Social Sciences
ISSN: 1308-7444 (NWSASOS)
ID: 2019.14.3.3C0188
Status : Research Article
Received: 07.02.2019
Accepted: 10.07.2019
Enes Bal
Necmettin Erbakan University, enesbal@hotmail.com, Konya-Turkey
Özlem Delal
Ondokuz Mayıs University, ozlemdelal@windowslive.com, Samsun-Turkey
DOI
http://dx.doi.org/10.12739/NWSA.2019.14.3.3C0188
ORCID ID
0000-0002-6426-9426
0000-0002-3653-5838
CORRESPONDING AUTHOR
Enes Bal
SİYASAL BİLGİLENMEDE TWITTER KULLANIMI ÜZERİNE PANORAMİK BİR
DEĞERLENDİRME
ÖZ
İnsanlığın tarihsel yolculuğunda siyaset olgusu, her daim
toplumsal yaşamın merkezi bir konumunda yer almıştır. Siyaset ile
toplum arasındaki ilişkinin önemli bir boyutunu ise siyasal bilgilenme
oluşturmaktadır. Bireylerin politik konu ve sorunlarda doğru bilgiye
sahip olmasında ise medyanın rolü büyüktür. Uzunca bir süre geleneksel
medya üzerinden sağlanan politik bilgi akışı artık internet tabanlı
sosyal medya üzerinden de gerçekleştirilmektedir. Geleneksel medya ile
kıyaslandığında birçok kolaylığı beraberinde getiren sosyal medya,
insanların önceden geleneksel iletişim kanalları üzerinden giderdiği
siyasal
bilgilenme
noktasındaki
ihtiyaçlara
cevap
vermektedir.
Bilimsel gözlemi esas alan literatür taraması yöntemi üzerinden inşa
edilen bu çalışma ise siyasal bilgilenme sürecinde sosyal medyanın
rolünü
Twitter
örneği
üzerinden
tartışmaktadır.
Konu
üzerine
gerçekleştirilen güncel araştırma örnekleriyle desteklenen çalışmada,
metin odaklı bir sosyal ağ olan Twitter’ın kullanıcıların siyasal
bilgilenme amacıyla başvurdukları önemli bir sosyal medya ortamı
olduğu ortaya konmuştur.
Anahtar Kelimeler: Siyaset, Siyasal Bilgilenme, Yeni Medya,
Twitter, Sosyal Medya
A PANORAMIC EVALUATION ON TWITTER USE IN THE POLITICAL INFORMATION
ABSTRACT
In the historical journey of humanity, the phenomenon of
politics has always been at the center of social life. Political
knowledge constitutes an important dimension of the relationship
between politics and society. Media plays an important role in
individuals' having the right information on political issues and
problems. Compared to traditional media, social media brings many
conveniences and responds to the needs of the political information
that people have previously gone through traditional communication
channels. This study, which was built on the method of literature
review based on scientific observation, discusses the role of social
media in the process of political information through the example of
Twitter. The study, supported by current research examples on the
subject, revealed that Twitter, a text-oriented social network, is an
important social media environment that users apply for political
information.
Keywords: Politics, Political Information, New Media,
Twitter, Social Media
How to Cite
Bal, E. ve Delal, Ö., (2019). Siyasal Bilgilenmede Twıtter Kullanımı Üzerine Panoramik
Bir Değerlendirme, Social Sciences (NWSASOS), 14(3):118-132,
DOI:10.12739/NWSA.2019.14.3.3C0188.
Bal, E. ve Delal, Ö.,
Social Sciences (NWSAENS), 3C0188, 2019; 14(3):118-132.
1. GİRİŞ (INTRODUCTION)
Tarihsel süreç içinde teknolojik gelişmelere bağlı olarak
gelişen kitle iletişim araçları dünden bugüne toplumların yapısında
önemli birçok değişikliğin yaşanmasına neden olmuştur. Bireysel yaşam
pratiklerinden sosyal yaşam pratiklerine, sosyo-kültürel yapıdan
siyasal yapıya kadar tüm toplumsal yapıyı derinden etkileyen medya bu
sebeple günümüz tartışmalarının temel konuları arasında bulunmaktadır.
Bu bağlamda modern toplumlarda medya kullanım oranlarının hızlı
artışı, medyanın birçok insan için en temel boş zaman aktivitesi
haline gelmesi, her türlü bilgiye medya vasıtasıyla ulaşabiliyor
olmaları ve bunun karşılığında da medyanın birçok ürün ve bilgiyi kısa
bir zaman diliminde çok geniş kitlelere ulaştırabilmesi (Türkmenoğlu,
2017:1) medyanın özellikle siyasalar konulardaki önemini arttırmıştır.
Bireylerin siyasal konular ve sorunlara ilişkin edineceği
bilgiler ve haberler, kitle iletişim çağında dolaylı bir hale
gelmiştir.
Bu
durumda
seçmenler,
siyasal
gündemleri
medyanın
kendilerine hazırladığı imajlar üzerinden almaktadırlar. Bu dönüşüm,
geniş seçmen kitlelerinin siyasal alandaki faaliyetleri, gelişmeleri,
tartışmaları ve gündemleri medya diliyle kavramasıyla sonuçlanmıştır.
Dolayısıyla kitle iletişim araçları tarafından üretilen bilgiler ve
imajlar
bireylerin
zihin
dünyasını
inşa
eder
hale
gelmiştir
(Damlapınar ve Balcı, 2014:44-45).
Kitle iletişim alanında yaşanan baş döndürücü teknolojik
gelişmeler, özellikle internet teknolojisinin yaygınlaşmasıyla siyaset
konusunda medyayı odak noktası haline getirmiştir. Geleneksel medyanın
bir takım eksikliklerini ortadan kaldıran, daha etkileşime açık bir
iletişim
anlayışını
gündeme
getiren
internet
teknolojileriyle
özellikle siyasal hayata çok da ilgi duymayan seçmenlerin ilgilerinin
siyasete çekilmesinde, politik konular hakkında bilgi sahibi olan,
tartışan ve siyasal katılım çerçevesinde bunu hayata geçiren bir
seçmen profilinin kazanılmasında önemli katkıları olmuştur (Balcı vd.,
2013:20).
Günümüzde
geleneksel
medyaya
eklemlenen
internet
teknolojisine dayalı yeni medya unsurları ile birlikte siyasal
bilgilenme sürecinde de bir dönüşüm yaşanmaya başlamıştır. Geleneksel
medyanın yapısal özellikleri düşünüldüğünde kısıtlayıcı ve tek yönlü
iletişim, yeni medya araçlarıyla birlikte çift yönlü ve etkileşime
izin veren bir boyuta evrilmiştir.
2. ÇALIŞMANIN ÖNEMİ (RESEARCH SIGNIFICANCE)
Ülkelerin alt yapı imkanları genişleyip internet kullanımı
yaygınlaştıkça, her alanda olduğu gibi siyasal iletişim amaçlı olarak
da internetin kullanımı giderek artmıştır. Günümüzde internet hemen
hemen
tüm
siyasal
aktörler
tarafından
aktif
bir
biçimde
kullanılmaktadır. Bu kullanımda klasik web sitelerinden iletilerin
aktarılmasının yanında “sosyal medya” adı altında toplanabilecek web
2.0 tekniğine dayalı Facebook, Youtube, Blog, Twitter gibi iletişim
biçimleri de geçtiğimiz 20 yıl içinde yoğun olarak kullanılmaya
başlanmıştır (Aziz, 2015:77). Özellikle sosyal medya araçları içinde
Twitter, son dönemlerde siyasal partiler ve adaylar tarafından
alternatif bir kanal olarak tercih edilir hale gelmiştir. Bu çalışma
ise bir sosyal medya uygulaması olarak Twitter’ın siyasal bilgilenme
sürecinde ne şekilde kullanıldığının bir panoramasını ortaya koymayı
amaçlamaktadır.
Bilimsel
gözlemi
esas
alan
literatür
taraması
yönteminin
kullanıldığı
çalışmada,
kavramsal
altyapı
oluşturmak
amacıyla öncelikle toplumsal yaşamda siyasetin birey açısından ne
anlam ifade ettiği özetlenmiştir. Ardından çalışmanın ana sorunsalı
olan siyasal bilgilenme kavramı açıklanmış; bu kavramın geleneksel
medya, yeni medya ve Twitter uygulamasıyla ilişkisi ortaya konarak
119
Bal, E. ve Delal, Ö.,
Social Sciences (NWSAENS), 3C0188, 2019; 14(3):118-132.
konu alanyazındaki önemli bazı araştırmalar ekseninde ele alınmaya
çalışılmıştır.
