✂ Tarchin by Seden Sezer ∞

Kurabiyegiller'den yeni yıl hediyesi, duyduk duymadık demeyin :)

katılmak için: http://kurabiyegiller.com/?p=2257

Kaç yılönce hatırlamıyorum, Moskova'dan almıştım. Yanılmıyorsam Assortie'den. Aslında makyaj çantası ama ben sırf üzerindeki gazete baskıları yüzünden almıştım ve hiç kullanamadım. Geçenlerde aklıma geldi, çıkardım. İçine kanaviçe malzemelerim de pek yakıştı ;)

Yeni bitti, çerçevelenmeyi bekleyenlerin arasına katıldı...

Yeni evin yeni banyosuna (ya da tuvaletine-henüz karar veremedim :)) yani panolar. Deniz temasını hep çok sevmişimdir. İllahaki bir yerde kullanmalıydım :) Aslında tuvalete diye planlamıştım ancak sonra oraya farklı bir havlulukla raf yaptım. (onların fotoğrafları sonra gelecek ;)) O raflara pek uymayacak bunlar. Bunun yanısıra banyoda daha önceden yapmış olduğum küvet şeklindeki sepetim -ki onu burada görebilirsiniz, deniz kabuklu olduğu için oray çok uyacaktır. Ama :D banyoda kurutma makinam var ve çalıştığı zaman içerisi çok nemli oluyor, panolara zarar verir mi bilmiyorum.

Ne çok konuştum :) Sonuçta 3 pano, yerine karar vereceğim ;)

Yeni evin yeni mutfağın yeni saat :)



Arkadaşlar evin durumu hakkında hiç yazmıyor, fotoğraf paylaşmıyorum çünkü yorgunluktan ölüyorum. Belim tutmuyor, sırtım ağrıyor, hergün 12 saat sokaklarda perişan oldum. Ama evde banyonun, tuvaletin ve mutfağın seramik işi bitti. Odaların tavan ve duvarlarının boyasının ilk katı bitti. Parkeler zımparalanıp ilk kat cilası atıldı. Ama hala çok iş var. Pazartesi banyo ve mutfak dolaplarını kurmaya gelecekler. Eksiğimiz çok, hergün alınacak yeni birşey çıkıyor. Çok zor işmiş bu. Çok dolanıyorum, içime sinen olsun istiyorum ama vücudum dayanacak mı bilmiyorum.

Herşeye rağmen atölyeyi ihmal etmiyorum :) Yukarıdaki saati geçen hafta bitirmiştim aslında ama mekanizmasını ancak dün alıp takabildim. Yeni evin yeni mutfağına yeni saat ;)

Az gittim uz gittim dere tepe düz gittim bir de baktım ki.... bir arpa boyu yol gitmişim :D

Pasaj üzerinden bir sipariş üzerine yaptım. Aslında daha önce bu kutudan 3 tane daha yapmıştım yine siparişle. Sanırım biraz sıkıldım.

Mumla eskitme+hamur kabartma dekupaj. Bu resmin orjinali bende bir Rus ressamın naif tarzdaki güzel bir çalışması çerçevelenip asılmayı bekliyor. Aslında bu ressamın 2 çalışması daha var. 3'lü bir kombinasyon yapacağım. Birgün onlara da sıra gelecek :)

Ben bu kuşlara bayıldım... Baktım bayılıyorum ayılıp bir projede kullanayım bari dedim :) Sonuç olarak bir çay kutusu ve bir peçetelik yaptım yeni evime ;) Atölyede en harıl harıl çalışan benim heralde :D Yeni eve yetişmesi gereken daha biiiiirrrsürüüüüüü şey var :)

Hastanede seni bana getirdiklerinde öyle miniktin ki ellerin o mini minnacık tulumun bile içinde kayboluyordu. Kıpkırmızı yumuk yumuktun. Şimdi onbeş yaşında bir genç kız olsan da hala o hastane odasındaki bebeğimsin. Ultrason kağıdında ilk gördüğüm andaki heyecanımsın :)

Gözlerimi kapadığımda, Moskova'da ilk evimizin önünde, nehir kenarında, bukleleri savrula savrula ve de düşe kalka neşeyle koşturuşun geliyor gözlerimin önüne.

İnsan hayatında İyi ki... diye başlayan cümleler kurması zor ve önemlidir. Sen benim en büyük iyi ki'msin. İyi ki girdin hayatımıza, iyi ki kızımsın, meleğim canımsın. Doğum günün kutlu olsun Sera'm... Canım kızım benim...

Hani koşturmacalarım var demiştim ya... asıl o koşturmacalar şimdi başlıyor :)

Efendim bu evi kiraladığımızda ve sonrasında yaşadığımız sürece bu evi, siteyi çok sevmiştim. Evin büyüklüğü, odalar, banyosu, mutfağı, evin yeri falan filan tam biçilmiş kaftandı...

Derken iki blok yanımızdaki dairelerden birisi boşaldı...

