Nothing Special   »   [go: up one dir, main page]

Academia.eduAcademia.edu
KÜLTÜRLERARASI ARAŞTIRMALAR KÜLTÜRLERARASILIK & KARŞILAŞTIRMALI EDEBİYAT Editörler Prof.Dr. Muharrem TOSUN Prof. Dr. Sevinç ARI Dr. Coşkun DOĞAN Son Okuma: Sema ISRKAN TAŞCI ISBN: 978-625-6321-47-2 PA Paradigma Akademi Yayınları Sertifika No: 69606 PA Paradigma Akademi Basın Yayın Dağıtım Fetvane Sokak No: 29/A ÇANAKKALE e-mail: fahrigoker@gmail.com Yayın Sorumlusu: Nevin SUR Tasarım&Kapak: Himmet AKSOY Matbaa: Meydan Baskı Sertifika No: 70835 Kitaptaki bilgilerin her türlü sorumluluğu yazarlarına aittir. Bu Kitap T.C. Kültür Bakanlığından alınan bandrol ve ISBN ile satılmaktadır. Bandrolsüz kitap almayınız. Haziran 2024 İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ ....................................................................................................... vii GİRİŞ............................................................................................................ 1 STATÜ VE TABAKALAŞMA BAĞLAMINDA WİLHELM BUSCH VE SAİT FAİK ABASIYANIK’IN YAPITLARINDA SOSYOSTRÜKTÜREL “EŞİTSİZLİK” .................................................................. 3 Gökhan Şefik ERKURT - Zeycan SABUN STEFAN ZWEİG’IN ‘SATRANÇ’ İSİMLİ ESERİNDEKİ DEYİM ÇEVİRİLERİNİN MONA BAKER’İN ÇEVİRİ STRATEJİLERİ BAĞLAMINDA İNCELENMESİ ............................................................. 27 Lokman TANRIKULU - Fuat EROĞLU WOLFGANG BORCHERT’İN “NACHTS SCHLAFEN DIE RATTEN DOCH” VE LUİSE RİNSER’İN “DIE ROTE KATZE” ESERLERİNDE ERKEK ÇOCUKLARIN AİLEYİ KORUMA İÇGÜDÜSÜ ..................... 47 İlker ÇÖLTÜ NAZIM HİKMET VE FORD MADOX FORD’UN SAVAŞ ŞİİRLERİ: KARŞILAŞTIRMALI BİR OKUMA ........................................................ 59 Mehmet Ali ÇELİKEL ALMAN MASAL YOLU BAĞLAMINDA MASAL-TURİZM İLİŞKİSİ VE TÜRKİYE’DE UYGULANABİLİRLİĞİNİN ANALİZİ ................... 71 Fatıma TALAYHAN KURT - Umut BALCI VON DER KUNST DER VERSTECKTEN BOTSCHAFTEN IN FABELN .................................................................................................... 95 Seval Ayne KARACABEY EDEBİ ESERLERDE KARAKTER ANALİZİ VE TEMSİLLERİ: HAYVAN ÇİFTLİĞİ ÖRNEĞİ ............................................................... 123 Ömer TOPRAK - Mehmet Veysi BABAYİĞİT DIE HEUTIGE WAHRNEHMUNG VOM TÜRKISCH-DEUTSCHEN ZUSAMMENLEBEN IN DEUTSCHLAND: EINE STRAßENREPORTAGE IN KREUZBERG ........................................... 139 Hatice PALABIYIK - Hikmet ASUTAY v ALMAN MASAL YOLU BAĞLAMINDA MASALTURİZM İLİŞKİSİ VE TÜRKİYE’DE UYGULANABİLİRLİĞİNİN ANALİZİ* Öğrt. Fatıma TALAYHAN KURT1 Prof. Dr. Umut BALCI2 1. Giriş Edebiyat, farklı tanımları olan ve kişisel bakış açılarına ve zihinsel süreçlere göre şekillenen bir kavramdır. Farklı yaklaşımlarla ele alınan edebiyat, güzel yazıları içeren bir tür, dil aracılığıyla nesilden nesile aktarılan ifadeler bütünüdür. Genel anlamda yazılı ve sözlü her şeyi, özel anlamda ise estetik yönü olan her türlü yazılı ve sözlü ürünü ifade etmektedir. Edebiyat, toplum bilimi, coğrafya, tarih gibi farklı disiplinlerle etkileşim içinde olmakla birlikte turizmle de bu etkileşimi sürdürmektedir. Turizm ise, sadece hava değişimi, dinlenme ihtiyacı ve doğa-sanat güzelliklerini tanıma isteğine dayanmayan, aynı zamanda ticaret, sanayi gelişmeleri ve ulaşımın ilerlemesi sonucu ulusların birbirlerine daha yakın olmasını sağlayan bir olgudur. İnsanların ilgi ve ihtiyaçlarına yönelik bir faaliyet olan turizm son dönemlerde değişen ihtiyaç ve istekler doğrultusunda, özel ilgi turizmi gibi çeşitlenen türlerle hizmet vermektedir. Bu türlerden biri olan edebiyat turizmi kavramı, okuyucuların metindeki kurgusal ya da gerçek mekânları, karakterleri ve yazarın yaşadığı çevreyi gerçek hayatta deneyimlemek amacıyla yaptığı seyahatleri içermektedir. Turizm ve edebiyat, insanlık tarihi boyunca birbirlerine etki etmiş ve birlikte var olmuş iki alandır. Almanya, İngiltere, Fransa gibi ülkeler edebiyat geleneğine dayalı turistik turlar düzenlemekte ve önemli yazarların yaşadıkları mekânları turistik cazibe merkezi olarak sunmaktadırlar. Türk edebiyatının önemli yazarlarının yaşadıkları mekânlar bu kapsamda müzeye dönüştürülerek turistlerin ziyaretine açılmaktadır. Güzel vakit geçirme, eğitim, kültür aktarımı gibi görevleri üstlenen, evrenselliği ve yaygınlığı sayesinde bir değerler eğitimi * Bu çalışma Prof. Dr. Umut Balcı danışmanlığında Fatıma Talayhan Kurt tarafından hazırlanan aynı başlıklı yüksek lisans tezinden üretilmiştir. 1 Milli Eğitim Bakanlığı, ftalayhan@hotmail.com, ORCID: 0009-0001-6317-6623 2 Batman Üniversitesi, Turizm Fakültesi, balci_u@yahoo.de, ORCID: 0000-0001-8196-4351 71 Kültürlerarasılık & Karşılaştırmalı Edebiyat aracı olan masallardan turizm sektöründe de masal parkları, masal evleri ve masal rotaları gibi uygulamalar ile fayda sağlanmaktadır. Bu çalışmada öncelikle edebiyat turizmi ve masal turizmine yönelik Türkiye’de yapılan akademik çalışmalar incelenerek mevcut durum ortaya konmuştur. Çalışmanın kavramsal çerçevesini oluşturan diğer bölümlerde ise sırasıyla edebiyat, turizm ve edebiyat turizmi kavramları incelenmiş, edebi bir tür olan masal kavramı açıklanmıştır. Masalın tanımı yapılıp temel özellikleri verildikten sonra masal türünün Türkiye ve Avrupa’daki gelişim süreci incelenmiştir. Masal ve turizm ilişkisi Alman Masal Yolu turistik rotası bağlamında ele alınmış ve Türkiye için masal temalı turistik destinasyon ve faaliyet önerileri yapılmıştır. 