IBAD Sosyal Bilimler Dergisi
IBAD Journal of Social Sciences
dergipark.org.tr/ibad
IBAD, 2022; (12): 539-559
DOI: 10.21733/ibad.1047549
Özgün Araştırma / Original Article
Yetişkinlerde Şefkat Korkusu ve Psikolojik Esneklik
Fear of Compassion and Psychological Flexibility Among Adults
Orkide Bakalım1
Faika Şanal Karahan2*
* Sorumlu yazar
Corresponding author
Doç. Dr., İzmir Demokrasi Üniversitesi, Türkiye
Assoc. Prof. Dr., Izmir Democracy University, Turkey
orkide.bakalim@idu.edu.tr
ORCID ID https://orcid.org/0000-0003-1726-0514
1
Dr. Öğr. Üyesi, Uşak Üniversitesi, Türkiye
Assist. Prof. Dr., Usak University, Turkey,
faika.karahan@usak.edu.tr
ORCID ID https://orcid.org/0000-0002-3526-8483
2
539
Makale geliş tarihi / First received : 26.12.2021
Makale kabul tarihi / Accepted
: 11.04.2022
Bilgilendirme / Acknowledgement:
Yazarlar aşağıdaki bilgilendirmeleri yapmaktadırlar:
1- Araştırmacıların makalenin yazım sürecinde ortak bir çalışma yürütmüştür. Makale katkı oranı eşittir, makalenin
dergiye sunumu, takip edilmesi ve sonlandırılması sürecine de iki yazar aynı katkıyı sağlamıştır.
2. Makalenin yazarları arasında çıkar çatışması bulunmamaktadır.
3- Makalemizde etik kurulu izni İzmir Demokrasi Üniversitesi Sosyal ve Beşeri Bilimler Bilimsel Araştırma ve Yayın
Etik Kurulu tarafından çalışmanın amacı, yöntemi, veri kaynakları ve veri toplama araçları açısından değerlendirilmiş
olup, Kurulun 05/03/2021 tarih ve 2021/03-01 nolu toplantısında alınan 18 nolu kararıyla etik açıdan uygun olduğuna
karar verilmiştir.
4- Bu makalede araştırma ve yayın etiğine uyulmuştur.
This article was checked by iThenticate. Similarity Index 06%
Atıf bilgisi / Citation:
Bakalım, O., & Şanal Karahan, F. (2022). Yetişkinlerde şefkat korkusu ve psikolojik esneklik. IBAD Sosyal Bilimler
Dergisi, (12), 539-559.
dergipark.org.tr/ibad
Yetişkinlerde Şefkat Korkusu ve Psikolojik Esneklik
ÖZ
ABSTRACT
Şefkat korkusu kişinin kendisine ve diğerlerine şefkat
göstermeye karşı direncidir. Bu direnç, başkalarına
şefkat gösterme, başkalarından gelen şefkate karşılık
verme, kendimize şefkat gösterme korkusu olarak üç
boyutta kendini gösterebilir. Bununla birlikte psikolojik
esnekliğe sahip olan bireyler bu korkuyu daha az
hissedebilir. Yetişkinlerde şefkat korkusu ve psikolojik
esnekliği inceleyen bu araştırmada yetişkin bireylerde
psikolojik esneklik alt boyutlarının (değerler ve değerler
doğrultusunda davranma, anda olma, kabul, bağlamsal
benlik, ayrışma) şefkat korkusunun alt boyutları olan
başkalarına sefkat gösterme korkusu, başkalarından
gelen şefkate karşılık verme korkusu ve kendimize
anlayış ve şefkat gösterme korkusunun anlamlı
yordayıcıları olup olmadığı ve şefkat korkusu
puanlarının cinsiyet ve ilişki durumuna göre anlamlı
düzeyde farklılaşıp farklılaşmadığı araştırılmıştır.
Veriler için Kişisel Bilgi Formu, Şefkat Korkusu Ölçeği
ve Psikolojik Esneklik Ölçeği kullanılmıştır. Analizler
psikolojik esnekliğin şefkat korkusunun anlamlı
yordayıcısı olduğunu, erkeklerin şefkat korkusunun
kadınlara oranla daha yüksek düzeyde olduğunu ve evli
bireylerde başkalarından gelen şefkate karşılık verme
korkusunun bekar bireylere göre anlamlı düzeyde
yüksek olduğunu göstermiştir.
Fear of compassion is one's resistance to showing
compassion for oneself and others. This resistance can
manifest itself in three dimensions as the fear of showing
compassion for others, reciprocating compassion from
others, and showing compassion for ourselves. However,
individuals with psychological flexibility may feel this fear
less. In this study examining fear of compassion and
psychological flexibility among adults, whether the
subdimensions of psychological flexibility (values and
committed action, present moment awareness, acceptance,
self as context and defusion) were significant predictors of
the subdimensions of fear of compassion (fear of
compassion for others, fear of compassion from other, and
fear of self-compassion) has been examined and it was
investigated whether fear of compassion scores differed
significantly according to gender and relationship status.
Personal Information Form, Fears of Compassion Scales
and Psychological Flexibility Scale were used to collect data.
Analyzes showed that psychological flexibility was a
significant predictor of fear of compassion, men's fear of
compassion was higher than women's, and the fear of
responding to compassion from others was significantly
higher in married individuals than in single individuals.
Anahtar kelimeler
Şefkat Korkusu, Psikolojik Esneklik, Kabul ve Kararlılık
Terapisi, Yetişkinler
Keywords
Fear of Compassion, Psychological Flexibility, Acceptance
and Commitment Therapy, Adults
540
IBAD Sosyal Bilimler Dergisi / IBAD Journal of Social Sciences, (12), 2022
Yetişkinlerde Şefkat Korkusu ve Psikolojik Esneklik
GİRİŞ
Şefkat bir başkasının acısına tanık olmakla ortaya çıkan ve daha sonra ona yardım etme
arzusunu motive eden duygu olarak tanımlanabilir (Goetz vd., 2010). Şefkat çeşitli kültürlerde
acıma ile bağdaştırılsa da şefkat kelimesi acımadan çok acı çekmeyi önleme ile ilgilidir. Örneğin,
eğer bir bebek bakım verenleri tarafından beslenmezse ya da ona bakılmazsa acı çeker ve ölür.
Dolayısıyla şefkat, acı çekmeyi önlemeye dönük olarak ihtiyaçları değerlendirmeyi ve
karşılamayı içermelidir (Gilbert, 2017). Şefkat kavramı acıya dikkat ve farkındalık, acıyı duyma
ve acının nedenlerini anlama, acıyı hafifletme niyetiyle acıyı duymaya açık olma güdüsünü
barınmaktadır (Tirch vd., 2014). Çalışmalar şefkat geliştirmenin artan olumlu etki ve yaşam
kalitesi, yani sosyal, fiziksel ve duygusal iyilik ile ilişkili olduğunu gösterirken şefkatin üç farklı
şekilde ortaya çıkabileceğini öne sürmektedir: Bizler başkalarından şefkat alabilir, başkalarına
ve/veya kendimize de şefkat gösterebiliriz (Neff, 2003; Neff vd.,2007; Gilbert 2009; Gilbert, 2015;
Goetz vd., 2010; Gilbert vd., 2011; Dias vd., 2020). Bununla birlikte bazı bireyler şefkati
deneyimleme ve şefkatli davranmaya karşı direnç gösterebilmektedir. Aslında bu direncin
şefkate karşı oluşan korkudan kaynaklanabileceği öne sürülmüştür (Gilbert vd., 2011).
Şefkat Korkusu
Korkular, insanlar bir şey yapmak istediklerinde, ancak bunun sonuçlarından korktuklarında,
kendilerini yetersiz hissettiklerinde veya bunu hak etmediklerini hissettiklerinde ortaya çıkar
(Gilbert vd., 2011). Bu durum insanların şefkati çok külfetli gördüğünde, örneğin daha kötü
durumda olan birine yardım etmek gibi, ortaya çıkar (Gilbert & Mascaro, 2017). Gilbert (2010),
Buna bağlı olarak bazı insanların kendilerine ve başkalarına şefkat göstermede ve almada
eksiklikleri olduğunu ve şefkate korku, endişe, reddedilme ve kaçınma ile yanıt verme
eğiliminde olduklarını belirlenmiştir (Gilbert, & Mascaro, 2017). Bu tepkiler “şefkat korkusu”
olarak tanımlanmaktadır ve insanlar şefkatle karşı karşıya kaldıklarında ortaya çıkabilecek
korku ya da kaçınma gibi olumsuz tepkileri ifade etmektedir (Gilbert 2010). Başka deyişle şefkat
korkusu, kişinin kendine ve diğerlerine şefkat göstermeye karşı sergilediği dirençtir (Çevik &
Tanhan, 2020). Bu korkunun temeli ilk öğrenme yaşantılarımız ve bağlanma öykülerimizle
atılmaktadır. Örneğin çok gülersem çok ağlarım inancının oluşması ya da bir çocuğun çok neşeli
olduğu bir zamanda annesinin öfkeli veya üzgün bir tavrı ile karşılaşması bu korkuyu
doğurabilir (Gilbert vd., 2011). Buna ilaveten Miron vd. (2016), çocukluğunda fiziksel ve/veya
cinsel istismara uğrayan bireylerin şefkat korkusu düzeylerinin diğerlerine göre yüksek
olabileceğini belirtmiştir. Ampirik ve klinik kanıtlar, travmatik anılar ve ailesinde güvensizlik
duygusu yaşayan bireylerin güvensiz bağlanmaya sahip olma olasılığının daha yüksek
olduğunu ve diğerlerinden kaçma ve reddetme eğiliminde olduğunu ve bir güvenlik davranışı
biçimi olarak direnç veya korku gösterme olasılıklarının daha yüksek olduğunu göstermiştir
(Joeng vd., 2017; Boykin, 2018).
Şefkat korkusu yaş, deneyim ve kişilikle ilgili olabilir (Gilbert vd., 2010). Erdoğdu (2021)
tarafından üniversite öğrencileriyle yapılan araştırmada erkeklerin şefkat korkusunun kadınlara
oranla daha yüksek olduğu ortaya konmuştur. Bazı araştırma bulguları ise kadınların şefkat
korkusunun erkelere oranla daha yüksek olduğunu göstermiştir (Harris, 2017; Kurtoğlu &
Başgül, 2021). Buna karşın Meriç (2020) tarafından yapılan araştırmada şefkat korkusunun
cinsiyete göre farklılaşmadığı bulunmuştur. Sonuç olarak çeşitli nedenler ve koşullara bağlı
olarak gelişebilen şefkat korkusu yetişkinlikte kendini başkalarına şefkat gösterme,
IBAD Sosyal Bilimler Dergisi / IBAD Journal of Social Sciences, (12), 2022
541
Yetişkinlerde Şefkat Korkusu ve Psikolojik Esneklik
başkalarından gelen şefkate karşılık verme, kendimize şefkat ve anlayış gösterme olarak üç
boyutta kendini gösterebilir (Miron vd., 2016).
