PROCEEDINGS
BOOK
4th ASIA PACIFIC
International
Modern Sciences Congress
ISBN:978-625-7687-42-3
12- 13 December 2020
Subic Bay Freeport Zone, PHILIPPINES
College of Subic Montessori - Subic Bay
Editors
DR. FROILAN D. MOBO
SAMIRA KHADHRAOUI ONTUNC
All rights of this book belongs to IKSAD.
Without permission can’t be duplicate or copied.
Authors of chapters are responsible both ethically
and juridically.
Issued: 25.12.2020
ISBN:978-625-7687-42-3
4th ASIA PACIFIC International Modern Sciences Congress
CONFERENCE ID
TITLE
4th ASIA PACIFIC International Modern
Sciences Congress
DATE
PLACE
12- 13 December 2020
Subic Bay Freeport Zone,
PHILIPPINES
ORGANIZING ORGANIZATION
College of Subic Montessori - Subic Bay
Total Number of Papers from Turkey
72
Total Number of International Papers
Philippines, Turkey, Northers Cyprus, KSA, Nigeria, Malaysia,
Azerbaijan, Republic of Benin, Pakistan, India, Lithuania, Libya,
Romania, Iraq, Italy, UK, Algeria, Russia, Ukraine, Japan, Sweden,
Republic of Moldova, Iran, Afghanistan, Syria, Cameroon, Bulgaria,
Hungary
85
NUMBER OF ACCEPTED PAPERS
157
NUMBER OF REJECTED PAPERS
74
EVALUATION PROCESS
All applications have undergone a double-blind peer review process
PRESENTATION
Oral presentation
ORGANIZATION BOARD
DR. FROILAN D. MOBO - Philippine Merchant Marine Academy
DR. İLKGÜL KAYA ZEMBILCI
DR. DEVRAJ SINGH CHOUHAN
DR. MINJI YANG
DR. E. İLHAN ŞAHIN
RAKESH JOSHI
ANA LIZA R. GARCIA
DR. ABDUL RAHMAT
SAMIRA KHADHRAOUI ONTUNÇ
WOOJIN YANG
DR. VIRENDRA SINGH CHOUDHARY
ELVAN CAFEROV
GENERAL COORDINATOR
SAMIRA KHADHRAOUI ONTUNC
CONFERENCE LANGUAGES
Turkish, English
12.12.2020 | SESSION-1 | HALL-3
Meeting ID: 864 2952 3655| Passcode: 389670
Manila Local Time: 14:00 – 16:00 / Ankara Local Time: 09:00 – 11:00
Authors
MODERATOR: Prof. Dr. Semra Erpolat Taşabat
Presentation title
Affiliation
Assoc. Prof. Veli BATDI
Gaziantep University, Turkey
USING GAMES IN MATHEMATICS CURRICULUM IN TURKEY
Assoc. Prof. Veli BATDI
Gaziantep University, Turkey
ANALYSIS OF GAME APPLICATIONS IN PRIMARY EDUCATION SECOND-STAGE
MATHEMATICS COURSE THROUGH MIXED-META
Öğr. Gör Kifayet ÖZKUL
Dr. Öğr. Üyesi Süreyya OSKAY
Ece ÖZKUL
Hale Guloglu
Ipek Sonmez
Dr. Öğr. Üyesi Süreyya OSKAY
Öğr. Gör Kifayet ÖZKUL
Yasar Buyukcetin
Arş. Gör. Gülçin GÜNDÜZ
Abdurrahman KARAMAN
Şekip Şadiye YAŞAR
İstanbul University-Cerrahpaşa, Turkey
Ceramic and Tile Artist, İstanbul
RUBAKAD, Turkey
DİVRİĞİ ULU MOSQUE AND DARÜŞİFASI TAÇ DOORS; DARUSŞİFA DOOR
İstanbul Universty-Cerrahpaşa, Turkey
A JOURNEY TO OUR TRACES WITH NON-GOVERNMENTAL ORGANIZATIONS AND UNIVERSITY
COLLABORATION
Toros University, Turkey
PHILIPPE STARCK EXAMPLES IN THE SEARCH FOR CONTEMPORARY FURNITURE DESIGN FORM
Uşak University, Turkey
Gümüşhane University, Turkey
BENDING MOMENT RESISTANCE OF T-TYPE FURNITURE JOINTS CONNECTED WITH DIFFERENT
RTA FASTENERS (CLAMEX P14 AND TENSO P14) IN CABINET CONSTRUCTION
Mimar Sinan Fine Arts University,
Turkey
THE EFFICIENCY OF THE WORLD COUNTRIES FIGHT AGAINST COVID 19 PANDEMIC: DATA
ENVELOPMENT ANALYSIS APPROACH
Lect. Dr. Bengütay Hayırsever
Lect. Uğur Aydın
Erciyes University, Turkey
KINIK POTTERY AND A POTTERY MASTER : SALİM YAŞAR
FELIX NICOLAU
Lund University, Sweden
Avant-gardes and cyborgs’ performativity. The case of German Dadaism
Toros University, Mersin, Turkey
TRAVELLERS THAT VISITED SİLİFKE
Prof. Dr. Semra Erpolat Taşabat
Meltem Akyürek
(All speakers required to be connected to the session 10 min before the session starts)
Moderator is responsible for ensuring the smooth running of the presentation, managing the group discussion and dynamics.
