Nothing Special   »   [go: up one dir, main page]

Academia.eduAcademia.edu

'Foundation or association journalism' and 'crowdfunding' models in salvation of the media from influence of the capital and power

Enformasyon canlı bir ekonominin damarındaki kandır. Güçlü, üretken ve farklılıklara açık bir haber medyası demokrasi için gerekir. Medyanın özellikle 2000 yılından sonra artan problemleri, alternatif sahiplik ve denetleme biçimlerine ilgiyi artırıyor. Burada sorun gazetecilikte değil, gazeteciliğin temel iş modelinin işlevini yitirmesinde. Özellikle 2000 yılından sonra, sadece reklam gelirlerine dayalı bir iş modelinin, sadece ahlaki açıdan değil, aynı zamanda ekonomik açıdan da sorunlu olduğu fark edildi (Isaacson, 2016). İyi enformasyon, vatandaşların hayatta kalabilmesi için vazgeçilemez. Bu yüzden, gerçeklere ulaşmak isteyenler, kitlesel fonlama ile Macaristan’da Atlatszo. hu; Salvador’da El Faro; Hong Kong’da ise Factwire’ı destekliyorlar. Kaliteli, doğrulanmış haberler desteklenirse, vatandaşlar gerçekten ne olup bittiğini öğrenip, yanlı veya özel ilgilere göre tasarlanmış haberler ile kandırılmaktan kurtulabilirler (Ronderos, 2016). Reklama dayalı geleneksel iş modelinde kriz ile karşılaşan karar vericiler, medya yorumcuları ve medyanın demokratik rolünün geleceği hakkında endişelenenler çoktandır alternatifleri araştırıyor. Ancak varolan uygulamaların çeşitleri, görece güçlü ve zayıf yönleri hakkında detaylı enformasyon yetersiz (Picard ve Levy, 2011: 3). Medyanın yıllık reklam gelirlerinde düşüş sürüyor ve kitlesel fonlama, yardımsever zenginlerin desteği ve risk sermayesi şirketlerinin girişimlerinden faydalanma modelleri, gazeteciliğin finansal sorunlarının aşılmasında ilgi çekiyor (Vogt ve Mitchell, 2016). Haber kuruluşlarının karşılaştığı büyük finansal problemlere karşı, gazetecilik uygulamacıları kadar (Overholser, 2006) akademisyenler de (Guensburg, 2008), masrafların zengin yardımseverler ve bağışçılar tarafından karşılandığı kâr amacı gütmeyen medya organizasyonlarının haber ekosistemini destekleyebileceğini savunuyorlar. Bu uygulamalar hem geleneksel, hem de yeni medya için geçerli. Kârlılığı önceliklendirmeyen bu kurumlar, tam sahiplik, ortaklık ve halka açık şirket tiplerinden farklılaşarak, sosyo-politik ve kültürel hedefler ile prensip ve değerler rehberliğinde kurulup yönetiliyorlar. Bazı çalışmalarda “dernek ve vakıf sahipliği modelinin medyanın bağımsız olması için tek yol olduğu” gibi neredeyse ütopik sayılabilecek görüşler var (Loundy, 2007). Medya kurumlarının karşısındaki kriz tek tip olmadığından, tek çözüm elbette dernek ve vakıf sahipliği modeli değil. Sorunun temelinde “Haber üreten bir STK veya kâr amaçlı işletme, harcadığından fazlasını kazanabilir mi?” muamması var. Araştırmacı gazetecilik, zengin ve güçlü kişi ve şirketler ile ilgili kamusal yararı olan haber üretimi için medyanın özgürlüğü gerekir.

For citation: Osman Köroğlu, “'Foundation or association journalism' and 'crowdfunding' models in salvation of the media from influence of the capital and power”, in Saka, E., Görgülü, V. Sayan, A. (eds.) Yeni medya çalışmaları IV: Dijitalleşen Gazetecilik İçin Yeni İş Modelleri, İstanbul: Taş Mektep Yayınları, 2017. pp. 69-97. YENİ MEDYA ÇALIŞMALARI IV Editörler: Yrd. Doç. Dr. Erkan Saka Yrd. Doç. Dr. Vehbi Görgülü Anıl Sayan, MA YENİ MEDYA ÇALIŞMALARI IV Editörler: Yrd. Doç. Dr. Erkan Saka Yrd. Doç. Dr. Vehbi Görgülü Anıl Sayan, MA Giriş: Yrd. Doç. Dr. Erkan Saka MAKALELER / RESEARCH ARTICLES ■ Dijital dönüşüm ve gazetecilik için yeni iş modelleri / Yrd. Doç. Dr. Erkan Saka ■ Thumbs up!: Online news media and the opportunities of crises in the Netherlands / Şirin Dilli ■ Business models and online community news / Slavka Karakusheva ■ Medyanın sermaye ve iktidar etkisinden kurtulmasında vakıf veya dernek gazeteciliği ile kitlesel fonlama modelleri / Doç. Dr. Osman Köroğlu ■ Data journalism / Ivo Furman DİJİTAL GAZETECİLİKTE GELİR MODELLERİ ÜZERİNE VAKA İNCELEMELERİ / CASE STUDIES ON BUSINESS MODELS OF DIGITAL JOURNALISM ■ ■ ■ ■ ■ ■ ■ A case study on Al Jazeera and Al Jazeera Turkey / Cecilie Möllmann Lundberg Dijital gazetecilikte gelir modellerinin incelenmesi: Radikal / Deniz Güneli Diken / A.Kıvanç Tos Doğuş Yayın Grubu / Müge Hasbay ve Tülin Alkan Hürriyet.com.tr / Gönül Yalçın Açık Radyo / Nilce Bıçakçıoğlu Bianet / Öznur Halilcikoğlu SÖYLEŞİLER / INTERVIEWS ■ ■ ■ ■ ■ ■ ■ ■ Agos / Ceren Ataş Jiyan/ Müge Demirel Cumhuriyet Gazetesi/ Sedef Korkmaz Dağ Medya / Merve Sümeyye Öztürk Bant MAG / İrem Kulaber Takvim.com.tr / Raye Askın Pasifagresif.com / Deniz Cansever XOXO The Mag / Deniz Karabay 2 Medyanın sermaye ve iktidar etkisinden kurtulmasında vakıf veya dernek gazeteciliği ile kitlesel fonlama modelleri Doç. Dr. Osman Köroğlu Fatih Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Enformasyon canlı bir ekonominin damarındaki kandır. Güçlü, üretken ve farklılıklara açık bir haber medyası demokrasi için gerekir. Medyanın özellikle 2000 yılından sonra artan problemleri, alternatif sahiplik ve denetleme biçimlerine ilgiyi artırıyor. Burada sorun gazetecilikte değil, gazeteciliğin temel iş modelinin işlevini yitirmesinde. Özellikle 2000 yılından sonra, sadece reklam gelirlerine dayalı bir iş modelinin, sadece ahlaki açıdan değil, aynı zamanda ekonomik açıdan da sorunlu olduğu fark edildi (Isaacson, 2016). İyi enformasyon, vatandaşların hayatta kalabilmesi için vazgeçilemez. Bu yüzden, gerçeklere ulaşmak isteyenler, kitlesel fonlama ile Macaristan’da Atlatszo. hu; Salvador’da El Faro; Hong Kong’da ise Factwire’ı destekliyorlar. Kaliteli, doğrulanmış haberler desteklenirse, vatandaşlar gerçekten ne olup bittiğini öğrenip, yanlı veya özel ilgilere göre tasarlanmış haberler ile kandırılmaktan kurtulabilirler (Ronderos, 2016). Reklama dayalı geleneksel iş modelinde kriz ile karşılaşan karar vericiler, medya yorumcuları ve medyanın demokratik rolünün geleceği hakkında endişelenenler çoktandır alternatifleri araştırıyor. Ancak varolan uygulamaların çeşitleri, görece güçlü ve zayıf yönleri hakkında detaylı enformasyon yetersiz (Picard ve Levy, 2011: 3). Medyanın yıllık reklam gelirlerinde düşüş sürüyor ve kitlesel fonlama, yardımsever zenginlerin desteği ve risk sermayesi şirketlerinin girişimlerinden faydalanma modelleri, gazeteciliğin finansal sorunlarının aşılmasında ilgi çekiyor (Vogt ve Mitchell, 2016). Haber kuruluşlarının karşılaştığı büyük finansal problemlere karşı, gazetecilik uygulamacıları kadar (Overholser, 2006) akademisyenler de (Guensburg, 2008), masrafların zengin yardımseverler ve bağışçılar tarafından karşılandığı kâr amacı gütmeyen medya organizasyonlarının haber ekosistemini destekleyebileceğini savunuyorlar. Bu uygulamalar hem geleneksel, hem de yeni medya için geçerli. Kârlılığı önceliklendirmeyen bu kurumlar, tam sahiplik, ortaklık ve halka açık şirket tiplerinden farklılaşarak, sosyo-politik ve kültürel hedefler ile prensip ve değerler rehberliğinde kurulup yönetiliyorlar. Bazı çalışmalarda “dernek ve vakıf sahipliği modelinin medyanın bağımsız olması için tek yol olduğu” gibi neredeyse ütopik sayılabilecek görüşler var (Loundy, 2007). Medya kurumlarının karşısındaki kriz tek tip olmadığından, tek çözüm elbette dernek ve vakıf sahipliği modeli değil. Sorunun temelinde “Haber üreten bir STK veya kâr amaçlı işletme, harcadığından fazlasını kazanabilir mi?” muamması var. Araştırmacı gazetecilik, zengin ve güçlü kişi ve şirketler ile ilgili kamusal yararı olan haber üretimi için medyanın özgürlüğü gerekir. Sermaye ve iktidarın medya ile ilişkisi Medya sektöründe söz sahibi olan şirketlerin sayısı tüm dünyada giderek azalmaktadır. Medya, sermaye