TEZ11867Tez (Doktora) -- Çukurova Üniversitesi, Adana, 2019.Kaynakça (s. 120-133) var.xv, 138 s. ... more TEZ11867Tez (Doktora) -- Çukurova Üniversitesi, Adana, 2019.Kaynakça (s. 120-133) var.xv, 138 s. : res. (bzs. rnk.), tablo ; 29 cm.Bu araştırmada üniversite öğrencilerinin mizah anlayışları ile dindarlığın farklı görüntüleri arasındaki ilişkiler incelenmiştir. Tarama modelinde yürütülen çalışma, basit rastlantısal yöntemle seçilen 325’i kadın, 252’si erkek toplam 577 kişiden oluşmaktadır. Araştırmanın verilerini toplamak üzere hazırlanan anket formunda sosyo-demografik değişkenlere dair sorular, Çok Boyutlu Mizah Duygusu Ölçeği, İçsel Dinî Yönelim Ölçeği ve Dinî Dogmatizm Ölçeği kullanılmıştır. Ayrıca 10’lu likert tipi sorular aracılığıyla katılımcılardan dine önem verme düzeyi, öznel mizah algısı ve öznel dindarlık algısı hususunda kendilerini değerlendirmeleri istenmiştir. Verilerin çözümlenmesinde bağımsız gruplar t-testi, Pearson Moment korelasyon ve çoklu doğrusal regresyon teknikleri kullanılmıştır. Elde edilen sonuçlara göre mizah anlayışı ile dindarlığın farklı görüntüleri a...
Dinin bireysel yasamdaki yansimalari olan dini inanc, dini duygu, dini dusunce, dini davranis ve ... more Dinin bireysel yasamdaki yansimalari olan dini inanc, dini duygu, dini dusunce, dini davranis ve ibadetler ile ruh sagligi gostergeleri olarak kabul edilen oz saygi, mutluluk, kaygi, depresyon ve umutsuzluk arasinda bir iliski olup olmadigi, varsa ne yonde gerceklestigi ve birbirini nasil etkiledigi Din Psikolojisinin ilgilendigi konular arasindadir. Asim Yapici tarafindan docentlik calismasi kapsaminda hazirlanan “ Ruh Sagligi ve Din: Psiko-Sosyal Uyum ve Dindarlik” adli eser, din ve dindarlik olgusunun ruh sagligi ile olan iliskisini kuramsal ve uygulamali olarak incelemek amaciyla hazirlanmistir. Eser Giris, Kuramsal cerceve, Arastirma ve yontem, Bulgularin analizi, Bulgularin tartisilmasi ve yorumu, Sonuc ve oneriler olmak uzere alti bolumden olusmaktadir...
Öz Bu çalışmada üniversite öğrencilerinin mizah anlayışları ile dindarlığın farklı görüntüleri ar... more Öz Bu çalışmada üniversite öğrencilerinin mizah anlayışları ile dindarlığın farklı görüntüleri arasındaki ilişkilerin incelenmesi amaçlanmıştır. Tarama modelinde yürütülen çalışma, basit rastlantısal yöntemle seçilen 577 kişiden oluşmaktadır. Araştırmanın verilerini toplamak üzere hazırlanan anket formunda sosyo-demografik değişkenlere dair sorular, Çok Boyutlu Mizah Duygusu Ölçeği, İçsel Dinî Yönelim Ölçeği ve Dinî Dogmatizm Ölçeği kullanılmıştır. Ayrıca 10'lu likert tipi sorular aracılığıyla katılımcılardan dine önem verme düzeyi, öznel mizah algısı ve öznel dindarlık algısı hususunda kendilerini değerlendirmeleri istenmiştir. Verilerin çözümlenmesinde bağımsız gruplar t-testi, Pearson Moment korelasyon ve çoklu doğrusal regresyon teknikleri kullanılmıştır. Elde edilen sonuçlara göre mizah anlayışı ile dindarlığın farklı görüntüleri (dinî dogmatizm, içsel dinî yönelim ve dine önem verme düzeyi) arasında negatif yönde, anlamlı ve düşük düzeyde ilişkiler vardır. Mizah anlayışı ile öznel dindarlık algısı arasında ise herhangi bir ilişki tespit edilmemiştir. Bu dört değişken, mizah anlayışı puanlarındaki toplam varyansın %4'ünü açıklamaktadır. Regresyon katsayılarının anlamlılığına ilişkin t-testi sonuçları incelendiğinde ise dinî dogmatizm değişkeninin mizah anlayışı üzerinde anlamlı bir yordayıcı olduğu, içsel dinî yönelim, dine önem verme düzeyi ve öznel dindarlık algısı değişkenlerinin ise anlamlı bir yordayıcı olmadığı görülmüştür. Buna göre dindarlık değişkenlerinden sadece dinî dogmatizmin mizah anlayışını yordama hususunda düşük düzeyde bir etkiye sahip olduğu sonucuna varılmıştır. Ulaşılan bulgular, ilgili alan yazın çerçevesinde tartışılmıştır.
In this study, the relationships between the sense of humor and different appearences of religiosity among university students is examined. The study designed as a survey method consisted of a total of 577 participants selected by simple random method. Questionnaire on socio-demographic variables, The Multidimensional Sense of Humor Scale, Intrinsic Religious Motivation Scale and Religious Dogmatism Scale were used to collect the data of the study. In addition, through a 10-point likert type questions, participants were asked to evaluate themselves about the importance of religion in their personal life, their selfhumor and self-religiosity. Data were analyzed by using independent groups ttest, Pearson Moment correlation analysis and multiple linear regression analysis. According to the results, there are negative, significant and low-level correlations between the sense of humor and different appearences of religiosity (religious dogmatism, intrinsic religious motivation and importance of religion in personal life). No relation was found between the sense of humor and perception self-religiosity. These four variables explained the 4% of the total variance in sense of humor. As the t-test results related to the significance of regression coefficients were investigated, it was found that the variable of religious dogmatism was a significant predictor for the sense of humor while intrinsic religious motivation, importance of religion in personal life and perception self-religiosity were not detected. According to this, it was concluded that only religious dogmatism, among the variability of religiosity, has a low effect on predicting humor. The findings were discussed in the context of the relevant literature.
[The Extended Abstract is at the end of the article.]