Bu çalışma, siyasal bilgilenmenin geleneksel medya ve yeni medya
üzerinden
nasıl
gerçekleştiğini
teorik
düzeyde
ortaya
koymayı
amaçlamaktadır. Bu kapsamda bir sosyal medya uygulaması olarak
Twitter’la sınırlandırılan çalışma, alternatif bir mecra şeklinde
hayatımıza giren sosyal medyanın geleneksel medya ile kıyaslanması ve
bunun siyasal bilgilenmeyle ilişkilendirilmesi yönüyle önemli kabul
edilmektedir.
3. TOPLUMSAL YAŞAMDA SİYASET OLGUSU
(THE PHENOMENON OF POLITICS IN SOCIAL LIFE)
Siyaset, en geniş anlamda bireylerin yaşamlarını düzenleyen,
genel
kuralları
oluşturmak,
korumak
ve
değiştirmek
için
gerçekleştirdikleri faaliyetler bütünüdür. Bu çerçevede siyaset,
çatışma ve uzlaşma olgularını da kapsayan karmaşık bir düzlemde
bulunmaktadır. Bir taraftan rakip fikirlerin, farklı isteklerin,
çatışmaya konu olan ihtiyaçların ve çıkarların varlığı, insanların
beraberce muhatap olduğu kurallar hakkında hem fikir olmamalarını
beraberinde getirmektedir. Diğer yandan, bu kurallar üzerinde etkili
olmak veya onların yürürlükte kalmasını sağlamak için birlikte
çalışmayı ve elbirliği etmeyi zorunlu kılmaktadır. İşte bu nedenle
siyaset kavramı, genellikle rakip görüşlerin ve birbirleriyle rekabet
halindeki çıkarların uzlaştırıldığı bir çatışmayı çözme süreci olarak
tarif edilmektedir (Heywood, 2006:2). Girift siyasal sorunların ve
çatışmaların çözüme ulaştırılması ise mikrodan makroya, bireyden
topluma uzanan geniş bir etkileşim ve asgari bir konsensüsün
sağlanması neticesinde ortaya çıkmaktadır.
Nitekim “birey, toplum ve siyaset” birbirleriyle karşılıklı
ilişki içinde olan temel kavramlardır. Toplumdan izole edilmiş bir
bireyin
kendi
başına
yaşamını
sürdürebilmesi
mümkün
değilken,
bireylerarası etkileşimin olmadığı bir toplum yapısı da düşünülemez.
Bütün bu birbirine bağlı ilişkiler ise kaçınılmaz olarak siyaset
olgusunu beraberinde getirmektedir. Çünkü bireylerin ortak yaşam
alanını
birlikte
kullanma
zorunluluğu
birtakım
sorunları
ve
ihtiyaçları ortaya çıkarmaktadır. Bu sorunları çözme iddiasındaki
siyaset kurumu ise dünden bugüne sosyal yaşamın önemli bir gereği
olarak karşımızda durmaktadır (Türkmenoğlu, 2017:9).
Siyaset ve toplumsallık arasındaki karşılıklı ve kaçınılmaz
ilişki Eflatun’dan beri gereklilik olarak bilinmektedir. Tarihsel
süreçte toplumsal yapılar siyasal bir örgütlenme ile ortaya çıkmış ve
o kolektif yapı adına birileri karar almış, bunları uygulamış,
kaynakları toplamış ve dağıtmıştır. Dolayısıyla tüm bu süreçleri ve
karar vericileri belirleme işi siyasal bir nitelikte gerçekleşmiştir.
Bu açıdan değerlendirildiğinde toplumsal yaşam içinde siyasetin
başkalarının hayatlarını etkileme anlamında en iddialı, toplumsal
ilişkilere getirdiği hiyerarşi ile de herkesi anlamlı bir bütünün
işlevsel unsurları haline dönüştüren bir olgu olduğu söylenebilir
(Bostancı, 2002:144-145).
Öz itibariyle bakıldığında farklı beklenti ve taleplere sahip
insanların bir arada yaşamasının bir sonucu olarak sorunları çözme
iddiasıyla
kendini
gösteren
siyaset
olgusunun
en
önemli
özelliklerinden biri de yönetilen pozisyonundaki kitlelerle temasın
sağlanmasıdır. Bu noktada sosyal bir varlık olarak insanın en önemli
gereksinimi olan bilgi ve haber ihtiyacının neticesinde ortaya çıkan
kitle iletişim araçları birçok işlevinin yanında siyasetin kitlelere
temas etmesinde ve yönetilenlerin yöneticilere seslerini duyurmasında
anahtar bir rol oynamaktadır. Bulduklu ve Karaçor’a göre özellikle
120
Bal, E. ve Delal, Ö.,
Social Sciences (NWSAENS), 3C0188, 2019; 14(3):118-132.
demokratik sistemlerde medyanın en önemli işlevinin bilgi vermek,
haberdar etmek olduğu düşünüldüğünde halk ile iletişim ve ilişkideki
etkinliği ile kamuoyu oluşturmadaki gücü daha iyi anlaşılmaktadır.
Toplumsal yapının değişmesi ile tarihsel süreçte önemli bir pozisyona
erişen halk, yöneticiler tarafından da aynı doğrultuda dikkatlerin
odağı haline gelmiştir (2019:41-42). Bu açıdan değerlendirildiğinde
demokratik rejimlerde, kitle iletişimi ile siyaset kurumları arasında
simbiyotik bir ilişki söz konusudur. Halkın doğru siyasal bilgilerle
donatılması sistemin etkinliği ve süreğenliği açısından önemli bir
konu
olarak
karşımıza
çıkmaktadır.
Bu
noktada
kitle
iletişim
araçlarından yayılan siyasal bilgiler toplumun gündeminde yer alırken
aynı zamanda tartışmalara da yön vermektedir. Böylece kamuoyunda
tartışılan konular daha fazla bilgi edinmeye imkan sağlamaktadır.
Sonuçta, siyasal açıdan daha fazla bilgiye erişen bireyler, siyasal
konularda daha bilinçli ve seçici bir noktaya yükselmektedir. Seçici
olan, konuyu bilen, tartışmalardan haberdar olan bireyler ise daha
rasyonel tercih yapabilmektedirler (Arklan ve Karakoç, 2013:333).
4. SİYASAL BİLGİLENME VE MEDYA (POLITICAL INFORMATION AND MEDIA)
İnsanlar, siyasal konulara ilgi ve önem noktasında farklı
noktalarda yer almaktadırlar. Bazı bireylerin siyasal konular ve
meseleler daha çok ilgisini çekerken, bazıları ise siyasal konulara
neredeyse hiç ilgi duymamaktadır. Siyasal konular karşısında aktif ya
da pasif insanlar bir şekilde rol alırlarken, siyaset kurumuna
ilgileri ne düzeyde olursa olsun, siyasal iktidarın aldıkları kararlar
herkesi etkilemektedir. Siyasal eylem ya da siyasal davranış en
temelde bireylerin siyasallıklarını dışa vurmaları, siyasallıkları
temelinde yaşamlarını sürdürmeleri anlamına gelmektedir. Burada insan
ile siyaset arasındaki ilişkinin boyutunun nasıl ele alınacağı konusu
önemli bir mesele olarak öne çıkmaktadır (Akın, 2009:74-75).
İnsan dünyaya geldiği zaman, geldiği toplumun özelliklerini,
kültürünü ve kendisinin kimliğini bilmesi mümkün değildir. Kişinin
siyasal değer, inanç ve tutumları belirli bir zaman içinde ortaya
çıkmaktadır (Bektaş, 2007:69). Bu noktada topluma yeni katılan
bireylerin siyasal sistemde rol oynayabilecek birer aktör haline
gelmeleri siyasal insan olarak yetişmeleriyle mümkün olmaktadır.
Toplumsallaşmanın bir boyutu olarak siyasal toplumsallaşma süreci
içinde bireyler, sistemdeki rolünü öğrenmiş birer siyasal insan haline
gelmektedir. Bu süreçte bireyler siyasal sistemin değerlerine,
kurallarına, inançlarına, eğilimlerine ve davranışlarına yönelik
bilgiyle donatılırlar. Dolayısıyla doğduğunda siyasal sistemle ilgili
hiçbir şey bilmeyen bireyler, zamanla ait olduğu toplumun siyasal
değerlerini, inanç ve kurallarını öğrenmiş hale gelmektedirler. Belli
bir bilgilenme aşamasından sonra birey, sistem içinde nasıl rol
oynayacağından ve ne tür eylemlerde bulunacağından haberdar olmaktadır
(Dursun, 2013:97).
Bu bağlamda bilgi, anlamlı karar vermede önemli bir unsurdur.