4. ASIA PACIFIC INTERNATIONAL CONGRESS ON
CONTEMPORARY STUDIES
DİVRİĞİ ULU CAMİ VE DARÜŞŞİFASI TAÇ KAPILARINDAN; DARÜŞŞİFA KAPISI
Öğr. Gör. Kifayet ÖZKUL
ORCID No: https://orcid.org/0000-0001-5778-9557
Dr. Öğr. Üyesi Süreyya OSKAY
ORCID No: https://orcid.org/0000-0002-6986-189
İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa, İstanbul, Türkiye
Ece ÖZKUL
Seramik ve Çini Sanatçısı, İstanbul, Türkiye
Özet
Türkler Anadolu’ya geldikten ve yerleştikten sonra mimari ve sanatsal alanda döneme imzasını atan
mimari eserler yapmışlardır. Bu mimari eserleri yaptıran baniler (kurucular), yapan mimarlar, sanatkârlar
ve ustalar; bilgilerini, zevklerini, inceliklerini, maharetlerini ve ustalıklarını eserlere aktarmışlardır.
Anadolu Selçuklu zamanında başta başkent Konya olmak üzere, Sivas, Kayseri, Ankara, Tokat, Amasya,
Erzurum, Afyonkarahisar, Ankara, Alanya’ da oldukça önemli mimari yapılar inşa edilmiştir. Bu
yapıların sade mimarisine rağmen; büyük, gösterişli ve dönemin en güzel taş işçiliğinin uygulandığı
bezemelerle süslenmiş, muhteşem taç kapıları bulunmaktadır. Her bir yapının kendine ait planı, mimari
ve süsleme özelliği vardır, kiminde sade taş işleme mevcut iken kiminde kullanılmış olan çini bezemeler
de yapılara derinlik ve güzellik katmıştır. Bu mimari yapılardan Sivas şehrinde Divriği ilçesinde bulunan,
karı-koca tarafından yaptırılmış, hem cami hem de darüşşifası ile UNESCO Dünya Miras Listesi'nde yer
almış Sivas Divriği Ulu Cami ve Darüşşifası, sade mimarisi ve gösterişli dört taç kapısıyla zamana
meydan okumaktadır. Nadide taş işlemeciliğinde hem yüzeysel, hem iki boyutlu, hem de üç boyutlu
olarak işlenmiş bitkisel, geometrik, yazı ve figüratif bezemeleri ile son noktayı koymuştur. Mimarisi ile
sanatsal abidevi bir eser olan Sivas Divriği Ulu Cami ve Darüşşifası, Darüşşifa Taç Kapısı ve üzerinde
bulunan bezemeleri incelenecektir.
Anahtar Kelimeler: Anadolu Selçuklu Sanatı, Mimari, Taç Kapı, Süsleme, Sanat
DİVRİĞİ ULU MOSQUE AND DARÜŞŞİFASI TAÇ DOORS;
DARÜŞŞİFASI DOOR
Abstract
After the Turks came to Anatolia and settled in, they made architectural works that made their mark in the
architectural and artistic fields. The builders (founders), architects, craftsmen and masters who made
these architectural works; They transferred their knowledge, tastes, subtleties, skills and mastery to their
works. During the Anatolian Seljuk period, quite important architectural structures were built in Konya,
Sivas, Kayseri, Ankara, Tokat, Amasya, Erzurum, Afyonkarahisar, Ankara, Alanya. Despite the simple
architecture of these structures; There are magnificent crown gates, which are big, flamboyant, and
decorated with ornaments where the most beautiful stonework of the period was applied. Each building
has its own plan, architectural and ornamental features, while some of them have plain stone embroidery,
116
Subic Bay Freeport Zone, PHILIPPINES
December 12-13, 2020
4. ASIA PACIFIC INTERNATIONAL CONGRESS ON
CONTEMPORARY STUDIES
the tiles used in others have added depth and beauty to the buildings. Among these architectural
structures, Sivas Divriği Ulu Mosque and Hospital, which was built by the husband and wife in the
Divriği district in Sivas city, which was included in the UNESCO World Heritage List with its mosque
and hospital, defies time with its simple architecture and four glorious gates. He put the final point in the
rare stonemasonry with herbal, geometric, writing and figurative decorations, which are processed both
superficially, in two dimensions and in three dimensions. Sivas Divriği Ulu Mosque and Hospital,
Darüşşifa Crown Gate and the decorations on it, which are an artistic monumental work with its
architecture, will be examined.