1.1. Çalışmanın Amacı Masallar, bir toplumun kültürel mirasının önemli bir parçasıdır ve kültür ile birbirini besleyen ve şekillendiren iki önemli kavram olup kültürel kimliği, değerleri ve aktarılması gereken bilgileri koruma ve iletim konusunda önemli bir rol oynamaktadır. Kültürel mirasın gelecek nesillere aktarımında masallar önem arz etmektedir ve son zamanlarda birçok ülkede masalların hem yaşatılması hem de turistik bir malzeme olarak kullanılmasına yönelik ciddi çalışmalar yürütülmektedir. Özellikle Almanya’da Alman masallarının derleyicileri olarak bilinen Grimm Kardeşler’in de etkisiyle masal parkları, masal festivalleri, masal kasabaları, masal köyleri, masal otelleri kurulmakta ve bu alanlar dünyanın her yerinden turist çekmektedir. Yukarıdaki bilgilerden hareketle bu çalışmanın amacı öncelikli olarak masal ve kültür arasındaki bağlantıyı ortaya koymak, farklı kültürlerde yer alan masalların haritasını çıkarıp kültürlerarasılık bağlamında ortak ve farklı yönlerini belirlemek, Türkiye’deki ve Avrupa’daki masal potansiyelini ortaya çıkarmak ve en önemlisi, Almanya örneğinde olduğu gibi, Anadolu kültüründe yer alan masallardan hareketle Türkiye’de masal odaklı sürdürülebilir turistik destinasyonların oluşturulup oluşturulamayacağı yönünde öneriler getirmektedir. Çalışmada ayrıca aşağıdaki sorulara da yanıt aranacaktır: 1. Turizm ve masal arasında bir bağlantı kurulabilir mi? 2. Turizm ve masal etkileyebilmektedir? birbirlerini 72 nasıl ve hangi oranda Fatıma Talayhan Kurt - Umut Balcı 3. Türkiye’de masal edebi türünden hareketle turistik destinasyonlar oluşturulabilir mi? 1.2. Çalışmanın Önemi 1. Masal edebi türünün Avrupa ve Türkiye’deki tarihsel gelişimi ortaya konacaktır. 2. Masal ve kültür arasındaki bağlantı kültürlerarası etkileşim bağlamında ele alınacaktır. 3. Masalların haritası ortaya konacaktır. 4. Bu çalışma Türkiye başta olmak üzere Avrupa’daki masal kültürünü net bir şekilde ortaya koyan başucu çalışması olacaktır. 5. Avrupa literatüründe bu yönde kısmi çalışmalar mevcut olup Türkiye literatüründe turizm ve masal bağlantısını ele alan hiçbir çalışma yer almamaktadır. Bundan dolayı bu alanda yapılmış ilk çalışma özelliği kazanacak olup alanda büyük bir boşluğu doldurması amaçlanmaktadır. 1.3. Çalışmanın Yöntemi Bu çalışmada nitel araştırma yöntemlerinden biri olan doküman analizi kullanılacaktır. Doküman analizi bir araştırmanın incelemeyi hedeflediği olaylar ve olgularla ilgili bilgi içeren görsel, işitsel ve yazılı materyallerin analizlerinin yapıldığı veri toplama tekniğidir (Kıral, 2020). Doküman analizi, yazılı dokümanların ve materyallerin içeriklerinin sistematik bir şekilde ve titizlikle analiz edildiği bir araştırma yöntemidir (Wach ve Ward, 2013). Bu bağlamda bu çalışmada öncelikli olarak masal edebi türünün Avrupa’da ve Türkiye’deki tarihsel gelişimi, masalın ne olduğu ve hangi kültürel kaynaklardan beslendiğine yönelik derinlemesine bir literatür analizi yapılacak ve elde edilen bilgiler çalışmaya aktarılacaktır. 2. Edebiyat, Turizm ve Edebiyat Turizmi 2.1. Edebiyat Edebi unsurdaki uyaranlar her bireyin bakış açısına ve zihinsel süreçlerine göre şekillendiğinden, edebiyat kavramı üzerine yapılmış birbirinden farklı öznel tanımlar bulunmaktadır. Meriç (1998:20-21) geniş ve dar anlamlarıyla edebiyatı iki farklı şekilde ele almıştır. Dar anlamıyla güzel yazılar, geniş anlamıyla ise, nesilden nesile dil aracılığıyla aktarılan ve 73 Kültürlerarasılık & Karşılaştırmalı Edebiyat insana dair ifadeler bütünü olarak tanımlanmaktadır. Balcı (2017:170) ise genel ve özel anlamları üzerinden tanımlama yapmaktadır. Balcı’ya göre (age) edebiyat genel anlamıyla yazılı ve sözlü olan her şey iken, özel anlamda ise estetik yönü olan yazılı ve sözlü her türlü ürünü ifade etmektedir. Sutherland (2018:17) edebiyat kavramını, insan zihninin etrafındaki dünyayı ifade etme yeteneği ve bu dünyayı yorumlama becerisi olarak nitelendirmektedir. Öyleyse edebiyat, yaşamı zenginleştirerek insanı insan kılmaktadır. Yukarıdaki tanımların çeşitliliğinden de anlaşılacağı üzere etkileşim yolu olarak dili kullanan sosyal bir varlık olan insanoğlunun ilk dönemlerinden beri var olan edebiyat insanlık var olduğu müddetçe yaşamaya devam edecek ve farklı yönleriyle ele alınacaktır. Balcı ve Dilek (2021:5) edebiyatın toplum bilim, coğrafya, tarih gibi bilim dallarıyla etkileşim içerisinde olduğunu belirtmektedir. Bu tür etkileşimlerden dolayı edebiyat ve tarih, edebiyat ve sosyoloji, edebiyat ve turizm gibi disiplinlerarası çalışmaların ortaya çıkması kaçınılmazdır. Bu noktada disiplinlerarası kavramının iki veya daha fazla farklı akademik disiplinin birleştirilmesini ifade ettiğini vurgulamakta yarar vardır. Bu yaklaşım, farklı disiplinlerden gelen bilgi, yöntem ve yaklaşımları bir araya getirerek yeni bakış açıları ve çözümler üretmeyi amaçlamaktadır. Disiplinlerarası çalışmalar, disiplinler arası etkileşimlerin olduğu bir ortamda gerçekleşebilir ve genellikle belirli bir sorunu çözmek, yeni bir alan keşfetmek veya karmaşık konuları ele almak için kullanılmaktadır. Bu tür çalışmalar, farklı bakış açılarını bir araya getirerek problem çözmede ve yenilikçi çözümler geliştirmede etkili olabilmektedir 2.2. Turizm Turizm, modern insanın ilgilerini tatmin etmeye yönelik bir faaliyet olarak görülse de turistik hareketlilik insanlık tarihi kadar eskidir. İnsanlığın ilk dönemlerinden beri sosyal, politik, ekonomik, dini nedenlerle yer değiştiren insan toplulukları turizm faaliyetinin temellerini atmıştır (Kozak vd, 2020:1). Ekonomi, sosyoloji, psikoloji gibi farklı disiplinlerle etkileşim içinde olan turizm kavramının farklı nitelikleri ele alındığından tek ve belli bir tanımı yapılamamaktadır. Endüstri devriminden sonra yaşanan ekonomik, sosyal ve teknolojik değişimlerle birlikte bireylerin boş zamanlarının, gelirlerinin, kültür ve eğitim düzeylerinin artması, seyahat özgürlüğü, küreselleşme gibi unsurlar turizmin gelişmesine sebep olmuştur (Kozak vd, 2020). 74 Fatıma Talayhan Kurt - Umut Balcı Bireylerin istek ve ihtiyaçlarında meydana gelen değişimler ve bireysel farklılıkların ön plana çıkmasıyla beraber gelişen turizm kavramı geçmişte olduğundan farklı boyutlar da kazanmıştır. Çeşitlenen turizm tüketimiyle birlikte kitlesel hareketliliklerin haricinde ilgi alanı çoğunluktan farklı olan ve ayrı bir grubun içinde yer almayı ifade eden “özel ilgi turizmi” terimi turizm kavramı içinde yer edinmiştir (Akoğlan Kozak ve Bahçe, 2009:121). Böylece deniz, kum, güneş turizmine alternatif turizm çeşitleri ortaya çıkmıştır. Bunlardan biri de kültürel miras turizmidir. Kültürel miras kavramı farklı alt gruplara ayrılmaktadır. Bunlar; Arkeolojik turizm, dark turizm, diaspora turizmi, eğitim turizmi, etkinlik turizmi, etnik turizm, gastronomi turizmi, inanç turizmi ve edebiyat turizmidir (Gümüş ve Dilek, 2020:15). 