Nitelikli
demokratik
kararlar
almak
için
doğru
politik
bilgi
gereklidir. Dolaylı demokrasi, esas olarak seçilen temsilciler
tarafından alınan kararlara dayanmasına rağmen, vatandaşların politika
hakkında
uygun
bilgiye
sahip
olmaları
ve
anlamlı
bir
oy
kullanabilmeleri
için
politik
oyunun
kurallarını
anlamaları
gerekmektedir (Grönlund, 2007:397). Bu bağlamda bireyin siyasal
toplumsallaşma içerisinde sisteme akreditasyonunun gerçekleşmesi ve
yaşadığı topluma yabancılaşmaması adına asgari düzeyde de olsa siyasal
bilgilenmeye ihtiyaç duymaktadır. Siyasal katılmanın da bir boyutunu
oluşturması noktasında anahtar bir kavram olarak karşımıza çıkan
siyasal bilgilenme, kısaca “politik olaylar ve sorunlar hakkında bilgi
121
Bal, E. ve Delal, Ö.,
Social Sciences (NWSAENS), 3C0188, 2019; 14(3):118-132.
sahibi
olma”
anlamına
gelmektedir.
Bireyin
özellikle
seçim
dönemlerinde partilerin ve adayların kampanyalarına ilişkin bilgilere
sahip olması, demokratik sistemin sağlıklı işlemesi adına önemli bir
basamak olarak değerlendirilmektedir.
Diğer taraftan siyasal bilgilenme, sadece seçim dönemlerinde
değil, bütün siyasi süreçlerde sahip olunması gereken bir yurttaşlık
hakkı olarak değerlendirilmektedir. Seçim yapma işi, seçenekler
arasından birinin tercih edildiği bilinçli bir eylemdir. Kişilerin
sağlıklı bir eylemde bulunabilmesi ise ancak doğru bir siyasal
bilgilenme sayesinde olabilmektedir. Özellikle temsili demokratik
sistemler içinde gerçekleştirilen seçim süreçlerinde, toplumdaki
politik ilgiyi üst noktalara taşımak suretiyle yurttaşları kendilerini
en iyi biçimde temsil edecek politik aktörleri belirlemek için siyasal
bilgi edinmeye yönlendirilmektedir (Kutlu, 2005:2).
Siyasal iktidarı belirlemek için sandığa giden seçmenlerin bu
süreçte en çok ihtiyaç duyduğu unsurlardan bir tanesi siyasal
bilgidir. Siyasal bilginin elde edilmesi ise ancak sağlıklı bir
siyasal iletişimin hayata geçirilmesiyle mümkün olmaktadır. Ancak
siyasal
elitler
çoğunlukla,
kendileriyle
ilgili
bilgileri
ve
gelişmeleri kendi kontrolleri altında tutma eğilimi taşımaktadırlar.
Dolayısıyla seçmenlere tam olarak bilgi aktarımı yapmadan halkın
tutumlarını ve oylarını kendilerine yönlendirmeye çalışmaktadırlar
(Özkan, 2004:106).
Siyasal bilgilenme, bireyin yönetimi altında olduğu yapıya dair
bilgi akışının sağlanması kadar siyasal katılım sürecini de derinden
etkilemektedir. Siyasal katılımın farklı boyutlarına etki eden siyasal
bilgilenme, bireyin her türden siyasal konulara ve sorunlara ilgi
düzeyiyle birçok yönden ilişkilidir. Siyasal ilgi siyasal olayları,
siyasal sistemin işleyişini ve siyasal kararların alınmasını düzenli
olarak izleme eğilimidir. Siyasal olayları ve siyasal sistemin
işleyişini yakından takip eden bireyler, ilgi duymayanlara göre
politik konulara ilişkin daha derinlikli bilgiye vakıf olmaktadırlar.
Zira siyasal ilgi, bir taraftan siyasal bilgilenmeyi sağlarken, bir
yandan da bireyin siyasal sisteme katılmasının önünü açan bir
katalizör şeklinde işlev görmektedir (Kalaycıoğlu, 1983:43).
Siyasal
ilginin
ve
dolayısıyla
siyasal
bilgilenmenin
gerçekleşmesinde ise normatif anlamda medya hayati bir unsur olarak
karşımıza çıkmaktadır. Demokratik siyasal sistemler içinde önemli bir
aktör olan medyanın, siyasal bilgi akışını sağlama, siyasal ilgiyi
ortaya çıkarma ve bunları siyasal katılıma dönüştürme gibi işlevleri
yerine getirerek bireylerin belirli bir siyasal yönelim kazanmasını
sağladığı görülmektedir. Bu süreçte medyanın ilettiği siyasal bilgiyi
alan bireyler bu bilgiler sayesinde siyasal değer, norm ve inançları
öğrenerek siyasal toplumsallaşma sürecine doğru adım atmaktadır.
Dolayısıyla medyanın bu noktada üstlendiği görev siyasete ilişkin
birtakım değer, norm ve davranışları bireylere aktararak bütün bu
değerlerin, normların ve davranışların uzun ya da kısa vadede
öğrenilmesini ve benimsenmesini sağlamaktır (Türkmenoğlu, 2017:3).
Medya, partiler ve adaylar için özellikle seçim dönemlerinde
kendilerini tanıtmak ve politik çözüm önerilerini seçmenlere anlatmak
adına işlevsel bir araçtır. Medya, seçim süreçlerinde siyasi partiler
ve adayları daha fazla gündemde tutarken aslında bir yönüyle de
seçmenlerin politik bilgi edinme gereksinimlerini de karşılamaktadır.
Seçmenler, özellikle seçim dönemlerinde medya üzerinden aktarılan
politik enformasyonlara daha fazla maruz kalsalar da sonuç itibariyle
siyasal bilgilenme hayatın her anını kapsayan çatı bir olgu olarak
değerlendirilmektedir (Balcı, vd., 2016:114-115). Bir diğer ifadeyle
122
Bal, E. ve Delal, Ö.,
Social Sciences (NWSAENS), 3C0188, 2019; 14(3):118-132.
siyasal bilgilenme süreci, kişinin yaşamının belli bir kesitini değil
neredeyse tamamını kuşatmaktadır.
Birey
siyasal
bilgilenme
sürecinde,
çeşitli
faktörlerin
etkisinde kalmaktadır. Günümüzde geleneksel medya araçlarının yanında
yeni
iletişim
teknolojilerinin
gelişimiyle
bu
süreç
daha
da
çeşitlenmiştir (Balcı, vd., 2019:1). Özellikle sosyal medyanın
hayatımıza girmesiyle siyasal bilgilenmede alternatif kanallar hayata
geçmiş ve bilgilenmenin boyutları da farklılaşmaya başlamıştır.
5. SİYASAL BİLGİLENME SÜRECİNDE SOSYAL MEDYANIN ROLÜ(THE ROLE OF
SOCIAL MEDIA IN THE PROCESS OF POLITICAL INFORMATION)
İletişim dünyasında, matbaanın icadıyla başlayan teknolojik
gelişmeler, telgraf, gazete, telefon, radyo, televizyon, iletişim
uyduları, bilgisayar ağları ve internetle günümüze kadar gelmiştir
(Güçdemir, 2012:372). Bilgi ve iletişim teknolojilerinde meydana gelen
bu gelişmelerin son evresi olan internet, sosyal yaşamın hemen her
anında gün geçtikçe daha da vazgeçilmez ve yaygın bir biçimde
kullanılan, toplumsal yaşam alışkanlıklarını ve davranışlarını kendine
özgü bir şekilde dönüştüren yeni bir kitle iletişim aracı olarak
karşımıza çıkmıştır. Eş zamanlı ve karşılıklı etkileşime dayalı bir
yapıya sahip olan dijital teknoloji ürünü bu yeni iletişim aracı,
internet üzerinden somutlaşmış ve özellikleri itibariyle toplumsal
iletişim sürecindeki rolünü sürekli arttırmış ve gün geçtikçe de
arttırmaya devam etmektedir (Göksu, 2016:1).
İnternetin serüveni, 20. yüzyıl ortalarında ABD’de askeri amaçlı
bir proje olan ARPANET isimli ağın iletişim alanında da önemli
avantajları barındırdığının fark edilmesi ve bu ağın ticarileştirilip
kişisel kullanıma elverişli bir hale getirilmesiyle başlamıştır
(Atabek,
2005:67-68).