Keywords: Anatolian Seljuk Art, Architecture, Crown Gate, Decoration, Art
Giriş
Anadolu’nun fethinden hemen sonra Anadolu’ya göç eden Türkler, Anadolu topraklarını kendilerine
vatan yapmışlardır. Bundan dolayıdır ki Türkmen komutanlar, aldıkları bölgelerde beyliklerini kurarak
yeni bir yaşam, kültür ve sanat ortamı oluşturmak adına imar faaliyetlerinde bulunmuşlardır. Bu süreçte
meydana gelen iç karışıklıklar ve savaşlar nedeniyle 13. yüzyılda imar faaliyetlerini tam anlamıyla
uygulamışlardır. Sultan II Kılıçaslan zamanında, Konya başkent olmak üzere başlayan yapılaşma, Sultan
I. Alâeddin Keykubad döneminde doruğa ulaşmıştır (Özkul, 2019). Türkler, yaşadıkları bütün diğer
coğrafyalardaki sanatkârları adalet ve samimiyetle kurulmuş olan Devlet çatısında toplamışlardır. Bu
sanatkârlar ve mimarlar, kendi yaşamış oldukları bölgelerdeki sanatsal ve kültürel üslupları, ortak bir
noktada buluşturarak oldukça estetik bir anlayışla harmanlamışlar ve özgünlük yakalamışlardır. Mimari
yapılarda bu ortak süsleme unsurlarını kullanmışlar, tecrübelerini ve yeteneklerini Anadolu’da imar
edilen yapılarda, taş eserlerinde ve çini bezemelerinde ortaya koymuşlardır (Arık, 2007). İslam süsleme
sanatında olan arabesk tarz, kufi ve nesih yazılar, geometrik motifler, Selçuklu sanatı süslemelerinin ana
unsurunu oluşturmaktadır (Yetkin; 1965).
13. yüzyılın ortalarında oluşan Moğol istilasından dolayı politik yönden sarsılan Devlet, sanatsal yönden
olumsuz etkilenmemiştir. Moğolların bu istilası ile birlikte Anadolu’ ya Türkistan, Horasan ve
Azerbaycan’dan gelen Türkler, gelenek ve göreneklere, örf ve adetlere, sanata ve kültüre olumlu yönde
etki etmişlerdir (Öney, 1976). Anadolu Selçuklu Döneminde sanat 12. yüzyıl sonları ile 13. yüzyılın ilk
yarısında en parlak dönemini yaşamıştır. Bu dönem; II. Kılıç Arslan'ın sultan olduğu zaman ile
Moğolların işgal ettiği zaman arasındaki yaklaşık yetmiş yıldır. Sanatsal ve kültürel faaliyetler, Moğol
işgalinden sonra sınırlı da olsa sürdürülmüştür (Durukan, 1998).
Sivas Hakkında
MÖ 17. yüzyılda Hitit sınırlarında bulunan kentin güney kısmı Geç Hitit devletleri döneminde
Tilgarimmu adıyla anılmıştır. MÖ 8. yüzyılda Kimmer ve İskit istilalarına uğramıştır. MÖ 6. yüzyıl
başlarında Medlerin ve yine aynı yüzyılın ortalarında Perslerin egemenliğine girmiştir. MÖ 4. yüzyılın
ikinci yarısından sonra Büyük İskender'in Makedonya Krallığı'na bağlanmıştır. Daha sonra bütün
Kapadokya ile birlikte Roma İmparatorluğu'nun egemenliğine girmiştir. Bu dönemde kısa sürelerle
Partların ve Sasanilerin eline geçmiştir. 12. yüzyılda Sebasteia Theması'na bağlanmıştır.