Şırnak Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 2019
Öz
Bu çalışma, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) yaşayan ve Yerli Kıbrıslı ve Türkiye Göçm... more Öz Bu çalışma, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) yaşayan ve Yerli Kıbrıslı ve Türkiye Göçmeni olarak nitelenen iki grup arasındaki farklılaşmada değer yönelimlerinin rolünü ortaya koymayı amaçlamaktadır. Yerli Kıbrıslı kavramı, Osmanlı döneminde adaya gönderilen Türklerin soyundan gelen ve hâlihazırda KKTC’de ikamet eden kişileri; Türkiye Göçmeni ise 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı’ndan sonra Türkiye’den adaya gelen KKTC vatandaşlarını tanımlamak için kullanılmıştır. Araştırmanın evreni KKTC vatandaşları olup, örneklemi ise basit rastlantısal yöntemle seçilen 165’i (%49) Yerli Kıbrıslı, 172’si (%51) Türkiye Göçmeni olmak üzere toplam 337 kişiden oluşmaktadır. Değer yönelimlerini belirlemek amacıyla katılımcılara Schwartz Değerler Ölçeği uygulanmıştır. Uygulanan ölçek, asıl ölçeğin dindarlık değer yönelimi eklenerek 11 değer grubu olacak şekilde değiştirilmiş olan versiyonudur. Yapılan lojistik regresyon analizi sonucunda, hep birlikte tüm değer yönelimlerinin, katılımcıların Yerli Kıbrıslı veya Türkiye Göçmeni olmalarını anlamlı bir şekilde yordadığı, diğer taraftan değer yönelimleri tek tek ele alındığında yalnızca dindarlık, uyarılım ve hazcılık değerlerinin Yerli Kıbrıslı veya Türkiye Göçmeni olmayı anlamlı bir şekilde yordadığı tespit edilmiştir. Buna göre katılımcıların %68,2’sinin gruplara üyeliği doğru tahmin edilmiştir. Değer yönelimleri, Türkiye Göçmeni grubuna üye olmayı (%73,3), Yerli Kıbrıslı grubuna üye olmaktan (%63,0) daha yüksek bir oranda tahmin etmiştir. Toplam 172 Türkiye Göçmeninden 126’sının, 165 Yerli Kıbrıslıdan da 104’ünün kendi grubuna üyeliği doğru tahmin edilmiştir. Ortaya çıkan araştırma bulguları, ilgili literatür bağlamında tartışılmış ve yorumlanmıştır.
Abstract This study aims to reveal the role of value orientations regarding the differentiation between the two groups living in the Turkish Republic of Northern Cyprus (TRNC) and described as Turkish Cypriot and Turkish Immigrant. The concept of Turkish Cypriot is used to describe the descendants of the Turks who were sent to the island during the Ottoman period and who are currently residing in the TRNC; the concept of Turkish Immigrant is used to describe the TRNC citizens migrated to the island from Turkey after the 1974 Cyprus Peace Operation. The population of the study is TRNC citizens and the sample consists of 337 people (165 Turkish Cypriots (49%) and 172 Turkish Immigrants (51%)) selected by simple random method. Schwartz Values Scale was applied to the participants in order to determine their value orientations. The applied scale is the version of the original scale which has been changed to 11 value groups by adding religiosity variable. As a result of the logistic regression analysis, it was found that all value orientations together predicted whether the participants were Turkish Cypriot or Turkish Immigrant. On the other hand, when value orientations were taken individually, only religiosity, stimulation and hedonism values significantly predicted being Turkish Cypriot or Turkish Immigrant. Accordingly, 68.2% of the participants were correctly predicted to join the groups. Value orientations predicted membership to the Turkish Immigrant group (73.3%) at a higher rate than membership to the Turkish Cypriot group (63.0%). 126 out of 172 Turkish Immigrants and 104 out of 165 Turkish Cypriots were correctly predicted to be members of their own group. Emerging research findings are discussed and interpreted in the context of the relevant literature.
In this study, religiousness images of the citizens of Turkish Republic of Northern Cyprus are ex... more In this study, religiousness images of the citizens of Turkish Republic of Northern Cyprus are examined with respect to socio-demographic variables. The form used to collect survey data employed various socio-demographic variables such as sex, age, level of education, origin (native of Cyprus or immigrant from Turkey) and residence, and such religious variables aiming to determine “the belief in the existence of a Creator” and frequency of “feeling God’s existence”, “performing prayer (salah)”, “fasting”, “pray”. Executed in the form of a survey, the study consisted of 401 persons selected by simple random sampling method, which included 194 male and 207 female subjects. T-test, one-way ANOVA and Pearson's correlation techniques are used to analyze the data. The findings obtained in the study showed that, regarding the origin (native or immigrant), there are significant differences in all of the religious variables in favor of immigrants from Turkey. It was also found that religiousness images of the study subjects were different significantly with respect to sex, place of residence and level of education while there were no significant differences by age.
Key Words: Religiousness, native of Cyprus, immigrant from Turkey, Turkish Republic of Northern Cyprus
Özet: Bu çalışmada, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) vatandaşlarının dindarlık görüntüleri, sosyo-demografik değişkenler açısından incelenmiştir. Araştırmanın verilerini toplamak üzere hazırlanan anket formunda cinsiyet, yaş, eğitim düzeyi, köken, ikamet gibi sosyo-demografik değişkenler ve “Bir yaratıcının varlığına inanma”, “Allah’ın varlığını hissetme”, “namaz kılma”, “oruç tutma” ve “dua etme” sıklığını tespit etmeye yönelik dinî değişkenler kullanılmıştır. Tarama modelinde yürütülen çalışma, basit rastlantısal yöntemle seçilen 194’ü erkek, 207’si kadın toplam 401 kişiden oluşmaktadır. Verilerin analizinde t-testi, tek yönlü varyans analizi ve Pearson korelasyon teknikleri kullanılmıştır. Araştırma sonucunda, kökene (Türkiye Göçmeni ve Yerli Kıbrıslı) göre dinî değişkenlerin tamamında Türkiye Göçmenleri lehinde anlamlı farklılıkların olduğu anlaşılmıştır. Katılımcıların dindarlık görüntülerinin cinsiyete, ikamete ve eğitim düzeyine göre anlamlı farklılaştığı, yaşa göre ise anlamlı bir fark bulunmadığı görülmüştür.
Anahtar Kelimeler: Dindarlık, yerli Kıbrıslı, Türkiye göçmeni, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti
In this study, it is aimed to determine the way of value priorities and intensity of citizens of ... more In this study, it is aimed to determine the way of value priorities and intensity of citizens of Turkish Republic of Northern Cyprus according to socio-demographic variables and different images of religious life. This research is a kind of descriptive study which conducts survey research model. Research is made by cross-sectional approach. The population of this research is the citizens of Turkish Republic of Northern Cyprus and target population of the study is the persons living in villages and city center of Lefkoşa, Gazimağusa and İskele. The sample consists of 401 participants whom of them are 194 men and 207 women selected by simple random method. Schwartz Value Survey is used as a measuring instrument. The survey is version that was developed into 10 groups of value by Schwartz in 1992, adapted to Turkish by Kuşdil and Kağıtçıbaşı (2000) and changed to 11 groups of value with an addition of religiousness value by Yapıcı, Kutlu and Bilican (2012). The relations between the participants' value priorities and religious variables are investigated in this study. In addition, the relationship between value priorities and socio-demographic variables (age, sex, level of education, origin) is observed. t-Test and Pearson's correlation techniques are used in data analysis. According to the findings, there are significant negative correlations between the religious variables and values of hedonism and stimulation; significant positive correlations between benevolence, tradition, conformity, security and religiousness values. The value universalism value has negative correlation with praying (salāt / ritual practices), but also has positive correlation with praying and fasting. In addition, relations and differences reaching to the level of significance are determined between socio-demographic variables and value priorities.