Başkalarına şefkat gösterme korkusu (BŞGK); başkaları için hissettiğimiz ve ifade ettiğimiz şefkati
içeren, diğer insanların düşünce ve hislerine karşı duyarlılığımızla bağlantılı olarak ortaya çıkan
şefkat korkusudur (Xavier vd., 2015). Kaçıngan bağlanan bireyler yardım istemeyi zayıflık
olarak görebilir ve sıkıntı içinde olan diğer bireylerden rahatsız olma ve onlardan kaçma eğilimi
gösterebilirler (Gilbert vd., 2011). Bu durum diğerlerine şefkatli davranmaya direnç
göstermelerine neden olabilir. Oysaki ego odaklı bir kimliğin (tanınmak ve utanmaktan
kaçınmak) aksine, öz-şefkatli bir kimlik geliştirmek (başkalarına yardımcı olmak istemek), daha
iyi ve daha destekleyici sosyal ilişkiler, bağlılık ve iyilik hali ile ilişkilidir (Crocker & Canevello,
2008).
Başkalarından gelen şefkate karşılık verme korkusu (BGŞKVK); başkalarından aldığımız ve
deneyimlediğimiz ve onlara yanıt verdiğimiz şefkati içeren ve bu şefkate karşılık vermeye
direnç olarak ortaya çıkan şefkat korkusu türüdür (Xavier vd., 2015). Bazı bireyler için
başkalarından şefkat görmek zorlayıcı olabilmektedir. Yoğun öz eleştiri yapan bireyler
başkalarının şefkatinden korkabilirler çünkü bu şefkati kabul etmek aynı zamanda kendilerine
karşı daha şefkatli hissetmelerine neden olabilir (Joeng & Turner, 2015). Araştırmalar güvensiz
bağlanma stiline sahip bireylerin bakım, nezaket ve şefkat duygularından korkmaya daha
yatkın olduklarını göstermektedir (Gilbert vd., 2011; Matos vd.,2017; Coelho vd., 2019).
Kendimize şefkat ve anlayış gösterme korkusu (KŞVAGK); kendine anlayış ve şefkat korkusu diğer
adıyla öz-şefkat korkusu, öz-şefkatin yokluğundan farklıdır ve kişinin kendine karşı şefkat
göstermenin aktif direncini tanımlar (Kelly vd., 2013). Bu durumda kendine nazik ve şefkatli
davranmak kişi tarafından yumuşaklık, rahatına düşkünlük ya da hak edilmeyen bir tavır
olarak algılanabilmekte ve kişi özeleştirisini bırakırsa, kendisinin tembel, sevilmeyen ve hoşa
gitmeyen biri olacağından korkar (Gilbert, 2009). Bu tutum, öz-şefkat geliştirme veya öz-şefkati
deneyimleme korkusuna işaret eder. Öz-şefkat korkusu, Kabul ve Kararlılık Terapisi’nin (KKT)
nihai terapötik hedefi olan psikolojik esneklikle ilişkili görünmektedir (Hayes vd., 2006).
Psikolojik Esneklik
KKT büyük ölçüde pozitif psikoloji, bağlamsal perspektif, spiritüellik, sosyal adalet ve çok
kültürlülüğe odaklanan üçüncü dalga yaklaşımlarındandır (Tanhan, 2019). Bu yaklaşımdan
doğan psikolojik esneklik kavramı, bireyin tüm deneyimlerine anda olma farkındalığı ile,
dikkatli bir şekilde, açık ve yargısız olarak yaklaşması ve değerleri doğrultusunda farkında
olarak eylemde bulunma becerisi olarak tanımlanır (Hayes vd., 2006). Başka bir deyişle
psikolojik esneklik, kişisel değerlere ve durumsal bağlamlara dayalı olarak kişinin davranış
repertuarını seçerken ve geliştirirken, hoş olmayan düşünce, duygu ve duyumlara aldırmadan
içinde bulunulan an ile temas halinde kalma yeteneğidir (Hayes vd., 1999). Diğer yandan
psikolojik esneklik, düşüncelerimizi ve duygularımızı kabul etmek ve genellikle yaşantısal
kaçınma ve istenmeyen içsel olayları kontrol etmenin bir yolu ile bağlantılı kısa vadeli dürtüler,
düşünceler ve duygular yerine uzun vadeli değerler üzerinde hareket etmek anlamına gelir
(Hulbert‐Williams vd., 2015; Rostampour Brenjestanaki vd., 2020). Psikolojik esnekliğin
boyutları olan süreçler etkileşimli bir biçimde çalışır ve KKT psikolojik iyi oluş modelinin temel
unsurlarını oluşturur (Neff & Tirch, 2013). Bu temel unsurlardan bazıları bazıları değerler
IBAD Sosyal Bilimler Dergisi / IBAD Journal of Social Sciences, (12), 2022
542
Yetişkinlerde Şefkat Korkusu ve Psikolojik Esneklik
doğrultusunda davranma, içinde bulunulan anla temas halinde olma, kabul, bağlamsal benlik
ve ayrışma olarak tanımlanır (Francis vd., 2016).
Değerler ve değerler doğrultusunda davranma (DVDDD); Değerler, hedefler gibi varıldığında biten
yollar değildir; sonu olmayan, ölene kadar bizimle kalan, hedeflerin ardında bulduğumuz
şeyler, bizim kim olduğumuzu ve kim olmak istediğimizi tanımlayan yol haritasıdır (Yavuz,
2015; Bilgen, 2021). Değerler, kendimizin belirlediği, eylemi gerçekleştirmemizi sağlayan bize
has kılavuzlardır. KKT kapsamında da psikolojik esnekliğin bileşenlerinden biri olan değerler
bireylerin eylemlerde bulunmaları için önemli bir unsurdur (Aydın & Aydın, 2017).
İçinde bulunulan an ile temas halinde olma (AO), bireylerin yalnızca geçmiş deneyimler üzerine
derin düşünmeyi ve gelecekle ilgili endişeli beklentiyi yansıtan “ya olursa” bağlamlarından
ziyade mevcut durum ile temas halindeyken tepkide bulunmalarına yardımcı olur (Bond vd.,
2006). Bireyler esnek, akıcı ve gönüllü olarak an’da kaldıklarında, şu anda meydana gelen her
şeye daha iyi uyum gösterebilirler (Zhang vd., 2018).
Kabul (K), Psikolojik olayların otomatik uyaran işlevleriyle, bu işlevleri değiştirmeden (örneğin,
değiştirme, küçültme, kaçınma) temas kurmayı içerir (Bond vd., 2006). Düşünceler, duygular,
anılar gibi kişiye özgü deneyimleri ve doğrudan kontrol edilemeyen duyumları ve dış olayları
kabul etmektir (Strosahl vd., 2004). Kabul, hoşa gitmeyen kişiye özgü yaşantılardan
kaçınmaktan çok onlara yaklaşmak demektir (Hayes vd., 1999). KKT perspektifinden
psikopatoloji muhtemelen yaşantısal kaçınmanın sonucudur (Hayes vd., 1999). Diğer yandan
kabul, özel deneyimleri değiştirmek için bireysel girişimleri kolaylaştıran bir süreçtir. Örneğin,
bir birey, olumsuz bir geçmiş deneyim hakkında düşünmekten kaçınmaya çalışabilir ve bu tür
sosyal, duygusal ve davranışsal geri çekilmenin maruz kaldığı kişisel sonuçlara rağmen, bu tür
düşünceleri ortaya çıkaran bağlamlardan kaçınabilir. Kabul bunun tersidir (Hayes vd., 1999;
McHugh, 2011). KKT'de kabul (ve ayrışma) kendi içinde bir son değildir. Aksine kabul,
değerlere dayalı eylemi artırmanın bir yöntemi olarak desteklenir (Hayes vd., 2006).
Bağlamsal Benlik (BB); bağlam olarak kendilik perspektifi, kişiyi dış koşullardan ve intrapsişik
deneyimden ayırır. Bağlam olarak benlik, duyguların, düşüncelerin ve duyguların basitçe benlik
sürecinin bir parçası olduğunu kabul eder ve değişen duygusal veya bilişsel deneyimlerden
bağımsız olarak durumlar arasında sabit kalan benliği tanımlaya gerek duymaz (Santiago &
Gall, 2016). Sevilen biriyim ya da iyiyim gibi olumlu benlik kavramlarını benimsemek kendine
güveni, iyilik halini ve eylemliliği beslerken, ben kaybeden biriyim gibi anlatımlara bağlı kalmak
ise acıya yol açabilir ve kişiyi etkili bir şekilde eyleme geçmekten alıkoyabilir (Diener, 2006). Bu
bakış açısına göre birey, düşüncelerden ve duygulardan oluşmaz, bunun aksine birey bu
düşüncelerin ve duyguların ortaya çıktığı bir bağlam ya da zemindir (Bilgen, 2021).
Ayrışma (A); psikolojik iyi oluş ile ilişkili olan bilişsel ayrışma, bireyin yaşamında ilerlemesine
bir fayda sağlamayacak düşüncelere bağlanmayıp kendisini bu düşüncelerin dilsel
anlamlarından arındırmasıdır (Nalbant & Yavuz, 2019). Buna ilaveten bireyin stres verici ve
istenmeyen yaşantı ya da deneyimlere mesafe koyarak bu deneyimleri gözlemleyebilmesidir
(Yektaş, 2020). Dünyaya bakış açımız düşüncelerimiz tarafından yapılandırılmıştır ancak
düşüncelerimizin bu bakış açımızı nasıl etkilediğinin farkında değilizdir. Bilişsel ayrışma, içsel
deneyimlerin tam anlamıyla alındığı ve kişinin eylemleri üzerinde büyük miktarda güce sahip
olduğu bilişsel birleşmenin tersidir. Bilişsel ayrışma ve bilişsel birleşmenin ikisi de yararlıdır;
sadece bunların farklı durumlarda esnek bir şekilde uygulanmaları gerekir. Örneğin, bir kişi
IBAD Sosyal Bilimler Dergisi / IBAD Journal of Social Sciences, (12), 2022
543
Yetişkinlerde Şefkat Korkusu ve Psikolojik Esneklik
vergi veya bakkal alışverişi yaparken, iş daha hızlı ve doğrulukla tamamlandığı için birleşme
faydalı olabilir. Oysa kişi, “Ben değersizim” düşüncesine sahipse, bunu sadece kelime ve sesler
olarak deneyimlemesi ve bu düşüncenin eylemlerini etkilemesine izin vermemeyi seçmesi daha
faydalı olabilir (Twohig, 2012). Yani, Bilişsel ayrışma, uyaran işlevinin dönüşümüne yol açan ve
duygusal acıyla ilişkilendirilebilen orijinal ilişkisel çerçeveleri veya koşulları zayıflatmak için
kullanılır. KKT bağlamında, bilişsel ayrışmanın kabulü kolaylaştırdığı düşünülmektedir
(Masuda vd., 2009).