açısından hükümetlerle iyi geçinmek zorundadır. İktidar-siyaset, medyayı ekonomik bağlamda denetim altına alır, medya ise siyaseti söylem açısından kendisine bağımlı kılar. Bu yüzden toplumsal gerçekler, medya içeriklerinde doğru ve yeterli ölçüde ifade edilemez (Bagdikian, 2004). Sermaye yapıları ve siyasi merkezler medyanın içeriğini etkiler. Hegemonyanın beklentisine yönelik kurgulanan medya içeriklerinde gerçekler doğrudan ifade edilemez. Bu tür metinlerde hegemonik güç eleştirileri neredeyse yoktur, söylem kısıtlamasıyla, oto-sansürle karşılaşılır. Egemen güçlerin beklentilerine dikkat eden medya, içeriklerini oluştururken haber eleme süzgeçlerini etkin bir şekilde işletir. Böylece egemen yapılar kuvvetlenir ve alternatifmuhalif söylemlerin gücü giderek zayıflar (Dursun, 2012). Chomsky ve Herman, haberlerin seçilmesini-sunulmasını etkileyen çeşitli siyasi ve ekonomik güç güdümlü süreçlerin varlığından söz edip bunları beş süzgeç olarak ifade eder (Herman ve Chomsky, 1988: 306). Öte yandan, iletişim kuramları arasında, sınırlı medya etkileri yaklaşımının devamında yer alan kullanımlar ve doyumlar yaklaşımına göre, izler kitle pasif enformasyon alıcılarından değil, aktif iletişimcilerden oluşur ve “izler kitle ihtiyaçlarını gidermek için medya seçimlerini bilinçli yapar” (Katz, 1959; Katz vd, 1973). Bu fikir çevrimiçi kullanıcıların giderek daha aktif katılımcılar olduğu yönündeki düşünce ile de örtüşür. Web ortaya çıkmadan kullanımlar ve doyumlar yaklaşımı çokça ele alınmışsa da, web ile birlikte haber, eğlence ve enformasyon tercihlerinin anlaşılmasında halen değerini koruyor (Ruggiero, 2000; Rubin, 2002: 525). Kullanımlar ve doyumlar yaklaşımı çalışmalarına göre, haber okuma konusundaki doyumlar dört ana başlıkta toplanıyor: gözetleme (çevremizdeki dünyayı anlama ihtiyacı), rehberlik (günlük hayat için uygulamalı rehberlik), kaçış (hayatın rutinlerinden kaçmak) ve eğlence (Berelson, 1949; Blumler ve McQuail, 1968). Daha sonraki çalışmalarda gazetelerin duygusal (kaçış ve eğlence) amaçlara nazaran, genelde enformasyon (gözetim ve rehberlik) gereksinimi ile okunduğu ortaya çıktı (Katz vd, 1973). Okurlar sağlık, beslenme, moda, yiyecek, tıbbi tavsiye, tüketici haberleri, seyahat, ev bakımı, tamir gibi konularda ‘kullanılabilecek ve gidilip yapılabilecek haberleri’ daha çok istiyor, ama gazetecilerin sundukları ‘toplumla ilgili genel enformasyon’ türü haberler bu isteği karşılamıyor (Bogart, 1989: 294; Stepp, 2004). Bir neoklasik ekonomi kuramı olan tüketici tercihi kuramına göre de, tüketiciler ihtiyaçlarını tatmin eden ürün ve hizmetleri satın alır (Mas-Colell vd, 1995: 17–36). Yukarıdaki kuramlar ışığında tekrar değerlendirilmesi gereken bir durum var: Kitlesel fonlama gazeteciliğinde de kamu sağlığı ve şehir altyapısı gibi konular daha çok, hükümet ve politika odaklı haberler daha az destekleniyor (Jian ve Usher 2014). Bu durum, tüketicilerin haber üretiminde aktif rol oynamalarının genel kamusal haberlerin işlenmesini azaltacağı düşüncesini destekliyor (Boczkowski ve Peer, 2011). Bu da, güç ve çıkar ilişkileri bağlamında medya ile siyasal ve ekonomik elitler arasındaki bağın tekrar değerlendirilmesini gerektirebilir. Vakıf veya dernek medyası Geleneksel olarak üç tip gazetecilik işletmeciliği modeli vardır: mülk sahipliği, ortaklıklar ve hisseleri borsada işlem gören şirketler. Bu saydıklarımız dışında yer alan ve medyanın sermaye ve iktidar etkisinden kurtulması açısından önemli olabilecek bir diğer model ise vakıf veya dernek medyası modelidir. Vakıf, “1. Bir hizmetin gelecekte de yapılması için belli şartlarla ve resmî bir yolla ayrılarak bir topluluk veya bir kimse tarafından bırakılan mülk, para. 2. Bir topluluk veya bir kimse tarafından bırakılan mülk ve paranın idare edildiği yer. 3. Birçok kişi tarafından kurulan ve toplum yararına çalışmayı ilke edinen kuruluş.” olarak tanımlanıyor (Türk Dil Kurumu, 2016a). İslami bir kavram olarak dini kaynaklarda karşımıza çıkan vakıf uygulaması, 9 yy.’a dayanıyor (Verbit, 2002). Vakfın kuruluş şartnamesi, ilgili mülkün veya paranın, değiştirilemez biçimde belli şartlarda ve belli amaçlar ile işletilmesini gerektiriyor. Avrupa’da 12.-13. yy’da görülen vakıf örnekleri de haçlı seferleri ile ilişkili olarak bu uygulamanın Batı dünyasına aktarıldığı düşüncesini doğuruyor (Gaudiosi, 1988). Dernek ise “Belirli ve ortak bir amacı gerçekleştirmek için kurulan yasal topluluk, cemiyet” olarak tanımlanıyor (Türk Dil Kurumu, 2016b). Bir derneğin kurulması için kendini aynı amaca adamış yedi gerçek veya tüzel kişi gerekir. Dernekler kuruluş bildirimini ve eklerini mülki idari amirliğe vererek tüzel kişiliğe kavuşurlar. Dernekler özel hukuk tüzel kişisi olup, Türk Medeni Kanununun 48. maddesinde belirtilen tüm hak ve yetkilere sahiptir. Derneklerde üyelik vardır. Bir vakfı ise bir kişi tek başına kurabilir. Vakıf kurulmasındaki en önemli unsur bir mal varlığının olması ve bu mal varlığının kullanılacağı amaçtır. Vakfın kurulması için Türkiye’de yetkili asli hukuk mahkemesine başvurarak tescilinin sağlanması gerekir. Dernekler hukuki açıdan “kişi toplulukları”, vakıflar ise “mal toplulukları” olarak değerlendirilir (Danış, 2016; T.C. İçişleri Bakanlığı Dernekler Dairesi Başkanlığı, 2016; T.C. Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü, 2016). Her ülkede birbirine benzeyen düzenlemeler olsa da, vakıf ve dernek kuruluş ve çalışmaları açısından farklılıklar da vardır. Her ülkenin medya sistemi kendine has olup, ülke tarihi ile çerçevelenir. Medyanın doğduğu kültür ve ekonomi ortamı, işleyişinde belirleyicidir. Bu yüzden ilişkili olduğu değişik sistem ve unsurlarla birlikte ele alınmalıdır. Günümüzde dernek ve vakıf sahipliği modelinin ilgi çekmesinin önde gelen sebebi, medyanın yaşadığı ekonomik baskılardır. Ekonomik durum tüm dünya medyasında geçerlidir. Maddi desteği zayıf bir dernek veya vakıf sahipliğindeki medya kurumu, tıpkı ticari olanlar gibi, toplumun gereksinimi olan kapsam ve ölçüde gazetecilik sunmakta zorlanır (Picard ve Levy, 2011: 3). Kamu destekli veya bireylerin oluşturacağı dernek veya vakıfların medyayı desteklemesi düşünülebilir. Bu şekildeki medya odaklı dernek ve vakıflar, yerel veya bölgesel haber kurumlarını, geleneksel veya yeni medya ortamında destekleyebilir. Kapanmak üzere olanlar satın alınıp, sürdürülmeleri için çalışanlar veya ilgili STK’larca desteklenebilir. Ticari yapıdan dernek veya vakıf yapısına dönüşmek isteyenlere teknik veya yasal danışmanlık verilebilir (Currah, 2009b). Kar amacı gütmeyen sahiplik, haber medyası için önemli olsa da, tüm dertlere deva değildir. Bu model, gazetecilik konusunda daha belirgin bir his ve tarihsel bir gurura dayanır. Mali ve piyasanın koşullarına daha az odaklanılır. Ama kurum sahiplerinin yine de kar elde etmesi ve finansal zorlukları aşması gerekir (Dunlap, 2011). Vakıf veya dernek medyası modellerinin yapıları incelenirse, farklı sahiplik ve kontrol biçimleri olan üç farklı modelle karşılaşılır: Yardım kuruluşu sahipliği ve denetimi, haber organizasyonunun bir yardım kuruluşuna ait olup yönetilmesine dayanır. Yardımseverlerce desteklenen medya, medyanın yardımsever kişi ve kurumlarca desteklendiği durumdur. Vakıf sahiplik ve denetimi, haber kurumlarının sahipliğinin ve denetiminin kaliteli gazeteciliği destekleyen bir vakıf tarafından yürütüldüğü modeldir (Picard, 2011). Yardım kuruluşu sahipliği ve denetimi Yardım kuruluşu sahipliği ve denetimi, bir haber organizasyonunun, yardım kuruluşunun sahipliğinde olduğu yapısal bir düzenleme. Bu durumda, haber kurumu Christian Science Monitor gibi kâr amacı gütmeyen bir kurum veya kâr amaçlı St. Petersburg Times gibi bir yayın olabilir. Bu