117
Subic Bay Freeport Zone, PHILIPPINES
December 12-13, 2020
4. ASIA PACIFIC INTERNATIONAL CONGRESS ON
CONTEMPORARY STUDIES
Selçuklu Türkleri Malazgirt Meydan Muharebesi'nden önce 1059 yılına doğru bir ara kenti ele
geçirmişlerdir. Ancak kesin olarak Türk egemenliğine girmesi 1071 yılında Malazgirt Zaferi'nden kısa bir
süre sonra gerçekleşmiştir. Uzun bir süre Danişmentlilerin elinde kalmış sonra 1174 yılında II. Kılıç
Arslan tarafından Selçuklu Devleti sınırları içine alınmıştır. Selçuklular Döneminde de oldukça önemli
olan Sivas, bir bilim ve ticaret kenti olarak değerini korumuştur. Osmanlı Devrinde Eyalet-i Rum'un
Eyalet-i Sivas kimliğiyle yönetsel bir merkezi olan şehir, Cumhuriyet Devrinde Sivas ismine
dönüşmüştür.
İç Anadolu Bölesinde bulunan Sivas ilimiz; Kızılırmak Havzası, Yeşilırmak, Fırat Havzası ile üç su, üç
yol, üç farklı kültür, üç vadi arasındadır bulunmaktadır. Kuzeyden Kelkit vadisi, doğuda Kuruçay vadisi
ve Yaman Dağı, güneyde Kulmaç Dağı, Hezanlı Dağı, batıda Karababa, Akdağlar ve İncebel Dağları gibi
yükseklikler şehrin doğal sınırlarını çizmektedir. Sivas geniş toprakları nedeniyle geniş ve büyük bir
kültüre de sahiptir. 3 Sivas şehri ilçelerinden biri olan Divriği, sanat ve kültürel bakımdan bünyesinde
oldukça önemli bir esere, Divriği Ulu Cami ve Darüşşifasına ev sahipliği yapmaktadır; Cennet Kapısı,
Batı Kapısı, Şah Kapısı ve Darüşşifa Kapısı ile zamana meydan okurcasına meraklılarını beklemektedir.
Bu yapının Darüşşifa kapısı ve bezemelerini inceleyeceğiz.
Divriği Ulu Cami ve Darüşşifası
Divriği Ulu Cami 1228-1243 tarihleri arasında Mengücekli Beyi Ahmed Şah tarafından, Darüşşifa kısmı
da Erzincan Mengücekli Beyi Fahreddin Behram Şah’ın kızı ve Ahmed Şah’ın eşi Melike Turan Melek
tarafından yaptırılmıştır. Mimarı Ahlatlı Muğis oğlu Hürrem Şah’tır. Bir kadın ile erkeğin yaptırdığı tek
eser olan yapı, aynı zamanda bitişik nizamda yapılmış da tek eserdir. Ahlatlı Hürrem Şah’ın daha evvel
herhangi bir beldede mimari eseri yoktur ve bu yapı yapmış olduğu tek ve nadide bir eserdir (Resim 1).
Büyük bir külliye olarak yapılmış olan yapıda; darüşşifa, cami, hamam, sundurma, mahkeme, namazgâh,
aşhane, konuk evi, musalla, kuyu gibi pek çok yapı bulunmaktayken maalesef sadece cami ve darüşşifa
kısmı günümüze kadar gelmiştir (Özkul, 2000). Bu yapıda çalışan her bir sanatkar ve ustanın geldikleri
bölgeleri, etnik kökenleri hakkında kesin bir bilgi bulunmamakla birlikte, Ahlatlı Hürrem Şah’ın önemli
bir heykeltıraş olduğu kitabelerden öğrenilmiştir. Divriği Ulu cami ve Darüşşifası, farklı ve zenin
kültürlerin birleşimi ve olağanüstülüğünü anlatan bir sanat ürünüdür (Kuban, 1997).
1985 yılında Unesco Dünya Kültür miras listesine alınmış olan ilk İslam mimarisi olan bu eserde Hürrem
Şah bütün üslupları birleştirerek zengin bir bezeme şekli oluşturmuştur. Divriği taç kapılarında; inanış,
soyut, simgesel ve stilize motifler, gölge oyunlarını işlemişlerdir (Sakaoğlu, 2017). Yapıda, Avrupa
sanatındaki gotik ve barok mimari özellikleri neredeyse 50 yıl evvel görülmüştür. Batıda uzun zaman alan
mimari gelişim doğuda daha kısa sürmektedir, bunun sebebi ise iç dünyanın öne çıkarılması, somuttan
soyuta giden bir anlatımla, bireysellikten evrenselliğe geçiş noktasıdır 4 . Divriği Ulu cami ve
Darüşşifasının 100 metre kadar aşağısında Hamam-ı Bala inşa edilmiştir.