2.3. Edebiyat Turizmi Turizm ve edebiyat birbirinden farklı ve uzak alanlar gibi görülse de insanlık tarihi boyunca birlikte var olmuş ve birbirlerinden etkilenmişlerdir (Özdemir, 2009). Bilinen ilk yazılı edebiyat örneklerinden olan Gılgamış Destanı, Homeros’un kaleme aldığı Odysseia ve İlyada gibi eserlerin “yolculuk” teması üzerine kurularak kahramanların bu yolculuklar esnasında yaşadıklarının anlatıldığı görülmektedir (Tırıl, 2018:165). İnsanoğlu tarih boyunca ekonomi, sosyal yaşam, din, politika gibi zorunlu ya da isteğe bağlı çeşitli sebeplerle seyahat etmiştir. Endüstri devrimiyle birlikte değişip gelişen imkânlarla birlikte kültür seviyesini arttırmak da seyahatin amaçlarından biri olmuştur (Johnson vd, 2015:862). Kültürlenmek için okuyan insan okudukça merak etmiş, merak duygusunu gidermek için de seyahat etmeye yönelmiştir. Edebiyatın büyülü dünyasına kendini kaptıran tutkulu okuyucular, okudukları eserle özdeşleşmiş kurmaca ya da gerçek mekânlara turistik seyahatler gerçekleştirmektedir (Balcı ve Dilek, 2021:12). Mansfield’a göre (2015) edebiyat turizmi hareketlilikleri; kurgu, yazar ve eserin medya tanıtımları üzerinden ilerlemektedir. Kitabın kurgusu dâhilinde karakterin yaşadığı yer, olayın geçtiği gerçek ya da kurgusal mekânlar; yazarla ilgili olarak yazarın doğup yaşadığı şehir ve ev, kaldığı otel, mezar veya anıtı, vakit geçirdiği ve eseri kaleme aldığı mekânlar edebiyat turizmi kapsamında ziyaret edilen yerlerdir. Bunların dışında filmi yapılan eserlerin çekimlerinin gerçekleştirdiği mekânlar, yazarın katıldığı edebiyat festivalleri ve sergilerin de ziyaret edilmesi edebiyat turizmi kapsamına girmektedir. Köklü edebiyat geleneği olan Almanya, İngiltere, Fransa gibi ülkeler edebiyat turizminin gelişip yaygınlaşmasını sağlamışlardır (Balcı ve Dilek, 2021:16). Bu ülkelerden çıkan büyük 75 Kültürlerarasılık & Karşılaştırmalı Edebiyat edebiyatçıların isimlerini taşıyan turistik turlar düzenlenerek okuyucunun yazarın izini sürmesi sağlanmaktadır. Önemli yazarlardan biri olan Kafka’nın yaşadığı şehir, ev, vakit geçirdiği kafe turistler tarafından sıklıkla ziyaret edildiğinden Prag turistik bir cazibe mekânı haline gelmiştir (Tırıl, 2018:169). Orhan Pamuk’un “Kar” romanından sonra Kars iline yapılan turistik gezilerin artması bu durumun ülkemizdeki yansımalarından biridir (Balcı, 2018:299). Müzeler, açık edebi alanlar, edebiyat otelleri, edebi türler, sinema ve televizyon, edebiyat festivalleri, kitap fuarları, kitap köyleri, Dünya Kitap Başkenti Uygulaması, mekân yazar özdeşliği gibi uygulamalar da edebiyat turizminin kapsam seçkisi olup bu konularda da detaylı araştırmalar yapılmıştır (Bkz. Demiryay ve Balcı, 2023; Balcı ve Yiğitoğlu, 2023; Işık ve Balcı, 2023; Ginigen ve Balcı, 2023; Aktemur ve Balcı, 2023; Arslan ve Balcı, 2023). Edebiyat turizminin hem akademik anlamda hem de pratikte yaygınlaşmasıyla birlikte (Bkz. Yardımcı ve Balcı, 2023) popüler turistik destinasyonlar haricinde de pek çok şehir ve mekân ziyaret edilir olmuş aynı zamanda yazar ve eser de daha bilinir hale gelmiştir (Balcı ve Dilek, 2021). Bu noktada edebiyat ve turizmin birbirine fayda sağladığını söylemek mümkündür. Edebi ürünler, destinasyonlara farklı bir çekicilik katarak turizmin sürdürülebilirliğine katkı sağlamaktadır (Demirer, 2017). Sağladığı bu katkının yanında farklı alt türlerinin olması da edebiyat turizminin gelişip yaygınlaşmasına etki etmektedir. 3. Edebi Bir Tür Olarak Masal 3.1. Tanımı Daha çok sözlü edebiyat geleneğine bağlı olan masal, olağanüstü olay ve kahramanları konu edinen ve gerçeklerin sınırını zorlayan bir edebi türdür (Aytaş, 2006:277). Türk Dil Kurumunun sözlüğünde masal: “Genellikle halkın yarattığı, hayale dayanan, sözlü gelenekte yaşayan, çoğunlukla insanlar, hayvanlar ile cadı, cin, dev, peri vb. varlıkların başından geçen olağanüstü olayları anlatan edebî tür” şeklinde tanımlanmaktadır. Zengin ve sürükleyici içeriğiyle farklı yaş gruplarından insanların ilgisini çeken bu edebi türün tanımlarına bakarak tamamen hayal ürünü olduğunu anlamak mümkündür. Boratav, masalı “nesirle söylenmiş, dinlik ve büyülük inanışlardan ve törelerden bağımsız, tamamıyla hayal ürünü, gerçekle ilgisiz ve anlattıklarına inandırmak iddiası olmayan kısa bir anlatı” şeklinde tanımlayarak masalın hayal ürünü ve gerçek dışı olduğu vurgusunu yapmıştır (Boratav, 1973:80). Yıldırım ise masalın yazarının bilinmediğini 76 Fatıma Talayhan Kurt - Umut Balcı belirterek masal kahramanının karşısına çıkan engelleri birtakım olağanüstü güçlerin yardımıyla aşıp ebedi mutluluğa ulaştığı, kısa ve sade dilin kullanıldığı ortak bir halk ürünü şeklinde tanımlamıştır (Yıldırım 2012:43). Bilge Seyidoğlu yüzyıllardır halk arasında ağızdan ağıza varlığını sürdüren masalın “bir varmış bir yokmuş” gibi bir formelle başlayıp “gökten üç elma düştü”, “onlar erdi muradına” gibi formellerle bittiğini, olağanüstü kişilerin olağanüstü olaylar yaşadığı, belli bir uzunluğu olan, zaman ve mekânın gerçek olmadığı anlatı türü şeklinde tanımlamıştır (Seyidoğlu, 1985:149). Masal çalışmalarında önemli bir yeri olan Saim Sakaoğlu masalı “kahramanlarından bazıları hayvanlar ve tabiatüstü varlıklar olan, olayları masal ülkesinde cereyan eden, hayal mahsulü olduğu halde dinleyiciyi inandırabilen bir sözlü anlatım türüdür” şeklinde tanımlamıştır (Sakaoğlu 1973:5). Masal sözcüğü günümüzdeki anlamıyla kullanılmadan önce yerine kendine has anlamları bulunan destan, kıssa, hikâye gibi sözcükler kullanılmış, zaman içerisinde masal sözcüğüne dönüşen “mesel” sözcüğü ise 19. yüzyılın başından itibaren kullanılmıştır (Sakaoğlu, 2021:18). Masal dahil, edebi türlerin süreç içinde yaşadıkları buna benzer değişimler bazen türlerin birbirleriyle karıştırılmasına da sebep olmaktadır (Aksöz, 2020 ve 2023). Aksöz ve Balcı (2023) masal edebi türünün internet ortamında nasıl tanımlandığı yönünde yaptıkları araştırmada masal türüne yönelik bilgilerin genelde biraz dağınık, bazılarında yetersiz ya da yüzeysel olduğunu tespit etmişlerdir. Masalı söylence, menkıbe ve özellikle de fabl türünden ayırt edici özellikleri yeteri kadar vurgulanmadığı, başkişinin tüm iyi özelliklere sahip olduğu karşıt kişinin tüm kötü özelliklere sahip olduğu, engellerin üç aşamada aşıldığı, başkişinin olağanüstü bir özelliğe sahip olmadığı, ona yardım eden yan kişilerin bu özelliklere sahip olacağı şeklindeki bilgiler yetersiz kaldığını da belirtmişlerdir. 