farklar finansal akış yönü açısından önemlidir. Yardım kuruluşu haber kurumunu veya haber kurumu yardım kuruluşunu destekleyebilir. İlk durumda hedef, diğer medyada genelde ele alınmayan konuların haberleştirilmesidir. Bunlar ticari haber kurumlarınca göz ardı edilen konu, sorun ve topluluklardır. Bu yapısal düzenleme ile haber kurumu üstündeki ticari baskılar azalır. Yardım kuruluşunun maddi destek miktarı kaynaklarına bağlı. Desteğin seviyesini, bağışlardan oluşan toplu bir sermaye söz konusu ise bunun miktarı, finansal yatırımların performansı ve yönetimin verimliliği belirler. Haber kurumu için bağışçılardan yardım toplanması söz konusu ise desteğin seviyesi, buradaki miktara, işlem maliyetine ve yönetim verimliliğine bağlıdır. Bu düzenlemede haber kurumu, reklam, satış gibi diğer faaliyetlerden ek gelir de elde edebilir. Yardım kuruluşunun, ticari haber kurumunca desteklendiği yapısal düzenlemeler, yardımseverlik faaliyetleri için gelir akışı sağlar. Bu durumda haber kurumunun başarısı yardım kuruluşunun kaynaklarını belirler. Vakıflar tarafından yönetilen farklı türdeki firmalara ilişkin araştırmalar çok sınırlı. Almanya’daki bu tip firmalara ilişkin bir araştırma, ticari olanlara kıyasla bu firmalarda yüksek iş gücü yoğunluğu, düşük ücret ve düşük verimlilik ortaya koymuştur (Herrmann ve Franke, 2002). Başka araştırmalarda ise, ticari firmalar kadar kârlı olabilecekleri ve uzun vadeli iş stratejileri açısından avantajlı oldukları bulunmuştur (Thomsen, 1999; Thomsen ve Caspar, 2004). Ancak kurumsal yönetişim, yönetim ve finans konularında bazı zorluklar ortaya çıktığı ve riske daha açık oldukları da bulunmuştur (Fama ve Jensen, 1983; Bennett vd, 2003). Kâr amacı gütmeyen medyaya ilişkin çalışmalar çok sınırlı. Ama yerel olayları ele alma açısından potansiyellerinin yüksekliği ve ticari baskıları azalttıkları vurgulanmakta (Shaver, 2010). Yine de yardım kuruluşlarının sahipliğindeki medyanın performansının karışıklığı da bulgular arasında (Picard ve Van Weezel, 2008). Son bulgunun sebebi olarak şunlar düşünülebilir: Bu tip düzenlemelerin yüksek kaliteli içerikler için gerekli kaynakları sağlama garantisi vermemesi, düzenli tekrar yatırımı temin etmemesi ve yönetici ve çalışanlara kaliteyi ve piyasa açısından performansı artırmaları için özendirici teşvik unsurları sunmaması. Bu tip düzenlemeler ekonomik ve finansal güçlüklere karşı kalkan da sunmaz. Yardımseverlerce desteklenen medya Yardımseverlerce desteklenen medya, faaliyetleri için yardımsever birey ve kurumlardan fon desteği alır. Bu düzenlemelerde, yardımsever kurum haber organizasyonunun sahibi değildir ve denetlemez ama faaliyetlerinin bir kısmına finans desteği sunar. Buradaki haber kurumları kâr amaçlı olabilirse de, geleneksel olarak çoğunlukla kâr amaçlı değillerdir. Bir yardım kuruluşu, bir veya daha fazla medya kurumunu desteklemek için var olabilir veya belli habercilik uygulamalarına da destek sağlayabilir. Bireyler de doğrudan haber kurumuna finansal destek verebilir veya bu amaca aracılık eden yardım kuruluşuna bağışta bulunarak vergi düzenlemelerinden faydalanabilir. Çünkü çoğu ülkede haber kurumları tipik olarak yardım kuruluşu olarak çalışamamaktadır. Bu tip bir düzenleme ABD’de 2010’da Pulitzer ödülünü kazanan ve Knight Vakfı, Sandler Vakfı ve diğer bağışçılar tarafından desteklenen ProPublica örneğinde görülebilir. Knight Vakfı yeni başlayan kâr amacı gütmeyen sayısal haber kurumlarının en büyük destekçisi konumunda. Google da ProPublica’yı Knight Vakfı üstünden destekliyor. Bu düzenlemeler ile tipik olarak ticari kurumların ilgisini çekmeyen konuları ele alan medya desteklenir. Sonuçta, çoğu yardım kurumu destekli medya, kâr amacı gütmez. Bu şekildeki dergilere ilişkin bir çalışma, kâr amaçlı olanlar kadar hızlı büyümediklerini, gelir kaynakları ve güçlü yönler açısından farklılaştıklarını ve gelirlerini sürdürmekte zorlandıklarını göstermiştir (Mcguire, 2009). ABD’de vakıflar alternatif haber organizasyonlarını desteklemeye ilgi duyuyorlarsa da, destekleri yeni başlayan kurumlar ile sınırlı ve uzun vadeli sürdürülebilir gelir akışı sağlayamıyorlar (Shaver, 2010). Yardım amaçlı vakıflar kuran veya yönetime geçen haber çalışanları, pazarlama gereklilikleri açısından ve çalışmalarını yürütebilmeleri için gereken kapitali çekebilmek için karşılaşmaları gereken zorluklara hazırlıksızlar ve bu tür firmaları başarılı ve sürdürülebilir yapan yönetimsel görevlere ilgisizler (Tyree, 2010). Vakıf sahipliği Bu tür bir düzenleme, haber kurumları vakıf mütevellilerine devredildiğinde ve onlar da belli tarzda çalışmak zorunda olduklarında gerçekleşir. Vakıf, iş veya finans ile ilgili durumlarda son sözü söyleyebilir, belli standart ve geleneklere uymayı gerektirebilir veya belli siyasal, toplumsal ya da dini bakış açılarına vefalı olmayı gerektirebilir. Yardım kuruluşu olmayabilirler. ABD ve Avrupa’daki çoğu vakıf, vergi ödemelerinden, özellikle de miras ile ilgili olanlardan kaçınmak amacı ile kurulur. Gazetecilik amaçlı vakıfların birincil mantığı, yönetim ve yayıncıların bağımsızlığını sağlamak, böylece daha önce bahsettiğimiz yardım yönelimli yapılardan belirgin biçimde farklılaşmayı sağlamaktır. Vakıflar tamamen veya kısmen medya kurumlarının sahibi olabilir. Ama genelde, kurumların temel değerleri ve stratejik tercihlerini denetlerler. İki ayırt edilebilir vakıf sahipliği tipi vardır: birinde vakıf medya kurumuna tamamen sahiptir ve denetler, diğerinde vakıf yapısal düzenlemeler sayesinde kararlar ve günlük işlemler üstünde belli seviyede denetim sahibidir. Yardım kuruluşlarının sahip olduğu veya yönettiği şirketlere göre, vakıf sahipliğindeki veya yönetimindeki haber organizasyonları daha büyük olma ve ticari olarak işletilme eğilimindedirler. Vakıfların karşılaştığı bir dizi sorun arasında iyi mütevelliler bulmak yer alır. Çünkü tecrübe, vakfın prensiplerine bağlılık kadar, ihtiyaç duyulan bir şeydir. Aynı zamanda firmada hisseleri olmadığından, çoğu mütevellinin finansal ödülü sınırlıdır. Bazı organizasyonlar özellikle yardımseverlik amaçlı vakıflar, büyüme ve tekrar yatırım için gereken kapitali elde etmede sınırlarla karşılaşırlar. Araştırmalara göre, toplumun farklı kesimlerinden oluşturulan bir mütevelli heyeti, ilgili toplumdaki farklı çıkarları temsil ederek meşruiyet sağlıyor (Abzug ve Galaskiewicz, 2001). Bu tür mütevelli heyetleri, sıklıkla verimsiz çalışıyor ve kurum sorunları ile mücadele için daha iyi yönetişim ve yapılanmaya gereksinim duyuyor (Carver, 2006) Mütevelli üyeleri bile, verimlilikleri konusunda genişçe farklılaşan bakış açılarına sahip (Herman vd, 2006). Tablo 1: Dernek ve vakıf sahipliği modelinin farklı türlerinin avantaj ve dezavantajları Tür Avantajlar Dezavantajlar Yardım kuruluşu sahipliği • Yardım kuruluşu medyayı desteklerse, kâr taleplerini düşürür • Destek yardım kuruluşunun finansal kaynakları ve bağış bulabilme becerisine bağlıdır • Uzun vadeli iş stratejileri üretmeye eğilimlidir • Eğer varsa, tüketici veya reklam akışını destekleyebilecek bir gelir akışı üretir • Yardım kuruluşu haber organizasyonunun varlığını ve çalışmalarını sürdürmesine kendini adamıştır. Yardımseverlerce desteklenen medya • Haber kurumu yardım kuruluşu için para sunmada kullanılabilir. Bu da kâr talebi üretebilir • Eğer firmalar kâr amacı gütmeyen durumda ise kaynak sınırlılığı olur • Yardım kuruluşunun felsefi, dini, politik görüşleri gazetecilik çatışabilir değerleri ile • Gelişim ve tekrar yatırım için teşvik kullanımını ortadan kaldırma eğilimi • Haber kurumunun işlemleri bir yere kadar yardım kuruluşundan bağımsız kalır • Destekçi bağlılığı ekonomik çıkarlardan çok felsefi ve psikolojiktir • Ticari faaliyetlere