Kâinattaki varlıklardan yola çıkarak, Allah’ın varlık ve tekliğine dair her şeyi taşa nakşetmişlerdir. Dört
kapısında da işlenmiş olan motifler simetrik görünüyor olsa da asimetriktir ve detaylar birbirinden
3
4
https://tr.wikipedia.org/wiki/Sivas
https://www.youtube.com/watch?v=tjZsSUYZDgI
118
Subic Bay Freeport Zone, PHILIPPINES
December 12-13, 2020
4. ASIA PACIFIC INTERNATIONAL CONGRESS ON
CONTEMPORARY STUDIES
farklıdır. Yapıda binlerce motif vardır ve asla birbirini tekrar etmez. Taşların işlemesi bittikten sonra
yağmurun suyunu çekmesin diye atkuyruğu ve devetüyüyle tüm motiflerin yüzeyleri fırçalanmıştır 5.
Resim 1: Divriği Ulu Cami ve Darüşşifası
Divriği Ulu Cami Ve Darüşşifası Taç Kapılarından; Darüşşifa Kapısı
Darüşşifanın taç kapısı Orta Asya Türk-Batı geleneğine göre inşa edilmiştir. Darüşşifa Kapısı şifahanenin
giriş kapısıdır (Resim 2), (Kuban, 2010). Şifahane taç kapısı; büyük taç kemeri, keskin açılı ve parçalı
silme takımları, ince sütunçeleri kemer kilidine kadar birbirini izleyerek yükselen sivri kemerlerden
oluşan etkileyici çerçevesi ile bütünlük sağlamaktadır. Bu kemerler muhteşem bezemeleri olan kaidelerle
aşağıda son bulmaktadır. Hürrem Şah’ın burada ne kadar yaratıcı düşünceye sahip mimar olduğu da
görülmektedir (Kuban, 2010). Taç kemerlerin ana formunun hiç bozulmadan başlayıp bitmesi tek örnektir
ve ne aynı dönemlerde, ne öncesinde böyle bir mimari yapı uygulaması yoktur (Kuban, 2003).
Darüşşifa Taç Kapısında yapılan bezemelerde; palmetler, asimetrik yapraklar, zengin silme takımlar,
daireler içerisine yerleştirilmiş figürler, güneş diskleri, yıldızlar, hilaller, geometrik motifler ve yazılar
bulunmaktadır. Bezemelerde ustalar evvela dış atları uygulamışlar daha sonra iç hatları işlemişlerdir,
incelendiğinde yarım kalmış birçok bezeme göze çarpmaktadır. Muhtemelen Hürrem Şah vefat etmiş ve
diğer heykeltıraşlar devam etmişler fakat tamamlanamamış bir görüntü ortaya çıkmıştır. Buna rağmen
İslam sanatında eşi benzeri olmayan bir yapı ve bezemelere sahiptir.
Taç kapının üzerinde iki geniş, bir dar alan içerisinde dönen bezemeler; üst kısımda daha sade ve
geometrik, alt kısımda ise daha detaylı bitkisel motiflerden oluşmaktadır (Resim 3). Taç kemerin hemen
altında 22 adet yıldız bulunmaktadır. Bu yıldızlar eserin banilerinin yirmi ikinci kuşaktan Hz. Muhammed
5
https://www.youtube.com/watch?v=tjZsSUYZDgI
119
Subic Bay Freeport Zone, PHILIPPINES
December 12-13, 2020
4. ASIA PACIFIC INTERNATIONAL CONGRESS ON
CONTEMPORARY STUDIES
(sav) in torunu olmasını temsil ederken, diğer taraftan da ve Selçukluyu temsil eden motif olarak
uygulanmıştır (Resim 4).
Yıldız motiflerinin hemen altında, kapının üzerinde bulunan silindirik denge sütunundaki motifler İslam
geleneği oluşmadan evvel Orta Asya mimarisinde bulunmaktadır (Kuban, 2010). Bu denge sütunu ve batı
kapısında bulunan iki adet denge sütunu, yapının depremde yerinden kayıp kaymadığını, zarar görüp
görmediği kontrol etmek için uygulanmıştır (Resim 5). Alttan ve üstten mıknatıs sistemiyle kendi kendine
dönmesi sağlanmış olan sütunun alt kısmında kat kat uygulanmış palmetler, üzerinde Rumi motifleri
içerisinde bulunduran enine ve boyuna geometrik şekiller ve üst tarafta altıgen yıldızlar bulunmaktadır.