3.2. Temel Özellikleri Günlük yaşamdan olayları içeren, doğru yolu gösteren masalların toplumların medenileşme sürecinde bir rolü olduğu söylenebilir. Sözlü masal geleneği bir toplumun ortak inançlarını, yasalarını, değerlerini ve normlarını korumaya hizmet etmektedir. Dinleyicilerin sosyalleşmesinde ve kültürlenmesinde her zaman bir rol oynamıştır. Masallar insanları karakterlerin yaşadığı olaylar üzerinden gerçek hayata hazırlamaktadır (Zipes, 2019: 37-40). Sözlü edebiyat geleneğinin bir ürünü olan masalların akla gelen ilk özelliği nesir biçiminde anonim eserler olmalarıdır (Saltık, 2019: 461; 77 Kültürlerarasılık & Karşılaştırmalı Edebiyat Öztürk, 2008). Yazıya geçirilmeden önce “masalcı” olarak adlandırılan dili kullanma yetenekleri gelişmiş masal anlatıcıları tarafından sözlü olarak aktarılmaktaydı (Yıldırım, 2012:44). Ekonomik nedenlerle evden uzun süre ayrı kalan erkek masal anlatıcılarının zaman içinde bu görevi “masalcı bacı”lara devrettiği düşünülmektedir. Yaşadığı kültürel çevreye ve içinde bulunduğu döneme göre birbirinden farklı özelliklere sahip olan masal anlatıcıları kullandığı dil, ses tonu, jest ve mimiklerle anlatıma zenginlik katmaktaydı (Boratav, 1958:22). Masalcı her ne kadar usta olursa olsun anlatım esnasında zorlandığı noktalar olabilmektedir. Masalcının zorlandığı durumlarda başvurduğu yardımcıların başında “formel” ya da “tekerleme” denilen kalıp ifadeler bulunmaktadır (Öztürk ve Sakaoğlu, 1992; Sakaoğlu, 2021:157). Masalların önemli özelliklerinden biri olan tekerlemeler masalcı tarafından anlatımı renklendirmek, hızlandırmak ve dinleyiciyi büyülemek için kullanılmaktadır (Yıldırım, 2012:45). Her masal anası ya da masal atası dağarcığında bu formellerden bulundurup gerek gördüğü yerde masalın güzelliğini bozmamaya dikkat ederek kullanmaktadır (Sakaoğlu, 2021:82). Tekerlemeler daha çok masalların giriş bölümünde kullanılsa da masalın farklı yerlerinde farklı amaçlarla da kullanılmaktadır. Masalın başında giriş yapma amacıyla kullanılan ve dinleyiciyi asıl olaya hazırlayan “evvel zaman içinde kalbur saman içinde, ben babamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken” gibi “başlangıç tekerlemeleri” bir yandan da dinleyici ya da okuyucuya “bana inanma” mesajı vermektedir (Yıldırım, 2012:45-72). Masalda geçen olayları birbirine bağlayan “geçiş tekerlemeleri” dinleyicinin dikkatini arttırarak anlatımı canlı tutmaktadır. Son olarak masal boyunca gerçekleşen olayları birbirine ustalıkla bağlayan masalcı masalın sonunda kullandığı “bitiş tekerlemesiyle” masalını bitirir (Sakaoğlu, 2021:89). “Az gittik, uz gittik, dere tepe düz gittik, bir çuvaldızlık yol gittik” tekerlemesi ile uzun bir zaman dilimi atlanarak esas konuya gelen masalcı; “onlar ermiş muradına, biz çıkalım kerevetine” tekerlemesiyle de masalın bittiğini vurgulamaktadır (Yıldırım, 2012:72). Tekerlemeyle yapılan başlangıçtan sonra masalın olayının aktarıldığı “asıl masal” bölümüyle devam eden masal, “sonuç” bölümüyle özetlenerek herkesin kendince pay çıkarması için öğütler verilerek bitirilmektedir (Saltık, 2019:463). “İyilik yap, denize at; balık bilmezse Halık bilir” ya da “Eskiler derler ki, iyiliğe iyilik her kişinin karı; kötülüğe iyilik er kişinin karı” gibi bitiş formelleriyle masalcı masalın sonuna bir nasihat ekleyerek dinleyicilerin ders çıkarmasını sağlamış olur (Sakaoğlu, 2021:92). 78 Fatıma Talayhan Kurt - Umut Balcı Masallar, üçüncü şahıs ağzıyla anlatılan, manzum bölümler barındırmak ile birlikte çoğunlukla düz yazı şeklinde eserlerdir. Anlatımda genellikle geniş zaman, şimdiki zaman ve miş’li geçmiş zaman kullanılmaktadır (Ergüt, 2020:4). Gereksiz ifadelerin yer almadığı, gereksiz söz tekrarlarının yapılmadığı duru, açık ve akıcı bir anlatımı vardır. Fıkra ve efsanelerden daha uzun, halk hikâyelerinden ise daha kısadır. Merkezinde genellikle korkusuz bir baş kahraman yer almaktadır. Masalda yer alan diğer kişiler baş kahramanla bağlantılıdır. Baş kahraman karşılaştığı problemleri çözerken diğer kişiler ona yardım etmektedir. Masalın ana kahramanının dışındaki kişilerin görevi kahramanın sorun çözme sürecinde ona yardımcı olmaktır. Bütün olumlu özellikler masalın kahramanında, olumsuz özellikler ise rakibinde toplanmaktadır. İyilik-kötülük gibi zıt kavramların çatışmasının sonucunda galip gelip mutlu sona kavuşan her zaman başkahramandır. Dinleyici masalı dinlerken kimi zaman üzülse de masallar her zaman iyi sonla bittiğinden masalın sonunda sevineceğinden emindir. Her masalda iyiler ödüllendirilirken kötüler de cezalandırılmaktadır. Masallarda sebep- sonuç ilişkisi olmadığından dolayı olayların neden gerçekleştiği bilinmez. Fakir bir kız padişahla evlenebilir, padişah birden fakirleşebilir. Çünkü masallarda imkânsız diye bir kavram yoktur (Arıcı, 2004:166). Masallarda zaman ve mekân çoğunlukla hayal ürünüdür ve gerçek hayattakinden farklıdır. Uzun mesafeler kısa sürede gidilmekte, uzun zaman dilimleri hızlıca akmaktadır. Olağanüstü durumlar ve kişiler masallarda normal karşılanmaktadır. Anlatıldığı dönemde olağanüstü olarak tanımlanmış olsa da günümüzde uzak diyarlara kısa sürede ulaşmayı sağlayan uçan halılar yerine uçaklar, haberleşmeyi sağlayan sihirli aynalar yerine medya araçları, “açıl susam, açıl” demeden açılan otomatik kapılar masallardaki olağanüstü durumları mümkün kılmıştır (Çıblak, 2008:42). 