Şefkat Korkusu ve Psikolojik Esneklik İlişkisi
Hayes (2008)’e göre KKT’nin psikoterapötik değişim modelinde yer alan süreçlerde şefkatin
köklerini bulabiliriz. Hayes (2008), KKT psikolojik iyi oluş modelinde bulunan tek değerin şefkat
olabileceğini öne sürmüştür (Neff & Tirch, 2013). Buna göre kendimize öz nezaketle yaklaşmak
bir nevi bakış açımızı ve dikkatimizi daha geniş ve iyi bir benlik duygusuna esnek bir şekilde
kaydırma becerisidir (Hayes, 2008, Neff & Tirch, 2013). Önceden yapılmış olan bazı araştırmalar
öz-şefkat ve psikolojik esneklik arasında negatif bir ilişki olduğunu göstermiştir (Pyszkowska &
Rönnlund, 2021; Wetterneck vd., 2013)
Birey esnek bir şekilde hareket edemezse, öz-şefkat korkusu, acıyı yatıştırabilecek şefkat dolu
yaklaşımları engelleyerek patolojiye karşı savunmasızlığı artırabilir. Acı çekme durumlarında,
öz-şefkat, şimdiki an farkındalığı ile birlikte, bireyin çevreyle temas kurmasına ve değerler
üzerinde hareket etmeye devam etmesine yardımcı olabilen, değerlerle tutarlı bir davranış
olarak işlev görebilir. Bunun aksine, öz-şefkat korkusu, anlamlı yaşamdan uzaklaşmayı
artırabilir ve acıyı şiddetlendirebilir ve bireyi ihtiyacı olan psikolojik esneklikten uzaklaştırabilir.
Bu nedenle, öz-şefkat korkusu ile psikolojik katılığın birlikteliği bireydeki stres düzeyini
artırabilir (Miron vd., 2015).
Şefkat korkusu olan bireyler kendilerine karşı şefkatli değildirler ve esnek düşünceden
yoksundurlar (Miron vd., 2015). Nitekim, Obsesif-Kompulsif Bozukluk tanısı almış bireylerle
ilgili yakın zamanda yapılan çalışmada yüksek düzeyde öz-şefkate sahip bireylerin daha az
çekingen ve psikolojik olarak daha esnek olduğunu gösteren bulgular elde edilmiştir
(Wetterneck vd., 2013). Lisans öğrencileriyle yapılan bir diğer çalışmada yüksek düzeyde
psikolojik katılık ve öz-şefkat korkusu, Travma Sonrası Stres Bozukluğu belirtilerinin şiddet
düzeyini artırdığına dair bulgulara ulaşılmıştır (Miron vd., 2015). Boykin vd.’nin (2018) bir
çalışmasında çocuklukta kötü muameleden kurtulan kadınların tedavisinin önündeki engeller
olarak öz-şefkat korkusunu ve psikolojik katılığı ele almanın önemli olduğu vurgulanmıştır. Bu
yapılar arasındaki ilişkileri inceleyen bir başka çalışmada da 144 üniversite öğrencisinden (110
kadın ve 34 erkek, 17-60 yaş arası) toplanan veriler doğrultusunda, öz- şefkat, farkındalıklı
kabul, ayrışma ve duygusal iyi oluş değişkenlerinin psikolojik esneklik süreçleriyle önemli
ölçüde ilişkili olduğunu bulunmuştur (Marshall & Brockman, 2016). Bu bulgular, KKT ve şefkat
temelli yaklaşımlar dahil olmak üzere üçüncü dalga terapi modellerinde yer alan psikolojik
esneklik, öz-şefkat ve duygusal iyi oluş arasındaki ilişkiyi desteklemektedir (Marshall &
Brockman, 2016). Bir başka örneklem grubu olarak genç sporcuları ele alan bir çalışmada da özşefkat ve psikolojik esnekliğin psikolojik iyi oluşu yordayabileceği sonucuna ulaşılmıştır
(Holmström & Jansson, 2016).
IBAD Sosyal Bilimler Dergisi / IBAD Journal of Social Sciences, (12), 2022
544
Yetişkinlerde Şefkat Korkusu ve Psikolojik Esneklik
Araştırmanın Amacı
Türkçe alan yazına bakıldığında şefkat korkusunun ve psikolojik esnekliğin birlikte incelendiği
herhangi bir araştırma ya da derlemeye rastlanmamıştır. Diğer yandan literatürde şefkat
korkusunun cinsiyete göre farklılık gösterip göstermediği konusunda çelişkili bulgular vardır
ve şefkat korkusunun ilişki durumuna göre incelendiği bir araştırma bulgusuna da
rastlanmamıştır. Son yüzyılda, yetişkinliğe geçişte, 18 yaş ve üstü bireylerin rollerinde
değişimler olmaktadır (Atak, & Çok, 2010). Evlenmek, ebeveyn olmak, eğitim hayatını
tamamlamak, kendi evinde yaşamak gibi yetişkinliğe geçiş belirleyici unsurları ya da
değişiklikler 18 yaş ve üstü bireylerin gelişimlerinin doğasını da haliyle değiştirmektedir (Atak,
& Çok, 2010). Alan yazına bakıldığında 18 yaşı içine alan dönem beliren yetişkinlik dönemi
olarak geçtiğinden (Arnett, 2007), bu araştırmada da katılımcıların yaş aralığı geniş tutulmuştur.
Ayrıca şefkat korkusu ve psikolojik esnekliğin geçmiş yaşantılara bağlı olarak sıklıkla yetişkinlik
dönemlerde daha net kendini gösterdiği ifade edilebilir. Bu ihtiyaç ve gözlemlerden yola çıkarak
gerçekleştirilen bu araştırmanın amacı yetişkinlerde şefkat korkusu ve psikolojik esneklik
arasındaki ilişkilerin incelenmesidir. Diğer yandan şefkat korkusunun cinsiyet ve ilişki
durumuna göre farklılaşıp farklılaşmadığının incelenmesi bu araştırmanın diğer amaçlarıdır.
Buna bağlı olarak gerçekleştirilen araştırma kapsamında ayrıca aşağıdaki sorulara yanıt
aranmıştır:
1. Yetişkinlerde şefkat korkusu (başkalarına şefkat gösterme korkusu, başkalarından gelen
şefkate karşılık gösterme korkusu, kendimize anlayış ve şefkat gösterme korkusu) ve
psikolojik esneklik (değerler ve değerler doğrultusunda davranma, anda olma, kabul,
bağlamsal benlik, ayrışma) arasında anlamlı ilişkiler var mıdır?
2. Psikolojik esnekliğin alt boyutları olan değerler ve değerler doğrultusunda davranma,
anda olma, kabul, bağlamsal benlik ve ayrışma başkalarına şefkat gösterme
korkusununn anlamlı yordayıcısı mıdır?
3. Psikolojik esnekliğin alt boyutları olan değerler ve değerler doğrultusunda davranma,
anda olma, kabul, bağlamsal benlik ve ayrışma başkalarından gelen şefkate karşılık
verme korkusununn anlamlı yordayıcısı mıdır?
4. Psikolojik esnekliğin alt boyutları olan değerler ve değerler doğrultusunda davranma,
anda olma, kabul, bağlamsal benlik ve ayrışma kendimize anlayış ve şefkat gösterme
korkusunun anlamlı yordayıcısı mıdır?
5. Yetişkinlerde şefkat korkusu puanları cinsiyete göre anlamlı düzeyde farklılık
göstermekte midir?
6. Yetişkinlerde şefkat korkusu ilişki durumuna göre anlamlı düzeyde farklılık
göstermekte midir?
YÖNTEM
Katılımcılar
Bu araştırmaya Türkiye’den 324 yetişkin birey katılmıştır. Katılımcılara ulaşmak amacıyla kolay
ulaşılabilir durum örneklemesi kullanılmıştır. Katılımcıların % 59.6’sı (n=193) kadın % 40.4’ü
(n=131) erkektir. Yaşları 18-70 arasındadır (ort.=36.35, ss = 11.86). Eğitim düzeyleri ise sırasıyla
ilköğretim (N= 5), ortaöğretim (n=17), lisans (n=206) ve lisansüstüdür (n= 196). İlişki durumuna
bakıldığında % 39.8’I (n= 130) bekar ve % 59.9’u (n= 194) evlidir. Bunların % 8.3’ü (n=27) düşük,
% 79.6’sı orta (n=258) ve % 12’si (n= 75) yüksek sosyo-ekonomik düzeydedir.
IBAD Sosyal Bilimler Dergisi / IBAD Journal of Social Sciences, (12), 2022
545
Yetişkinlerde Şefkat Korkusu ve Psikolojik Esneklik
Veri Toplama Araçları
Kişisel Bilgi Formu
Araştırma grubunun tanıtılması amacıyla katılımcılara sorulan cinsiyet, yaş, eğitim düzeyi, ilişki
durumu ve sosyo-ekonomik düzey gibi demografik özelliklerin bulunduğu araştırmacılar
tarafından düzenlenmiş formdur.