bağımlılığı azaltır veya ortadan kaldırır • Kendi kurumsal fonlarını geliştirmektense, yardım kuruluşu kaynaklı fonlamaya bağımlılık • Haber kurumu içindeki bağış toplama yönelimini ve çabasını azaltır • Kısa vadeli iş planı stratejisi eğilimi veya hiç iş planı olmaması • Gelişim ve yeniden yatırım için teşviklerin ortadan kaldırılması eğilimi (a) yardım organizasyonları • Haber kurumu çabalarını gazetecilik faaliyetlerine odaklayabilir • Bireysel bağışçılar, fonlar yardım kuruluşundan aktarıldığında vergi indirimi elde eder (b) destekleyici bireyler • Genel gider ve maliyetler ile yardım kuruluşlarının yönetim verimliliği erişilen desteğin miktarını etkiler • Çok sayıda küçük miktarlı bağışçılar söz konusu olduğunda, desteğin elde edilip sürdürülmesinde büyük çaba/maliyet gerekir. • Destek haber kurumunun ideallerine kendini adayan bireylerden gelir ama bunların doğrudan denetim yetkisi yoktur. • Haber kurumu kendisi yardım kuruluşu yapısında olmalıdır ki bireyler katkılarından dolayı vergi açısından fayda elde edebilsin. • Okur, dinleyici ve izler kitle yüksek seviyede ilgilenir ve vefa oranı artar. • Yardım kuruluşu statüsü, politik bir görüşü savunma, tavır alma yeteneğini sınırlar. • Çok sayıda küçük miktarlı bağışçılar söz konusu olduğunda, desteğin elde edilip sürdürülmesinde büyük çaba/maliyet gerekir. Vakıf sahipliği • haber kurumunun ve vakfın kurucusunun karakterini ve prensiplerini korur • Kâr amaçlı haber kuruluşlarında, gazetecilik ve demokratik değerlere bağlılığı koruma yeteneği. (a) Vakfın kurum olduğu durum sahibi • Sürdürülebilirlik ve gelişim taleplerini devam ettirme eğilimi • Orta vadeli iş stratejisi üretme eğilimi (b) Vakfın denetim mekanizması olduğu durum • Mütevellinin kurumsal denetim ile ilgilenmesi, vakfın prensiplerinin takip edilmesi ile sınırlı olma eğilimindedir. • Bilgi ve ilgi sahibi mütevelliye daha az teşvik. • Eğer kâr amaçlı olmayan kurumlar söz konusu ise, kapital kaynaklarını sınırlar. • Yardım kuruluşunun felsefi, dini, politik görüşleri gazetecilik değerleri ile çatışabilir • Yardım kuruluşunun felsefi, dini, politik görüşleri gazetecilik değerleri ile çatışabilir Kaynak: (Picard, 2011). Kitlesel fonlama ile gazetecilik Kitlesel fonlama ile gazetecilik modeli İnternet ile yaygınlaşan alternatif yayıncılık modellerindendir. İnternette yayıncıların gelir elde etmek için standart yöntemi reklamcılıktır. 2016 yılı itibariyle kullanıcıların yüzde 20’sinin çevrimiçi reklam engelleme teknolojilerini kullanması yüzünden, özellikle medya şirketlerinin sayısal gelirleri hızla düşüyor (Lees, 2016). Yine de kullanılabilecek modeller arasında kitlesel fonlama, üyelik ve mikro ödeme odaklanılanlar arasında yer alıyor (Newman, 2016). Örneğin İspanyol haber sitesi El Espanol, kitlesel fonlama ile üç ayda 3.4 milyon USD, Hollanda merkezli De Correspondent ve Almanya merkezli Krautreporter da 1 milyon Avro gelir elde ettiler. ABD’de de NPR ve Wikipedia düzenli olarak fonlama için izler kitlelerini bağışa davet ediyorlar. Kitlesel fonlama gazeteciliği, bireylerin mikro ödemeler ile gazetecilik çalışmalarını desteklemesine dayalı bir iş modeli sunar. Bu iş modelinin uygulandığı girişimlerde, kamu sağlığı ve yerel şehir altyapısı gibi konularda kullanıcılar daha çok günlük hayatlarında kendilerine rehberlik edecek bilgileri içeren gazetecilik çalışmalarını destekliyorlar (Jian ve Usher 2014). Kitlesel fonlama konusundaki en eski deneyler arasında 2000 yılında yayına başlayan Kore merkezli vatandaş gazeteciliği sitesi OhMyNews.com yer alır. Sitenin çalışma modeli, okurların haberlerini beğendikleri yazarlara bahşiş vermesi, böylece en popüler katkı sağlayıcılara ödeme yapılması biçimindeydi (Ronderos, 2016). Kitlesel fonlama ile ilişkili olarak da kullanılan mikro ödeme teknolojisi, genelde çevrimiçi ödemeler ve satın almalarda gerçekleşen çok küçük miktarlarda finansal aktarımdır (W3C, 2001). 90’ların ortalarından itibaren araştırmalar yürütülen bu ödeme türünün yaygınlaşmasında aktarım maliyetlerinin yüksek olması önemli bir problem. Bu durum altyapı sağlayıcılar açısından küçük miktarların aktarımını verimsizleştiriyor. Kitlesel fonlama gazeteciliğinin kökeni, “bir organizasyonun, önceleri kendi çalışanları tarafından yerine getirilen bir görevi, geniş ve belirsiz bir kalabalığa açık çağrıda bulunarak dış kaynak kullanımı biçiminde devretmesi” olarak tanımlanan kitlesel kaynak kullanımı akımına dayanıyor (Howe, 2009). Kitlesel kaynak kullanımının uygulandığı alanlar arasında kullanıcının ürettiği içerik, ürün yenilikçiliği ve yaratıcı tasarım da yer alıyor (Nov, 2007). Kitlesel kaynak kullanımında katılımcılar zaman ve emek, kitlesel fonlamada ise sadece para desteğinde bulunuyorlar. Böylelikle bireylerin kendi başlarına üstesinden gelemeyecekleri kadar büyük projeler, bir araya getirilen küçük bağışlar ile gerçekleştirilebiliyor. Önde gelen kitlesel fonlama gazeteciliği siteleri arasında beaconreader.com, contributoria.com, patreon.com, tubestart.com sayılabilir (Albeanu, 2014). Küresel soruşturmacı gazetecilik ağı tarafından kitlesel fonlama ile gazetecilik yapmak isteyen kişi ve kurumlara yönelik bilgilendirici çalışmalar da sunuluyor (Global Investigative Journalism Network, 2015). Kitlesel fonlamada bireylerin bağışlarının düşük miktarlarda olması bir sorun olsa da bağışların gittikçe arttığı gözleniyor. Bunun arkasında da haberciliğin bu şekilde desteklenmesinin eşitlikçi bir deneyim olması ve tıpkı yiyeceklerdeki gibi abur cubur haber tüketiminin sağlıksız bir enformasyon diyetine yol açacağı düşüncesi yatıyor. Eğer bireyler sadece bu şekilde kirli kaynaklara erişirlerse, hükümetleri veya işletmeleri eylem ve düzenlemelerinden dolayı sorgulayamaz hale geleceklerinden, kendi çıkarlarının zarar gördüğünü fark edemezler. Bireyler kitlesel fonlama ile destekledikleri haberleri takip ettikçe, devlet veya işletme reklamları yüzünden dengesi etkilenen yayınların içeriklerinde de kalite talep edebilirler. Hem de dengeli habercilik yapan kitlesel destekli yayıncıların işletmeler veya hükümet tarafından baskı gördüğü durumlarda, bu medyayı savunabilirler. (Köroğlu, 2013; Ronderos, 2016). Kitle destekli gazetecilik, günümüzün evrilen sayısal ortamında, kamu ilgisi ve motivasyonu ile ilerleyen, yeni ve geleneksel olmayan bir gazetecilik segmenti temsil ediyor. Başka şekilde fark edilmeyecek ve desteklenmeyecek çabalara ses ve görünürlük getiriyor. Kamunun gazetecinin üretim fonlanma ve dağıtımına bağlanması için yeni bir yol daha sunuyor. Son olarak, sektörün gereksindiği bir gelir kaynağı alternatifi daha ekliyor. Başarılı örnekler ABD medyası, örgütlenmesi açısından ulusal yapılanmadan çok yerel ve bölgesel olması ile diğer ülkelerdekine nazaran daha farklı. Ülkedeki dernek ve vakıf destekli gazetecilik modelinin uygulandığı örneklerin çoğu, eski bir medya kurumunu kurtarmak yerine yeni bir kuruluş inşa etmeye dayalı (Picard ve Levy, 2011: 14). En iyi bilinen kâr amacı gütmeyen yayıncılara, arkalarındaki vakıflara ve kuruluş tarihlerine bakılırsa şu tablo ile karşılaşılır (Lewis, 2011): National Geographic (National Geographic Society, 1888), Christian Science Monitor (The First Church of Christ, 1908), Consumer Reports (Consumers Union, 1936), Foreign Affairs (Council on Foreign Relations, 1922), Mother Jones (Foundation for National Progress, 1976), Harpers (Harper’s Magazine Foundation, 1980), St Petersburg Times (The Poynter Institute, 1978), Public Broadcasting System (PBS, 1970) ve National Public Radio (NPR, 1971). 