4. Masal Ve Turizm İlişkisi Toplumun yeni deneyimler araması, sektördeki teknolojik gelişmeler ve stratejiler, sektörde yaşanan rekabet ve turist profilinde yaşanan değişimlerle birlikte deniz, kum, güneş turizmine alternatif turizm çeşitleri ortaya çıkmıştır (Büyükşalvarcı, Aras, Çınarlı 2009:1200). Bunlardan biri de kültürel miras turizmidir. Miras turizmi ‘kişilerin kültürel ihtiyaçlarını karşılamak üzere yeni bilgi ve deneyimler edinmek amacıyla normal ikamet yerlerinden uzaktaki kültürel cazibe merkezlerine hareket etmeleri’ olarak tanımlanmaktadır (Starčević, 2019:10). Kültür ve Turizm Bakanlığının yapmış olduğu tanıma göre arkeolojik alanlar, tarihi köyler ve binalar, kültürel eşyalar gibi fiziki her eser somut kültürel miras; gösteri sanatları, 79 Kültürlerarasılık & Karşılaştırmalı Edebiyat gelenekler ve görenekler, sözlü gelenek unsurları ise somut olmayan kültürel miras olarak kabul görmektedir. Somut olmayan kültürel miras unsurları nesilden nesile aktarılarak devamlılığını sağlamaktadır (Kolaç, 2009:20). Bu unsurları korumak, uluslararası iş birliğini sağlamak adına atılan adımlardan biri UNESCO’nun 2003 yılında kabul ettiği Somut Olmayan Kültürün Korunması Sözleşmesi’dir. Türkiye’nin de kurucu üyeleri arasında yer aldığı bu sözleşmeye göre; sözlü gelenekler ve anlatımlar, gösteri sanatları, toplumsal şölen ve ritüeller, el sanatları ve doğa ile ilgili uygulamalar somut olmayan kültürel miras unsurları arasındadır. Masallardan turizm sektöründe masal parkları, masal evleri ve masal rotaları uygulamalarında da faydalanılmaktadır (Aymankuy vd., 2023:814). Turizm faaliyetlerinin sürdürülebilir olması bakımından önemli bir yere sahip olan tema parklar, bir konuyla ilişkili eğlence alanlarının düzenlendiği herkese açık alanlardır. Kostümler, heykeller, etkinlikler, müzik gibi unsurların kullanıldığı bu parklar ziyaretçilerin destinasyonda daha uzun süreli kalmasını sağlamaktadır. Ziyaretçi sayıları, yıl boyu hizmet vermeleri ve elde edilen kazanç göz önünde bulundurulduğunda turizm sektöründe önemli bir yeri olduğu görülmektedir (Büyükşalvarcı, Aras, Çınarlı, 2009:1199-1201). Masal türünün turizm sektörüyle ilişkisi düşünüldüğünde akla gelen en iyi uygulamalardan biri Grimm Kardeşlerin masallarının izini muhteşem bir manzara eşliğinde takip eden “Deutsche Maerchen-Strasse” yani Alman Masal Yolu rotasıdır (Hemme, 2005: 71). Grimm Kardeşlerin doğum yeri olan Hanau’dan başlayıp Bremen Mızıkacıları masalının geçtiği Bremen şehrine doğru uzanan 64 farklı noktanın muhteşem bir doğa eşliğinde ziyaret edilmesine olanak tanıyan bu rota edebiyat turistlerinin ilgisini çekerek ülkenin kültürel miras turizmine katkıda bulunmaktadır (Starčević, 2019:9). 4.1. Alman Masal Yolu Alman Masal Rotası, Hanau’dan Bremen’e uzanan 600 km uzunluğunda bir yoldur ve kalelerden nehir vadilerine kadar sayısız turistik yer sunmaktadır. Beş federal eyaletten (Bremen, Hessen, Aşağı Saksonya, Kuzey Ren-Vestfalya ve Thüringen) geçen bu yol güneyden kuzeye doğru uzanmaktadır (Šinko, 2017:13). Jacob ve Wilhelm Grimm Kardeşler tarafından derlenen halk masalları ve efsaneler dünyasını bilinir ve sürdürülebilir kılmak amacıyla dönemin Hessen bölge yöneticisi Herbert Günther tarafından başlatılmıştır. Alman Ulusal Turizm Kurulu tarafından desteklenen "Alman Masal Rotası Çalışma Grubu" iki yıllık bir planlamanın ardından 1975 yılında kurulmuştur. O dönemde kırk kasaba, belediye ve ilçe 80 Fatıma Talayhan Kurt - Umut Balcı güçlerini birleştirerek ve Kassel’de bir ofis kurmuştur. Renkli broşürler ve etkinlik takvimleri, ticaret fuarlarında ve seyahat dergilerinde düzenli olarak yapılan sunumlar, yolu popüler bir destinasyon haline getirmiştir. Alman Masal Rotası, çok çeşitli turistik cazibe merkezleri sunduğu için turistler arasında giderek daha popüler hale gelmektedir. Tüm yıl boyunca aktiftir ve bu da onu iyi bir destinasyon haline getirmektedir. Alman Masal Rotası masallarla ilişkili olmasına rağmen, sadece çocuklar arasında değil, yetişkinler arasında da popülerdir (Šinko, 2017:24). Romantik Yol ile birlikte Alman Masal Yolu Almanya’da en çok ziyaret edilen tatil rotasıdır. Görsel 1: Alman Masal Rotası Kaynak: https://www.deutsche-maerchenstrasse.com/en/route/our-route 81 Kültürlerarasılık & Karşılaştırmalı Edebiyat Bu büyülü masal rotası Grimm Kardeşler’in doğum yeri olan Hanau’da başlamaktadır. Resmi başlangıç noktası Neustadt pazar meydanındaki Jacob ve Wilhelm Ulusal Anıtıdır. Şehir, bu ünlü kardeşleri edebiyat ve sanat ödülleri, tarihi şehir turları, yıllık Grimm Kardeşler Festivali ve diğer birçok girişimle onurlandırmaktadır. Grimm Kardeşlerin çocukluklarını geçirdikleri Steinau kasabasındaki eski ahırlar şu anda Grimm masallarının sahnelendiği bir kukla tiyatrosu olarak kullanılmaktadır. Bugün Grimm Kardeşler Evi olarak bilinen eski ofis binası, ziyaretçileri Grimm ailesini ve ünlü kardeşlerin yaşamını ve çalışmalarını tanıtmaktadır. Yolculuğun bir sonraki adımı, 1527 yılında kurulan ve Almanya’nın ilk Protestan üniversitesi olan Marburg Üniversitesi’nin bulunduğu Marburg an der Lahn’dır (Sidorsky, 1990:152). Burada, Otto Ubbelohde’nin Grimm Masallarının illüstrasyonlarının bulunduğu yerlere rehberli turlar düzenlenmektedir. Grimm Kardeşler Müzesi’nin bulunduğu Kassel şehir merkezindeki büyük bir heykel Grimm Kardeşleri onurlandırmaktadır. Göttingen, tiyatronun, edebiyatın ve müziğin özel bir statüye sahip olduğu bir festival kenti olarak bilinmektedir. Etkinlik takviminde Göttingen Uluslararası Handel Festivali, Kukla Tiyatrosu Günleri, Kültür Gecesi, Gänseliesel Festivali, Edebiyat Sonbaharı ve Göttingen Caz Festivali yer almaktadır. Polle kasabası, Alman Masal Yolu kurulduğundan beri bu büyülü rotanın bir üyesidir. Kül Kedisi masalı her yıl Mayıs’tan Eylül’e kadar üçüncü Pazar günü saat 14:15’te canlandırılmaktadır. Kül Kedisi Odası ve Yolunu ziyaret etmek mümkündür. Sababurg’daki Uyuyan Güzel Kalesi ile ünlü olan Hofgeismaraynı zamanda tabiat parkı ve hayvanat bahçesine de ev sahipliği yapmaktadır. Sayısız yürüyüş ve trekking parkuru, yıl boyunca harika doğa deneyimleri ve bisiklet, kano veya planörle kayma gibi spor aktiviteleri için geniş alan, konaklamanızı çok çeşitli kılmaktadır. Hamelin Almanya’da masal severler için bir dizi etkinlik sunan bir destinasyondur. Fareli Köyün Kavalcısı adlı açık hava oyunu, mayıs ortasından eylül ortasına kadar her pazar günü saat 12:00’de oynanır. Grimm Kardeşlerin dünyaca ünlü Bremen Mızıkacıları masalının en ünlü anıtı olan bronz heykel Bremen şehrinde bulunmaktadır. Masal severler masal anlatıcılarının açık havada ve ücretsiz olarak anlattığı masalları mayıs ayından eylül ayına kadar her Pazar saat 12:00’de şehir merkezinde dinleme fırsatı bulmaktadır. 