Şefkat Korkusu Ölçeği
Gilbert, McEwan, Matos ve Rivis (2011) tarafından geliştirilen ölçek, Necef ve Deniz (2018)
tarafından Türkçeye uyarlanmıştır. Ölçeğin geçerlik ve güvenirlik çalışması 681 kişi ile
gerçekleştirilmiştir. 35 maddeden oluşan ölçek üç alt boyuta sahiptir. Bunlar sırasıyla
başkalarına şefkat gösterme korkusu, başkalarından gelen şefkate karşılık verme korkusu ve
kendine şefkat ve anlayış gösterme korkusudur. Yüksek puanlar ilgili alt boyutla ilgili şefkat
korkusunun yüksek olduğunu göstermektedir. Ölçeğin uyarlama çalışmasında Cronbach Alfa
iç tutarlılık katsayısı toplam puan için .92; başkalarına şefkat göstermek alt boyutu için .83;
başkalarından gelen şefkate karşılık vermek alt boyutu için .83; kendine şefkat ve anlayış
göstermek alt boyutu için .93 bulunmuştur. Yapılan madde analizi ölçeğin düzeltilmiş maddetest korelasyonlarının .35 ile .80 arasında olduğunu göstermiştir. Bu araştırmada ölçeğin
Cronbach Alfa iç tutarlılık katsayısı toplam puan için .95; başkalarına şefkat gösterme korkusu
alt boyutu için .87; başkalarından gelen şefkate karşılık verme korkusu alt boyutu için .88;
kendine şefkat ve anlayış gösterme korkusu alt boyutu için .95 bulunmuştur.
Psikolojik Esneklik Ölçeği
Francis, Dawson ve Golijani-Moghaddam (2016) tarafından geliştirilen ölçek Karakuş ve Akbay
(2020) tarafından Türkçeye uyarlanmıştır. Ölçeğin geçerlik ve güvenirlik çalışması 310 kişi ile
gerçekleştirilmiştir. 28 maddeden oluşan ölçek beş alt boyuta sahiptir. Bunlar sırasıyla değerler
ve değerler doğrultusunda davranma, anda olma, kabul, bağlamsal benlik ve ayrışma olarak
belirlenmiştir. Ölçeğin uyarlama çalışmasında, Cronbach Alfa iç tutarlık katsayısı toplam puan
için .79; değerler ve değerler doğrultusunda davranma alt boyutu için .84; anda olma alt boyutu
için .60; kabul alt boyutu için .72; bağlamsal benlik alt boyutu için .73 ve ayrışma alt boyutu için
.59 olarak bulunmuştur. Bu araştırmada ise ölçeğin Cronbach Alfa iç tutarlılık katsayısı toplam
puan için .85; değerler ve değerler doğrultusunda davranma alt boyutu için .92; anda olma alt
boyutu için .86; kabul alt boyutu için .76; bağlamsal benlik alt boyutu için .71 ve ayrışma alt
boyutu için .52 olarak bulunmuştur.
İşlem
Araştırmaya başlamadan önce İzmir Demokrasi Üniversitesi Sosyal ve Beşeri Bilimler Bilimsel
Araştırma ve Yayın Etiği Kurulu’ndan gerekli izin (05/03/2021 tarih 2021/3-01 nolu toplantı 18
nolu kararıyla) alınmıştır. Alınan izin doğrultusunda, bir çevrimiçi anket oluşturularak bu form
ilgili online platforma eklenmiştir. Anket formunu içeren bağlantı sosyal medya platformları
aracılığıyla katılımcılara gönderilmiştir. Katılımcılar öncelikle Gönüllü Katılım Formu’na
yönlendirilmiş ve kabul ediyorum seçeneğini işaretleyenler veri toplama araçlarına
ulaşabilmişlerdir. Gönüllü Katılım Formunda gizlilik, gönüllülük, çalışmadan istedikleri zaman
ayrılabilecekleri ve araştırmacıların iletişim bilgileri yer almıştır. Anketin tamamlanması
ortalama 25 dakika sürmüştür.
IBAD Sosyal Bilimler Dergisi / IBAD Journal of Social Sciences, (12), 2022
546
Yetişkinlerde Şefkat Korkusu ve Psikolojik Esneklik
Veri Analizi
Analizlere başlamadan önce katılımcıların veri toplama araçlarından aldıkları puanların
normal dağılıma uygunluğunu belirlemek için Kolmogrov-Smirnov testi (K-S) kullanılmıştır.
Bu teste göre bazı alt ölçeklerde veriler normal dağılım göstermese de Kline (2011)’e göre
çarpıklık değerlerinin ±3.00’ten, basıklık değerlerinin ise ±10’dan küçük olması normal
dağılım göstergesidir. Buna göre çarpıklık ve basıklık değerleri incelenmiş, bu değerlerin
dağılımının da normalden aşırı sapma göstermediği belirlenmiştir (Tablo 1). Son olarak
değişkenler arası korelasyonların çok yüksek olmaması da dikkate alınarak araştırmanın
verileri parametrik analizlerden aşamalı regresyon analizi ve t-testi kullanılarak bulgulara
ulaşılmıştır. Tüm verilerin analizinde SPSS 22.0 programı kullanılmıştır.
BULGULAR
Bu araştırmada şefkat korkusunun alt boyutları olan başkalarına şefkat gösterme korkusu,
başkalarından gelen şefkate karşılık verme korkusu ve kendimize şefkat ve anlayış gösterme
korkusu bağımlı değişken ve psikolojik esneklik değişkeninin alt boyutları olan değerler ve
değerler doğrultusunda davranış, anda olma, kabul, bağlamsal benlik ve ayrışma bağımsız
değişkenler olarak incelenmiştir. Değişkenlere ilişkin betimsel istatistikler Tablo 1’de
verilmiştir.
Tablo 1. Değişkenler ve Betimsel İstatistikler
Bağımlı Değişkenler
BŞGK
n
324
X̅
16.05
ss
7.1
Min
0
Max
32
Çarpıklık
-.052
Basıklık
-.449
BGŞKVK
324
16.21
9.2
0
48
.550
.064
KŞVAGK
324
15.98
13.9
0
60
.972
.464
Bağımsız Değişkenler
DVDDD
AO
K
BB
A
324
324
324
324
324
53.99
22.49
20.69
12.80
12.52
10.7
8.9
6.5
3.7
3.5
10
7
5
3
3
70
47
35
21
21
-.1.076
.187
-.292
-.053
-.032
1.886
-.877
-.239
.006
-.131
NOT: BŞGK= Başkalarına şefkat gösterme korkusu; BGŞKVK= Başkalarından gelen şefkate karşılık verme korkusu;
KŞVAGK= Kendimize şefkat ve anlayış gösterme korkusu; DVDDD= Değerler ve değerler doğrultusunda davranma;
AO= Anda olma; K= Kabul; BB=Bağlamsal benlik; A= Ayrışma
Araştırmada kullanılan değişkenler arasındaki ilişkilerin yönü ve gücünü ortaya koymak
amacıyla yapılan korelasyon analizi bulguları Tablo 2’de yer almaktadır.
Tablo 2. Değişkenler Arasındaki Korelasyonlar
Değişkenler
1
BŞGK
-
2
BGŞKVK
.58**
-
KŞVAGK
.42**
.73**
3
4
5
6
7
8
-
IBAD Sosyal Bilimler Dergisi / IBAD Journal of Social Sciences, (12), 2022
9
10
547
Yetişkinlerde Şefkat Korkusu ve Psikolojik Esneklik
DVDDD
-.051
.-15**
-31**
-
AO
-.38**
-.53**
-.53**
.20**
-
K
-.39**
-.39**
-.28**
.15**
.47**
-
BB
-.027
-.060
-.052
.44
.082
.033
-
A
-.029
-.10
-.088
.41**
.053
.11*
.44**
-
ŞKT
,70**
.90**
.91**
-.23**
-.57**
-.39**
-.01
-.092
-
PET
-.27**
-.31**
-.16**
.65**
.51**
.65**
.55**
.54**
.-27**
-
*p<.05;**p<.01
NOT: BŞGK= Başkalarına şefkat gösterme korkusu; BGŞKVK= Başkalarından gelen şefkate karşılık verme korkusu;
KŞVAGK= Kendimize şefkat ve anlayış göstermek korkusu DVDDD= Değerler ve değerler doğrultusunda davranma;
AO= Anda olma; K= Kabul; BB=Bağlamsal benlik; A= Ayrışma; ŞKT= Şefkat korkusu toplam; PET=Psikolojik esneklik
toplam.
Tablo 2’de görüldüğü gibi şefkat korkusu ve psikolojik esneklik puanları arasında negatif ve
anlamlı ilişki vardır. Alt boyutlara bakıldığında anda olma boyutu ile başkalarından gelen
şefkate karşılık verme korkusu (r= .53 < .001) ve yine anda olma ile kendimize şefkat ve anlayış
göstermek korkusu arasında (r =. 53 <.001) en yüksek düzeyde ilişkiler olduğu görülmektedir.
Başkalarına şefkat göstermek, başkalarından gelen şefkate karşılık vermek ve kendimize şefkat
ve anlayış göstermenin psikolojik esneklik değişkeninin alt boyutları olan değerler ve değerler
doğrultusunda davranış, anda olma, kabul, bağlamsal benlik ve ayrışma tarafından ne derece
yordandığını ortaya koyan Aşamalı regresyon analizi sonuçları Tablo 3, Tablo 4 ve Tablo 5’te
verilmiştir.
Tablo 3. Başkalarına Şefkat Gösterme Korkusu
Yordayıcı
Blok1
Sabit
B
SH
β
T
7.187
1.220
K
-.428
.056
R= .39, R2=.15 F=58026
Blok 2
Sabit
5.325
1.255
K
-.295
.062
.269
4.750***
AO
-.206
.046
.256
4.513***
5.890
.391
7.618***
4.243
R=.45, R2=.20 F=20367
*** p< 0.001
IBAD Sosyal Bilimler Dergisi / IBAD Journal of Social Sciences, (12), 2022
548
Yetişkinlerde Şefkat Korkusu ve Psikolojik Esneklik
Tablo 3’te görüldüğü gibi şefkat korkusunun başkalarına şefkat gösterme korkusu alt boyutu
için aşamalı çoklu regresyon analizi iki aşamada tamamlanmıştır. Analizin ilk aşamasında
başkalarına şefkat göstermenin en iyi yordayıcısı psikolojik esneklik değişkenin alt boyutu olan
kabul olarak bulunmuş ve bu değişkenin % 15 ile varyansı en fazla açıkladığı görülmüştür (R=
.39, R2=.15 F=58026). Bu analizde ikinci aşamada varyansa % 5’lik katkı sağlayan anda olma
değişkeni dahil olmuş ve açıklanan varyans % 20 olmuştur (R=.45, R2=.20 F=20367). Değerler ve
değerler doğrultusunda davranış, bağlamsal benlik ve ayrışma analize dahil olmayarak anlamlı
yordayıcılar olarak bulunmamıştır.