Key Words: Values, Religiousness, Value Priorities, Schwartz Value Survey, Turkish Republic of Northern Cyprus.
Özet: Bu çalışmada Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşlarının sosyo-demografik değişkenlere ve dinsel yaşayışın farklı görüntülerine göre değer yönelimlerinin yönü ve yoğunluğunun belirlenmesi amaçlanmıştır. Araştırma genel tarama modelinde, betimsel türde bir çalışmadır. Uygulama kesit alma yaklaşımı ile yapılmıştır. Araştırmanın genel evreni Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşları olup, çalışma evreni Lefkoşa, Gazimağusa, İskele kent merkezleri ve buralara bağlı köylerde yaşayanlardır. Örneklem ise basit rastlantısal yöntemle seçilen 194’ü erkek, 207’si kadın toplam 401 kişiden oluşmaktadır. Ölçme aracı olarak Schwartz Değerler Ölçeği kullanılmıştır. Ölçek, 1992 yılında Schwartz tarafından 10 değer grubu halinde geliştirilen, Kuşdil ve Kağıtçıbaşı (2000) tarafından Türkçe’ye uyarlanan ve Yapıcı, Kutlu ve Bilican (2012) tarafından dindarlık değer yönelimi de eklenerek 11 değer grubu olacak şekilde değiştirilmiş versiyonudur. Araştırmada katılımcıların değer yönelimlerinin dinî değişkenlerle ilişkileri araştırılmıştır. Ayrıca değer yönelimleri ile sosyo-demografik değişkenler (yaş, cinsiyet, eğitim düzeyi, köken) arasındaki ilişki incelenmiştir. Verilerin çözümlenmesinde ise t-testi ve Pearson Korelasyon teknikleri kullanılmıştır. Ulaşılan bulgulara göre, dinî değişkenler ile hazcılık ve uyarılım değerleri arasında negatif; iyilikseverlik, geleneksellik, uyma, güvenlik ve dindarlık değerleri arasında ise pozitif yönde seyreden anlamlı ilişkiler mevcuttur. Evrensellik değeri namaz kılma ile negatif; dua etme ve oruç tutma ile pozitif ilişki göstermiştir. Ayrıca, sosyo-demografik değişkenlerinin tamamında değer yönelimleri ile anlamlılık seviyesine ulaşan ilişkiler ve farklılıklar tespit edilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Değerler, Dindarlık, Değer Yönelimleri, Schwartz Değer Ölçeği, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti.
Mizah, gülme ve eğlenme insanın doğal dışavurumları olarak kabul edilebilir. Ancak dinî gelenekte... more Mizah, gülme ve eğlenme insanın doğal dışavurumları olarak kabul edilebilir. Ancak dinî gelenekte bu eylemler zaman zaman sınırlandırılmaya ve terbiye edilmeye muhtaç konular olarak görülmüştür. Hatta bazı kültürlerde insanların dinî yaşayışına zarar verdiği gerekçesiyle mizahı yasaklama girişimleri olmuştur. Böyle bir arkaplandan günümüze mizah ve dinî yaşayış arasındaki ilişkilerin sorunlu olduğuna yönelik birtakım kalıp yargılar oluşmuştur. Gerçekten de din anlayışı ve mizah arasında bir karşıtlıktan söz edilebilir mi? Dindar olmak, mizaha mesafeli olmak ya da ciddi ve hüzünlü olmakla eşdeğer midir? Başka bir deyişle dindar olmak mizahta farklı olmak anlamına gelir mi? Bu araştırmada mizah anlayışı ile dindarlık arasındaki ilişkiler ele alınmıştır. Çalışmanın kuramsal çerçevesinde öncelikle gülme ve mizah kavramları üzerinde durulmuştur. Mizahın davranışa yansıyan yönü olarak gülme kavramı tanımlar, özellikler ve kuramlar bağlamında açıklanmış, mizah kavramı ise tarihsel süreç içinde değişen anlamı özetlenerek onun nasıl bir dönüşüm yaşadığı belirtilmiştir. Gülme ve mizah kavramlarının birbiriyle ilişkisi belirlendikten sonra mizahın psikoloji açısından önem arz eden konularına değinilmiştir. Mizahın göreli doğası ve değişen bağlamı hakkında bilgi verilerek komik olanın kişiden kişiye ve içinde bulunulan bağlama göre farklılık gösterdiğine dikkat çekilmiştir. Ardından mizahın gelişimsel açıdan nasıl bir seyir izlediği, bireyin hayatında ne gibi fonksiyonlara sahip olduğu ve kişilik özelliği olarak mizah anlayışının ne anlama geldiği ifade edilmeye çalışılmıştır. Daha sonra dinlerde mizahın nasıl değerlendirildiği dinî metin ve kültür başlıkları altında ele alınmıştır. Diğer taraftan mizahî içeriklerde dinî konuların nasıl yer aldığı ve mizah ile dinin doğası gereği nasıl bir ilişkiye sahip olduğu açıklanmıştır. Araştırmanın uygulama bölümünde mizah anlayışı ve dinî yaşayışın farklı görüntüleri arasındaki ilişkiler nicel yöntemle incelenmiştir.
TEZ11867Tez (Doktora) -- Çukurova Üniversitesi, Adana, 2019.Kaynakça (s. 120-133) var.xv, 138 s. ... more TEZ11867Tez (Doktora) -- Çukurova Üniversitesi, Adana, 2019.Kaynakça (s. 120-133) var.xv, 138 s. : res. (bzs. rnk.), tablo ; 29 cm.Bu araştırmada üniversite öğrencilerinin mizah anlayışları ile dindarlığın farklı görüntüleri arasındaki ilişkiler incelenmiştir. Tarama modelinde yürütülen çalışma, basit rastlantısal yöntemle seçilen 325’i kadın, 252’si erkek toplam 577 kişiden oluşmaktadır. Araştırmanın verilerini toplamak üzere hazırlanan anket formunda sosyo-demografik değişkenlere dair sorular, Çok Boyutlu Mizah Duygusu Ölçeği, İçsel Dinî Yönelim Ölçeği ve Dinî Dogmatizm Ölçeği kullanılmıştır. Ayrıca 10’lu likert tipi sorular aracılığıyla katılımcılardan dine önem verme düzeyi, öznel mizah algısı ve öznel dindarlık algısı hususunda kendilerini değerlendirmeleri istenmiştir. Verilerin çözümlenmesinde bağımsız gruplar t-testi, Pearson Moment korelasyon ve çoklu doğrusal regresyon teknikleri kullanılmıştır. Elde edilen sonuçlara göre mizah anlayışı ile dindarlığın farklı görüntüleri a...