1972
yılında
bir
konferans
aracılığıyla
kamuoyuna tanıtılan internet, üniversiteler başta olmak üzere, devlet
kuruluşlarına ve özel şirketlere kadar geniş bir alanda kullanıma
açılmıştır. ABD’deki faaliyetler devam ederken, Avrupa ve Uzak
Doğu’da, özellikle üniversiteler, araştırma merkezleri ve stratejik
resmi kurumlar arasında da bilgisayar ağları kullanılmaya başlanmıştır
(Güçdemir, 2012:373). İnternetin hayatımıza girdiği ilk yıllarda chat,
elektronik posta, internet sitesi gibi kavramlar popülerliğini
sürdürmekteydi. Web 1.0 olarak tanımlanan bu dönemde internet siteleri
kullanıcılara bilgi sunmakta, temel internet kullanıcılarının bu bilgi
yığınına
herhangi
bir
katkı
sağlaması
mümkün
olmamaktaydı.
Kullanıcıların çoğunluğu bir nevi sadece tüketici olduğu bu dönemde,
internette
bilgi
yayınlamak
yalnızca
teknik
beceriye
sahip
kullanıcılar tarafından yapılabilmekteydi (Bostancı, 2014:87). Yani
Web 1.0, kullanıcının içeriğe müdahale edemediği, sadece pasif bir
şekilde ekranı izleyebildiği bu dönem, günümüze oranla çok daha basit
bir internet teknolojisini ifade etmekteydi.
Kullanıcıların içeriğe
müdahale edebildiği ve karşılıklı etkileşimin gerçekleştiği Web 2.0
dönemi ise günümüzde kullandığımız internet sisteminin başlangıcını
anlatmak için kullanılmaktadır (Yıldırım ve Başer, 2016:180). Yeni
medya olarak adlandırılan bu web süreci zaman ve mekân kavramlarını
ortadan kaldırarak dünyanın bir ucundan diğer ucuna bilgi aktarımı ve
paylaşımını
saniyelerle
ifade
edilebilen
zaman
dilimi
içinde
gerçekleştirdiği gibi sonsuz bilginin arşivlenmesinde de büyük
kolaylıklar sağlamaktadır (Bostancı, 2013:1-2).
Yöndeşme,
kitlesizleştirme,
kullanıcıyla
etkileşim,
erişim
kolaylığı ve taşınabilirlik, hızlı ve ucuz olması, depolama ve arşiv
olanakları sayesinde, geleneksel medyaya oranla çok daha farklı
avantajları bulunan bu medya türü, sahip olduğu farklı özelliklere
sahip araçlar vasıtasıyla eğitim, eğlence, haberleşme, enformasyon,
123
Bal, E. ve Delal, Ö.,
Social Sciences (NWSAENS), 3C0188, 2019; 14(3):118-132.
ticaret gibi farkı amaçlarla da kullanılmaktadır (Şen, 2013:588).
Kullanıcıların içerik oluşturabilmesi ve oluşturulan içeriklere yorum
yapabilmesine de fırsat sunan yeni medyada, Web 1.0’da pasif olan
izleyici aktif konuma geçmiş, yeni iletişim teknolojilerinin günümüzde
yoğun bir şekilde kullanıldığı sosyal medya diye adlandırılan çeşitli
uygulamalar
geliştirilmeye
başlanmıştır.
Katılımcı
web
olarak
adlandırılan bu dönemde, kullanıcı temelli bir iletişim süreci
başlamış, kullanıcılar istediği herhangi bir ya da daha fazla sosyal
medya uygulamasında, kişisel profil hesabı oluşturarak içerik üretmeye
başlamış ve iletişim sürecine daha aktif katılmaya başlamıştır.
Kitle iletişimi açısından, haberleşme ve bilgi edinme, hayatı
kolaylaştırma, anlık paylaşım, kültür oluşturma ya da kültürleştirme
ve kamuoyu oluşturma gibi işlevleri bulunan yeni medya (Okur ve
Öztürk, 2015:217),
içerisinde sosyal ağ siteleri, fotoğraf ve video
paylaşım siteleri, bloglar, mikrobloglar, sanal yaşam simülasyonları,
wikiler gibi farklı özellikte uygulamalar barındırmaktadır. Bu
uygulamalardan en çok kullanılanlardan biri mikrobloglardır (Kara,
2013:73). Web 2.0 teknolojisiyle birlikte ortaya çıkan ve “web
günlüğü” olarak tanımlanan ve kişisel paylaşım üzerine kurulu güncel,
samimi
içeriklerin
yer
aldığı
sosyal
medya
ortamları
olarak
tanımlanman bloglardan farklı bir yapıya sahip olan mikrobloglar;
bloglarla kıyaslandığında anlık ve kısa içerikler sunmaya imkân
sağlayan uygulamaları ifade etmektedir. Dünyanın herhangi bir yerinde
meydana gelen gelişmeyi en hızlı biçimde duyurabilen mikrobloglar, bir
iki cümlelik sınırlı içerikle güncellenebilmeleri, cep telefonu gibi
mobil araçlarla kullanılabilmeleri sayesinde içeriğin hızlı bir
şekilde sunulmasına olanak tanımaktadır(Özutku vd., 2014:126-127).
Tarihsel olarak, tüm iletişim araçlarını ortaya çıkması ve
yaygınlaşması,
siyasal
iletişim
yöntem
ve
araçlarını
kökten
etkilemiştir (Doğu vd., 2014:29). Temel işlevlerinden biri haber ve
bilgi sağlamak olan kitle iletişim araçları siyasal bilgilenme
sürecinde de önemli bir araç olarak işlev görmektedir. Bu önem
doğrultusunda bireylerin tutum ve davranışlarını etkileyen ya da var
olan tutumları pekiştiren bir araç olan medya aynı zamanda; siyasal
katılım ve oy verme davranışı üzerinde de etkili bir faktör olarak
karşımıza
çıkmaktadır.
Özellikle
medyanın
gelişmesi
ve
yaygınlaşmasıyla, siyasal gelişmelerin büyük kitlelere kolaylıkla ve
eşzamanlı ulaşma olanağına sahip olması, siyasal bilgilenme açısından
oldukça önemlidir (Balcı vd., 2016:111).
Siyasal iletişim çalışmalarının ilk dönemlerinde kısıtlı bir
etkiye sahip olan yüz yüze iletişim yöntemi kullanılmış, daha sonra
kitle iletişim araçlarının gelişmesiyle bu mecralar siyasal iletişim
amacıyla kullanılmıştır. Son yıllarda ise, iletişim teknolojilerindeki
dönüşüm diğer alanlarda olduğu gibi siyasal iletişim alanında da
etkili olmuştur. Özellikle siyasetin medyaya taşınmasıyla birlikte
yeni
iletişim
teknolojileri
daha
etkin
şekilde
kullanılmaya
başlanmıştır (Fidan ve Özer, 2014:212). Gazete, radyo, televizyon gibi
kitle
iletişim
araçlarının
ardından
bilgisayar
ve
internet
teknolojilerinin gelişmesiyle ortaya çıkan ve kendinden önceki
iletişim araçlarının geleneksel olarak nitelendirilmesine neden olan
yeni
iletişim
ortamları
da son
dönemlerde
siyasal
bilgilenme
noktasında
önemli
bir
işlev
görmektedir.
Geleneksel
medyayla
kıyaslandığında birçok avantaja sahip olduğu gözlemlenen yeni medya
ortamları siyasal bilgilenme noktasında da niceliksel ve niteliksel
dönüşümlere sahne olmuştur.
İnternette yaşanan Web 2.0 devrimiyle birlikte sosyal medya
gelişmesinin gündelik hayattan siyasete her alanda hissedildiği
günümüzde artık siyasal iletişimin yöntemi de değişmektedir. Sosyal
124
Bal, E. ve Delal, Ö.,
Social Sciences (NWSAENS), 3C0188, 2019; 14(3):118-132.
medya vatandaşlar için yeni bir siyasallaşma aracı olarak göze
çarpmaktadır. Siyasete mesafeli vatandaşlar bile yaşanan olaylar
karşısında burada kendini ifade etme zorunluluğu hissetmektedir. Bu
yeni siyasal iletişim şekli sosyal medya merkezlidir ve sosyal
medyanın sunduğu imkânların etkin bir şekilde kullanılarak siyasal
iletişim
faaliyetlerinin
gerçekleştirilmesi
üzerine
kuruludur
(Bostancı, 2014:88). Siyasi aktörler ve seçmenlerin Web 2.0 diye
adlandırılan yeni medya ile birlikte bu ortamları kullanarak iletişim
kurmaları artış göstermiş, internet sitesi, elektronik posta, chat
gibi araçlar yerine artık Facebook, Twitter gibi sosyal medya
ortamları kullanılmaya başlanmıştır. Paylaşım, yorum, beğeni, tweet,
retweet gibi kavramlar popüler hale gelmiştir. Siyasiler gündeme dair
düşüncelerini onları seçmene en hızlı şekilde ulaştıracak olan sosyal
medyayı tercih ederek aktarmaktadır. Seçmen ile olan iletişimini medya
üzerinden sürdüren siyasetçilerin yerini, sosyal medya üzerinden
birbirleriyle ve vatandaşla iletişim kurmaya çalışan siyasetçiler
almaktadır. Öfkeler, tartışmalar, karşıt görüşler veya hemfikir olunan
konuları sosyal medyada daha geniş yer ayrılmaktadır. Medya karşısında
olduğundan emin olunan seçmenler, özellikle genç seçmenler artık
sosyal medyadadır (Bostancı, 2014:88).