Zaman içerisinde motiflerde ve bezemelerde tahribat oluşmuştur, bezemeler kırılmış, motifler
belirginliğini yitirmiştir. 1939 Erzincan depremine kadar dönen sütun, depremden sonra yerinden
oynadığı için dönmemiştir. Bundan da anlaşıldığı üzere bina yerinden oynamıştır. Denge sütununun sağ
ve sol tarafında İslamiyet’in simgesi olan hilaller içerisinde “Süleyman mührü” olarak adlandırılan altıgen
yıldız yerleştirilmiştir ve Orta kısmında motiflerle haç işareti işlenmiştir. Anlamına gelince; bu şekilde
din fark etmeksizin herkese açık bir şifahane olduğunu ifade edilmiştir (Resim 6).
Resim 2: Darüşşifa Kapısı
120
Subic Bay Freeport Zone, PHILIPPINES
December 12-13, 2020
4. ASIA PACIFIC INTERNATIONAL CONGRESS ON
CONTEMPORARY STUDIES
Resim 3: Tac Kemerin Etrafını Dönen Bordür Bezemeler
Resim 4: Yirmiiki Adet Yıldız Motifi
121
Subic Bay Freeport Zone, PHILIPPINES
December 12-13, 2020
4. ASIA PACIFIC INTERNATIONAL CONGRESS ON
CONTEMPORARY STUDIES
Resim 5: Denge Sütunu
Resim 6: Süleyman Mührü
Süleyman mührünün hemen yanında sağ ve sol tarafta hilal içerisinde, geometrik Selçuklu yıldızı
şeklinde Güneş diski yer almaktadır (Resim 7).
Denge sütunu ve pencerenin alt kısmında sülüs yazı ile yazılmış üç satırlık kitabesinde; “Emare emir
verdi Allah’ın rahmetine muhtaç, turan aciz ve zayıf kul, Fahrettin Behram şahın kızı Turan Melek
tarafından bu şifa yurdunun yapılması 626 hicri aylarının birinde emir verildi, Allah saltanatını daim
etsin” yazmaktadır (Resim 8), (Ülgen, 1962).
Darüşşifanın batı cephesi silmeli sivri kemerlerle sınırlandırılmıştır. Gotik etkisi olan portalde, caminin
batı kapısında olduğu gibi yüzeysel, kuzey kapısında olduğu gibi yüzeyden taşan geometrik desenler
bulunmaktadır. Portalin kuzey alt kısmında, iki yanda silmeli üçgenlerle sınırlandırılmış olan yüzeyde iki
insan figürü bulunmaktadır (Durukan 1998). Sütunların ortasında sağ ve sol tarafta sanki üç boyutlu gibi
kadın ve erkek başları bulunmaktadır. Ziya Gökalp’in Türk Medeniyetleri Tarihi’nde dediği gibi; Hakan
ve Hatun, Gök ile Yer çocuklarıdır ve Güneş ana ve Ay ata onların temsilcileridir. Bu durumda başlardan
erkek olan Ay, kadın olanı Güneş’i temsil etmektedir. Kutadgu Bilig’de; Güneş Adaleti, Ay gücü temsil
etmektedir. Türklerin Kün-Ay ikilisine referans olabileceği gibi, yapı külliyesinin banilerini de işaret
ettiği düşünülmektedir. Bu figürler yüksek kabartma tekniği ile işlenmişlerdir. Şifahanede farklı
noktalarda geometrik motifler içerisinde insan figürleri de bulunmaktadır (Resim 9-10-11), (Kuban,
2003).
Kapıda bulunan bütün yapraklar, palmetler bitirilmemiştir. Bazıları tamamen dış hatlarıyla içi
bezenmeden bırakılmış, bazılarında ise bir miktarda da olsa işçilik uygulanmıştır (Resim 12). Kapının
güneyde bulunan kaide yenileme geçirmiştir. Geometrik örgülerle ve bitkisel motiflerle uygulanmış
bezemeler bulunmaktadır (Resim 13).