Dinin bireysel yasamdaki yansimalari olan dini inanc, dini duygu, dini dusunce, dini davranis ve ... more Dinin bireysel yasamdaki yansimalari olan dini inanc, dini duygu, dini dusunce, dini davranis ve ibadetler ile ruh sagligi gostergeleri olarak kabul edilen oz saygi, mutluluk, kaygi, depresyon ve umutsuzluk arasinda bir iliski olup olmadigi, varsa ne yonde gerceklestigi ve birbirini nasil etkiledigi Din Psikolojisinin ilgilendigi konular arasindadir. Asim Yapici tarafindan docentlik calismasi kapsaminda hazirlanan “ Ruh Sagligi ve Din: Psiko-Sosyal Uyum ve Dindarlik” adli eser, din ve dindarlik olgusunun ruh sagligi ile olan iliskisini kuramsal ve uygulamali olarak incelemek amaciyla hazirlanmistir. Eser Giris, Kuramsal cerceve, Arastirma ve yontem, Bulgularin analizi, Bulgularin tartisilmasi ve yorumu, Sonuc ve oneriler olmak uzere alti bolumden olusmaktadir...
Öz Bu çalışmada üniversite öğrencilerinin mizah anlayışları ile dindarlığın farklı görüntüleri ar... more Öz Bu çalışmada üniversite öğrencilerinin mizah anlayışları ile dindarlığın farklı görüntüleri arasındaki ilişkilerin incelenmesi amaçlanmıştır. Tarama modelinde yürütülen çalışma, basit rastlantısal yöntemle seçilen 577 kişiden oluşmaktadır. Araştırmanın verilerini toplamak üzere hazırlanan anket formunda sosyo-demografik değişkenlere dair sorular, Çok Boyutlu Mizah Duygusu Ölçeği, İçsel Dinî Yönelim Ölçeği ve Dinî Dogmatizm Ölçeği kullanılmıştır. Ayrıca 10'lu likert tipi sorular aracılığıyla katılımcılardan dine önem verme düzeyi, öznel mizah algısı ve öznel dindarlık algısı hususunda kendilerini değerlendirmeleri istenmiştir. Verilerin çözümlenmesinde bağımsız gruplar t-testi, Pearson Moment korelasyon ve çoklu doğrusal regresyon teknikleri kullanılmıştır. Elde edilen sonuçlara göre mizah anlayışı ile dindarlığın farklı görüntüleri (dinî dogmatizm, içsel dinî yönelim ve dine önem verme düzeyi) arasında negatif yönde, anlamlı ve düşük düzeyde ilişkiler vardır. Mizah anlayışı ile öznel dindarlık algısı arasında ise herhangi bir ilişki tespit edilmemiştir. Bu dört değişken, mizah anlayışı puanlarındaki toplam varyansın %4'ünü açıklamaktadır. Regresyon katsayılarının anlamlılığına ilişkin t-testi sonuçları incelendiğinde ise dinî dogmatizm değişkeninin mizah anlayışı üzerinde anlamlı bir yordayıcı olduğu, içsel dinî yönelim, dine önem verme düzeyi ve öznel dindarlık algısı değişkenlerinin ise anlamlı bir yordayıcı olmadığı görülmüştür. Buna göre dindarlık değişkenlerinden sadece dinî dogmatizmin mizah anlayışını yordama hususunda düşük düzeyde bir etkiye sahip olduğu sonucuna varılmıştır. Ulaşılan bulgular, ilgili alan yazın çerçevesinde tartışılmıştır.
In this study, the relationships between the sense of humor and different appearences of religiosity among university students is examined. The study designed as a survey method consisted of a total of 577 participants selected by simple random method. Questionnaire on socio-demographic variables, The Multidimensional Sense of Humor Scale, Intrinsic Religious Motivation Scale and Religious Dogmatism Scale were used to collect the data of the study. In addition, through a 10-point likert type questions, participants were asked to evaluate themselves about the importance of religion in their personal life, their selfhumor and self-religiosity. Data were analyzed by using independent groups ttest, Pearson Moment correlation analysis and multiple linear regression analysis. According to the results, there are negative, significant and low-level correlations between the sense of humor and different appearences of religiosity (religious dogmatism, intrinsic religious motivation and importance of religion in personal life). No relation was found between the sense of humor and perception self-religiosity. These four variables explained the 4% of the total variance in sense of humor. As the t-test results related to the significance of regression coefficients were investigated, it was found that the variable of religious dogmatism was a significant predictor for the sense of humor while intrinsic religious motivation, importance of religion in personal life and perception self-religiosity were not detected. According to this, it was concluded that only religious dogmatism, among the variability of religiosity, has a low effect on predicting humor. The findings were discussed in the context of the relevant literature.
[The Extended Abstract is at the end of the article.]
Şırnak Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 2019
Öz
Bu çalışma, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) yaşayan ve Yerli Kıbrıslı ve Türkiye Göçm... more Öz Bu çalışma, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) yaşayan ve Yerli Kıbrıslı ve Türkiye Göçmeni olarak nitelenen iki grup arasındaki farklılaşmada değer yönelimlerinin rolünü ortaya koymayı amaçlamaktadır. Yerli Kıbrıslı kavramı, Osmanlı döneminde adaya gönderilen Türklerin soyundan gelen ve hâlihazırda KKTC’de ikamet eden kişileri; Türkiye Göçmeni ise 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı’ndan sonra Türkiye’den adaya gelen KKTC vatandaşlarını tanımlamak için kullanılmıştır. Araştırmanın evreni KKTC vatandaşları olup, örneklemi ise basit rastlantısal yöntemle seçilen 165’i (%49) Yerli Kıbrıslı, 172’si (%51) Türkiye Göçmeni olmak üzere toplam 337 kişiden oluşmaktadır. Değer yönelimlerini belirlemek amacıyla katılımcılara Schwartz Değerler Ölçeği uygulanmıştır. Uygulanan ölçek, asıl ölçeğin dindarlık değer yönelimi eklenerek 11 değer grubu olacak şekilde değiştirilmiş olan versiyonudur. Yapılan lojistik regresyon analizi sonucunda, hep birlikte tüm değer yönelimlerinin, katılımcıların Yerli Kıbrıslı veya Türkiye Göçmeni olmalarını anlamlı bir şekilde yordadığı, diğer taraftan değer yönelimleri tek tek ele alındığında yalnızca dindarlık, uyarılım ve hazcılık değerlerinin Yerli Kıbrıslı veya Türkiye Göçmeni olmayı anlamlı bir şekilde yordadığı tespit edilmiştir. Buna göre katılımcıların %68,2’sinin gruplara üyeliği doğru tahmin edilmiştir. Değer yönelimleri, Türkiye Göçmeni grubuna üye olmayı (%73,3), Yerli Kıbrıslı grubuna üye olmaktan (%63,0) daha yüksek bir oranda tahmin etmiştir. Toplam 172 Türkiye Göçmeninden 126’sının, 165 Yerli Kıbrıslıdan da 104’ünün kendi grubuna üyeliği doğru tahmin edilmiştir. Ortaya çıkan araştırma bulguları, ilgili literatür bağlamında tartışılmış ve yorumlanmıştır.