2008-2015 yılları arasında faaliyet gösteren ve kâr amacı gütmeyen Spot.us, önde gelen kitlesel fonlama gazeteciliği örneklerindendir (Easton, 2015). Site, bireylerin Spot.us’ı değil de teker teker haberleri seçerek bağışta bulunmalarını sağladığı ve herhangi bir kişi siteyi kullanarak bir haber konusunu duyurup destek toplayabildiği için kendine has bir örnektir (Jian ve Usher 2014). Spot.us’ın kurulmasında ABD Başkanı Obama’nın 2008 yılındaki siyasal kampanyası için bireylerin bağışlarını kullanması ilham olmuş (Kershaw, 2008). Spot.us’ta, bir haberin duyurulması ve tanıtımının yapılarak yayınlanması şu şekilde işlemekteydi: Kayıtlı bir Spot.us muhabiri bir haber tanıtım ve pazarlama metni sunar. Bu metinde, teklif edilen haber projesinin kısa bir tanımı ve istenen maddi destek miktarı yer alır. Ardından bu metin Spot.us çalışanlarınca değerlendirilir. Onaylanan teklifler, maddi destek toplama amacı ile web üstünden halka sunulur. Bireysel bağışçılar, kayıtlı Spot.us muhabirleri ve haber kurumları bu haber projelerine bağışta bulunabilir. Bir Spot.us haberi fonlandığında, genelde açık kaynak Creative Commons lisansı ile yayınlanır ve kurum veya haberci ek yayın ortamı arayabilir. Sitede yapılmak istenen haberlere, muhabirlere, bağışlara ve bağışçılara ilişkin detaylı veriler tutuluyor. Analizlere göre Spot.us’ın kapanmasına yol açan etkenler arasında, sitedeki çoğu projenin arkadaşlar ve aileler tarafından desteklenmesi, çoğu bağışçının tek sefer destekte bulunması ve bir daha bağışta bulunmaması geliyor. Kitlesel fonlama konusundaki genel istatistiklere göre, projelerin genelinde başarısızlık oranı yüzde 56 iken, gazetecilik projelerinde bu rakam yüzde 63. İş modeli açısından ölçeklendirme ve sürdürülebilirlik noktasında sadece birkaç başarılı örnek var (Easton, 2015). Ancak kitlesel fonlamanın, bağımsız, yerel ve özellikle serbest çalışan gazetecileri desteklemeye yarar bir model olduğu Spot.us ile ortaya çıktı. ProPublica.org sitesi, Sandler Foundation’dan alınan 30 milyon USD destek ile 2008 yılında kuruldu. Araştırmacı gazetecilik odaklı girişim, Wall Street Journal ve New York Times’tan iki saygın gazetecinin yönetiminde 25 kişilik ekiple çalışmalarına başladı (Guensburg, 2008). 2010 yılında Pulitzer ödülü kazanan ilk çevrimiçi haber sitesi oldu. Tam zamanlı haberciler tarafından hazırlanan içerikler, yayın aşamasında aralarında New York Times Magazine’in de olduğu 90 ayrı eş yayınla paylaşılıyor. Associated Press (AP) kâr amaçlı olmayan bir kooperatif. Üyeleri aynı zamanda AP’nin sahibi ve bir işletme gibi çalışır (Weisberg, 2009). AP, New York’ta kâr amacı olmayan, vergi ödemeyen bir haber kooperatifi olarak kurulur. 4 bin civarı çalışanı olan ajans, her an 130‘un üstünde ülkeye, 1 milyar okur, izleyici ve dinleyiciye haber sunuyor (Lewis, 2011). Poynter Institute’un 30 yıldır sahibi olduğu St. Petersburg Times gazetesi, yerel bir gazetenin sürdürülebilir biçimde varlığını koruması hedeflenerek başlatılmış (Dunlap, 2011). Enstitünün kurucusu Nelson Poynter, gazetenin varlığını sürdürmesi için ABD’de ve dünyada saygın bir medya eğitim kurumu olan ama üniversitelerle ilgisi olmayan Poynter Institute’u kurmuş ve gazeteyi enstitü yönetimine devretmiş. Gazete müşterilerini korumaya ve çevrimiçi haber girişimleri, ürün ve hizmetlerine ön ayak olarak yenilerini bulmaya çalışıyor. Enstitü ise yeni dersler oluşturarak gazetecilere, medya yöneticilerine, bloggerlara ve çevrimiçi medya girişimcilerine hizmet veriyor. Kanada’nın en büyük gazetesi Toronto Star, sahibi Joseph Atkinson’ın ölümünden sonra yayının vizyonunun değişmesini engelleme çabaları neticesinde Atkinson Charitable Foundation’a ve daha sonra yasal gereklilikler yüzünden gazete ve vakıf yönetici ve çalışanlarının kurduğu Torstar Voting Trust’a devredilir (Torstar.com, 2016). Philadelphia’da yayınlanan Inquirer ve Daily News gazeteleri ile Philly.com sitesinin sahibi George Lenfest, yayınları Philadelphia Foundation adlı kâr amacı gütmeyen vakfa bağlı bir enstitüye devreder (Gammage, 2016). Devir işleminin “kaliteli gazetecilik çalışmalarının nesiller boyunca sürdürülmesi için” yapıldığı duyurulur. Böylelikle herhangi bir bağışçı, tıpkı üniversitelerdeki kürsüleri desteklemek için yapıldığı gibi, enstitüye bağışta bulunarak bir araştırmacı gazetecilik ekibini destekleyebilecek. Enstitünün görevleri arasında, kamu yararına olacak biçimde alternatif içerik üretim ve dağıtım yöntemleri geliştirmek, medya modelleri geliştiren grupları maddi destek vermek ve genç medya çalışanlarının eğitimini desteklemek yer alıyor. Enstitü gazetelerin ve sitenin sahibi olsa da onlara ilişkin bir yönetim gücü bulunmuyor. Enstitü yöneticilerinin çoğunluğu akademisyenlerden oluşuyor. 8 milyon kullanıcısı olan Kickstarter.com, alternatif alanlardaki yaratıcı projelerin desteklenebildiği bir platform. Sitedeki 103 bin 406 proje toplam 2 milyar 300 milyon USD destek almış durumda (Kickstarter.com, 2016). 2009-2015 arasında 60 farklı ülkede yürütülen 658 gazetecilik ile ilişkili proje bu platformdan yararlanarak 6.3 milyon USD destek aldı (Vogt ve Mitchell, 2016). 2009’da 17 gazetecilik projesini 792 kişi, 2015’te ise 173 projeyi 25 bin 651 kişi destekledi. Futbol üstüne yayıncılık yapan Howler dergisi site üstünden 69 bin USD ve politika ve kültür dergisi Scalawag ise 31 bin USD desteğe ulaştı (Sivek, 2016). Proje sahiplerinin yüzde 71’i kurumlardan bağımsız bireyler, yüzde 22’si medya kurumları, geriye kalanı ise ilköğretim, lise ve üniversite seviyesindeki devlet ve özel eğitim kurumları. Bu projelerin ürünleri arasında, haberler yanında, dergi makaleleri, kitaplar ve belgeseller de yer alıyor. Kickstarter kategorileri akışkan bir yapıda ve diğer kategorilerle kesişme ve örtüşmeler görülüyor. Bireyler tarafından desteklenen projeler arasında orman itfaiyecilerinin sayısal sözlü tarihi çalışması The Smokey Generation, bir serbest bilim yazarının paleontoloji saha çalışması notları, Tanzanya’da yokolmakta olan bir tür olan Kihansi Spray kurbağasının kaderi hakkında multimedya haber çalışmasına kadar farklı örnekler var. Medya tarafından sunulan projeler arasında Texas Tribune’ün seçimleri bir yıl boyunca canlı takip edip yayınlamak üstüne bir projesi ile Baltimore Brew’un şehir haberciliği çalışmalarını genişletme projesi ve NK News’un iki gazeteciyi Çin-Kuzey Kore sınır bölgesinde uzun süreli istihdam etme üstüne projesi sayılabilir. Okulllara ait projeler arasında yazın tatil döneminde öğrenci gazetesinin yayınının sürdürülmesi, kampüs dergisi yayınlanması, çevrimiçi habercilik platformu oluşturulması gibi örnekler yer alıyor. Sunulan projelerin çoğu, bireysel destekler olmadan sürüdrülemeyecek kadar uzun soluklu girişimler. Örneğin yıllar veya aylar süren deneyimlerinden beslenerek ortaya kitap çalışması koymak isteyen gazeteciler. Serbest gazeteci Nathan Webster, Irak savaşı sırasında ABD kara kuvvetleri ile gömülü gazeteci olarak çalıştığında yaşadıklarını Kickstarter üstünden iki ayrı kitap olarak projelendirip yayınlattı. Karikatürist ve savaş muhabiri Ted Rall Afganistan’a dönmek için, suç muhabiri Scott Thomas Anderson ise emniyet güçleri ile uyuşturucu şebekelerine ilişkin ve suçluların zihinsel durumları ve hapishane kültürüne ilişkin yaptığı habercilik çalışmaları üstüne iki ayrı kitap için projesine destek buldu. Belgesel çalışmalarına yönelik örnekler arasında Hollandalı bir muhabirin Lübnan’da yaşayan Suriyeli çocuklar ile ilgili bir talebi, bir serbest gazetecinin ABD’deki çocuk fuhuş trafiği konusundaki belgeselinin ulaştığı kitleyi genişletmek için talebi ve Kickstarter üstünden finansal destek bulan dört Afgan foto-gazetecinin hikâyelerinin anlatıldığı bir belgesel yer alıyor. Kickstarter gibi çalışan bir diğer site olan ve 2008’de kurulan Indiegogo.com, 15 milyon kullanıcıya sahip (Easton, 2015). Indiegogo. com’da