2004’ten bu yana UNESCO Dünya Mirası Alanı olan Bremen; müzeleri, sergileri ve sanatsal etkinlikleriyle ziyaretçi çekmektedir. Adı geçen yerler dışında toplamda yetmişe yakın ili kapsayan bu rota boyunca ziyaretçiler ister doğa parkı rehberi eşliğinde ister bireysel olarak çeşitli doğa parklarını da ziyaret edip buradaki doğa yürüyüş, bisiklet sürme, orman banyosu, mantar toplama, 82 Fatıma Talayhan Kurt - Umut Balcı kelebek gözlemi gibi doğa etkinliklerine de katılma şansı bulmaktadırlar. Grimm Kardeşlerin de geçmişte vakit geçirdiği Habichtswald Doğa Parkı bu rotada ziyaret edilebilecek parklardan biridir. Kardeşler, şimdiki adı Baunatal olan yerden Dorothea Viehmann ve Schauenburg’dan Johann Friedrich Krause ve Marie Hassenpflug’dan masallar dinlemişlerdir. Ressam kardeş Ludwig Emil de, resimlerinde buradaki yerel halkı ve ilham verici manzarayı resmetmiştir. Bu park aynı zamanda UNESCO Dünya Mirası Listesinde yer almaktadır. Tarihi kaleler, saraylar ve kalıntılar, romantik çayırlar, bazalt tepelerle bezenmiş doğa, çiçek ve bitki zenginliğiyle Grimm Kardeşlerin masallarına konu olmuş, kasaba ve köy yollarını birbirine bağlayan patikalarıyla doğa parkları bu rotaya zenginlik katmaktadır. Ziyaretçilere gerçek bir masal deneyimi yaşatmak, masal anlatıcılığı kültürünü yaşatmak ve katılımcılara farklı deneyimler kazandırmak için masal yolu boyunca GRIMMWELT Kassel, Schwalm Müzesi, Bremen Masal Evi gibi çeşitli masal evleri ve masal müzeleri kurulmuştur. Hem çocuk hem de yetişkin ziyaretçiler bu müze ve masal evlerinde resim ve heykel sergileri, film gösterimleri, masal dinleme atölyeleri, müzik etkinlikleri ve masal canlandırmaları gibi çeşitli etkinlikler ile masalları farklı şekilde deneyimleyerek bölgenin kültürünü de yakından tanıma fırsatı bulmaktadır. Ziyaretçiler bireysel olarak keşif turları yapabilecekleri gibi rehberli turlara da katılma imkânı bulmaktadır. Bisiklet, karavan ya da özel araç kullanmak isteyen gezginler için farklı imkânlar sunulmaktadır. Rota boyunca güzel manzaralar eşliğinde sürüp giden çeşitli tematik masal yolları da oluşturulmuştur. Rahat bir seyahat deneyimi yaşatmak adına ziyaret edilecek destinasyonları içeren basılı broşür ve haritaların yanı sıra cep telefonu uygulamaları ve güzergâh boyunca faydalanılabilecek dijital panolar yerleştirilmiştir. Alman Masal Yolu boyunca yer alan, masallarla ilgili olan ve en çok turist ve ziyaretçi çeken yerler Hanau’da bulunan Grimm Kardeşler Ulusal Anıtı, Steinau an der Straße kasabasında yer alan Grimm Kardeşler Evi, Bad Wildungen’deki Pamuk Prenses Köyü’nde yer alan Pamuk Prenses Evi, Wolfhagen’in merkezinde, belediye binasının önünde, Kurt ve Yedi Küçük Keçi Masalı Çeşmesi, Hessisch Lichtenau’daki Frau Holle Parkı, Hofgeismar yakınlarındaki Sababurg Kalesi/Uyuyan Güzel Kalesi, Trendelburg Kalesindeki Rapunzel Kulesi, Bremen’de yer alan Bremen Mızıkacıları Anıtıdır. 83 Kültürlerarasılık & Karşılaştırmalı Edebiyat 5. Türkiye İçin Masal Turizmi Önerisi Türk edebiyatında derlenmiş ve halk arasında yaygın olarak anlatılan birçok masal ve efsane bulunmaktadır ve öncelikli olarak bu masallar belirlenmelidir. Belirlenen masallar, destinasyonların temasını ve konseptini belirleyecek ana unsurları oluşturacaktır. Bu masalların belirlenmesinde başvurulacak en güzel kaynak Atatürk Kültür Merkezi bünyesinde yürütülen, Türkiye’nin 81 ilinden derlenen Türk sahası masallarını bir külliyatta toplamayı amaçlayan Türk masalları Külliyatı (TUMAK-I) projesidir. Masallar belirlendikten sonra, Türkiye’nin farklı bölgelerindeki masalların geçtiği önemli mekânlar ve doğal güzellikler belirlenerek her bir mekân, ilgili masallarla ilişkilendirilmelidir. Bu mekânlar, turistlerin masal dünyasına adeta bir yolculuk yapmalarını sağlayacak ve hikâyeleri canlandıracak unsurları içermelidir. Oluşturulacak rotanın başarılı olabilmesi için, belirlenen mekânlara ulaşımın kolay olması ve turistlerin konaklama, yeme-içme gibi ihtiyaçlarını karşılayacak turistik altyapının sağlanması da önemli faktörlerdendir. Ulaşım imkânları, konaklama tesisleri, rehberlik hizmetleri ve diğer turistik olanaklar, ziyaretçilerin rahat ve keyifli bir deneyim yaşamasını sağlamak için önemlidir. Son olarak, rotayı daimi ve çekici kılmak adına düzenlenebilecek kültürel etkinliklerin ve turistik faaliyetlerin belirlenmesi gerekmektedir. Masal destinasyonları, yerel kültürün ve geleneklerin tanıtılması için bir platform olabilir. Yerel el sanatları, geleneksel el işleri, müzik ve dans gibi unsurlar, destinasyonun kendine özgü kimliğini ve çekiciliğini artırabilir. Ayrıca, yerel mutfak ve geleneksel yemekler de turistler için önemli bir deneyim oluşturabilir. Masal destinasyonlarının oluşturulması ve geliştirilmesi sürecinde çevresel ve kültürel koruma ön planda tutulmalıdır. Doğal ve tarihi alanların korunması, sürdürülebilir turizm ilkeleri doğrultusunda hareket edilmesi de önemlidir. Türkiye’de masallardan ilham almış mevcut turistik destinasyonlar bulunmaktadır. Masal rotası oluşturulurken mevcut mekânlar da rotaya entegre edilebilir. Örneğin Eskişehir’de bulunan Keloğlan Macera Parkı, Türk masallarından ilham alınarak oluşturulmuş eğlenceli bir destinasyondur. Eskişehir’de bulunan Masal Şatosu da tamamen Türk masallarından oluşmasa da masal konseptli mekânlardan biridir. Türkiye’de yerel yönetimler tarafından kurulan Osmaniye Masal Park, Macera Bursa, Manisa Şehzadelerpark Masal Parkı gibi masal temalı parklar ve Türkiye’de bir ilk olan Kartal Belediyesi Masal Müzesi bulunmaktadır. Var olan masal konseptli mekânlar kullanılabileceği gibi bunlara benzer