Abstract This study aims to reveal the role of value orientations regarding the differentiation between the two groups living in the Turkish Republic of Northern Cyprus (TRNC) and described as Turkish Cypriot and Turkish Immigrant. The concept of Turkish Cypriot is used to describe the descendants of the Turks who were sent to the island during the Ottoman period and who are currently residing in the TRNC; the concept of Turkish Immigrant is used to describe the TRNC citizens migrated to the island from Turkey after the 1974 Cyprus Peace Operation. The population of the study is TRNC citizens and the sample consists of 337 people (165 Turkish Cypriots (49%) and 172 Turkish Immigrants (51%)) selected by simple random method. Schwartz Values Scale was applied to the participants in order to determine their value orientations. The applied scale is the version of the original scale which has been changed to 11 value groups by adding religiosity variable. As a result of the logistic regression analysis, it was found that all value orientations together predicted whether the participants were Turkish Cypriot or Turkish Immigrant. On the other hand, when value orientations were taken individually, only religiosity, stimulation and hedonism values significantly predicted being Turkish Cypriot or Turkish Immigrant. Accordingly, 68.2% of the participants were correctly predicted to join the groups. Value orientations predicted membership to the Turkish Immigrant group (73.3%) at a higher rate than membership to the Turkish Cypriot group (63.0%). 126 out of 172 Turkish Immigrants and 104 out of 165 Turkish Cypriots were correctly predicted to be members of their own group. Emerging research findings are discussed and interpreted in the context of the relevant literature.
In this study, religiousness images of the citizens of Turkish Republic of Northern Cyprus are ex... more In this study, religiousness images of the citizens of Turkish Republic of Northern Cyprus are examined with respect to socio-demographic variables. The form used to collect survey data employed various socio-demographic variables such as sex, age, level of education, origin (native of Cyprus or immigrant from Turkey) and residence, and such religious variables aiming to determine “the belief in the existence of a Creator” and frequency of “feeling God’s existence”, “performing prayer (salah)”, “fasting”, “pray”. Executed in the form of a survey, the study consisted of 401 persons selected by simple random sampling method, which included 194 male and 207 female subjects. T-test, one-way ANOVA and Pearson's correlation techniques are used to analyze the data. The findings obtained in the study showed that, regarding the origin (native or immigrant), there are significant differences in all of the religious variables in favor of immigrants from Turkey. It was also found that religiousness images of the study subjects were different significantly with respect to sex, place of residence and level of education while there were no significant differences by age.
Key Words: Religiousness, native of Cyprus, immigrant from Turkey, Turkish Republic of Northern Cyprus
Özet: Bu çalışmada, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) vatandaşlarının dindarlık görüntüleri, sosyo-demografik değişkenler açısından incelenmiştir. Araştırmanın verilerini toplamak üzere hazırlanan anket formunda cinsiyet, yaş, eğitim düzeyi, köken, ikamet gibi sosyo-demografik değişkenler ve “Bir yaratıcının varlığına inanma”, “Allah’ın varlığını hissetme”, “namaz kılma”, “oruç tutma” ve “dua etme” sıklığını tespit etmeye yönelik dinî değişkenler kullanılmıştır. Tarama modelinde yürütülen çalışma, basit rastlantısal yöntemle seçilen 194’ü erkek, 207’si kadın toplam 401 kişiden oluşmaktadır. Verilerin analizinde t-testi, tek yönlü varyans analizi ve Pearson korelasyon teknikleri kullanılmıştır. Araştırma sonucunda, kökene (Türkiye Göçmeni ve Yerli Kıbrıslı) göre dinî değişkenlerin tamamında Türkiye Göçmenleri lehinde anlamlı farklılıkların olduğu anlaşılmıştır. Katılımcıların dindarlık görüntülerinin cinsiyete, ikamete ve eğitim düzeyine göre anlamlı farklılaştığı, yaşa göre ise anlamlı bir fark bulunmadığı görülmüştür.
Anahtar Kelimeler: Dindarlık, yerli Kıbrıslı, Türkiye göçmeni, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti
In this study, it is aimed to determine the way of value priorities and intensity of citizens of ... more In this study, it is aimed to determine the way of value priorities and intensity of citizens of Turkish Republic of Northern Cyprus according to socio-demographic variables and different images of religious life. This research is a kind of descriptive study which conducts survey research model. Research is made by cross-sectional approach. The population of this research is the citizens of Turkish Republic of Northern Cyprus and target population of the study is the persons living in villages and city center of Lefkoşa, Gazimağusa and İskele. The sample consists of 401 participants whom of them are 194 men and 207 women selected by simple random method. Schwartz Value Survey is used as a measuring instrument. The survey is version that was developed into 10 groups of value by Schwartz in 1992, adapted to Turkish by Kuşdil and Kağıtçıbaşı (2000) and changed to 11 groups of value with an addition of religiousness value by Yapıcı, Kutlu and Bilican (2012). The relations between the participants' value priorities and religious variables are investigated in this study. In addition, the relationship between value priorities and socio-demographic variables (age, sex, level of education, origin) is observed. t-Test and Pearson's correlation techniques are used in data analysis. According to the findings, there are significant negative correlations between the religious variables and values of hedonism and stimulation; significant positive correlations between benevolence, tradition, conformity, security and religiousness values. The value universalism value has negative correlation with praying (salāt / ritual practices), but also has positive correlation with praying and fasting. In addition, relations and differences reaching to the level of significance are determined between socio-demographic variables and value priorities.
Key Words: Values, Religiousness, Value Priorities, Schwartz Value Survey, Turkish Republic of Northern Cyprus.
Özet: Bu çalışmada Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşlarının sosyo-demografik değişkenlere ve dinsel yaşayışın farklı görüntülerine göre değer yönelimlerinin yönü ve yoğunluğunun belirlenmesi amaçlanmıştır. Araştırma genel tarama modelinde, betimsel türde bir çalışmadır. Uygulama kesit alma yaklaşımı ile yapılmıştır. Araştırmanın genel evreni Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşları olup, çalışma evreni Lefkoşa, Gazimağusa, İskele kent merkezleri ve buralara bağlı köylerde yaşayanlardır. Örneklem ise basit rastlantısal yöntemle seçilen 194’ü erkek, 207’si kadın toplam 401 kişiden oluşmaktadır. Ölçme aracı olarak Schwartz Değerler Ölçeği kullanılmıştır. Ölçek, 1992 yılında Schwartz tarafından 10 değer grubu halinde geliştirilen, Kuşdil ve Kağıtçıbaşı (2000) tarafından Türkçe’ye uyarlanan ve Yapıcı, Kutlu ve Bilican (2012) tarafından dindarlık değer yönelimi de eklenerek 11 değer grubu olacak şekilde değiştirilmiş versiyonudur. Araştırmada katılımcıların değer yönelimlerinin dinî değişkenlerle ilişkileri araştırılmıştır. Ayrıca değer yönelimleri ile sosyo-demografik değişkenler (yaş, cinsiyet, eğitim düzeyi, köken) arasındaki ilişki incelenmiştir. Verilerin çözümlenmesinde ise t-testi ve Pearson Korelasyon teknikleri kullanılmıştır. Ulaşılan bulgulara göre, dinî değişkenler ile hazcılık ve uyarılım değerleri arasında negatif; iyilikseverlik, geleneksellik, uyma, güvenlik ve dindarlık değerleri arasında ise pozitif yönde seyreden anlamlı ilişkiler mevcuttur. Evrensellik değeri namaz kılma ile negatif; dua etme ve oruç tutma ile pozitif ilişki göstermiştir. Ayrıca, sosyo-demografik değişkenlerinin tamamında değer yönelimleri ile anlamlılık seviyesine ulaşan ilişkiler ve farklılıklar tespit edilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Değerler, Dindarlık, Değer Yönelimleri, Schwartz Değer Ölçeği, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti.