Dolayısıyla sosyal medya ile birlikte gerek ulusal, gerek küresel
siyasi aktörlerin, yeni medya özellikle sosyal medya araçlarını yoğun
bir şekilde kullanımı yaygın bir pratik halini almıştır. Kullanıcılar
için kolay erişilebilir ve ucuz bir araç olan internet ve etkileşimli
sosyal medya (Babacan, 2015:71-72), sadece siyasilerin paylaşım
yaptığı bir ortam değil, siyasi konularda bilgi alma noktasında
seçmenlerin de kullandığı bir mecra olarak karşımıza çıkmaktadır.
Sahip olduğu yapısal özellikler nedeniyle yeni iletişim teknolojileri,
insanlara eskisine kıyasla çok daha fazla şey öğrenebilme, bilgiye
daha kolay ulaşabilme fırsatı sunmuştur (Aydoğan, 2010:15). Bilgiye
ulaşma noktasında zaman ve mekân ile ilgili engelleri ortadan kaldıran
bu
teknolojiler,
kullanıcının
enformasyon
kanalları
üzerindeki
kontrolün ve üretkenliğini arttırmıştır (Başer, 2010:43).
Siyasal iletişimin geleneksel teknikleriyle karşılaştırıldığında,
siyasetin farklı aktörlerine çeşitli olanaklar sağlayan yeni medya,
dijitallik,
etkileşimsellik,
kullanıcı
türevli
içerik
üretimi,
hipermetinsellik,
yayılım
ve
sanallık
gibi
özelliklerinden
faydalanmaktadır. Bu özellikler, seçmenin iletiye anında tepki
verebilmesini ve e-tartışma üzerinden siyasal iletişimin söylemsel
pratiklerine dâhil olabilmesini olanaklı kılmaktadır (Telli Aydemir,
2013:494). Öte yandan günümüzde ana akım medya, kâr amaçlı kurumlara
dönüşmüş, demokrasinin dördüncü kuvveti olarak yerine getirmesi
gereken kamu bilincine sahip olarak etik değerler çerçevesinde
toplumun sözcüsü olma, hükümet ve siyasetçilerden hesap sorma,
vatandaşı bilgilendirme ve haberdar etme, sivil toplumu güçlendirme
gibi görevinden uzaklaşmıştır. Son toplumsal olaylarda da ana akım
medyanın bu olayları haber yapmadığı, ancak iktidarların açıklama
yaptıktan sonra kısmen yansıttığı görülmüştür. Toplumun bilgi edinme
hakkını kullanamadığı böyle bir ortamda yeni medya teknolojileri
alternatif şeklinde ortaya çıkmış ve demokrasinin dördüncü kuvveti
olarak katılımcı demokrasinin güçlendirilmesinde üzerine düşen görevi
belli bir oranda da olsa yerine getirmektedir (Türk, 2013:58).
6. SİYASAL BİLGİLENMEDE TWİTTER’IN KULLANIMI
(USING TWITTER IN POLITICAL INFORMATION)
2006 yılında Amerikalı yazılım mimarı ve iş insanı JackDorsey
tarafından
kurulan
Twitter,
günümüzde
en
popüler
mikroblog
servislerinden biridir. İngilizce’de kuş cıvıldaması anlamına gelen ve
125
Bal, E. ve Delal, Ö.,
Social Sciences (NWSAENS), 3C0188, 2019; 14(3):118-132.
tweet adı verilen kısa mesajların gönderildiği ve başkalarının
gönderdiği
mesajların
okunabildiği
Twitter
(Sanlav,
2014:64),
kullanıcılara “Şu anda neler oluyor?” sorusunu sorarak, kullanıcıların
anlatmak istediklerini paylaşmalarına imkan sağlayan bir sosyal
paylaşım sitesidir. Bir iletişim ve bilgi ağı olan bu ortamda mesajlar
çoğunlukla halka açıktır. Herhangi bir konu sınırlamasının bulunmadığı
Twitter (Alper, 2012:57), 2017 yılında 140 olan karakter sayısını 2
katına çıkararak, kullanıcıların anlatmak istediklerini 280 karakterle
anlatabilmelerine olanak sağlamıştır. Temel mantığı var olan ana sayfa
üzerinden yürüyen Twitter’da, kullanıcının attığı tweetler, onu takip
eden kişilerin ana sayfasına düşmektedir. Böylece kullanıcının ana
sayfasında bir haber akışı oluşmakta ve buradan istediği gönderiyi
seçen Twitter kullanıcısı bunu paylaşarak kendisini takip edenlerin
sayfasında görülmesini sağlamaktadır. Kullanıcı bu sayede oluşan döngü
tweetlerin tüm ülkeye hatta tüm dünyaya yayılmasını sağlama imkânına
sahip olmaktadır (Sayar, 2016:350-351).
Türkçe dil seçeneğini 25 Nisan 2011’de kullanıcılara sunan
Twitter kendine özgü bir dil geliştirmiştir. Bu platformda kullanılan
“Tweet” kavramı, sosyal medyanın bir mikroblog uygulaması olan
Twitter’ın mesaj iletme kutusundan sınırlı karakterlerle ifade
edilebilecek iletiler olarak tanımlanmaktadır. Tweetler, kişi ve
kurumların mevcut durumlarını, görüşlerini ve gerçekleştirdikleri
uygulamaları aktarabildikleri takipçilerini harekete geçirici bir
bileşen olma özelliği taşımaktadır (Tarhan, 2012:83). Doğrudan mesaj
olarak
tanımlanan
“Direct
Message
(DM)”,
kullanıcıların
kendi
aralarında özel olarak mesajlaşması anlamına gelirken, “Retweet (RT)”
yeniden tweetlemek, yani paylaşılan bir gönderiyi kullanıcının kendi
sayfasında yeniden paylaşmasını ifade etmek için kullanılmaktadır. Bir
tweeti arşivlemek için kullanılan “Favorilere Eklemek (FAV) ifadesi
ise genellikle kullanıcının bir tweeti çok beğendiği veya çok önemli
bulduğu
durumlarda
arşive
kaydedip
daha
sonra
ona
yeniden
ulaşabilmesini
tanımlamaktadır.
Twitter’da
en
çok
kullanılan
tanımlamalardan biri olan “Trend Topic (TT)” ise; bu sitede her gün en
çok konuşulan 10 konuyu belirtmek için kullanılmaktadır. Twitter’ın en
önemli parçası olan ve günün en popüler konuları anlamına gelen ve
özel bir algoritmanın belirlediği TT listesine günde yaklaşık 100 konu
ya da etiket girmekte, kimisi bir dakika kimisi ise 24 saatten uzun
bir süre bu listede yer almaktadır (Özutku vd., 2014:128-129).
İnternet dünyasına “Etiket (Hashtag)” kullanımını getiren ilk
sosyal medya ağı olan Twitter, kullanıcıları belirli konular hakkında
konuşmaya teşvik etmektedir. Etiketler tüm kullanıcıları tek bir
etiket altında toplayıp bir grup sohbeti yaratmada, fikir toplamada,
binlerce tweet içerisinden belirli bir konu ile alakalı olanları
bulmada ve filtrelemede, aynı etiket altında paylaşımda bulunan
kullanıcılarla deneyim paylaşımı yaratmak için kullanılmaktadır.
Twitter’ın en özgün özelliklerinden birisidir (Meriç, 2014:244).
Kullanıcıya bulunduğu yerden yaşadığı bir olayı etiket denilen
kategorileştirme seçeneğiyle paylaşarak insanların ulaşımına sunma
olanağı tanıyan Twitter, bu sayede o kategoride yaşanan olayların bir
çatı altında toplanmasını sağlamaktadır. Bu mikroblog sitesinin
kullanıcılara sunduğu bir başka özellik ise “Keşfet (#)” sekmesidir.
Anasayfaya benzeyen keşfet, kullanıcının takip ettiği kişilerin attığı
tweetlerin yanısıra dünyada gündem olan diğer konularla ilgili atılan
tweetleri görmelerine imkân sağlamaktadır. Böylece kullanıcı takip
etmediği dış dünyada yaşananlardan da haberdar olabilmektedir (Sayar,
2016:350-351).