122
Subic Bay Freeport Zone, PHILIPPINES
December 12-13, 2020
4. ASIA PACIFIC INTERNATIONAL CONGRESS ON
CONTEMPORARY STUDIES
Resim 7: Hilal ve Yıldızdan Oluşan Güneç Diski
Resim 8: Kapı Üzerindeki Kitabe
Resim 9: Turan Melek Büstü
Resim 10: Ahmet Şah Büstü
123
Subic Bay Freeport Zone, PHILIPPINES
December 12-13, 2020
4. ASIA PACIFIC INTERNATIONAL CONGRESS ON
CONTEMPORARY STUDIES
Resim 11: İnsan Figürleri
Resim 12: Yarım Kalan Bezemeler
Resim 13: Geometrik Geçmeler ve Bitkisel Motifler Bulunan Kaide
124
Subic Bay Freeport Zone, PHILIPPINES
December 12-13, 2020
4. ASIA PACIFIC INTERNATIONAL CONGRESS ON
CONTEMPORARY STUDIES
Resim 14: Sütunlar Bulunan Geometrik Geçmeler ve Bitkisel Motif Şeritleri
Denge sütununun hemen altındaki kitabeden sonra yer alan bezemelere dönüldüğünde dokuz adet altıgen
içerisinde geometrik motifler görülmektedir. Bu altıgenlerin hemen yanlarında yine ii bitkisel bezemeli
küçük altıgenler vardır; ortada dört adet, yukarda, aşağıda ve yanlardaki yarım altıgenler ile yine toplam
dokuz adet bulunmaktadır. Türkler ’de kutsal rakamdır. Dokuz Tuğ, Dokuz Oğuz, Dokuz Boy, Dokuz
Yer, Dokuz Gök gibi anlamlandırılmaktadır6 (Resim 15). Bu dokuz adet bezemelerin sağından başlayıp
solunda bitecek şekilde kapının etrafını da çevreleyen, günümüz tipografi sanatıyla bağdaşabilecek, logo
gibi bir görsel oluşturan geometrik yazı geçmektedir. Bu yazıda Besmele yazıldığı düşünülmektedir.
Yazının bittiği noktada işlenmesi tamamlanmamış bir palmet motifi bulunmaktadır. (Resim 16-17-18).
Bu Palmet motifleri aynı zamanda mitolojide gecen ve tüm dünya kültürlerinde yeri olan hayat ağacı
motifinin de stilize edilmiş halidir. Bilindiği üzere hayat ağacı insanın hem bu dünya hem de ölümden
sonraki yaşamını ve cennet arzusunu temsil etmektedir.
Süleyman Mührünü temsil eden motifin alt yanında dikdörtgen bir form içerisinde bitkisel motifli
bezemeler bulunmaktadır (Resim 19). Bu motiflerin tek tek ve daha detaylı araştırılması gerekmektedir.
Ecdad yapmış olduğu her bir esere simgeler ve sembollerle anlamlar yüklemişlerdir. Kapının er iki
tarafında alttan üstte doğru yarım daire şeklinde kademeli olarak yükselen mukarnaslı, kabartmalı taş
oymalarda, üçgen formların içerisine bitkisel motifler uygulanmıştır. Alt uç kısmı kalem gibi
sivriltilmiştir ve sanki o uçtan aşağıya doğru borular indirilmiş gibi görülmektedir (Resim 20).
6
9 Sayısı, https://tr.wikipedia.org/wiki/9_(say%C4%B1)
125
Subic Bay Freeport Zone, PHILIPPINES
December 12-13, 2020
4. ASIA PACIFIC INTERNATIONAL CONGRESS ON
CONTEMPORARY STUDIES
Resim 15: Dokuz Adet Altıgen Bezemeler
Resim 16-17-18: Zemini Bitkisel Motiflerle Bezeli Geometrik Yazı
126
Subic Bay Freeport Zone, PHILIPPINES
December 12-13, 2020
4. ASIA PACIFIC INTERNATIONAL CONGRESS ON
CONTEMPORARY STUDIES
Resim 19: Süleyman Mührü ve Bezeme
Resim 20: Kapının Sağ ve Sol Tarafındaki
Mukarnaslı Kabartma
Sanat tarihi uzmanı Alman Traugott Wöhrlin farklı zamanlarda Divriği Ulu Cami ve Darüşşifası’na
gelmiştir ve kaleme aldığı; Divriği Bir Cami ve Darüşşifa ile karşılaşmalar adlı seyahatnamesinde;
“Divriği Ulu Caminde sanatçılar duygularını ifade etmekte yalnızca Taç kapılarında kullanmışlardır
böylece Allah’ın kavranılmaz sonsuzluğunu ve huzuruna böyle özel bir yerden geçirilerek çıkmanın
önemini düşünmüşlerdir.”7
Doğan Kuban’ın dediği gibi: “Eşi yok, heykel gözüyle bakmak lazım müzeye kaldırılması lazım ama
sığmaz, Topkapı sarayındaki kutsal emanetler gibi saklanması gerekmektedir.”