mekânların sayıları 84 Fatıma Talayhan Kurt - Umut Balcı da arttırmak iyi bir seçenek olabilir. Örneğin farklı şehirlerde, şehirle özdeşleşmiş masalların konu alındığı masal müzeleri veya büyük küçük her yaştan insanın ilgisini çekebilecek masal temalı parklar oluşturmak mümkündür. Adıyaman Üniversitesi bünyesinde Türk Halk Bilimi Müzeciliği anlayışına göre kurulmuş olan Yaşayan Kültürel Hazine Müzesi Adıyaman kentinin kültürünü ve geçmişini mutfak eşyaları, yöresel kıyafetler ve süs eşyaları gibi çeşitli nesnelerle tanıtmaktadır. Ziyaretçileri karşılayan yöresel kıyafetli gönüllü rehberler Müzeyi gezdirirken orta oyunu, meddah ve masal anlatımı gibi teknikler kullanarak müzede sergilenen nesneleri ve şehrin kültürünü hikâyeleriyle birlikte sunmaktadır. Saha çalışmalarıyla derlenen Adıyaman’a özgü masallar bu müzede yaşatılmaktadır.3 Müzenin yabancı ziyaretçilerinin de olduğu düşünülürse bu müze konseptinin ilgi gördüğünün söylemek mümkündür. Farklı illerdeki üniversitelerin yürüteceği çalışmalarla illere özgü Yaşayan Kültürel Hazine Müzesi gibi müzelerin açılması hem illerin kültürünün tanıtılmasına hem de turizm faaliyetlerine katkı sağlayabilir. İllerdeki okulların bu müzelere düzenleyeceği gezilerle çocukların da kültürlerini tanıyarak Avrupa ve Dünya Masalları dışında Anadolu Masallarını da benimsemelerine etki edebilir. Alman Masallarının derleyicileri olan Grimm Kardeşler, Alman Masal Yolu rotası boyunca heykellerle ve müzelerle yaşatılmaktadır. Türkiye’de masal çalışmaları ile öne çıkmış İ. Kunos,V.V. Radlov, Tahir Alangu, Naki Tezel, Pertev Naili Boratav ve Saim Sakaoğlu isimler de tıpkı Alman Masal Yolunda olduğu gibi çeşitli etkinliklerle yaşatılmalıdır. Bu isimler için heykeller yapılıp yaşamış oldukları şehirlere yerleştirilebilir ya da oluşturulacak bir masal müzelerinde bu isimlere yer verilebilir. Masalları Türk halk kültürünü daha iyi anlama ve bu kültürü zenginleştirme aracı olarak kullanma fikri üzerinde duran ve bu amaçla ilk derlemeleri yapan kişi olan Ziya Gökalp’in Diyarbakır’da bulunan müze evi, masal konsepti eklenerek güncellenip oluşturulacak masal rotasına dahil edilebilir. Ülke genelinde farklı illerde günümüz teknolojilerini barındıran modern müzecilik anlayışına uygun bir şekilde kurulacak masal müzeleri, ziyaretçilere masalların büyülü dünyasını keşfetme ve deneyimleme fırsatı sunan bir yer olabilir. Masal karakterleri ve sahnelerini canlandıran etkileşimli sergi alanları, masal yazma atölyeleri, özellikle çocuklara yönelik masal karakteri maskeleri, kuklalar veya diğer el sanatları yapımı atölyeleri 3 Detaylı bilgi için bkz. www.trthaber.com (Erişim Tarihi: 08.01.2024) 85 Kültürlerarasılık & Karşılaştırmalı Edebiyat düzenlenebilir. Ziyaretçilere masal karakteri kostümleri giyerek müzeyi gezebilecekleri tematik günler belirlemek de ilgi çekici faaliyetler arasında olacaktır. Masal kartları, masa oyunları veya bulmacaları içeren oyun alanları ile çocukların keyifli vakit geçirmeleri sağlanabilir. Masal temalı bir kafe, ziyaretçilere masal kahveleri ve atıştırmalıklar sunabilir. Müzelerin bir bölümünde masal karakterleri ve hikâyeleriyle ilgili hediyelik eşyaların satıldığı bir mağaza açılabilir. Sözlü anlatı geleneği olan masalların ayrılmaz bir parçası olan masal anlatıcıları da bu rota için önemli hususlardan biridir. Günümüzde hala bu işi yapan masal anlatıcılarına ulaşılarak yaşadıkları yerlerde teknoloji çağıyla birlikte popülaritesini yitirmiş bu geleneği sürdürebilmeleri için gerekli koşullar sağlanmalıdır. Dünya Masal Anlatma Günü olarak kutlanan 26 Şubat ya da Dünya Masal Anlatıcılığı Günü olarak kutlanan 21 Mart tarihlerinde masal anlatma festivalleri tertip ederek her yaştan insanın bu etkinliklere katılmasını teşvik etmek hem kültürel mirasın korunması hem de turistik faaliyetlerin canlanması adına yapılabilecek etkili faaliyetlerden bir olacaktır. Bu faaliyetlerin kırsal veya ekonomik açıdan dezavantajlı bölgelerde düzenlenmesi ile bölgenin ve bölge halkının ekonomik gelişimine de katkı sağlanabilir. Almanya’da bulunan kale kalıntılarının, şatoların ve kalelerin masal turizminde kullanıldığı göz önünde bulundurularak Türkiye’de bulunan çeşitli kaleler, kervansaraylar masallarla ilişkilendirilerek cazip hale getirilebilir. Almanya’da Trendelburg Kalesindeki bir kule Rapunzel masalı ile ilişkilendirilerek Rapunzel Kulesi olarak adlandırılmış ve masal rotasına dahil edilmiştir. Rapunzel masalının Anadolu masalı varyantının Mahbub-ı Dilber olduğu halk bilimi çalışan araştırmacılar tarafından belirlenmiştir (Akkaya, 2019:1069). Rapunzel bir kuleye kapatılırken Dilber bir saraya kapatılmıştır. Bu araştırmadan yola çıkarak Almanya’daki Rapunzel kulesi gibi Türkiye için oluşturulabilecek masal rotasına da bir Mahbub-ı Dilber Kalesi/Sarayı eklemek mümkündür. Bu masalın Adıyaman ilinden derlendiği için kale veya sarayı bu il sınırlarından seçmek daha doğru olacaktır. Mahbub-ı Dilber masalı örneğinde olduğu gibi farklı popüler masalların Anadolu varyantlarının olduğu yapılan halk bilimi çalışmalarıyla tespit edilmiştir. Örneğin Pamuk Prenses-Nardaniye Hanım, Parmak ÇocukNohut Oğlan, Külkedisi-Küllü Fatma masalları birbirinin varyantıdır. Daha popüler olan Batı varyantları bilinen masalların Anadolu varyantları farklı etkinliklerle tanıtılarak turistik faaliyetlerde kullanılabilir. Pamuk Prenses masalının en bilindik nesnesi olan kırmızı elma Nardaniye Hanım masalında yerini kırmızı kiraza bırakmıştır. Masalın bu nesnesini kullanarak kiraz 86 Fatıma Talayhan Kurt - Umut Balcı bahçeleriyle bilinen yerlere turlar düzenlenebilir, kiraz hasadı Nardaniye Hanım masalı ile ilişkilendirilerek hasat zamanının festival tadında gerçekleşmesi sağlanabilir. Böyle bir etkinlikte yöre kadınları kirazdan yaptıkları ev yapımı yiyecek içeceklerini satabilir ya da kiraz temalı el işi ürünlerini ziyaretçilerle buluşturabilir. Bu sayede hem turizm faaliyetlerinin çeşitlenmesi hem de yöre halkının ekonomisinin canlanması sağlanmış olur. Pamuk Prenses masalındaki Yedi Cüceler bu masalda yerini Kırk Haramilere