Nisan 2019 itibariyle dünya üzerinde aktif kullanıcı sayısının
321 milyona ulaştığı Twitter, en çok kullanıcıya sahip olan sosyal
126
Bal, E. ve Delal, Ö.,
Social Sciences (NWSAENS), 3C0188, 2019; 14(3):118-132.
paylaşım
ağları
sıralamasında
12.
sıradadır.
Bilgi
akışının
yayılmasında ve etkileşim sürecinde oldukça pratik uygulamalar sunan
Twitter’da tweetlerin kamusal görünümü oldukça fazladır. Kişiler takip
ettikleri kişilerin tweetlerini kendi sayfalarında izleyebilmektedir.
Twitter’ın en önemli özelliklerinden biri de yerel, ulusal ve küresel
düzeyde gündemleri dinamik olarak gösterdiği bir listeyi güncel olarak
kullanıcının sayfasında yayınlamasıdır (Demirhan, 2015:127).
Öte yandan aracısız/filtresiz yönü ile bireyin sadece oy
kullanmakla yetinmeyip, siyasal iletişim sürecine aktif katılımını
sağlayarak varlık göstermesine olanak tanıyan sosyal medya ortamları,
birey ve siyasetçi arasındaki iletişimi yakınlaştırmış ve geleneksel
iletişim hiyerarşisini yıkmıştır. Kendi duygu ve düşüncelerini
paylaşmak suretiyle siyasilerle etkileşim kurabilen kullanıcılar, bu
sayede politik katılımını gerçekleştirme gibi olanaklara da olmuştur.
Bu noktada sosyal medyanın siyasi yönü olarak son yıllarda öne çıkan
Twitter, yapısal unsurları ile algı yönetimi açısından önemli bir araç
olarak karşımıza çıkmıştır. Twitter, hızlı ve anındalık özelliği, az
karakterle çok şeyi geniş kitlelere ulaştırma güdüsü ile son yıllarda
politik içeriğin yayılmasında siyasiler tarafından yoğun biçimde
tercih edilen bir sosyal medya platformudur (Ceng, 2018:665-666).
Twitter’da etiketler üzerinden inşa edilen siyasal gündem,
nedeniyle, siyasi adaylar özellikle seçim kampanyası dönemlerinde
Twitter gündemine girmek için birbirleri ile rekabet halindedir.
Twitter’da gündem olmak, çevrimiçi siyasal görünürlüğü artırmak,
kullanıcıları
siyasal
katılıma
teşvik
etmek,
daha
çok
sayıda
kullanıcıya ulaşmak, kullanıcıların görüşlerini öğrenmek, kamusal
müzakere sağlamak açısından önemli olanaklar sağlamaktadır (Meriç,
2014:244). Sonuç olarak, Twitter seçimler ya da kamuoyunu ilgilendiren
konularda kamusal olarak meselelerin tartışıldığı, bilgi paylaşımına
açık
yeni
bir
müzakere
alanı
olarak
çeşitli
potansiyeller
taşımaktadır. Herkese açık bir alan olma özelliğinin bu konuda olumlu
bir rol oynadığı Twitter’da paylaşılan içeriklerin çoğunluğunun
bilgidir ve yorum ve görüş paylaşımı bilgi paylaşımına göre daha
düşüktür (Demirhan, 2015:144). Böylesine bilgi paylaşımının yapıldığı
bir ortamda kullanıcıların siyasal anlamda da bilgilenme amacıyla bu
ortamı kullanmakta, dünya ve ülke gündeminde meydana gelen siyasi
gelişmelerle
ilgili
haber
alma
ihtiyaçlarını
Twitter’dan
karşılamaktadır.
7. SİYASAL BİLGİLENME VE SOSYAL MEDYA ÜZERİNE YAPILAN
ARAŞTIRMALAR (POLITICAL KNOWLEDGE AND RESEARCH ON SOCIAL MEDIA)
İnternet teknolojilerinin yaygınlaşması gazete, radyo, televizyon
gibi geleneksel medya araçlarından çok farklı bir iletişim yapısını
ortaya çıkarmıştır. Koşut olarak siyasal iletişim faaliyetleri de bu
yeni iletişim teknolojilerinin beraberinde getirdiği özelliklerden
etkilenmiş,
gerek
siyasilerin
gerekse
seçmenlerin
bilgilenme
noktasında bu araçları tercih etmeleri kaçınılmaz olmuştur. Genelde
internet,
özelde
sosyal
medyanın
siyasal
bilgilenme
açısından
kullanımı noktasında birçok araştırma yapılmıştır. Bu araştırmalardan
biri olan ve 2010 yılında Baumgartner ve Morris tarafından yapılan bir
çalışmasında da, Amerika Birleşik Devletleri'nde 2008 başkanlık
seçimleri döneminde, gençlerin yeni iletişim teknolojilerinin politik
kullanımlarını incelenerek, siyasal bilgilenmede bu araçların rolü
araştırılmıştır. Yaşları 18 ile 24 arasında değişen 3 bin 500'den
fazla katılımcıdan elde edilen verilere göre sosyal medya genç
kullanıcılar tarafından potansiyel olarak bir bilgi kaynağı olarak
kabul edilmekte ve kullanıcıların çoğunluğu siyasi haberleri bu
platformlardan almaktadır. Okoro ve Adibe çalışmasında, 2011 yılında
127
Bal, E. ve Delal, Ö.,
Social Sciences (NWSAENS), 3C0188, 2019; 14(3):118-132.
Nijerya’daki genel seçimler örneğinde sosyal medya, siyasi katılım ve
siyasal bilgilenme arasındaki ilişki araştırılmış, 384 katılımcıyla
gerçekleştirilen anket çalışmasında katılımcıların yüzde 77'sinin bir
sosyal medya platformuna üye olduğunu gözlemlenmiştir. Çalışma
sonucunda ayrıca, ankete katılanların yüzde 76'sının 2011 genel
seçimlerinde
siyasi
bilgi
almak
için
sosyal
medya
kullandığı
bulgulanmıştır.
Arklan ve Karakoç (2013) tarafından gerçekleştirilen “Medyanın
Genel ve Siyasal Gündeme İlişkin Bilgi Edinme Aracı Olarak Kullanımı:
Görgül Bir Araştırma” başlıklı çalışmada siyasi gündeme ilişkin bilgi
edinmede
medya
kullanım
alışkanlıkları
üniversite
öğrencileri
üzerinden sorgulanmıştır.
Karşılaştırmalı ilişkisel taramaların yer
aldığı araştırmada da internet önemli bir siyasal bilgilenme aracı
olarak öne çıkmıştır. Bu konu üzerinde yapılmış diğer bir önemli
çalışma olan ve 2014 yılında Tarhan tarafından gerçekleştirilen
araştırmada, siyasal bilgilenme amacıyla son yıllarda sıklıkla
kullanılan
sosyal
medya
ortamlarının
kullanım
motivasyonları
incelenmiştir. Araştırmada anket tekniği kullanılmış ve 30 Mart 2014
yerel seçimleri öncesinde üniversite öğrencilerinin sosyal medya
kullanım alışkanlıkları kullanımlar ve doyumlar yaklaşımı temelinde
incelenmiştir. Çalışma bulgularına göre kullanıcıların seçim öncesi
dönemdeki
sosyal
medya
kullanım
motivasyonları
“bilgi/rehberlik
arayışı”, “sosyal kaçış” ve “eğlence” şeklinde ortaya çıkmıştır.
2014 yılında siyasal bilgilenme ve sosyal medya arasındaki
ilişkiyi incelemek amacıyla yapılan bir diğer çalışmada da yeni medya
kullanımının politik katılım ve siyasal bilgilenme üzerindeki etkileri
ve farklı dijital medya kullanım biçimlerinin insanları farklı şekilde
etkileyip etkilemediği araştırılmıştır. Panel tekniği ile yapılan
çalışma, yeni medya kullanımının siyasal bilgilenme üzerinde çok güçlü
bir etkisi olmadığı ancak bazı dijital medya formlarının kullanımının
politik katılım üzerinde kayda değer etkileri olduğu bulgulanmıştır
(Dimitrova, 2014). Özellikle gençler tarafından yoğun bir şekilde
kullanılan bir sosyal medya ağı olan Facebook üzerinde yapılan ve 454
kişinin katılımıyla gerçekleştirilen saha araştırmasının verileri
yorumlandığında, katılımcıların son dakika gelişmelerini takip etme,
bir politik adayı ya da partiyi beğenme, profile siyasi bir haber
ekleme ya da silme, anlık sohbet uygulamasında siyasi bir bilgiyi
tartışma gibi Facebook aktivitelerini daha sık gerçekleştirdikleri
bulgulanmıştır (Balcı ve Sarıtaş, 2015).