gazetecilik üstüne özel bir başlık olmasa da, transmedya olarak adlandırılan projeler sunuluyor. Kitle destekli gazetecilik alanında 2014-2015 arasında yayında kalan The Guardian’ın Contributoria girişimi, aylık yayınlanan içerikleri ile 21 sayı boyunca serbest çalışan bağımsız gazetecilerin okurlar ile birlikte katılımcı biçimde habercilik yapmasını sağladı (Contributoria.com, 2015). Kitlesel fonlama için, Macaristan’daki kâr amacı gütmeyen ilk soruşturmacı gazetecilik STK’sı ve bir bağımsız online yayıncı olan Atlatszo.hu, kullanıcılara ulaşarak onlardan yayına destek olmalarını istediğinde, “İçeriklerimiz bedava, ama gazetecilerimizin geçimi için desteğiniz gerekli” mesajını iletir. Gazeteciler kendilerini, başarılı haberlerini ve gelecekteki projelerini tanıtan kısa videolar ile kullanıcılara ulaşır. Kampanya sonrasında site her ay düzenli ödeme yapan 3 bin aboneye ulaşır (Atlatszo.hu, 2015). Salvador’daki ElFaro.net gazetesi, Ekim-Aralık 2015 tarihlerinde “Vatandaşlar ortaya çıkarıyor” projesi ile bireyler ve kurumlardan toplamda 26 bin USD bağış toplar (Ronderos, 2016). Eylül 2015’te Hong Kong vatandaşları, soruşturmacı haber ajansı FactWire.org’un kurulmasını 586 bin USD ile desteklerler (Factwire.org, 2016). Factwire bir vakıf tarafından yönetiliyor ve elde edilen kârlar ajansın hükümet, kamu kurumları ve sivil topluma dair kamu yararına habercilik yapması için kullanılıyor. Brezilya’da 2011’de bir grup kadın gazetecinin kurduğu soruşturmacı gazetecilik grubu Agência Pública, çalışmalarını yürüttüğü apublica.org sitesi üstünden 2015’te 17 bin USD bağış toplar. The New Republic dergisinin de kâr amacı gütmeyen bir statüye geçme ihtimali var (Alpert, 2016). 1940 ve 1960 arasında İngiltere’de kurulan birçok habercilik vakfı, gazete baronlarının başka şirketlere sattığı yayınların siyasal eğilimlerini korumayı amaçlıyordu. Bunlar arasında Birmingham Post ve Mail, Bristol Evening Post ve Evening World, Daily News, Economist, Guardian, Liverpool Daily Post ve Echo, Observer, Spectator, Yorkshire Post ve Evening Post sayılabilir. Vakıflar hayatta kalma garantisi sunmaz: Çünkü Daily News, Daily Mail ile birleşerek kapatıldı. Observer, Guardian Media Group’a katıldı. Spectator ise Daily Telegraph’a satıldı. Medya vakıfları birçok ülkede tanınmış haber kurumları ile ilişkili. Norveç merkezli Schibsted Medya Grubu, Tinius Vakfının kontrolündedir. Almanyadaki en saygı duyulan gazetelerden Frankfurter Allgemeine Zeitung, FAZIT-Stiftung tarafından yönetilir. New York Times, şirkette ayrıcalıklı hisse sahibi olan bir aile vakfı tarafından yönetilir (Picard ve Levy, 2011). İngiltere’de The Guardian ve The Observer, bir tür vakıfken limited şirketleşen ama vakıf özelliklerini de koruyan The Scott Trust Limited'ın sahibi olduğu Guardian Media Group’un üyeleridir. The Scott Trust Limited 1936 yılında şu gaye ile kurulur: "Guardian’ın finansal ve editöryal bağımsızlığını sonsuza kadar güvenceye almak ve Guardian’ın özgür gazetecilik ve liberal değerlerini ticari veya politik müdahalelerden korumak." The Scott Trust 2008 yılında limited şirket haline gelir, ancak Guardian’ın yayıncılığı ile ilgili koruyucu şartnameleri de aynen sürdürür. Buna göre elde edilen kârlar, sahiplere veya hissedarlara değil gazeteciliğe aktarılmaya devam eder (The Guardian, 2015). The Guardian ve The Observer’ın sahiplik ve çalışma modellerini de içeren kâr amacı gütmeyen gazetecilik uygulamaları üstüne çeşitli akademik çalışmalar yapılmıştır (Akst, 2005; Schiffrin, 2007; Weisberg, 2009). Scott Trust ve The Guardian’ın modeli, başka medya kurumları tarafından uygulanabilir olmaktan uzak. Çünkü öncelikle kendi mal varlığından ve zenginliğinden vazgeçecek bir yardımsever bulunması gerekiyor. The Frankfurter Allgemeine Zeitung bir vakfa ait. Danimarka’daki gazetelerin çoğu için de aynı durum geçerli (Schiffrin, 2007). Agence France-Press ve BBC dolaylı devlet destekleri ile çalışıyorlar ama kâr elde etme hedefliler ve bağımsızlıklarını sağlayacak kanuni düzenlemelerle korunuyorlar (Weisberg, 2009). Fransız gazetesi Ouest-France, 785 bin sirkülasyona sahip, kanunlar çerçevesinde satın alınamaz ve satılamaz bir kimliğe sahip, finansal spekülasyonlardan korunmuş kendine has bir yayın. Gazete, 1990’da gazete yapısını değiştirmeye ve kar amacı gütmeyen bir dernek olamaya karar verir. Burada amaçlanan gazetenin özgürlüğünü korumak ve güçlendirmektir (Gapsys-Hutin, 2011). Sonuç Ana akım medyanın merkezde yer aldığı ve bireylerin buradan beslendiği içerik aktarım modelinin yerini, ağa bağlı kamusal alana dayalı olan yeni bir model alıyor (Benkler, 2006). Tüketicilerin haber üretiminde giderek artan katılımcı rolü, kendi haber sitelerini üretmelerinden, ana akım haberler için kullanıcı kaynaklı içeriklerin sunulmasına kadar farklı noktalarda gözlemlenebiliyor (Gillmor, 2004; Lewis, 2012). Kickstarter ve Spot.us bu duruma verilebilecek güzel örnekler arasında yer alıyor. Örneklerin analizi, hem geleneksel hem yeni medya ortamları açısından, vakıf veya dernek medyası modelinin, belli prensip ve değerlere bağlı kalınarak yayıncılık yapılması açısından, diğer sahiplik modellerinden açıkça daha değerli olduğunu gösteriyor. Böylece ticari sahiplik modellerine göre kamu yararına dönük yayıncılık odağının daha uzun vadeli korunabileceği anlaşılmakta. Bu modelde, kanunlara ve varolan sahiplerin niyetlerine göre medyanın yapılandırılması konusunda farklı yollar var (Picard ve Levy, 2011: 131). Kısa vadeli sonuçlar açısından bu modelin ulusal medya kuruluşlarından daha çok, yerel medya açısından daha verimli olabileceği düşünülebilir. Konuları yayıncıların belirlemesine her zaman gerek olmayabilir. Habere ilişkin güçlü bir gereksinimi olan taraflar, yolsuzluk, zorbalık, kamusal hizmetlerdeki aksamalar vb. konulardaki şikâyetlerini araştırılması için habercilere teklif edebilir ve bunun için bir miktar bağışta bulunmayı veya bağışçıları organize ederek gerekli meblağı sağlamayı düşünebilir (Kershaw, 2008). Çalışanların mal varlığı beyanı ile kurum şeffaflığının korunması kuralı getirilebilir. Bu beyanın altı ayda bir yayınlanması şartı getirilebilir. Medya etiği editörü, haber yayınlanmadan redaksiyondan önce etik açıdan inceler ve müdahale eder (Gazeteci Erkan Acar, 2014, kişisel görüşme). Haber gündemini vakıf veya dernek destekli gazetecilik uygulamalarında kimin kontrol edeceği konusu önemli bir sorun. Ama bir vakfın yönetimindeki haber gündeminin kamu yararına yönelik riskinin, reklamverenlerin güdümündekinden daha kötü olacağı da söylenemez (Meyer, 2009). Medyanın vakıflar biçiminde örgütlenmesi, borsada işlem gören hisseli şirket biçimindeki bir yapılanmadan daha olumlu olacaktır. Böyle yapılırsa, yatırım vakfın elinde kalacağından, hissedarların kendilerine miras kalan hisseleri elden çıkarmaları yüzünden medya şirketinin mali krize girme tehlikesi olmaz. Vakıf ve şirket yapılarının bir karışımı olarak, kitlesel fonlama ve güç paylaşımı medya için iş modeli olarak değerlendirilmelidir. 