Mizah, gülme ve eğlenme insanın doğal dışavurumları olarak kabul edilebilir. Ancak dinî gelenekte... more Mizah, gülme ve eğlenme insanın doğal dışavurumları olarak kabul edilebilir. Ancak dinî gelenekte bu eylemler zaman zaman sınırlandırılmaya ve terbiye edilmeye muhtaç konular olarak görülmüştür. Hatta bazı kültürlerde insanların dinî yaşayışına zarar verdiği gerekçesiyle mizahı yasaklama girişimleri olmuştur. Böyle bir arkaplandan günümüze mizah ve dinî yaşayış arasındaki ilişkilerin sorunlu olduğuna yönelik birtakım kalıp yargılar oluşmuştur. Gerçekten de din anlayışı ve mizah arasında bir karşıtlıktan söz edilebilir mi? Dindar olmak, mizaha mesafeli olmak ya da ciddi ve hüzünlü olmakla eşdeğer midir? Başka bir deyişle dindar olmak mizahta farklı olmak anlamına gelir mi? Bu araştırmada mizah anlayışı ile dindarlık arasındaki ilişkiler ele alınmıştır. Çalışmanın kuramsal çerçevesinde öncelikle gülme ve mizah kavramları üzerinde durulmuştur. Mizahın davranışa yansıyan yönü olarak gülme kavramı tanımlar, özellikler ve kuramlar bağlamında açıklanmış, mizah kavramı ise tarihsel süreç içinde değişen anlamı özetlenerek onun nasıl bir dönüşüm yaşadığı belirtilmiştir. Gülme ve mizah kavramlarının birbiriyle ilişkisi belirlendikten sonra mizahın psikoloji açısından önem arz eden konularına değinilmiştir. Mizahın göreli doğası ve değişen bağlamı hakkında bilgi verilerek komik olanın kişiden kişiye ve içinde bulunulan bağlama göre farklılık gösterdiğine dikkat çekilmiştir. Ardından mizahın gelişimsel açıdan nasıl bir seyir izlediği, bireyin hayatında ne gibi fonksiyonlara sahip olduğu ve kişilik özelliği olarak mizah anlayışının ne anlama geldiği ifade edilmeye çalışılmıştır. Daha sonra dinlerde mizahın nasıl değerlendirildiği dinî metin ve kültür başlıkları altında ele alınmıştır. Diğer taraftan mizahî içeriklerde dinî konuların nasıl yer aldığı ve mizah ile dinin doğası gereği nasıl bir ilişkiye sahip olduğu açıklanmıştır. Araştırmanın uygulama bölümünde mizah anlayışı ve dinî yaşayışın farklı görüntüleri arasındaki ilişkiler nicel yöntemle incelenmiştir.
Uploads
Papers by Yusuf Emre
In this study, the relationships between the sense of humor and different
appearences of religiosity among university students is examined. The study designed as a survey method consisted of a total of 577 participants selected by simple random method. Questionnaire on socio-demographic variables, The Multidimensional Sense of Humor Scale, Intrinsic Religious Motivation Scale and Religious Dogmatism Scale were used to collect the data of the study. In addition, through a 10-point likert type questions, participants were asked to evaluate themselves about the importance of religion in their personal life, their selfhumor and self-religiosity. Data were analyzed by using independent groups ttest, Pearson Moment correlation analysis and multiple linear regression analysis. According to the results, there are negative, significant and low-level correlations between the sense of humor and different appearences of religiosity (religious dogmatism, intrinsic religious motivation and importance of religion in personal life). No relation was found between the sense of humor and perception self-religiosity. These four variables explained the 4% of the total variance in sense of humor. As the t-test results related to the significance of regression coefficients were investigated, it was found that the variable of religious dogmatism was a significant predictor for the sense of humor while intrinsic religious motivation, importance of religion in personal life and perception self-religiosity were not detected. According to this, it was concluded that only religious dogmatism, among the variability of religiosity, has a low effect on predicting humor. The findings were discussed in the context of the relevant literature.
[The Extended Abstract is at the end of the article.]
Bu çalışma, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) yaşayan ve Yerli Kıbrıslı ve Türkiye Göçmeni olarak nitelenen iki grup arasındaki farklılaşmada değer yönelimlerinin rolünü ortaya koymayı amaçlamaktadır. Yerli Kıbrıslı kavramı, Osmanlı döneminde adaya gönderilen Türklerin soyundan gelen ve hâlihazırda KKTC’de ikamet eden kişileri; Türkiye Göçmeni ise 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı’ndan sonra Türkiye’den adaya gelen KKTC vatandaşlarını tanımlamak için kullanılmıştır. Araştırmanın evreni KKTC vatandaşları olup, örneklemi ise basit rastlantısal yöntemle seçilen 165’i (%49) Yerli Kıbrıslı, 172’si (%51) Türkiye Göçmeni olmak üzere toplam 337 kişiden oluşmaktadır. Değer yönelimlerini belirlemek amacıyla katılımcılara Schwartz Değerler Ölçeği uygulanmıştır. Uygulanan ölçek, asıl ölçeğin dindarlık değer yönelimi eklenerek 11 değer grubu olacak şekilde değiştirilmiş olan versiyonudur. Yapılan lojistik regresyon analizi sonucunda, hep birlikte tüm değer yönelimlerinin, katılımcıların Yerli Kıbrıslı veya Türkiye Göçmeni olmalarını anlamlı bir şekilde yordadığı, diğer taraftan değer yönelimleri tek tek ele alındığında yalnızca dindarlık, uyarılım ve hazcılık değerlerinin Yerli Kıbrıslı veya Türkiye Göçmeni olmayı anlamlı bir şekilde yordadığı tespit edilmiştir. Buna göre katılımcıların %68,2’sinin gruplara üyeliği doğru tahmin edilmiştir. Değer yönelimleri, Türkiye Göçmeni grubuna üye olmayı (%73,3), Yerli Kıbrıslı grubuna üye olmaktan (%63,0) daha yüksek bir oranda tahmin etmiştir. Toplam 172 Türkiye Göçmeninden 126’sının, 165 Yerli Kıbrıslıdan da 104’ünün kendi grubuna üyeliği doğru tahmin edilmiştir. Ortaya çıkan araştırma bulguları, ilgili literatür bağlamında tartışılmış ve yorumlanmıştır.