2016 yılında Balcı ve arkadaşları tarafından yapılan çalışmada,
siyasal bilgilenme sürecinde medyanın rolü ve etkilerini ölçmek
amacıyla gerçekleştirilen saha araştırmasında internet ve sosyal
medyanın katılımcıların siyasal bilgilenme sürecinde en etkili iki
araç olduğu bulgulanmıştır. 400 üniversite öğrencisiyle yüz yüze anket
tekniği kullanılarak gerçekleştirilen araştırmada, siyasal bilgilenme
sürecinde interneti etkili görme eğilimi arttıkça, sosyal medyayı
etkili görme eğiliminde de bir artış yaşandığı sonucu ortaya
çıkmıştır. Charles Yaw Gyagri tarafından 2016’da Gana merkezli
gerçekleştirilen çalışmada, siyasal bilgilenme bağlamında sosyal
medyanın nasıl kullanıldığı incelenmiştir. Araştırmada, üniversite
öğrencilerinin siyasal bilgilenme amacıyla sosyal medyayı ne ölçüde
kullandıkları, siyasal bilgilenmede hangi iletişim kanallarını tercih
ettikleri, sosyal medyanın bu bağlamda güvenilir bir iletişim kanalı
olup
olmadığı
sorularına
cevap
bulmak
için
anket
tekniği
kullanılmıştır. Sosyal medyanın siyasal bilgilenme noktasında en çok
kullanılan iletişim aracı olduğu bulgusuna ulaşılan araştırmanın bir
diğer önemli bulgusu ise; sosyal medyanın sıklıkla kullanılmasına
rağmen
siyasal
bilgilenme
noktasında
güvenilir
olmadığı,
128
Bal, E. ve Delal, Ö.,
Social Sciences (NWSAENS), 3C0188, 2019; 14(3):118-132.
kullanıcıların
bu
platformda
paylaşılan
siyasi
bilgilere
güvenmediğidir. Yine 2016 yılında Yamamato ve arkadaşları tarafından
yapılan bir çalışmada da WhatsApp, Facebook Messenger ve Snapchat gibi
mobil mesajlaşma uygulamalarının 2016 ABD başkanlık seçimlerinde,
kullanıcıların siyasal bilgilenmesinde ve siyasal katılımında etkisi
araştırılmıştır. Seçimlerden önce yapılan çevrimiçi anket verileri
değerlendirildiğinde, bu uygulamaların kullanımıyla, bilginin yanlış
kalibrasyonu
arasında
pozitif
yönde
bir
ilişki
olduğu
tespit
edilmiştir. Siyasi adayların seçmenleri ikna etmek için, geleneksel
medyadan sosyal paylaşım ağlarına döndüklerini ve bu ağların önde
gelen siyasi bilgi kaynakları haline geldiğini düşünen Johnson ve Kaye
de, 2019 yılında bu sitelerin siyasal bilgilenme noktasında ne kadar
güvenilir
olduğuna
yönelik
bir
araştırma
gerçekleştirmişlerdir.
Çevrimiçi anket yönteminin kullanıldığı araştırmada, kullanıcıların
sosyal paylaşım sitelerini, incelenen dokuz geleneksel ve çevrimiçi
kaynak arasında en az güvenilir bulduğu ortaya konmuştur. Son olarak
600 katılımcıyla gerçekleştirilen anket çalışmasında ise Balcı ve
arkadaşları (2019), siyasal bilgilenme sürecinde hangi faktörlerin
etkili
olduğu
konusunda
benzer
sonuçlara
ulaşmıştır.
Çalışma
bulgularına göre siyasal bilgilenmede en etkili iki araç internet ve
televizyondur.
8. SONUÇ (CONCLUSION)
Toplumsal yaşamın merkezinde bir olgu olarak siyaset, en
ilkelinden en modernine kadar tüm toplumlarda var olmuştur. İnsanlığın
dünden bugüne yaşamsal koşullarının değişmesinde anahtar rol üstlenen
siyaset
kurumunun
birçok
yönüyle
araştırmalara
konu
olduğu
bilinmektedir. Bu çalışmada da siyasetin yönetilen kısmında yer alan
bireylerin bilgilenmesinde geleneksel ve yeni medyanın rolü Twitter
örneğinde teorik düzeyde tartışılmıştır. Geleneksel medyanın yapısal
özellikleri ve teknik boyutu itibariyle daha sınırlı ve tek yönlü
oluşu nedeniyle ideal ölçüde politik bilginin tesis edilmesi her zaman
mümkün olamamaktadır. Son çeyrek asırda hayatımıza giren internet
teknolojisi ve bunun bir uzantısı olarak sosyal medya araçları ise
geleneksel medyanın kısıtlayıcı özelliklerine bir alternatif olarak
değerlendirilmektedir. Gerek siyasal aktörlerin dilediği zaman ve
ortamda doğrudan bilgi aktarabilmesi gerekse kullanıcıların kolay ve
hızlı bir şekilde bu bilgilere ulaşabilmesi sosyal medyayı bu noktada
ayrıcalıklı kılmaktadır. Özellikle sosyal medya uygulamaları içinde
Twitter’ın ağırlıkla politik konularda kullanıldığı görülmektedir.
Sahip olduğu özellikler nedeniyle Twitter zaman ve mekan engellerini
ortadan kaldırarak birçok konuda olduğu gibi politik konularda da
bilgi edinme aracı olarak yoğun bir biçimde kullanılmaktadır. Diğer
sosyal medya uygulamalarına göre kamusal meselelerin tartışıldığı,
müzakere alanının tesis edildiği Twitter, doğru ve etkili kullanıldığı
taktirde sağlıklı bir kamuoyunun inşasında öncü bir rol oynayacaktır.
KAYNAKLAR (REFERENCES)
1. Akın, M.H., (2009). Siyasal Toplumsallaşma Sürecinde Gençlik:
Teorik ve Uygulamalı Bir Çalışma, Selçuk Üniversitesi Sosyal
Bilimler Enstitüsü, Konya.
2. Alper, A., (2012). Sosyal Ağlar. Ankara: Pelikan Yayıncılık.
3. Arklan, Ü. ve Karakoç, E., (2013). Medyanın Genel ve Siyasal
Gündeme İlişkin Bilgi Edinme Aracı Olarak Kullanımı: Görgül Bir
Araştırma, Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü
Türkiyat Araştırmaları Dergisi, (33):325-363.
4. Aydoğan, F., (2010). İkinci Medya Çağında Gözetim ile Kamusal
Alan Paradoksunda İnternet (Der.: Aydoğan, F., Akyüz, A.).
129
Bal, E. ve Delal, Ö.,
Social Sciences (NWSAENS), 3C0188, 2019; 14(3):118-132.
5.
6.
7.
8.
9.
10.
11.
12.
13.
14.
15.
16.
17.
18.
19.
20.
21.
22.
23.
İkinci Medya Çağında İnternet. İstanbul: Alfa Yayınları, ss:317.
Aziz, A., (2015). Siyasal İletişim (6. Basım). Ankara: Nobel
Yayın Dağıtım.
Babacan, M.E., (2015). Sosyal Medya ve Gençlik. İstanbul: Açılım
Kitap.
Balcı, Ş., Damlapınar, Z., Pınarbaşı, T.E. ve Astam, F.K.,
(2016). Siyasal Bilgilenmede Medyanın Rolü ve Etkinliği:
Üniversite Öğrencileri Araştırması, International Journal of
Social Science, (53):111-126.
Balcı, Ş. ve Sarıtaş, H., (2015). Facebook ve Siyasal Katılım:
2015 Yerel Seçimleri Araştırması, Selçuk Üniversitesi Türkiyat
Araştırmaları Enstitüsü, Türkiyat Araştırmaları Dergisi,
(37):511-535.
Balcı, Ş., Tanacı, F., Dağlı, A.N. ve Bayrak, E., (2019). 16
Nisan 2017 Anayasa Değişikliği Referandumu Sürecinde Siyasal
Bilgilenme ve Medya: Eğitim Düzeyine Göre Bir Karşılaştırma,
Erciyes İletişim Dergisi, 6(1):1-16.
Balcı, Ş., Tarhan, A. ve Bal, E., (2013). Medya ve Siyasal
Katılım. Konya: Literatürk Academia.
Başer, A., (2010). Yeni İletişim Teknolojilerinin Evriminde
Televizyonun Yeri (Der.: Aydoğan, F., Akyüz, A.). İkinci Medya
Çağında İnternet, İstanbul: Alfa Yayınları, ss:36-60.