Derken birkaç gün içinde bir de baktık ki ev sahibi ile anlaşmışız...

Zaten ev bakıyorduk...

Bugün de tapumuzu aldık :)

Tüm sorun evin içinin neredeyse yeniden yapılması gerektiği.

Yani yoğun ve yorucu bir tadilat dönemi beni bekliyor...

Bu süre içinde hobilerime eskisi kadar zaman ayıramayabilirim. Bloguma da sık sık yazamam belki ama arada sırada evin durumunu sizlerle paylaşırım ;)

Bana şans dileyin arkadaşlar da çok sancılı bir dönem olmasın, çünkü 1 haftadır dolaşıyorum banyo seramiği beğenemedim :( Hepsi çok abartılı ve nasıl desem... frapan :/ Şöyle zevkime uygun sade ama şıki doğal görünümlü birşey bulurum umarım.

Şimdilik benden bu kadar, en yakın zamanda görüşmek üzere ;)

Deniza'nın oyuncak eğlencesinin oriental ülkesi: Melek Ayıcık Çekelişi / Конфетка. Мишка Ангелок.: Yaklaşık bir ay sonra blogum 1 yaşına girecek. Şimdi bakıyorum da koskoca 1 yıl ne kadar çabuk geçti! Yazdığım süre içinde çok güzel blogl...

Yok yani yarım gün yetmiyor :) Ben de tam güne çevireyim dedim, Cuma uygunmuş. Olur dedim... Cuma günleri 09:30-16:30 Atölye Beyaz'dayım efenim beklerim ;) Bugün harika geçti doğrusu, tam günün tadı bir başka oluyor :) Bu tepsi de bayramdan önce başladığım bir çalışmaydı, bugün sonlandı. Moskova'dan getirdiğim Petersburg fincanlarımla da pek uyumlu oldu ne dersiniz ;) Pazartesi telafi dersi için tam gün atölyede olacağım, 2 süper çalışmam var o gün bitecek. Hafta sonu İngilizce kur atlama sınavım var heralde boyama yapamam... Sıkıcı bir hafta sonu olacak :/

1881 - 193∞

Bayram nasıl geçti anlamadım. Bir koşturmaca ile geçti bizim için. Ama sanmayın ki bayramlaşma koşturmacası... O da oldu elbet ama bizimki başka birşey... Şimdilik bu konuda yazmıyorum, kesinleşsin hepiniz duyarsınız nasılsa ;)

Bu akşam da kızımın kankasının evine davetliyiz. Elim boş gitmek olmazdı. Ama sıradan birşey de olsun istemedim. Bir peçetelik yaptım, umarım hoşlarına gider... Şimdilik benden yine bu kadar. Acelem var İKEA'ya gideceğiz... ne de olsa İKEA evimizin herşeyiiiii :)

Aslında bu kutu çoook eski. Fakültedeyken yağlıboya tüplerimi taşımak için almıştım.Yani nerden baksanız 18-19 yıllık bir kutu idi ancak düz ahşap birşeydi.

Yine Atölye Beyaz'da başlayıp evde bitirdiğim bir proje. Bu ev resimlerini de gördüğümden beri bir yerde kullanmak istiyordum, bu kutuyaymış kısmet :) İçine üzerinden suluboya fırçası ile geçince suluboyaya dönüşen boya kalemlerimi koyacağım. Ham ahşabın üzerini mumladım, kırık beyaz renkte boyadım, zımparaladım, yapıştırdım, şablonla kareledim. Bu defa kabartma yapmadım, bu hali hoşuma gitti çünkü...

Yatak odasında, o zamanlar bana çok kocaman görünen yatağın üzerine yüzükoyun uzanmış, ellerimi çeneme destek yapmış annemi izliyorum. Yine bir programları var. Babam subay olduğu için ve o zamanlar milli bayram kutlamaları iptal edilmediğinden!!! annemler sık sık akşam şıkır şıkır giyinip davetlere giderlerdi. Milli bayramlar, terfi edenler, tayin olanlar, vb sebeblerle.

Ben de yatağa yüzüstü uzanır, ellerimi çeneme destek yapar, annemin birbirinden güzel kıyafetlerini giyişini izler, makyaj yapışına imrenir, neden onun kadar güzel olamadığıma hayıflanırdım. Güzeldir benim annem. Her anne gibi... Ama gerçekten güzeldir. Sarı saçları, yeşil gözleri, orta yaşını çoktan geçmiş olduğu zamanlarda bile, yeni doğum yapmış olduğu zamanlarda bile genç kızlara taş çıkaracak vücudu ile maşallah :) çok güzeldir benim annem.

Bir çocuğun annesine "iyi ki doğdun" demesi çok ironik aslında :) düşünsenize o doğmuş olmasa zaten siz hiç olmayacaksınız. Ama yine de... canım annem... iyi ki doğdun... bir parçacık da olsa sana benzediyse huyum, suyum, aklım ve vicdanım ne mutlu bana! Hep yanımdaydın, hep yanımda kal... Seni çok seviyorum!