21 yy. medya şirketleri için bir şablon olabilecek bu modeli, kâr amacı gütmeyen medya organizasyonu olarak isimlendirmek mümkün (Cagé, 2016). Hisseleri kamuya açık şirketlerin hissedarlarına karşı sorumlulukları, onları kâr elde etmeye zorlar. ABD'deki medya şirketlerinde özellikle yaygın olan böyle bir yapılanma da medyanın dengesini bozup, kamu yararına yayıncılığı engeller. Almanya'daki Bertelsmann yayın grubunun sahibi Bertelsmann Vakfı, 110 bin çalışanı ile medya ve yayıncılık dünyasında çok önemli bir konumda. Vakıf statüsü medya şirketlerinin nasıl yönetildiklerini belirlemiyor. Kamuya açık bir medya şirketinde, en büyük hissedar kendi ekonomik veya siyasi gündemi doğrultusunda şirketi yönlendirip kamu yararına habercilikten uzaklaştırabilir. The Guardian, Ouest-France, ProPublica, Tampa Bay Times, The Texas Tribune, The Christian Science Monitor ve Associated Press, kâr amacı gütmeyen saygın ve etkin medya organizasyonuları arasında sayılıyor. Ancak büyükler dışındaki girişimlerin tamamı varolan ana akım medyanın yerini doldurabilecek kadar yeterli değiller. Özellikle çoğunun sadece internet yayıncılığı yapıyor olması, ana akımın internette yaşadığı sorunları yaşamalarına yol açıyor (Cagé, 2016). Vakıflar bireyleri tekrar merkeze almakta başarılı olsalar da, onları kendilerine finansal destek vermeye henüz yeterince ikna edemediler. Vakıflar genelde zengin birey, firma ve diğer vakıflardan gelen büyük bağışları, bireylerden gelen küçük katkılardan daha çok önemsiyorlar. Bu durumda da az sayıda kişinin etkisinde kalma ihtimalleri artıyor ve hem demokratik açıdan hem de ekonomik sıkıntılardan etkilenme açısından riske giriyorlar (Cagé, 2016). Medyayı ekonomide bilgi üreten sektörün bir parçası olarak görmeye başlamak çözümün bir parçası olabilir. Üniversiteler gibi haber medyası da kamusal fayda sağladığından özel bir statü hak ediyor. Düşünülebilecek hibrid iş modeli, bir vakfın avantajlarını içermeli: finansal istikrar ve enformasyona kaliteyi düşürme rağmına kârı artırmak için değil, kamusal fayda olarak odaklanma. Aynı zamanda bu iş modelinde, bir şirketin avantajları olan sahiplikteki çeşitlilik ve demokratik karar mekanizmasını da olmalı. Bu model için, uluslararası üniversitelerin eş zamanlı olarak hem ticari hem de ticaret dışı faaliyetleri yürütmesinden esinlenilebilir (Cagé, 2016). Medya kurumlarının kalitesi ve dernek veya vakıf sahipliği türü arasında ilişki yok. Farklı türlerdeki uygulamalarda kaliteli yayıncılık korunup sürdürülebilmekte. Önemli olan bu niyetle hareket edilmesi. Var olan ticari medya kurumlarının sahiplerinin, bu kurumları dernek veya vakıf sahipliği türü organizasyonlar haline getirmemek için nedenleri bulunuyor. Kâr ve güçten vazgeçmek ve bunları devretmek var olan kurum sahiplerinin istemeyeceği şeyler arasında ve yapanların bir kısmı bunu vasiyetleri ile gerçekleştirmişler. Ancak ticari olarak kârlılığını yitiren kurumların bu şekilde bir organizasyona yönelmeleri söz konusu olabilir. Derneklere bağlı yayıncılık daha küçük çaplı, vakıf seviyesindeki medya kurumları daha büyük olma eğiliminde. Bunda kurumların kaynak kullanımı ve gereksinimlerinin ölçüsü rol oynuyor. Dernek veya vakıf sahipliği modeli, yayının karakter ve prensiplerinin, sahiplerinin ve kurucularının hayat sürelerinin ötesine taşınmasında önemli rol oynuyor. Niyetleri onurlu olsa da, dernek veya vakıf sahipliği modeli, medya kurumlarını uzun vadeli izler kitle davranış değişimleri veya ekonomik sıkıntılara karşı korumuyor. Hedef kitlesi televizyon ve internetten haber almaya başlayan kurumlar, maddi açıdan sıkıntıyla baş başa kalıyor. Dernek veya vakıf sahipliği modeli altında olsa da verimli yönetilmeyen medya kurumları verimli çalışamıyor veya hayatta kalamıyor. Dernek veya vakıfların ilgileri ve programları zamanla değişebileceğinden, uzun vadeli destekleyici alternatif bir iş modeli bulunmadan dernek veya vakıf modeli ile yönetilen kurumların varlıklarını sürdürmeleri olası değil. Özel sektör uygulamalarının yakından takip edilmesi bu açıdan gerekli. Bu konudaki kanunların takip edilmesi ve fırsat ve tehditlerin analizi, dernek veya vakıf sahipliği modeli uygulamaları için faydalı. Politikacılar, kanunları değiştirerek veya kullanarak bağımsız yayıncılık yapanları tehdit edebilir. Bunun yanında başlıca dezavantajlar arasında ticari olmayan faaliyetlere bağımlılık, kurum yönetiminde potansiyel olarak verimlilik düşüşü ve vakıf kurucularının ve destekçilerinin çıkarları ile gazetecilik değerleri arasındaki potansiyel çatışmalar sayılabilir (Picard, 2011). Aynı zamanda dernek veya vakıf yönetici ve kurullarındaki bireylerin deneyim ve bilgi alanları ağırlıklı olarak STK odaklı olursa, yayıncılık için gerekli tecrübe ve beceriler aktarılamayabilir. Aynı zamanda, Le Monde örneğinde görülebileceği gibi, basılı yayına odaklanarak sayısal yayınları ihmal edebilirler. Alternatif sahiplik biçimlerinin sunabilecekleri sınırlı ve her birisinin olumlu ve olumsuz özellikleri var. Ticari model yayıncılar yeni platform ve teknolojileri keşfettikleri sürece önemli bir role sahip olacak. Ancak dernek veya vakıf sahipliği modeli, diğerlerinin sunamayacaklarını içerdiğinden, haberciliğin geleceği açısından daha önem verilerek tartışılmalı. Bu çalışmada bahsettiğimiz uygulamalar, vatandaş gazeteciliği konusundaki STK girişimleri gibi daha geniş bağlamlarda değerlendirilerek de gerçekleştirilebilir. Kaynakça Abzug, R. ve Galaskiewicz (2001) ‘Nonprofit Boards: Crucibles of Expertise or Symbols of Local Identities?’, Nonprofit and Voluntary Sector Quarterly, 30(1): 51–73. Akst, D. (2005) “Nonprofit Journalism: Removing the Pressure of the Bottom Line”, Carnegie Reporter, 3/3 (Fall); carnegie.org/publications/carnegie-reporter-vol-3no-3/, Erişim: 19.01.2016. Albeanu, C. (21.11.2014) “Crowdfunding platforms for journalists”, journalism.co.uk/news/crowdfunding-platforms-for-reporters-photographers-videojournalists/s2/a563228/, Erişim: 28.02.2016 Alpert, L. I. (11.01.16) “New Republic Owner Chris Hughes Puts Magazine Up For Sale”, wsj.com/articles/new-republic-owner-chris-hughes-puts-magazine-up-for-sale-1452525601, Erişim:31.01.16 Atlatszo.hu (2015) “About us, fundraising”, english.atlatszo.hu/about-us-fundraising, Erişim:11.04.16 Bagdikian, B. H. (2004). The new media monopoly. Beacon Press. Benkler, Y. (2006). The wealth of networks: How social production transforms markets and freedom. New Haven, CT: Yale University Press. Berelson, B. (1949). What ‘‘missing the newspaper’’ means. in Lazarsfeld, P. F. ve Stanton, F. N. (Eds.), Communication Research 1948–1949 (pp. 111–129). New York: Harper. Blumler, J. G. ve McQuail, D. (1968). Television in politics: Its uses and influence. London: Faber and Faber. Boczkowski, P. J. ve Peer, L. (2011). The choice gap: The divergent online news preferences of journalists and consumers. Journal of Communication, 61(5), 857–876. Bogart, L. (1989). Press and public: Who reads what, when, where, and why in American newspapers (2nd ed.). Hillsdale, NJ: Erlbaum. Cagé, J. (2016) “News is a Public Good”, niemanreports.org/articles/news-is-a-public-good/, Erişim:12.04.16 Carver, J. (2006) Boards that Make a Difference: A New Design for Leadership in Nonprofit and Public Organizations, (San Francisco: Jossey-Bass). Chomsky, N., Herman E.S. (1988), Manufacturing Consent: The Political Economy of the Mass Communication, Panteon Books, New York. Contributoria.com (2015) “About”, contributoria.com/about/, Erişim:10.4.16 Currah, A. (2009) Navigating the Crisis in Local and Regional News: A Critical Review of Solutions (Oxford: Reuters Institute). Danış, V. (2016) “Dernek ile Vakıf arasındaki Farklar”, veyseldanis.com/dernek-ile-vakifarasindaki-farklar, Erişim:17.04.16 Dunlap, K. B., (2011) “The Poynter Institute Preserves the St Petersburg Times” in Picard, R. ve Levy, D. (2011). Is There a Better Structure for News Providers?: The Potential in Charitable and Trust Ownership, Oxford: University of Oxford, Reuters Institute for the Study of Journalism. Dursun, O. (2012). Türk medyasının sermaye yapısı ve siyasal iktidarla ilişkisi üzerine bir inceleme. Hitit Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 5(1). Easton, J. (2015). “Here's a recipe for successfully crowdfunding journalism in 2015” Erişim 