Baumgartner, J.C. and Morris, J.S., (2010). MyFaceTube Politics.
Social Networking Web Sites and Political Engagement of Young
Adults, 2010 SAGE Publications. 28(1):24-44.
Bektaş, A., (2007). Kamuoyu, İletişim ve Demokrasi. İstanbul:
Bağlam Yayıncılık.
Binark, M., Çomu, T., Bayraktutan, G., Özçetin, B., Doğu, B.,
İslamoğlu, G. ve Aydemir Telli, A., (2014). Siyasetin Yeni Hali
Vaka-i Sosyal Medya. İstanbul: Kalkedon Yayıncılık.
Bostancı, M., (2014). Siyaset 2.0, Erciyes İletişim Dergisi,
3(3):84-96.
Bostancı, N., (2002). Siyasetin Arka Yüzü. Ankara: Alternatif
Yayınları.
Bostancı, N., (2013). Editörün Notu, İletişim ve Diplomasi
Dergisi, 1(1):1-2.
Ceng, E., (2018). Algı Yönetimi Aracı Olarak Twitter
Kullanımına İlişkin Siyasal Bir Analiz, Erciyes İletişim
Dergisi, 5(4):663-689.
Damlapınar, Z. ve Balcı, Ş., (2014). Siyasal İletişim Sürecinde
Seçimler, Adaylar, İmajlar. Konya: Literatürk Academia.
Demirhan, K., (2015). Sosyal Medya ve Siyaset İlişkisinin
Müzakereci ve Agonistik Demokrasi Yaklaşımları Çerçevesinde
Analizi: Türkiye’de 2014 Cumhurbaşkanlığı Seçimi Sürecinde
Twitter Kullanımı, Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler
Enstitüsü Yayımlanmamış Doktora Tezi, Ankara.
Dimitrova, D.V., Shehata, A., Strömbäck, J., and Nord, L W.,
(2014). The Effects of Digital Media on Political Knowledge and
Participation in Election Campaigns: Evidence From Panel Data,
Communication Research, 41(1):95–118.
Dursun, D., (2013). Siyaset ve Birey: Siyasal Katılma (Eds.:
Dursun, D., Altunoğlu, M.), Siyaset Bilimi. Eskişehir: Anadolu
Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi Yayınları, ss:90-121.
Fidan, Z. ve Özer, N.P., (2014). Siyasi Partilerin Siyasal
İletişim Aracı Olarak Web Sayfalarını Kullanımı, Gümüşhane
Üniversitesi İletişim Fakültesi Elektronik Dergisi,2(4):211-233.
130
Bal, E. ve Delal, Ö.,
Social Sciences (NWSAENS), 3C0188, 2019; 14(3):118-132.
24. Göksu, V., (2016). Kamusal Alan ve Siyasal Katılma Mecrası
Olarak Sosyal Medya. Konya: Çizgi Kitabevi.
25. Grönlund, K., (2007). Knowing and Not Knowing: The Internet and
Political Information, Scandiavian Political Studies,
30(3):397-418.
26. Güçdemir, Y., (2012). Bilgisayar Ağları, İnternetin Gelişimi ve
Bilgi Kirlenmesi, İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi
Dergisi, (17):371-378.
27. Gyagri, C.Y., (2016). Social Media As a Platform for Political
Information: A Survey of University of Ghana Students,
University of Ghana.
28. Heywood, A., (2006). Siyaset (Çev.: Özipek, B.B., Bican, Ş.,
Yıldız, M., Kopuzlu, Z., Seçilmişoğlu, S., Yayla, A.). Ankara:
Liberte Yayınları.
29. Johnson, T.J. and Kaye, B.K., (2019). Credibility of Social
Network Sites for Political Information Among Politically
Interested Internet Users, Journal of Computer-Mediated
Communication, 19(2014):957–974.
30. Kalaycıoğlu, E., (1983). Karşılaştırmalı Siyasal Katılma:
Siyasal Eylemin Kökenleri Üzerine Bir İnceleme. İstanbul:
İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Yayınları.
31. Kara, T., (2013). Sosyal Medya Endüstrisi. İstanbul: Beta
Yayınları.
32. Kutlu, A., (2015). Gündelik Hayat Pratiğinin Biçimlenmesinde
İletişim Araçlarının Rolü: Siyasal Bilgilenme Aracı Olarak
İnternet ve Gençler, İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler
Enstitüsü Yayımlanmamış Doktora Tezi, İstanbul.
33. Meriç, Ö., (2014). Dijital Demokrasi: Türkiye’de Yeni Medya ve
Siyasal Katılım, Maltepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü
Yayımlanmamış Doktora Tezi, İstanbul.
34. Okoro, N. and Adibe, N.K., (2013). Social Media and Political
Participation in Nigeria During The 2011 General Elections: The
Lapses and The Lessons. Global Journal of Arts Humanities and
Social Sciences, 1(3):29-46.
35. Okur, H.D. ve Özkul, M., (2015). Modern İletişimin Arayüzü:
Sanal İletişim Sosyal Paylaşım Sitelerinin Toplumsal İlişki
Kurma Biçimlerine Etkisi (Facebook Örneği), Süleyman Demirel
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 1(21):213-246.
36. Özkan, A., (2004). Siyasal İletişim. İstanbul: Nesil Yayıncılık.
37. Özutku, F., Küçükyılmaz, M. M., Çopur, H., Sığın, İ., İlter, K.
ve Arı, Y., (2014). Sosyal Medyanın ABC’si. İstanbul: Alfa Basım
Yayım Dağıtım.
38. Sanlav, Ü., (2014). Sosyal Medya Savaşları. İstanbul: Hayat
Yayıncılık.
39. Sayar, T. E., (2016). Türkiye’de Twitter Kullanımı Üzerinden
Siyasal İletişimi İncelemek: TRT Haber Örneği, Uluslararası
Hakemli İletişim ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi, (10):344364.
40. Stieglitz, S., Brockmann, T., and Xuan, L. D., (2012). Usage of
Social Media for Political Communication, Association of
Information Systems Electronic Library, 2012 Proceedings. Paper
22. http://aisel.aisnet.org/pacis2012/22.
41. Şen, F.N., (2013). İstanbul’daki İlçe Belediyelerinin Halkla
İlişkiler Aracı Olarak Twitter Kullanımları Üzerine Bir
Araştırma, Kocaeli Üniversitesi İletişim Fakültesi Yeni Medya
Çalışmaları Kuram, Yöntem ve Siyasa I. Ulusal Kongresi Kitabı,
İstanbul: Alternatif Bilişim Derneği.
131
Bal, E. ve Delal, Ö.,
Social Sciences (NWSAENS), 3C0188, 2019; 14(3):118-132.
42. Tarhan, A., (2012). Büyükşehir Belediyelerinin Sosyal Medya
Uygulamalarına Halkla İlişkiler Modellerinden Bakmak, İletişim
Kuram ve Araştırma Dergisi, (35):79-101.
43. Tarhan, A., (2014). The Role of Social Media to Political
Information, 03 June 2014, 10th International Academic
Conference, Vienna.
44. Telli Aydemir, A., (2013). Siyasal İletişim Pratiği Olarak Barış
ve Demokrasi Partisi’nin (BDP), Emek Demokrasi ve Özgürlük Bloku
ile Bağımsız Adayların 2011 Genel Seçimlerinde Sosyal Medya
Kullanımı, Kocaeli Üniversitesi İletişim Fakültesi Yeni Medya
Çalışmaları Kuram, Yöntem ve Siyasa I. Ulusal Kongresi Kitabı,
İstanbul: Alternatif Bilişim Derneği, ss:494-495.
45. Türk Gül, D., (2013). Demokrasinin Dördüncü Kuvveti Yeni Medya
Teknolojileri, XVIII. Türkiye’de İnternet Konferansı, 9-11
Aralık. İstanbul, ss:55-60.
46. Türkmenoğlu, A.T., (2017). Kamuoyu Araştırmalarının Siyasal
Davranış Üzerindeki Etkisi: Konya Örneği, Selçuk Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü Yayımlanmamış Doktora Tezi, Konya.
47. Yamamato, M., Kushin, M. J., and Dalisay, F., (2018). How
Informed Are Messaging App Use and Political Knowledge and
Participation, Telematics and Informatics, (35):2376–2386.
48. Yıldırım, O., ve Başer, E., (2016). İnternetin Girişimciliği
Kapsamında Değişen Enformasyon Siteleri Üzerine Bir
Değerlendirme, Global Media Journal TR Edition, 6(12):172-200.
132