Tablo 4. Başkalarından Gelen Şefkate Karşılık Verme Korkusu
Yordayıcı
Blok1
Sabit
B
SH
β
T
3.915
1.185
AO
R= .53, R2=.28 F=124.686
Blok 2
Sabit
AO
-.547
.049
-.528
-11.166***
.721
-.460
1.511
.055
-.445
.477
-8.390***
K
-.249
.075
-.176
-3.325***
3.305
R=.55, R2=.30 F=11.054
549
*** p< 0.001
Tablo 4’te görüldüğü gibi şefkat korkusunun başkalarından gelen şefkate karşılık verme
korkusu alt boyutu için aşamalı çoklu regresyon analizi iki aşamada tamamlanmıştır. Analizin
ilk aşamasında başkalarından gelen şefkate karşılık vermenin en iyi yordayıcısı psikolojik
esneklik değişkenin alt boyutu olan anda olma olarak bulunmuş ve bu değişkenin % 28 ile
varyansı en fazla açıkladığı görülmüştür (R= .53, R2=.28 F=124.686). Bu analizde ikinci aşamada
varyansa % 2’lik katkı sağlayan kabul değişkeni dahil olmuş ve açıklanan varyans % 30 olmuştur
(R=.55, R2=.30 F=11.054). Değerler ve değerler doğrultusunda davranış, bağlamsal benlik ve
ayrışma analize dahil olmayarak anlamlı yordayıcılar olarak bulunmamıştır.
Tablo 5. Kendimize Şefkat ve Anlayış Gösterme Korkusu
Yordayıcı
Blok1
Sabit
AO
R= .53, R2=.28 F=126.092
Blok 2
Sabit
AO
DVDDD
R=.57, R2=.32 F=21.074
Blok 3
Sabit
B
SH
-2.654
-.829
1.785
.074
13.867
-.760
-.278
3.994
.073
.060
11.407
3.975
β
T
-.530
1.487
-11.229***
-.487
-.215
3.472
-10.396***
-4.591***
2.870
IBAD Sosyal Bilimler Dergisi / IBAD Journal of Social Sciences, (12), 2022
Yetişkinlerde Şefkat Korkusu ve Psikolojik Esneklik
AO
DVDDD
Ayrışma
R=.59, R2=.35 F=13.525
Blok 4
Sabit
AO
DVDDD
A
K
R=.60, R2=.36 F=4.782
-.720
-.381
-.714
.073
.066
.194
-.461
-.295
-.183
-9.913***
-5.803***
-3.678***
10.533
-.623
-.421
-.724
.248
3.972
.085
.068
.193
.113
-.399
-.326
-.186
-.116
2.652
-7.361***
-6.213***
-.3.750***
-2.187***
*** p< 0.001
Tablo 5’te görüldüğü gibi şefkat korkusunun kendimize şefkat ve anlayış gösterme korkusu alt
boyutu için aşamalı çoklu regresyon analizi dört aşamada tamamlanmıştır. Analizin ilk
aşamasında kendimize şefkat ve anlayış göstermenin en iyi yordayıcısı psikolojik esneklik
değişkenin alt boyutu olan anda olma olarak bulunmuş ve bu değişkenin % 28 ile varyansı en
fazla açıkladığı görülmüştür (R= .53, R2=.28 F=126.092). Bu analizde ikinci aşamada varyansa %
4’lük katkı sağlayan değerler ve değerler doğrultusunda davranma değişkeni dahil olmuş ve
açıklanan varyans % 32 olmuştur (R=.57, R2=.32 F=21.074). Üçüncü aşamada ise varyansa
ayrışma değişkeni dahil olmuş ve varyansa % 3’lük bir katkı getirmiştir (R=.59, R2=.35
F=13.525). Dördüncü aşamada ise varyansa % 1 lik katkı getiren kabul değişkeni analize dahil
olmuştur (R=.60, R2=.36 F=4.782). Bağlamsal benlik modele dahil olmayarak anlamlı yordayıcı
olarak bulunmamıştır.
Regresyon analizi bulgularının ardından şefkat korkusu puanlarının cinsiyet ve ilişki durumuna
göre farklılaşıp farklılaşmadığını gösteren diğer bulgular sırasıyla Tablo 6 ve Tablo 7’de
sunulmuştur.
Tablo 6. Şefkat Korkusu Puanlarının Cinsiyete Göre Karşılaştırılması
Grup
Kadın
N
193
Ortalama
15.31
Ss
8.99
BŞGK
Erkek
131
17.13
9.07
Kadın
193
14.61
7.01
BGŞKVK
Erkek
131
18.57
7.26
Kadın
193
13.64
14.10
KŞVAGK
Erkek
131
19.42
t
Sd
P
-.2.2
321
.024*
-.3.8
321
.000*
-.3.7
321
.000*
12.92
*p<.05
NOT: BŞGK= Başkalarına şefkat gösterme korkusu; BGŞKVK= Başkalarından gelen şefkate karşılık verme
korkusu; KŞVAG= Kendimize şefkat ve anlayış gösterme korkusu
Tablo 6’da cinsiyete göre şefkat korkusu alt boyutlarının puan ortalamaları ve standart
sapmaları yer almaktadır. t-test bulguları tüm alt boyutlarda (Başkalarına göre şefkat göstermek,
başkalarından gelen şefkate karşılık vermek ve kendimize şefkat ve anlayış göstermek) cinsiyete
IBAD Sosyal Bilimler Dergisi / IBAD Journal of Social Sciences, (12), 2022
550
Yetişkinlerde Şefkat Korkusu ve Psikolojik Esneklik
göre anlamlı bir fark olduğu ve erkeklerin tüm boyutlarda şefkat korkusunun kadınlara oranla
yüksek olduğunu göstermiştir.
Tablo 7. Şefkat Korkusu Puanlarının İlişki Durumuna Göre Karşılaştırılması
Grup
Bekar
N
129
Ortalama
15.73
Ss
6.81
BŞGK
Evli
194
16.25
7.40
Bekar
129
14.37
7.86
Evli
194
17.32
9.75
Bekar
129
14.69
12.31
BGŞKK
KŞVAGK
Evli
194
16.65
t
Sd
P
-.63
322
.523
-.2.8
322
.004*
-.1.2
322
.195
14.67
*p<.05
NOT: BŞGK= Başkalarına şefkat gösterme korkusu; BGŞKVK= Başkalarından gelen şefkate karşılık verme korkusu;
KŞVAGK= Kendimize şefkat ve anlayış gösterme korkusu
Tablo 7’de ilişki durumuna göre şefkat korkusu alt boyutlarının puan ortalamaları ve standart
sapmaları yer almaktadır. t-test bulguları başkalarından gelen şefkate karşılık vermek alt
boyutunda ilişki durumuna göre anlamlı bir fark olduğunu göstermiştir. Evli bireylerin
başkalarından gelen şefkate karşılık verme korkusunun bekar bireylere göre daha yüksek
olduğunu göstermiştir.
TARTIŞMA VE SONUÇ
Bu araştırmanın amacı yetişkin bireylerde şefkat korkusu ve psikolojik esneklik arasındaki
ilişkinin incelenmesidir. Araştırmanın ilk bulguları şefkat korkusu ve psikolojik esneklik
arasında negatif ve anlamlı bir ilişki olduğunu göstermiştir. Benzer şekilde Miron vd., (2016)
tarafından yapılan araştırmada katılımcıların kendilerine duydukları şefkat korkusu ve
psikolojik esneklik düzeyleri arasında anlamlı bir ilişki olduğu ve psikolojik esnekliğin kendine
şefkat korkusu ve travma sonrası stres belirtileri arasında aracı rol oynadığı bulunmuştur. Yine
Miron vd. (2015) tarafından yapılan araştırma da ise şefkat korkusu ve psikolojik esneklik
kavramının zıddı olan psikolojik katılık arasında pozitif ve anlamlı bir ilişki olduğu
belirlenmiştir. Stres ve korku karşısında insanın gösterdiği en temel savunma tepkilerinden biri
donup kalmaktır (Demirsu, 2018). Bu durumda olan bir organizmanın psikolojik anlamda da
esneklik göstermesi beklenemez. Oysa ki psikolojik esneklik eylemde bulunmayı içerir (Bilgen,
2021). Şefkat korkusu ve psikolojik esnekliğin alt boyutları arasındaki ilişkiler incelendiğinde ise
şefkat korkusu ve psikolojik esnekliğin alt boyutu olan anda olma arasında diğer alt boyutlara
göre daha yüksek bir ilişki olduğu görülmüştür. Başka bir deyişle yetişkin bireylerde şefkat
korkusu arttıkça anda olma düzeyi azalmaktadır. Şimdiki anda olabilme becerisi, dikkati bir
başkasının acısına aynı zamanda kendi tepkilerine ilişkin anlık sosyal ve duygusal ipuçlarına
yönlendirerek şefkatli fark etmeyi geliştirir (Atkins, & Parker, 2012). Oysa ki korku bu
farkındalığa ket vurabilir ve kişinin içinde bulunduğu ana odaklanmasına engel olabilir.
Bu araştırmada şefkat korkusu ve psikolojik esneklik arasındaki ilişkileri daha kapsamlı
incelemek amacıyla şefkat korkusunun her bir alt boyutunun psikolojik esnekliğin alt boyutları
IBAD Sosyal Bilimler Dergisi / IBAD Journal of Social Sciences, (12), 2022
551
Yetişkinlerde Şefkat Korkusu ve Psikolojik Esneklik
tarafından ne derece yordandığı incelenmiştir. Buna göre şefkat korkusunun birinci alt boyutu
olan başkalarına şefkat gösterme korkusunun en güçlü yordayıcısı psikolojik esnekliğin alt
boyutlarından olan kabul olarak belirlenmiştir. Yetişkin bireylerde başkalarına şefkat gösterme
korkusu arttıkça kabul düzeyi azalmaktadır. Kabul, öz-şefkat kuramının merkezinde yer alır ki
aslında, kendine şefkatle davranmak, kısmen, kişinin eksikliklerine karşı kabul edici bir duruş
sergilemesini gerektirir (Zhang vd., 2020). Daha spesifik olarak, kabul bir eksiği veya kusuru
olduğunu kabul etmek veya başarısızlık gibi olumsuz bir olay meydana geldiğinde onu
kendinin bir parçası olarak kucaklamaktır (Neff, 2003). Dolayısıyla kendini kabul eden yetişkin
birey diğerlerini de olduğu gibi kabul edebilir ve onlara şefkat göstermekten
korkmayabilir. Başkalarına şefkat gösterme korkusunun ikinci sıradaki anlamlı yordayıcısı
anda olma olarak bulunmuştur. Bilinçli farkındalık durumunda olan başka bir deyişle anda
kalmayı başaran birey çevresindekileri tarafsız olarak değerlendirebilir (Grijalva, 2018). Buna
karşın, şefkat göstermekten korkan bir birey karşıdaki kişiyi tehdit olarak algılayabilir ve
yakınlık kurmaya direnç gösterebilir. Bu direnç kabul etmeyi de zorlaştırabilir. Diğer yandan
psikolojik esnekliğin alt boyutları olan değerler ve değerler doğrultusunda davranış, bağlamsal
benlik ve ayrışma başkalarına şefkat göstermenin anlamlı yordayıcıları olarak bulunmamış ve
modele dahil olmamışlardır. Araştırma Covid-19 pandemi döneminde gerçekleştirilmiştir. Bu
dönemde bireylerin değerlerini ve ilişkilere yaklaşım tarzını yeniden yapılandırmalarına veya
bu konularda belirsizlik yaşamalarına neden olmuş olabileceği düşünülmektedir. Bağlamsal
benlik ve ayrışma kişinin kendisini yeri geldiğinde dış koşullardan ayırabilmesi ve kendini aşağı
çeken düşüncelere yapışmamasını gerektiren üst düzey düşünme becerileridir. Bu becerilerin
farkına varmak ve bunları doğru zamanda kullanmak için düzenli olarak farkındalık
egzersizleriyle zihni eğitmek gerekmektedir (Kabat-Zinn, 2003). Bireylerin bu konudaki
yaklaşımı ve farkındalık düzeyleri araştırma bulgularına yansımış olabilir.