Abstract
This study aims to reveal the role of value orientations regarding the differentiation between the two groups living in the Turkish Republic of Northern Cyprus (TRNC) and described as Turkish Cypriot and Turkish Immigrant. The concept of Turkish Cypriot is used to describe the descendants of the Turks who were sent to the island during the Ottoman period and who are currently residing in the TRNC; the concept of Turkish Immigrant is used to describe the TRNC citizens migrated to the island from Turkey after the 1974 Cyprus Peace Operation. The population of the study is TRNC citizens and the sample consists of 337 people (165 Turkish Cypriots (49%) and 172 Turkish Immigrants (51%)) selected by simple random method. Schwartz Values Scale was applied to the participants in order to determine their value orientations. The applied scale is the version of the original scale which has been changed to 11 value groups by adding religiosity variable. As a result of the logistic regression analysis, it was found that all value orientations together predicted whether the participants were Turkish Cypriot or Turkish Immigrant. On the other hand, when value orientations were taken individually, only religiosity, stimulation and hedonism values significantly predicted being Turkish Cypriot or Turkish Immigrant. Accordingly, 68.2% of the participants were correctly predicted to join the groups. Value orientations predicted membership to the Turkish Immigrant group (73.3%) at a higher rate than membership to the Turkish Cypriot group (63.0%). 126 out of 172 Turkish Immigrants and 104 out of 165 Turkish Cypriots were correctly predicted to be members of their own group. Emerging research findings are discussed and interpreted in the context of the relevant literature.
Key Words: Religiousness, native of Cyprus, immigrant from Turkey, Turkish Republic of Northern Cyprus
Özet:
Bu çalışmada, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) vatandaşlarının dindarlık görüntüleri, sosyo-demografik değişkenler açısından incelenmiştir. Araştırmanın verilerini toplamak üzere hazırlanan anket formunda cinsiyet, yaş, eğitim düzeyi, köken, ikamet gibi sosyo-demografik değişkenler ve “Bir yaratıcının varlığına inanma”, “Allah’ın varlığını hissetme”, “namaz kılma”, “oruç tutma” ve “dua etme” sıklığını tespit etmeye yönelik dinî değişkenler kullanılmıştır. Tarama modelinde yürütülen çalışma, basit rastlantısal yöntemle seçilen 194’ü erkek, 207’si kadın toplam 401 kişiden oluşmaktadır. Verilerin analizinde t-testi, tek yönlü varyans analizi ve Pearson korelasyon teknikleri kullanılmıştır. Araştırma sonucunda, kökene (Türkiye Göçmeni ve Yerli Kıbrıslı) göre dinî değişkenlerin tamamında Türkiye Göçmenleri lehinde anlamlı farklılıkların olduğu anlaşılmıştır. Katılımcıların dindarlık görüntülerinin cinsiyete, ikamete ve eğitim düzeyine göre anlamlı farklılaştığı, yaşa göre ise anlamlı bir fark bulunmadığı görülmüştür.
Anahtar Kelimeler: Dindarlık, yerli Kıbrıslı, Türkiye göçmeni, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti
Key Words: Values, Religiousness, Value Priorities, Schwartz Value Survey, Turkish Republic of Northern Cyprus.
Özet:
Bu çalışmada Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşlarının sosyo-demografik değişkenlere ve dinsel yaşayışın farklı görüntülerine göre değer yönelimlerinin yönü ve yoğunluğunun belirlenmesi amaçlanmıştır. Araştırma genel tarama modelinde, betimsel türde bir çalışmadır. Uygulama kesit alma yaklaşımı ile yapılmıştır. Araştırmanın genel evreni Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşları olup, çalışma evreni Lefkoşa, Gazimağusa, İskele kent merkezleri ve buralara bağlı köylerde yaşayanlardır. Örneklem ise basit rastlantısal yöntemle seçilen 194’ü erkek, 207’si kadın toplam 401 kişiden oluşmaktadır. Ölçme aracı olarak Schwartz Değerler Ölçeği kullanılmıştır. Ölçek, 1992 yılında Schwartz tarafından 10 değer grubu halinde geliştirilen, Kuşdil ve Kağıtçıbaşı (2000) tarafından Türkçe’ye uyarlanan ve Yapıcı, Kutlu ve Bilican (2012) tarafından dindarlık değer yönelimi de eklenerek 11 değer grubu olacak şekilde değiştirilmiş versiyonudur. Araştırmada katılımcıların değer yönelimlerinin dinî değişkenlerle ilişkileri araştırılmıştır. Ayrıca değer yönelimleri ile sosyo-demografik değişkenler (yaş, cinsiyet, eğitim düzeyi, köken) arasındaki ilişki incelenmiştir. Verilerin çözümlenmesinde ise t-testi ve Pearson Korelasyon teknikleri kullanılmıştır. Ulaşılan bulgulara göre, dinî değişkenler ile hazcılık ve uyarılım değerleri arasında negatif; iyilikseverlik, geleneksellik, uyma, güvenlik ve dindarlık değerleri arasında ise pozitif yönde seyreden anlamlı ilişkiler mevcuttur. Evrensellik değeri namaz kılma ile negatif; dua etme ve oruç tutma ile pozitif ilişki göstermiştir. Ayrıca, sosyo-demografik değişkenlerinin tamamında değer yönelimleri ile anlamlılık seviyesine ulaşan ilişkiler ve farklılıklar tespit edilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Değerler, Dindarlık, Değer Yönelimleri, Schwartz Değer Ölçeği, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti.
Books by Yusuf Emre
In this study, the relationships between the sense of humor and different
appearences of religiosity among university students is examined. The study designed as a survey method consisted of a total of 577 participants selected by simple random method. Questionnaire on socio-demographic variables, The Multidimensional Sense of Humor Scale, Intrinsic Religious Motivation Scale and Religious Dogmatism Scale were used to collect the data of the study. In addition, through a 10-point likert type questions, participants were asked to evaluate themselves about the importance of religion in their personal life, their selfhumor and self-religiosity. Data were analyzed by using independent groups ttest, Pearson Moment correlation analysis and multiple linear regression analysis. According to the results, there are negative, significant and low-level correlations between the sense of humor and different appearences of religiosity (religious dogmatism, intrinsic religious motivation and importance of religion in personal life). No relation was found between the sense of humor and perception self-religiosity. These four variables explained the 4% of the total variance in sense of humor. As the t-test results related to the significance of regression coefficients were investigated, it was found that the variable of religious dogmatism was a significant predictor for the sense of humor while intrinsic religious motivation, importance of religion in personal life and perception self-religiosity were not detected. According to this, it was concluded that only religious dogmatism, among the variability of religiosity, has a low effect on predicting humor. The findings were discussed in the context of the relevant literature.
[The Extended Abstract is at the end of the article.]