Sonuç
13. yy. Türk mimari sanatının başyapıtlarından biri olan Divriği Ulu Cami ve Darüşşifası, ilk olarak bir
Japon turist kafilesi tarafından keşfedilmiştir. Her konuda tek olan bu eser; ne Anadolu’da ne de diğer
İslam ülkelerindeki bezeme üslubuna yakın değildir. Gotik ve barok etkisi de görülmektedir ki, yapı
yapıldıktan 50 sene sonra Avrupa’da gotik ve barok üslubu ortaya çıkmıştır denilebilir. Divriği Ulu Cami
ve Darüşşifasındaki kullanılan bezemeler neredeyse üç boyutludur diğer üç kapıya nazaran motifler yarım
kalmıştır. Buradan da mimar Hürrem Şah’ın vefat ettiği ve diğer mimar ve sanatkârların detayları
tamamlayamadıkları düşünülmektedir.
Divriği Ulu Cami ve Darüşşifasındaki taç kapılar hakikate acılan yolun tasvirleri gibidir. Allah aşkına ve
varlığın ebedi sonsuzluğa vurgu yapılmaktadır. Tüm tasvirlerde, motiflerde Allah’ın birliğine yapılan bu
vurgu mimari süslemelere ilahi mesajlar şeklinde yedirilmiştir. Aynı zamanda Türk ve Türklük adına da
bezemeler de sembollerle uygulanmıştır.
7
https://www.kilsanblog.com/unesco-dunya-mirasi-mimari/divrigi-ulu-cami-darussifasi/
127
Subic Bay Freeport Zone, PHILIPPINES
December 12-13, 2020
4. ASIA PACIFIC INTERNATIONAL CONGRESS ON
CONTEMPORARY STUDIES
Yüzyıllardan beri üç boyutlu duran yapı Evliya Çelebi’nin “Methinde diller kısır, kalem kırıktır” diye
anlattığı İslam mimarisinin başyapıtlarından biridir ve aynı zamanda TC Cumhurbaşkanlığı makamının
da koruması altındadır.
Kaynaklar
Arık, Oluş. (2007). “Anadolu Selçuklu Toplum Hayatında Çini”, Anadolu Türk Devri Çini ve Seramik
Sanatı, Ed. Gönül Öney- Zehra Çobanlı, Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara, 29-72.
Kuban, Doğan. (2003). Divriği Mucizesi, Selçuklular Çağında İslam Bezeme Sanatı Üzerine Bir Deneme,
Yapı Kredi Yayınları-1542, Sanat-58, İstanbul.
Kuban, Doğan. (2010). Cennetin Kapıları, Divriği Ulu Camisi ve Şifahanesinde Hürrem Şahın Yontu
Sanatı, Yapı- Endüstri Merkezi Yayınları, İstanbul.
Öney, Gönül. (1976). Türk Çini Sanatı, Yapı Kredi Yayınları, İstanbul.
Sakaoğlu, Necdet. (2017). Yitik Bir Anadolu Beyliği Mengücekoğulları, Alfa Yayınları, İstanbul.
Yetkin, Suut Kemal. (1965). İslam Mimarisi, Ankara Üniversitesi Basımevi, Ankara.
Durukan, Aynur. (1998). Anadolu Selçuklu Sanatında Kadın Baniler, Vakıflar Dergisi, Sy. 27, S. 15,
Ankara.
Özkul, Kifayet. (2019). Hayat Ağacı Temalı Çini Pano, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Sosyal
Bilimler Enstitüsü, Geleneksel Türk Sanatları Ana Sanat Dalı, Eski Çini Onarımları Programı, (Yüksek
Lisans Tezi). İstanbul.
Özkul, Kifayet (2020), “Sivas Divriği Ulu Cami Ve Darüşşifası Bezemeleri”, Uluslararası İdil - Ural Ve
Türkistan Araştırmaları Dergisi (Ijvuts), Cilt 2, Sayı 3, s. 56-81.
Ülgen, Ali Saim. (1962).”Divriği Ulu Camii ve Dar’üş-Şifası”, Vakıflar Dergisi, 5, 93-98.
https://www.sanatinyolculugu.com/divrigi-ulu-camii/
http://sivas.bel.tr/icerik/38/12/sivasimiz.aspx
http://www.sivas.bel.tr/Files/tur/divrigiulu/Untitled.html
https://tr.wikipedia.org/wiki/9_(say%C4%B1)
https://www.kilsanblog.com/unesco-dunya-mirasi-mimari/divrigi-ulu-cami-darussifasi/
128
Subic Bay Freeport Zone, PHILIPPINES
December 12-13, 2020