Şefkat korkusunun ikinci alt boyutu olan başkalarından gelen şefkate karşılık verme
korkusunun en güçlü yordayıcısı olan anda olma olarak bulunmuştur. Yetişkin bireylerde
başkalarından gelen şefkate karşılık verme korkusu düzeyleri arttıkça anda olma düzeyleri
düşmektedir. Alan yazında burada şimdiye dikkatli şekilde odaklanarak içinde bulunulan anı
fark etmek bilinçli farkındalık (mindfulness) kavramı ile tanımlanır (Hollis-Walker & Colosimo,
2011). Bazı araştırmalar şefkat ve bilinçli farkındalık arasında pozitif yönde bir ilişki olduğunu
göstermiştir (Hollis-Walker, & Colosimo, 2011; Ko vd., 2018; Yip vd.,2017). Anda kalarak
düşüncelerden ve duygulardan uzaklaşma (defüzyon), benlik ve başkaları ile ilgili olumsuz
değerlendirici yargılara karşı otomatik tepkiselliği azaltarak şefkatli değerlendirmeleri artırır..
Başkalarından gelen şefkate karşılık verme korkusunun ikinci anlamlı yordayıcısı psikolojik
esnekliğin alt boyutu olan kabul olarak belirlenmiştir. Başka bir deyişle yetişkin bireylerde
başkalarından gelen şefkate karşılık verme korkusu arttıkça kabul düzeyleri azalmaktadır. Zang
vd., (2020) tarafından yapılan bir araştırma, bireylerde öz-şefkat ve kendi kusurlarını kabul etme
düzeyinin artmasıyla diğerler insanları da kabul etme düzeyinde artış olduğunu ortaya
koymuştur. Buna ilaveten hoş olmayan düşünceleri ve duyguları kabul etmek, kişisel sıkıntı
olasılığını azaltır, bu da bir başkası için şefkatli duygular (empatik endişe) için kaynak sağlar.
Değerlerin onaylanması, bir başkasının acısına tepki olarak savunmayı azaltan kendini
olumlama ve kendini aşma süreçleri aracılığıyla şefkatli eylemi geliştirir (Atkins ve Parker, 2012)
Ayrıca, bu araştırmada psikolojik esnekliğin alt boyutları olan değerler ve değerler
doğrultusunda davranış, bağlamsal benlik ve ayrışma başkalarından gelen şefkate karşılık
verme korkusunun anlamlı yordayıcıları olarak bulunmamış ve modele dahil olmamışlardır.
IBAD Sosyal Bilimler Dergisi / IBAD Journal of Social Sciences, (12), 2022
552
Yetişkinlerde Şefkat Korkusu ve Psikolojik Esneklik
Şefkat korkusunun üçüncü alt boyutu olan kendimize şefkat ve anlayış gösterme korkusunun
en güçlü yordayıcısı psikolojik esnekliğin alt boyutu olan anda olma olarak bulunmuştur.
Yetişkin bireylerde kendine şefkat ve anlayış gösterme korku düzeyi arttıkça anda olma düzeyi
azalmaktadır. Öz-şefkat ve anda olma arasında pozitif yönde ilişki olduğunu gösteren araştırma
bulgularının var olduğu bilinmektedir (Baer vd., 2012; Hollis-Walker & Colosimo, 2011); nitekim
kendine şefkat gösterme olarak tanımlanan öz-şefkatin boyutlarından bir tanesi bilinçli
farkındalıktır (Tirch, 2010). Kendimize şefkat ve anlayış gösterme korkusunun ikinci anlamlı
yordayıcısı psikolojik esnekliğin değerler ve değerler doğrultusunda davranma boyutu olarak
bulunmuştur. Yetişkin bireylerde kendine yönelik şefkat korkusu arttıkça değerler
doğrultusunda davranma düzeyi azalmaktadır. Keller ve Huppert (2021)’e göre öz-şefkat
insanları daha mutlu olmaya ve daha iyi davranmaya yatkın hale getirir. Öz-şefkatli kişi kendini
doğru anlar, değerlerini fark eder ve bu değerler doğrultusunda davranır. Wetterneck vd.,
(2013) tarafından obsesif kompulsif bozukluğu olan bireylerle yapılan araştırmada öz-şefkat ve
değerler arasında pozitif ve anlamlı ilişki olduğu ortaya konmuştur. Kendimize şefkat ve anlayış
gösterme korkusunun üçüncü anlamlı yordayıcısı psikolojik esnekliğin ayrışma boyutudur.
Ayrışma; bireyin stres verici ve istenmeyen yaşantı ya da deneyimlere mesafe koyarak bu
deneyimleri gözlemleyebilmesi olarak tanımlanır (Yektaş, 2020). Oysaki korku yaşayan bir
zihnin bu deneyimlerle arasına mesafe koyması zordur. Aksine korku bu tip düşünce ve
deneyimlerle birleşmenin sonucu ortaya çıkar. Araştırmanın bu bulgusuna benzer
olarak Uzbaş-Uğur (2021) tarafından yapılan araştırmada öz-şefkat ve stresle başa çıkmanın alt
boyutu olan aşırı özdeşleşme arasında negatif ve anlamlı ilişki olduğu bulunmuştur. Kendimize
şefkat ve anlayış gösterme korkusunun dördüncü ve en son anlamlı yordayıcısı psikolojik
esnekliğin kabul boyutu olduğu belirlenmiştir. Kabul, hoşa gitmeyen durumları, düşünceleri,
duyguları, yaşantıları da bastırmak, engellemek, görmezden gelmek ve onlarla yaşamak
zorunda hissetmek yerine bütün bizi biz yapan bu unsurlara gönüllü ve farkında olarak alan
açmakla ilgilidir. Buna bağlı olarak kendimize kabul boyutunun kendimize şefkat gösterme
korkusunun anlamlı yordayıcısı olduğu bulgusu şaşırtıcı değildir. Yapılan bazı araştırmalar özşefkat ve kabul arasında anlamlı ilişki olduğunu göstermiştir (Zhang vd., 2020). Diğer yandan,
psikolojik esnekliğin alt boyutu olan bağlamsal benlik kendimize şefkat gösterme korkusunun
anlamlı yordayıcı olarak bulunmayarak modele dahil olmamıştır.
Şefkat korkusunun cinsiyete göre farklılık gösterip göstermediğine ilişkin bulgular
incelendiğinde şefkat korkusunun tüm alt boyutlarında (Başkalarına şefkat gösterme korkusu,
başkalarından gelen şefkate karşılık verme korkusu, kendimize şefkat ve anlayış gösterme
korkusu) erkeklerin kadınlara oranla daha yüksek düzeyde şefkat korkusuna sahip olduğu
ortaya konmuştur. Benzer şekilde, bu bulgu Erdoğdu (2021) tarafından yapılan araştırmanın
bulgusu ile tutarlıdır. Buna karşın, Harris (2017) ve Kurtoğlu ve Başgül (2021) tarafından
gerçekleştirilen araştırma bulguları kadınların şefkat korkusu düzeyinin erkeklere oranla daha
yüksek olduğunu göstermiştir. Diğer yandan, Meriç (2020) tarafından, okul öncesine devam
eden çocukların ebeveynleriyle yapılan araştırmada kadın ve erkeklerin şefkat düzeylerinde
anlamlı bir farklılık bulunmamıştır. Kadınların erkeklere göre başkaları için daha fazla empatik
ilgi ve şefkat gösterme eğiliminde oldukları bilinmektedir (Sprecher ve Ferr, 2005; Yarnell vd.,
2019). Özellikle ataerkil toplumlarda erkek güçlü olmalıdır, erkekler ağlamaz gibi yaklaşımlar
erkekler tarafından zayıflık olarak algılanıp onların şefkat gösterme konusunda temkinli
olmalarına hatta şefkat göstermekten korku duymalarına neden olmuş ve bu araştırmanın
bulgularına yansımış olabilir.
IBAD Sosyal Bilimler Dergisi / IBAD Journal of Social Sciences, (12), 2022
553
Yetişkinlerde Şefkat Korkusu ve Psikolojik Esneklik
Şefkat korkusunun ilişki durumuna göre farklılık gösterip göstermediği bulguları
incelendiğinde başkalarından gelen şefkate karşılık verme korkusu boyutunda evli bireylerin
bekarlardan anlamlı düzeyde farklılaştığı gözlenmiştir. Başka bir deyişle evli bireylerin
başkalarından gelen şefkate karşılık verme korkuları bekar bireylere oranla daha yüksektir. Bu
bulguyu destekleyen ve desteklemeyen bir araştırma bulgusuna rastlanmamıştır. İlişkide olan
yetişkinler birlikte oldukları kişinin varlığına güven duyup dışarıdan gelecek olan şefkate karşı
kapalı ve güvensiz hissediyor olabilirler. Araştırmanın bu bulgusunu daha kapsamlı
yorumlayabilmek için yeni araştırma sonuçlarına ihtiyaç vardır.
SINIRLILIKLAR
Yetişkinlerde şefkat korkusu ve psikolojik esnekliği ele alan bu araştırmanın önemli bulguları
olmakla birlikte bazı sınırlılıkları da bulunmaktadır. Bu araştırmanın ilişkisel tarama modeline
sahip olması nedeniyle bulgular neden sonuç ilişkisi sunmamaktadır. Buna ilaveten bu
araştırma sonuçları değişkenlerin zaman içerisindeki değişimini ortaya koymamaktadır. Diğer
yandan bu araştırmada elverişli örneklem yoluyla sınırlı sayıda katılımcıya ulaşılmıştır. Bu
yüzden bulgular sadece benzer örneklemlere genellenebilir.
ÖNERİLER
Gelecekte şefkat korkusu ve psikolojik esneklik konularını ele alan araştırmalarda farklı
örneklem yöntemlerinden yararlanılabilir ve daha geniş örneklemlere ulaşılabilir. Konuyla ilgili
farklı yaş gruplarında ve coğrafi bölgelerde karşılaştırmalı araştırmalar gerçekleştirilebilir.
Araştırmada erkeklerin şefkat korkusunun kadınlara oranla daha yüksek olduğu bulgusuna
ulaşılmış olsa da alan yazında bu konuyla ilgili çelişkili sonuçlar vardır. Cinsiyet değişkeninin
ele alındığı yeni araştırmalar bu konu hakkında daha net bilgi edinilmesini sağlayabilir. Diğer
yandan boylamsal tasarım kullanılarak şefkat korkusu ve psikolojik esnekliğin zaman
içerisindeki değişimini incelenebilir. Buna ilaveten, değişkenler arası neden sonuç ilişkilerini
ortaya koymak adına deneysel ve/veya karma desen modellerden yararlanabilir. Şefkat
korkusunun azaltmaya veya psikolojik esnekliğin artırılmasına yönelik etkililiği kanıtlanmış
olan psiko-eğitim programlarının geliştirilmesi alanda çalışan uygulayıcıların müdahalelerine
katkıda bulunabilir.
Bu araştırmanın önemli bir bulgusu psikolojik esnekliğin alt boyutu olan bağlamsal benliğin
şefkat korkusunun hiçbir alt boyutunun anlamlı yordayıcısı olarak bulunmamasıdır. Bu
bulguyu doğru olarak yorumlayabilmek için şefkat korkusu ve bağlamsal benlik ilişkisini
inceleyen yeni araştırmalar yapılması önerilmektedir.
Son olarak bu araştırmada şefkat korkusunun birinci alt boyutu olan başkalarına şefkat
gösterme korkusu psikolojik esnekliğin alt boyutları (Değerler ve değerler doğrultusunda
davranma; anda olma; kabul; bağlamsal benlik; ayrışma) tarafından % 20; ikinci alt boyutu olan
başkalarından gelen şefkate karşılık verme korkusu % 30 ve üçüncü alt boyut olan kendimize
şefkat ve anlayış gösterme korkusu % 32 oranında açıklanmaktadır. Açıklanmayan varyanslar
şefkat korkusunun farklı yordayıcıları olduğunu göstermektedir. Bu nedenle gelecekte
araştırmacılar şefkat korkusunu açıklayabilecek farklı değişkenleri araştırmalarına dahil
edebilirler. Buna ilaveten şefkat korkusu ve psikolojik esneklik değişkenlerinin dahil edildiği
hipotez modellerin incelendiği yapısal eşitlik model çalışmalarının yapılması önerilmektedir.
IBAD Sosyal Bilimler Dergisi / IBAD Journal of Social Sciences, (12), 2022
554
Yetişkinlerde Şefkat Korkusu ve Psikolojik Esneklik
KAYNAKÇA
Arnett, J. J. (2007). Emerging adulthood: What is it, and what is it good for? Child Development
Perspectives, 1(2), 68-73. https://doi.org/10.1111/j.1750-8606.2007.00016
Atak, H., & Çok, F. (2010). İnsan yaşamında yeni bir dönem: Beliren yetişkinlik. Çocuk ve Gençlik
Ruh Saǧlığı Dergisi, 17(1), 39-50.
Atkins, P. W., & Parker, S. K. (2012). Understanding individual compassion in organizations:
The role of appraisals and psychological flexibility. Academy of Management Review, 37(4),
524-546. https://doi.org/10.5465/amr.2010.0490
Aydın, Y., & Aydın, G. (2017). Değer verme ölçeği (DVÖ)’ni Türk kültürüne uyarlama çalışması.
Abant İzzet Baysal Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 17(1), 64-77.
Baer, R. A., Lykins, E. L., & Peters, J. R. (2012). Mindfulness and self-compassion as predictors of
psychological wellbeing in long-term meditators and matched nonmeditators. The
Journal of Positive Psychology, 7(3), 230-238. https://doi.org/10.1080/17439760.2012.674548
Bilgen, İ. (2021). Terapide psikolojik esneklik: Kabul ve Adanmışlık Terapisi. Epsilon Yayınevi.
Bond, F. W., Hayes, S. C., & Barnes-Homes, D. (2006). Psychological flexibility, ACT and
organizational behavior. Journal of Organizational Behavior Management, 26, 25–54.
https://doi.org/ 10.1300/J075v26n01_02
Boykin, D. M., Himmerich, S. J., Pinciotti, C. M., Miller, L. M., Miron, L. R., & Orcutt, H. K. (2018).
Barriers to self-compassion for female survivors of childhood maltreatment: The roles of
fear of self-compassion and psychological inflexibility. Child Abuse & Neglect, 76, 216-224.
https://doi.org/10.1016/j.chiabu.2017.11.003
Coelho, H. L., Trindade, I. A., Mendes, A. L., & Ferreira, C. (2019). The mediating role of shame
and fear of compassion on the relationship between major life events and depressive
symptoms. Current Psychology, 40, 4553-4562, https://doi.org/10.1007/s12144-019-003966
Crocker, J., & Canevello, A. (2008). Creating and undermining social support in
communal relationships: the role of compassionate and self-image goals. Journal of
Personality and Social Psychology, 95, 555-575.
Çevik, Ö., & Tanhan, F. (2020). Fear of compassion: description, causes and prevention.
Psikiyatride Güncel Yaklasimlar, 12(3), 342-351.
Demirsu, Ö. (2018). Üniversite öğrencilerinde algılanan ebeveyn tutumları ile sürekli kaygı düzeyleri
arasındaki ilişkide psikolojik dayanıklılığın ve kaygı duyarlılığının aracı rolleri. Yüksek lisans
tezi, Işık Üniversitesi, İstanbul.
Dias, B.S., Ferreira, C. & Trindade, I.A. (2020). Influence of fears of compassion on body image
shame and disordered eating. Eating and Weight Disorders-Studies on Anorexia, Bulimia and
Obesity, 25, 99–106. https://doi.org/10.1007/s40519-018-0523-0
Diener, E. (2006). Guidelines for national indicators of subjective well-being and ill being. Journal
of Happiness Studies, 7, 397-404.
IBAD Sosyal Bilimler Dergisi / IBAD Journal of Social Sciences, (12), 2022
555
Yetişkinlerde Şefkat Korkusu ve Psikolojik Esneklik
Erdoğdu, G. (2021). Şefkat korkusu ile depresyon, anksiyete ve stres arasındaki ilişkinin incelenmesi.
Yüksek lisans tezi, İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi, İstanbul.
Francis, A. W., Dawson, D. L., & Golijani-Moghaddam, N. (2016). The development
and validation of the comprehensive assessment of acceptance and commitment
therapy processes (CompACT). Journal of Contextual Behavioral Science, 5(3), 134145. https://doi.org/10.1016/j.jcbs.2016.05.003
Gilbert, P. (2009). Introducing compassion-focused therapy. Advances in Psychiatric Treatment,
15(3), 199-208. https://doi.org/10.1192/apt.bp.107.005264
Gilbert, P. (2010). Compassion focused
https://doi.org/10.1521/ijct.2010.3.2.95.
therapy:
Distinctive
features.
Routledge.
Gilbert, P., McEwan, K., Matos, M., & Rivis, A. (2011). Fears of compassion: development of three
self-report measures. Psychology and Psychotherapy Theory, Research and Practice, 84(3),
239–255. https://doi. org/10.1348/147608310X526511
Gilbert P (2015) An evolutionary approach to emotion in mental health with a focus on affiliative
emotions. Emotion Review, 7(3), 230–237. https://doi.org/10.1177/1754073915576552
Gilbert, P., & Mascaro, J. S. (2017). Compassion: fears, blocks, and resistances: an evolutionary
investigation. In E. M. Seppälä, E. Simon-Thomas, S. L. Brown, M. C. Worline, L.
Cameron, & J. R. Doty (Eds.). The Oxford handbook of compassion science. (pp. 399–420).
Oxford University Press. https://doi.org/10.1093/oxfordhb/9780190464684.013.29.
Goetz, J. L., Keltner, D., & Simon-Thomas, E. (2010). Compassion: an evolutionary analysis and
empirical review. Psychological Bulletin, 136(3), 351-374.
Grijalva, R.A. (2018). The effects of mindfulness meditations on objectivity in ımplicit associations and
perceptions of animacy. Yüksek lisans tezi, California State University, California.
Harris, D. (2017). The relationship between fear of compassion, attitudes towards emotional expression
and subjective well-being among a community adult sample. Doktora tezi, University of
Essex, Colchester.
Hayes, S. C. (2008). The roots of compassion. Chicago: Keynote address presented at the fourth acceptance
and
commitment
therapy
Summer
Institute.
Chicago,
IL.
http://www.globalpres.com/mediasite/Viewer/?peid=017fe6ef4b1544279d8cf27
adbe92a51.
Hayes, S. C., Luoma, J. B., Bond, F. W., Masuda, A., & Lillis, J. (2006). Acceptance and
commitment therapy: Model processes and outcomes. Behavior Research and Therapy, 44,
1–25. http://dx.doi.org/10.1016/j.brat.2005.06.006
Hayes, S. C., Strosahl, K., & Wilson, K. G. (1999). Acceptance and Commitment Therapy: An
experiential approach to behavior change. Guilford Press.
Hollis-Walker, L., & Colosimo, K. (2011). Mindfulness, self-compassion, and happiness in nonmeditators: A theoretical and empirical examination. Personality and Individual
Differences, 50(2), 222-227. https://doi.org/10.1016/j.paid.2010.09.033
IBAD Sosyal Bilimler Dergisi / IBAD Journal of Social Sciences, (12), 2022
556
Yetişkinlerde Şefkat Korkusu ve Psikolojik Esneklik
Holmström, S., & Jansson, J. (2016). Psychological flexibility, self-compassion and well-being
among youth elite athletes. The 14th Annual World Conference of the Association for
Contextual Behavioral Science, 16-19 June, Seattle, Washington.