Bu çalışma, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) yaşayan ve Yerli Kıbrıslı ve Türkiye Göçmeni olarak nitelenen iki grup arasındaki farklılaşmada değer yönelimlerinin rolünü ortaya koymayı amaçlamaktadır. Yerli Kıbrıslı kavramı, Osmanlı döneminde adaya gönderilen Türklerin soyundan gelen ve hâlihazırda KKTC’de ikamet eden kişileri; Türkiye Göçmeni ise 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı’ndan sonra Türkiye’den adaya gelen KKTC vatandaşlarını tanımlamak için kullanılmıştır. Araştırmanın evreni KKTC vatandaşları olup, örneklemi ise basit rastlantısal yöntemle seçilen 165’i (%49) Yerli Kıbrıslı, 172’si (%51) Türkiye Göçmeni olmak üzere toplam 337 kişiden oluşmaktadır. Değer yönelimlerini belirlemek amacıyla katılımcılara Schwartz Değerler Ölçeği uygulanmıştır. Uygulanan ölçek, asıl ölçeğin dindarlık değer yönelimi eklenerek 11 değer grubu olacak şekilde değiştirilmiş olan versiyonudur. Yapılan lojistik regresyon analizi sonucunda, hep birlikte tüm değer yönelimlerinin, katılımcıların Yerli Kıbrıslı veya Türkiye Göçmeni olmalarını anlamlı bir şekilde yordadığı, diğer taraftan değer yönelimleri tek tek ele alındığında yalnızca dindarlık, uyarılım ve hazcılık değerlerinin Yerli Kıbrıslı veya Türkiye Göçmeni olmayı anlamlı bir şekilde yordadığı tespit edilmiştir. Buna göre katılımcıların %68,2’sinin gruplara üyeliği doğru tahmin edilmiştir. Değer yönelimleri, Türkiye Göçmeni grubuna üye olmayı (%73,3), Yerli Kıbrıslı grubuna üye olmaktan (%63,0) daha yüksek bir oranda tahmin etmiştir. Toplam 172 Türkiye Göçmeninden 126’sının, 165 Yerli Kıbrıslıdan da 104’ünün kendi grubuna üyeliği doğru tahmin edilmiştir. Ortaya çıkan araştırma bulguları, ilgili literatür bağlamında tartışılmış ve yorumlanmıştır.
Abstract
This study aims to reveal the role of value orientations regarding the differentiation between the two groups living in the Turkish Republic of Northern Cyprus (TRNC) and described as Turkish Cypriot and Turkish Immigrant. The concept of Turkish Cypriot is used to describe the descendants of the Turks who were sent to the island during the Ottoman period and who are currently residing in the TRNC; the concept of Turkish Immigrant is used to describe the TRNC citizens migrated to the island from Turkey after the 1974 Cyprus Peace Operation. The population of the study is TRNC citizens and the sample consists of 337 people (165 Turkish Cypriots (49%) and 172 Turkish Immigrants (51%)) selected by simple random method. Schwartz Values Scale was applied to the participants in order to determine their value orientations. The applied scale is the version of the original scale which has been changed to 11 value groups by adding religiosity variable. As a result of the logistic regression analysis, it was found that all value orientations together predicted whether the participants were Turkish Cypriot or Turkish Immigrant. On the other hand, when value orientations were taken individually, only religiosity, stimulation and hedonism values significantly predicted being Turkish Cypriot or Turkish Immigrant. Accordingly, 68.2% of the participants were correctly predicted to join the groups. Value orientations predicted membership to the Turkish Immigrant group (73.3%) at a higher rate than membership to the Turkish Cypriot group (63.0%). 126 out of 172 Turkish Immigrants and 104 out of 165 Turkish Cypriots were correctly predicted to be members of their own group. Emerging research findings are discussed and interpreted in the context of the relevant literature.
Key Words: Religiousness, native of Cyprus, immigrant from Turkey, Turkish Republic of Northern Cyprus
Özet:
Bu çalışmada, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) vatandaşlarının dindarlık görüntüleri, sosyo-demografik değişkenler açısından incelenmiştir. Araştırmanın verilerini toplamak üzere hazırlanan anket formunda cinsiyet, yaş, eğitim düzeyi, köken, ikamet gibi sosyo-demografik değişkenler ve “Bir yaratıcının varlığına inanma”, “Allah’ın varlığını hissetme”, “namaz kılma”, “oruç tutma” ve “dua etme” sıklığını tespit etmeye yönelik dinî değişkenler kullanılmıştır. Tarama modelinde yürütülen çalışma, basit rastlantısal yöntemle seçilen 194’ü erkek, 207’si kadın toplam 401 kişiden oluşmaktadır. Verilerin analizinde t-testi, tek yönlü varyans analizi ve Pearson korelasyon teknikleri kullanılmıştır. Araştırma sonucunda, kökene (Türkiye Göçmeni ve Yerli Kıbrıslı) göre dinî değişkenlerin tamamında Türkiye Göçmenleri lehinde anlamlı farklılıkların olduğu anlaşılmıştır. Katılımcıların dindarlık görüntülerinin cinsiyete, ikamete ve eğitim düzeyine göre anlamlı farklılaştığı, yaşa göre ise anlamlı bir fark bulunmadığı görülmüştür.
Anahtar Kelimeler: Dindarlık, yerli Kıbrıslı, Türkiye göçmeni, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti
Key Words: Values, Religiousness, Value Priorities, Schwartz Value Survey, Turkish Republic of Northern Cyprus.
Özet:
Bu çalışmada Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşlarının sosyo-demografik değişkenlere ve dinsel yaşayışın farklı görüntülerine göre değer yönelimlerinin yönü ve yoğunluğunun belirlenmesi amaçlanmıştır. Araştırma genel tarama modelinde, betimsel türde bir çalışmadır. Uygulama kesit alma yaklaşımı ile yapılmıştır. Araştırmanın genel evreni Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşları olup, çalışma evreni Lefkoşa, Gazimağusa, İskele kent merkezleri ve buralara bağlı köylerde yaşayanlardır. Örneklem ise basit rastlantısal yöntemle seçilen 194’ü erkek, 207’si kadın toplam 401 kişiden oluşmaktadır. Ölçme aracı olarak Schwartz Değerler Ölçeği kullanılmıştır. Ölçek, 1992 yılında Schwartz tarafından 10 değer grubu halinde geliştirilen, Kuşdil ve Kağıtçıbaşı (2000) tarafından Türkçe’ye uyarlanan ve Yapıcı, Kutlu ve Bilican (2012) tarafından dindarlık değer yönelimi de eklenerek 11 değer grubu olacak şekilde değiştirilmiş versiyonudur. Araştırmada katılımcıların değer yönelimlerinin dinî değişkenlerle ilişkileri araştırılmıştır. Ayrıca değer yönelimleri ile sosyo-demografik değişkenler (yaş, cinsiyet, eğitim düzeyi, köken) arasındaki ilişki incelenmiştir. Verilerin çözümlenmesinde ise t-testi ve Pearson Korelasyon teknikleri kullanılmıştır. Ulaşılan bulgulara göre, dinî değişkenler ile hazcılık ve uyarılım değerleri arasında negatif; iyilikseverlik, geleneksellik, uyma, güvenlik ve dindarlık değerleri arasında ise pozitif yönde seyreden anlamlı ilişkiler mevcuttur. Evrensellik değeri namaz kılma ile negatif; dua etme ve oruç tutma ile pozitif ilişki göstermiştir. Ayrıca, sosyo-demografik değişkenlerinin tamamında değer yönelimleri ile anlamlılık seviyesine ulaşan ilişkiler ve farklılıklar tespit edilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Değerler, Dindarlık, Değer Yönelimleri, Schwartz Değer Ölçeği, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti.