir,
Su musluktan içilir,
Ağaçlara tırmanılırdı.
Bebekler bezden,
Silahlar tahtadan,
Resimler kömür
karasından yapılırdı.
Kızlara ninelerinin,
erkeklere dedelerinin İsimleri konulur,
Saatli maarif
okunurdu.
Komşuda pişen bize,
bizde pişen komşuya düşerdi.
Geceler ayaz,
Sokaklar
karanlık,Yıldızlar parlak olurdu.
Turşu, salça, mantı
evde yapılır,
Karpuz kuyuda
soğutulurdu.
Erik ağacının
çiçeği,Pencere camımıza yaslanır,
Güz yaprakları
bahçemize düşerdi.
Kardan adam yapılır,
Evlerde soba yakılır,
Kış gecelerinde masal
anlatılırdı.
Merdiven çıkılır,
Aidat ödenmez,Yönetici
seçilmezdi.
Evler badanalı,
Sokaklar lambasız,
Mahalleler bekçili
olurdu.
Ajans radyodan
dinlenir,
Çizgi roman okunur,
Defterlere kenar süsü
yapılırdı.
Hayat...Arkası yarın
gibiydi,
Kesintisizdi.
Her gün yaşanacak bir
şey vardı.
Herkes kendi düşünü
kurar,
Kendi hayatını oynardı
ŞİMDİ Şimdi,
HerkesYoğun,
Yorgun
Ve Tek başına
CAN DÜNDAR
Ne güzel söylemiş CAN DÜNDAR... Evet hepsi eskide kaldı.Çok yaşlı değilim sadece 37 si ni almış bir eskiciyim.Belki bu yüzden TRT 1deki seksenleri çok seviyorum.Çok özlüyorum geçmiş yaşamı , önceleri ne kadar zaman kaybettiğimizi düşünürdüm teknolojiden uzakken , geç tanışmanın pişmanlığıyla.Ama anladım artık eskiyen hayatımızmış......Kocaman kalabalık bir yanlızlık değilmi bizlerin yaşadğı?Çekilen zorluklar bir yetinme ,bir paylaşım ,bir mutlulukmuş meğer...Çok şükür şimdide mutluyum ama hiç birşeyde tat yok.Eskiden kopmak istemiyorum sanki o günler hiç yaşanmamış gibi geliyor bana benim hazinemmiş eskiler meğer andıkça hafif bir tebessüm birikiyor yüzümde.....Allahım yaşalanıyormuyum ne?
Merak ediyorum sizin eskileriniz neler?
11 Kasım 2012 Pazar
BÖREKÇİ GELDİİİİİİİİ
Oğlum Yağız ,tam bir börek sever.Ne istersin diye sorduğumda börek verdiği cevaptan birisidir.Bende bugün oğluma börek yapmaya karar verdm.Onun bu kadarla bile mutlu olması bir annenin alabileceği en büyük mükafat bence....Bu böreği annem benim hayatıma soktu her yapışımda onuda sevgi ve özlemle anmış oluyorum.O hayattayken daha güzel oluyordu, her yapışımda yeniden tarif ,püf noktasının üzerinden geçerdi. Hatta gizliden mutlu olduğunu da hissederdim..Benim çocuğumunda en az benim kadar bu böreği sevmesi gerçekten çok özel.İyiki anneyim iyiki oğluma bende yaşanmışlıklar katabiliyorum.Sevgiler.....
MALZEMELER :Yufka,5-6 adet patates, sıvıyağ, 3- 4 kaşık yoğurt,3 yumurta ,karabiber ,tuz ,3 orta boy soğan,kıyma
YAPILIŞI:Yapacağimız miktar kadar yufka alıyoruz elimize, yufkayı sekiz adet eşit parçaya bölüyoruz.Yanlız ikişer ikişer yapıyoruz sarma işini aksi taktirde ince ve kuru oluyor.Sosunu ,yumurta ,yoğurt,sıvı yağla hazırlıyoruz.İçine koyacağımız harcıda patates,soğan ,kıyma, karabiber,tuz şeklinde güzelce kavurarak hazırlıyoruz.Parçaların arasına hazırladığımız sostan sürüyoruz. Sigara böreği sarar gibi sarıyoruz.Üzerine kalan sostan sürerek fırına veriyoruz.Püf noktasına ( geniş bir zamanda yapıyoruz 2- 3 saat buzdolabında bekletirsek daha güzel kabarıyor,yufka taze olmalı ) göre yapılması daha uygun oluyor.
9 Kasım 2012 Cuma
BANYO DEYİNCE
Banyo malzemeleri her zaman ilgimi çekmiştir.Banyodaki ufak dokunuşlar ferahlık veriyor.Bir defa olmazsa olmazım güzel bir banyo kokusu,mis gibi kokan sabunlar,yumuşacık bembeyaz havlular, lavanta keseleri ,tabiiki deniz kabukları....Banyomun da yatak odası gibi çok özel olduğunu, bu yüzden huzur verici ürünler kullanmak gerektiğini düşünüyorum.Artık alışverişte de bu tarz ürünlere ulaşmak çok kolay her yerde bulabiliyoruz.Alışverişte ihtiyacım olsun olmasın hep ilgimi çekmiştir bu tür ürünler.Bu ürünleri gördüğümde eşimin önünden geçerken sürekli beni oyalamaya çalışması da tam görülesi...EEE tabiiki bütün kadınların sıkıntısıdır bu ya neyse ...
8 Kasım 2012 Perşembe
5 Kasım 2012 Pazartesi
EBRU DAN EBRU
Adımın sanatını denedim bugün inanılmaz zevkli ve kolay.Hep hayran hayran izlerdim yapılan çalışmaları ama büyük bir zevkle deneme fırsatını buldum.Okuldaki resim öğretmenimiz sayesinde Herhalde ara ara gidip Ebru yapmak alışkanlık yaratacak .Renklerin ahenkle dans edişi onlara hükmedebilmek ,sonrada eserini kağıda alabilmek seyrine doyulmaz bir zevk .
4 Kasım 2012 Pazar
GOBLEN VE BEN
Profilimde de yeralıyor goblen tutkunu olduğum .Nihayet elimde olan goblenimi çerçevelettim.Duramıyorum bir hobi ile uğraşmadan.Yapılışı biraz sabır gerektiriyor ama sonuç mükemmel.Birini bitiriyorum sonrakini daha bitmeden hayal ediyorum.Bence her insanın bir hobisi olmalı bazen kaçıvermeli hayatın yorucu temposundan.Takılıvermeli yaratıcılık uçurtmasına... Herkeze tavsiye ederim.
3 Kasım 2012 Cumartesi
TRAKYA DA BİR ŞEHİR EDİRNE
İstanbulda olduğumuz dönemlerde kardeşimse Edirne ye taşınmıştı bugün onunla konuşunca edirneye sık gidişlerimiz geldi aklıma hey gidi günler hey artık onlarda bu yıl ayrılıyorlar görev süreleri doluyor çünkü... Edirne osmanlının da izlerini rahatlıkla görebileceğimiz şirin bir şehrimiz .En ünlü yapısıda tabii ki Selimiye camii,adeta büyülendik.Gelişmişliği düşündüğümde osmanlının müzikle ruhsal hastalıkları tedavi ettiği Beyazıt Külliyesini gezmeden olmazdı.Meriç boyu, tarihi kapalı çarşısı ,Nefis ciğeri bizim için unutulmazdı.
2 Kasım 2012 Cuma
BİR GÜNLÜK İSTANBUL
Arkadaşlarla projeye giderken bir günlük mini istanbul gezisi de yaptık.Pekte mini olmadı ama,şuraya da gidelim şurayıda görelim derken liste kabardı. Uzun süre istanbulda yaşamış biri olarak buna tabiiki, hayır diyemezdim.Buraları gezerken tek avantajımız hafta içi ve iş saati olmaması idi.Ben zaten bu yerleri çook görmüştüm ama arkadaşlarla daha bir başka oluyormuş.Şunu tekrar anladımki ben istanbuldan hiç bıkmıyorum,eşim dönelim dese ben en önde giderim herhalde.Az zamana çok yer sığdırdık uçağı kaçırıyorduk ama neyse deydi doğrusu....
MİNİATÜRK |
1453 PANOROMA |
PİERE LOTİ |
AYASOFYA |
SULTANAHMET |
BOĞAZ GEZİSİ |
EYÜP SULTAN |
1453 PANOROMA |
PİERE LOTİ |
MİNİATÜRK |
GÜLHANE |
BOĞAZ |
BOSPHOROS |
BOĞAZ KIZ KULESİ |
1 Kasım 2012 Perşembe
BU GÜNÜM
Merhabalar , bugün boş günüm oğlum okulda eşim işte eee banada evde keyif yapmak kalıyor değilmi?Dışarıda harika bir güneş var bir yanım dışarıya çıkmak istese de ama ben bütün gün evde kalmaya kararlıyım.Özellikle insan çalışınca evini özlüyor.Tabiiki keyiften sonra bir sürü işte beni bekliyor.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)