Hulbert‐Williams, N. J., Storey, L., & Wilson, K .G. (2015). Psychological interventions for
patients with cancer: psychological flexibility and the potential utility of Acceptance and
Commitment therapy. European Journal of Cancer Care, 24(1), 15-27.
https://doi.org/10.1111/ecc.12223
Joeng, J. R., & Turner, S. L. (2015). Mediators between self-criticism and depression: fear of
compassion, self-compassion, and importance to others. Journal of Counseling Psychology.
Advance online publication, 1-12 https://dx.doi.org/10.1037/cou0000071.
Joeng, J. R., Turner, S. L., Kim, E. Y., Choi, S. A., Lee, Y. J., & Kim, J. K. (2017). Insecure attachment
and emotional distress: fear of self-compassion and self-compassion as
mediators. Personality
and
Individual
Differences,
112,
6–
11. https://doi.org/10.1016/j.paid.2017.02.048.
Kabat‐Zinn, J. (2003). Mindfulness‐based interventions in context: past, present, and future.
Clinical
psychology:
Science
and
Practice,
10(2),
144-156.
https://doi.org/10.1093/clipsy.bpg016
Karakuş, S., & Akbay, S. E. (2020). Psikolojik esneklik ölçeği: uyarlama, geçerlik ve güvenirlik
çalışması. Mersin
Üniversitesi
Eğitim
Fakültesi
Dergisi, 16(1),
3243. https://doi.org/10.17860/mersinefd.665406
Keller, S., & Huppert, F. A. (2021). The virtue of self-compassion. Ethical Theory and Moral Practice,
24, 446-458. https://doi.org/10.1007/s10677-021-10171-x
Kelly, A. C., Carter, J. C., Zuroff, D. C., & Borairi, S. (2013). Self-compassion and fear of selfcompassion interact to predict response to eating disorders treatment:A
preliminary investigation.
Psychotherapy
Research,
23,
252–
264. https://doi.org/10.1080/10503307.2012.717310
Kline, R. B. (2011). Principles and practice of structural equation modeling. The Guildford Press.
Ko, C. M., Grace, F., Chavez, G. N., Grimley, S. J., Dalrymple, E. R., & Olson, L. E. (2018). Effect
of seminar on compassion on student self-compassion, mindfulness and well-being: A
randomized controlled trial. Journal of American College Health, 66(7), 537-545.
https://doi.org/10.1080/07448481.2018.1431913
Kurtoğlu, M., & Başgül, Ş. S. (2021). Koruyucu faktör olarak öz-şefkat üzerine bir derleme
çalışması. Journal of Cognitive-Behavioral Psychotherapy and Research, 10(1), 56-65.
Marshall, E. J., & Brockman, R. N. (2016). The relationships between psychological flexibility,
self-compassion, and emotional well-being. Journal of Cognitive Psychotherapy, 30(1), 60–
72. https://doi.org/10.1891/0889-8391.30.1.60
Masuda, A., Hayes, S. C., Twohig, M. P., Drossel, C., Lillis, J., & Washio, Y. (2009). A parametric
study of cognitive defusion and the believability and discomfort of negative self-relevant
thoughts. Behavior Modification, 33(2), 250-262.
IBAD Sosyal Bilimler Dergisi / IBAD Journal of Social Sciences, (12), 2022
557
Yetişkinlerde Şefkat Korkusu ve Psikolojik Esneklik
Matos, M., Duarte, J., & Pinto-Gouveia, J. (2017). The origins of fears of compassion: Shame and
lack of safeness memories, fears of compassion and psychopathology. The Journal of
Psychology, 151(8), 804-819, https://doi.org/ 10.1080/00223980.2017.1393380
McHugh, L. (2011). A new approach in psychotherapy: ACT (acceptance and commitment
therapy). The World Journal of Biological Psychiatry, 12(sup1), 76-79.
Meriç, F. (2020). Şefkat korkusu, öz-anlayış ve psikolojik dayanıklılık: Okul öncesi eğitime devam eden
çocukların ebeveynleri üzerine bir araştırma. Yüksek lisans tezi, Biruni Üniversitesi, İstanbul.
Miron, L. R., Sherrill, A. M., & Orcutt, H. K. (2015). Fear of self-compassion and psychological
inflexibility interact to predict PTSD symptom severity. Journal of Contextual Behavioral
Science, 4(1), 37-41. https://doi.org/:10.1016/j.jcbs.2014.10.003
Miron, L., Miron, L., Seligowski, A., Boykin, D., & Orcutt, H. (2016). The potential indirect effect
of childhood abuse on posttrauma pathology through self-compassion and fear of selfcompassion. Mindfulness, 7, 596-605. https://doi.org/:10.1007/s12671-016-0493-0
Nalbant, A., & Yavuz, K. F. (2019). Dil kozasından çıkış: Bilişsel ayrışma. Bilişsel Davranışçı
Psikoterapi ve Araştırmalar Dergisi, 8(1)58−62, https://doi.org/10.5455/JCBPR.33709
Necef, I., & Deniz M. E. (2018, Nisan). Şefkat korkusu ölçeği: geçerlik ve güvenirlik çalışması. III.
INES Education and Social Science Congress, Antalya.
Neff, K. D. (2003). The development and validation of a scale to measure self-compassion. Self
and Identity, 2, 223-250.
Neff, K.D., Kirkpatrick, K.L., & Rude, S.S (2007) Self-compassion and adaptive psychological
functioning.
Journal
of
Research
in
Personality,
41(1),
139–154.
https://doi.org/10.1016/j.jrp.2006.03.004
Neff, K., & Tirch, D. (2013). Self-compassion and ACT. In T. B. Kashdan & J. Ciarrochi (Eds.).
Mindfulness, acceptance, and positive psychology: the seven foundations of well-being. Context
Press/New Harbinger Publications.
Pyszkowska, A., & Rönnlund, M. (2021). Psychological flexibility and self-compassion as
predictors of well-being: Mediating role of a balanced time perspective. Frontiers in
Psychology, 12, 2110. https://doi.org/10.3389/fpsyg.2021.671746
Rostampour Brenjestanaki, M., Abbasi, G., & Mirzaian, B. (2020). Effectiveness of compassionfocused therapy on psychological flexibility recovery and self-criticism decrease in
mothers with mentally retarded children. Biannual Journal of Applied Counseling, 10(2), 118. https://doi.org/10.22055/JAC.2020.33836.1749
Santiago, P. N., & Gall, T. L. (2016). Acceptance and commitment therapy as a spiritually
integrated
psychotherapy.
Counseling
and
Values,
61(2),
239–254.
https://doi.org/10.1002/cvj.12040
Sprecher, S., & Fehr, B. (2005). Compassionate love for close others and humanity. Journal of Social
and Personal Relationships, 22(5), 629–651. https://doi.org/10.1177/0265407505056439
Strosahl, K. D., Hayes, S. C., Wilson, K. G., & Gifford, E. V. (2004). An ACT primer. In A practical
guide to acceptance and commitment therapy. (pp. 31-58). Springer.
IBAD Sosyal Bilimler Dergisi / IBAD Journal of Social Sciences, (12), 2022
558
Yetişkinlerde Şefkat Korkusu ve Psikolojik Esneklik
Tanhan, A. (2019). Acceptance and commitment therapy with ecological systems theory:
Addressing Muslim mental health issues and wellbeing. Journal of Positive Psychology and
Wellbeing, 3(2), 197-219. https://doi.org/10.47602/jpsp.v3i2.172
Tirch, D. D. (2010). Mindfulness as a context for the cultivation of compassion.
International Journal
of
Cognitive
Therapy,
3(2),
113-123.
https://doi.org/10.1521/ijct.2010.3.2.113
Tirch, D., Schoendorff, B., & Silberstein, L. R. (2014). The ACT practitioner's guide to the science of
compassion: Tools for fostering psychological flexibility. New Harbinger Publications.
Twohig, M. P. (2012). Acceptance and commitment therapy: Introduction. Cognitive and
Behavioral Practice, 19(4), 499-507.
Uzbaş Uğur, E. (2021). Üniversite öğrencilerinde bağlanma stilleri, öz şefkat, stresle başa çıkma tarzları
ve psikolojik belirtiler arasındaki ilişkiler. Yüksek lisans tezi, Hacettepe Üniversitesi, Ankara.
Wetterneck, C. T., Lee, E. B., Smith, A. H., & Hart, J. M. (2013). Courage, self-compassion, and
values in obsessive-compulsive disorder. Journal of Contextual Behavioral Science, 2(3-4),
68-73. https://doi.org/10.1002/cpp.2451
Xavier, A., Cunha, M., & Pinto Gouveia, J. (2015). Deliberate self-harm in adolescence:
The impact of childhood experiences, negative affect and fears of compassion. Revista de
Psicopatología y Psicología Clínica, 20(1), 41-49.
Yarnell, L. M., Neff, K. D., Davidson, O. A., & Mullarkey, M. (2019). Gender differences in selfcompassion: Examining the role of gender role orientation. Mindfulness, 10(6), 1136-1152.
https://doi.org/10.1007/s12671-018-1066-1
Yavuz, K. F. (2015). Kabul ve kararlılık terapisi (ACT): Genel bir bakış. Türkiye Klinikleri Journal
of Psychiatry Special Topics, 8(2), 21-27.
Yektaş, Ç. (2020). Çocuk ve ergen psikiyatrisi: güncel yaklaşımlar ve temel kavramlar içinde kabul ve
kararlılık terapisi (ACT). Akademisyen Yayınevi.
Yip, S. Y., Mak, W. W., Chio, F. H., & Law, R. W. (2017). The mediating role of self-compassion
between mindfulness and compassion fatigue among therapists in Hong
Kong. Mindfulness, 8(2), 460-470. https://doi.org/10.1007/s12671-016-0618-5
Zhang, J. W., Chen, S., & Tomova Shakur, T. K. (2020). From me to you: self-compassion predicts
acceptance of own and others’ imperfections. Personality and Social Psychology Bulletin,
46(2), 228-242. https://doi.org/10.1177/0146167219853846
Zhang, C. Q., Leeming, E., Smith, P., Chung, P. K., Hagger, M. S., & Hayes, S. C. (2018).
Acceptance and commitment therapy for health behavior change: a contextually-driven
approach. Frontiers in Psychology, 8, 1-6. https://doi.org/10.3389/fpsyg.2017.02350
IBAD Sosyal Bilimler Dergisi / IBAD Journal of Social Sciences, (12), 2022
559