17.01.2016, http://www.niemanlab.org/2015/02/heres-a-recipe-for-successfullycrowdfunding-journalism-in-2015/. Factwire.org (2016) “About”, factwire.org/about.html, Erişim:11.04.16 Gammage, J. (13.01.16) “Lenfest donates newspapers, website to new media institute”, articles.philly.com/2016-01-13/news/69707957_1_pmn-journalism-daily-news, Erişim: 31.01.16 Gapsys-Hutin, J.E. (2011) “Ensuring Independence at Ouest-France” in Picard, R. ve Levy, D. (2011). Is There a Better Structure for News Providers?: The Potential in Charitable and Trust Ownership, Oxford: University of Oxford, Reuters Institute for the Study of Journalism. Gaudiosi, M.M. (1988), “The Influence of the Islamic Law of Waqf on the Development of the Trust in England: The Case of Merton College”, University of Pennsylvania Law Review, 136:4, s.1231–1261 Gillmor, D. (2004). We the media: Grassroots journalism by the people, for the people. Sebastopol, CA: O’Reilly. Global Investigative Journalism Network (2015) “Crowdfunding for Journalists”, gijn.org/resources/crowdfunding-for-journalists-2/, Erişim:15.04.16 Guensburg, C. (2008). Nonprofit news. American Journalism Review, 30(1), 26-34. ajrarchive.org/Article.asp?id=4458, Erişim:1.2.16 Herman, R.D., Renz, D.O.M., ve Heimovics, R.D. (2006) ‘Board Practices and Board Effectiveness in Local Nonprofit Organizations’, Nonprofit Management and Leadership, 7(4): 373–385. Herrmann, M., Franke, G. (2002) ‘Performance and Policy of Foundationn owned Firms in Germany’, European Financial Management, 8(3): 261–79. Howe, J. (2009). Crowdsourcing: Why the power of the crowd is driving the future of business. New York, NJ: Three Rivers Press. Isaacson, W. (2016) “The Two Original Sins of the Internet — and Why We Must Fix Them”, aspen.us/journal/editions/marchapril-2016/two-original-sins-internet-%E2%80%94-and-whywe-must-fix-them, Erişim: 14:04.16 Jian, L. ve Usher, N. (2014). Crowd‐Funded Journalism. Journal of Computer‐Mediated Communication, 19(2), 155-170. Katz, E. (1959). Mass communication research and the study of culture. Studies in Public Communication, 2, 1–6. Katz, E., Gurevitch, M. ve Haas, H. (1973). On the use of mass media for important things. American Sociological Review, 38, 164–181. Kershaw, S. (2008). A different way to pay for news you want. The New York Times. nytimes.com/2008/08/24/weekinreview/24kershaw.html?_r=0, Erişim:1.2.16 Kickstarter.com (2016) “Stats” kickstarter.com/help/stats, Erişim:10.4.16 Köroğlu, O. (2013) “Effects of the media in society and media skills for individuals” içinde Médias et sociétés interculturelles, Eds. Martin Klus, Gilles Rouet, Editions L'Harmattan, Fransa, s. 129-138 Lees, C. (2016). “Robo-Journalists, Ad-Blockers and Bendy Phones” Erişim: 19.01.2016, en.ejo.ch/digital-news/12362. Lewis, A. (2011) “Non-Profit Journalism Entrepreneurialism in the United States” in Picard, R. ve Levy, D. (2011). Is There a Better Structure for News Providers?: The Potential in Charitable and Trust Ownership, Oxford: University of Oxford, Reuters Institute for the Study of Journalism. Lewis, S. C. (2012). The tension between professional control and open participation. Information, Communication & Society, 15(6), 836–866. Loundy, Mark (2007) ‘Newspapers as Non-Profits?’, News Photographer, 62/11. Mas-Colell, A., Whinston, M. D., ve Green, J. R. (1995). Microeconomic theory. Oxford University Press: New York, NY. Mcguire, M. (2009) ‘The Nonprofit Business Model: Empirical Evidence from the Magazine Industry’, Journal of Media Economics, 22(3): 119–33. Meyer, P. (2009). The vanishing newspaper: Saving journalism in the information age. University of Missouri Press. Newman, N. (2016). Media and Journalism Predictions 2016 - Reuters Institute. Erişim: 19.01.2016, digitalnewsreport.org/publications/2016/predictions-2016/. Nov, O. (2007). What motivates Wikipedians? Communications of the ACM, 50(11). Overholser, G. (2006). On behalf of journalism: A manifesto for change. A project of the Annenberg Foundation Trust at Sunnylands, with assistance from the Annenberg Public Policy Center at the University of Pennsylvania. annenbergpublicpolicycenter.org/Downloads/20061011_JournStudy.pdf, Erişim:1.2.16 Picard, R. ve Levy, D. (2011). Is There a Better Structure for News Providers?: The Potential in Charitable and Trust Ownership, Oxford: University of Oxford, Reuters Institute for the Study of Journalism. Picard, R., (2011) “Charitable Ownership and Trusts in News Organisations” in Picard, R. ve Levy, D. (2011). Is There a Better Structure for News Providers?: The Potential in Charitable and Trust Ownership, Oxford: University of Oxford, Reuters Institute for the Study of Journalism. Picard, R.G., ve Van Weezel, A. (2008) ‘Capital and Control: Consequences of Different Forms of Newspaper Ownership’, International Journal on Media Management, 10: 21–32. Ronderos, M.T. (2016) “Why Crowdfunding Can Keep Journalism True to its Promise”, Global Investigative Journalism Network, gijn.org/2016/03/04/why-crowd-funding-can-keepjournalism-true-to-its-promise/, Erişim:25.03.16 Rubin, A. M. (2002). The uses-and-gratifications perspective of media effects. İçinde: Bryant, J., Zillman, D. ve Oliver, M. eds., Media effects: Advances in theory and research, 2nd ed., pp. 525–48. Mahwah, NJ: Erlbaum. Ruggiero, T. E. (2000). Uses and gratifications theory in the 21st century. Mass communication & society, 3(1), 3-37. Schiffrin, A. (2007) “How to Pay for a Free Press”, Le Monde Diplomatique English; mondediplo.com/2007/10/13publishing, Erişim: 19.01.2016. Shaver, D. (2010) ‘Online Non-Profits Provide Model for Added Local News’, Newspaper Research Journal, 32(4): 16–28. Sivek, S.C. (2016) “How Magazines Hit the Crowdfunding Jackpot on Kickstarter”, mediashift.org/2016/03/how-magazines-hit-the-crowdfunding-jackpot-on-kickstarter/, Erişim:25.03.16 Stepp, C. S. (2004, January). “What they like”. American Journalism Review. ajrarchive.org/article.asp?id=3504, Erişim:28.02.2016 T.C. Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü (2016), “Vakıf Kurmak”, vgm.gov.tr/sayfa.aspx?Id=41, Erişim:17.04.16 T.C. İçişleri Bakanlığı Dernekler Dairesi Başkanlığı (2016) “Dernek Kuruluşu İçin Gerekli Belgeler”, dernekler.gov.tr/tr/anasayfalinkler/dernek_kurulusu_icin_gerekli_belgeler.aspx, Erişim:17.04.16 The Guardian (2016). "The Scott Trust: values and history". theguardian.com/the-scotttrust/2015/jul/26/the-scott-trust, Erişim 19.01.2016. Thomsen, S. (1999) ‘Corporate Ownership by Industrial Foundations’, European Journal of Law and Economics, 7: 117–37. Thomsen, S.; Caspar, R. (2004) ‘Foundation Ownership and Financial Performance: Do Companies Need Owners?’, European Journal of Law and Economics, 18, 343–64. Torstar.com (2016) “Overview”, torstar.com/html/our-company/Overview/index.cfm, Erişim:20.04.16 Türk Dil Kurumu (2016a) “Güncel Türkçe Sözlük – Vakıf” tdk.gov.tr/index.php?option=com_gts&kelime=VAKIF, Erişim:17.04.16 Türk Dil Kurumu (2016b) “Güncel Türkçe Sözlük – Dernek”, tdk.gov.tr/index.php?option=com_gts&kelime=DERNEK, Erişim:17.04.16 Tyree, C. (2010) ‘Newspaper Employee to Nonprofit Director: A Photojournalist’s Journey’, Nieman Reports (Spring), 26–8. Verbit, P.V. (2002). The Origins of the Trust. Xlibris Corporation. s.141–142 Vogt, N. ve Mitchell, A. (2016) “Crowdfunded Journalism: A Small but Growing Addition to Publicly Driven Journalism” Pew Research Center, journalism.org/2016/01/20/crowdfundedjournalism/ Erişim: 25.03.2016 W3C, (2001) “Micropayments Overview”, w3.org/ECommerce/Micropayments/, Erişim:1.2.16 Weisberg, J. (2009) “Dubious New Models for News”; europe.newsweek.com/why-there-areno-models-new-journalism-82257, Erişim: 19.01.2016.