bırakmıştır. Kırk Haramiler, Binbir Gece Masallarından alınmış olsa da Anadolu masallarında kullanılarak Türk kültüründe yaygınlaşmıştır. Türk sinemasının bilindik filmlerinden olan Ali Baba ve Kırk Haramiler filminin çekildiği İstanbul’da yer alan Yarımburgaz Mağarası masal konseptine uygun çevre ve mekân düzenlemesi yapılarak masal turizmi destinasyonlarına kazandırılabilir. Türkiye’nin UNESCO tarafından kabul edilmiş 20 adet somut olmayan kültürel miras unsurundan olan Nasreddin Hoca Fıkraları ve Dede Korkut Masallarını yaşatmak ve bilinirliklerini dünya çapına yaymak amacıyla bu unsurların da oluşturulacak masal rotasında kullanılması önemlidir. Kahramanlık ve macera unsurlarını barındıran Dede Korkut Masallarını Türkiye’de bulunan kaleler veya kervansaraylarla ilişkilendirilerek masal rotasında yaşatılabilir. Dede Korkut masalları, yerel festivaller, etkinlikler ve kültürel organizasyonlarla entegre edilebilir. Turistlere yönelik olarak düzenlenen etkinliklerde, masalların anlatımı, tiyatro gösterileri veya sergiler aracılığıyla sunulabilir. Otel ve restoranlar, Dede Korkut temasını içeren dekorasyon, menü seçenekleri veya etkinliklerle müşterilerine farklı bir deneyim sunabilirler. Bu, konuklara bölgenin kültürüne daha derinlemesine bir bağ kurma fırsatı tanır. Dede Korkut masalları hakkında eğitici atölyeler ve seminerler düzenlemek, turistlere masalların anlamını daha derinlemesine kavrama fırsatı sunabilir. Bir diğer somut olmayan kültürel miras unsuru olan Nasreddin Hoca Fıkraları da turizm faaliyetlerinde kullanılarak turistlere eğlenceli bir deneyim yaşatılabilir. Nasreddin Hoca’nın hayatıyla ilişkilendirilen Konya, Aksaray ve Eskişehir gibi illere tematik alanlar kurularak buralara turlar düzenlenebilir. Bu turlar, turistlere Nasreddin Hoca’nın mizahi dünyasını keşfetme fırsatı sunabilir. Alman Masal Yolu örneğinde olduğu gibi tiyatro gösterileri, kukla oyunları veya sokak performansları aracılığıyla hikâyeler canlandırılabilir. Nasreddin Hoca temalı restoranlar veya kafeler, turistlere geleneksel Türk mutfağıyla birlikte Nasreddin Hoca’nın mizahi atmosferini sunabilir. Menülerde Nasreddin Hoca fıkralarına göndermeler yapılabilir. 87 Kültürlerarasılık & Karşılaştırmalı Edebiyat Türk halk kültürünün önemli bir parçası olan Keloğlan karakteri, zekâsı, cesareti ve mizah anlayışıyla tanınan bir kahramandır. Bu masalların geçtiği yerler tespit edilebilir veya mevcut turistik destinasyonlar bu masallarla ilişkilendirilerek turizm pazarına tekrardan sunulabilir. Örneğin; Kapadokya bölgesi, Keloğlan masallarının geçebileceği bir yer olarak düşünülebilir. Peri bacaları ve eşsiz coğrafyasıyla bu bölge, masalların atmosferine uygun olabilir. İç Anadolu Bölgesi’nde yer alan Aksaray ve Konya, Keloğlan masallarının anlatıldığı yerler olarak düşünülebilir. Keloğlan temalı mevcut parklar yenilenebilir veya farklı illere temalı parklar kurulabilir. Bu parkların güncellenmesinde veya yeni parkların kurulmasında günümüz teknolojilerinin kullanılması ve dijital dönüşümlere yer verilmesi parkların ulaşılabilirliğini ve tanınırlığını arttıracaktır. Ayrıca, sosyal medya platformları veya temalı parkların resmi iletişim kanalları üzerinden güncel haberleri takip etmek de bir seçenek olabilir. Keloğlan tema parkının resmi bir web sitesi oluşturulabilir. Bu web sitesi, park hakkında bilgiler, etkinlikler, bilet fiyatları, ziyaretçi rehberi ve online bilet satışı gibi bilgiler içerebilir. Mobil uygulama, ziyaretçilere park içinde navigasyon, etkinlik takvimi, mobil bilet satın alma ve diğer interaktif özellikler sunabilir. Web sitesi veya mobil uygulama üzerinden, ziyaretçilere sanal turlar veya 360 derece videolar sunularak parkın atmosferini online olarak deneyimlemeleri sağlanabilir. 6. Sonuç ve Öneriler Edebiyat turizmi kapsamında gerçekleştirilen masal turizmi faaliyetleri Alman Masal Yolunda yıl boyu başarılı bir şekilde yürütülmektedir. Yerli ve yabancı turistler tarafından yıl boyu ziyaret edilen bu rota Romantik Yol ile birlikte Almanya’da en çok ziyaret edilen tatil rotasıdır (Šinko, 2017: 33-34). Bu çalışma, Alman Masal Yolu turistik rotasını detaylarıyla inceleyerek Türkiye’nin masal mirasını ve doğal güzelliklerini bir araya getiren bir masal rotası önerisi sunmayı amaçlamaktadır. Bu doğrultuda nitel araştırma yöntemlerinden biri olan doküman analizi yöntemi kullanılmış, Alman Masal Yolu ziyaret edilerek saha araştırması yapılmış, veriler analiz edilmiştir. Yapılan çalışma ile Alman Masal Yolu rotasının kuruluşu, rotayı oluşturan unsurlar ve bu rotada yürütülen faaliyetler incelenmiştir. Bu incelemeler sonucunda Alman Masal Yolu rotasından yola çıkarak Türkiye’de de bir masal rotası oluşturmanın mümkün olduğu görülmüştür. Masallardan ilham alınarak oluşturulacak Türk Masal Yolu rotası, Türk masallarının zenginliğini ve çeşitliliğini yansıtarak Türkiye’nin doğal 88 Fatıma Talayhan Kurt - Umut Balcı ve kültürel zenginliklerini keşfetmek isteyen ziyaretçilere farklı bir deneyim sunacaktır. Bu rotanın, ülkenin zengin kültürel birikimini daha çekici hale getirerek yerel ekonomiye katkı sağlayacağı da düşünülmektedir. Alman Masal Yolu çalışmalarını yürüten derneğin 1975 yılından bu yana aktif olarak faaliyet gösterdiğini göz önünde bulundurarak böyle bir projenin başarılı olması için illerde bulunan Kültür ve Turizm Müdürlüklerinin, yerel yönetimlerin, üniversitelerin, sivil toplum örgütlerinin ve gönüllü halkın birlikte özverili ve uzun soluklu bir çalışma yürütmesinin gerekli olduğu unutulmamalıdır. Masalların belirlenmesinde, uygun mekânların seçilmesinde ve düzenlenecek etkinliklerin kararlaştırılmasında tüm paydaşların etkin katılımı ve çabası önemlidir. Oluşturulacak rotanın reklam ve tanıtım faaliyetlerinde daha kısa zamanda daha büyük kitlelere ulaşabilmek açısından dijital ortamların ve sosyal medyanın kullanımı önemlidir. Bu rotayı tanıtan ve etkinlikler hakkında bilgi veren kullanımı kolay, farklı dil seçeneklerini barındıran bir web sitesi tasarlanması ve rotanın tanıtımı için sosyal medya hesaplarının oluşturulması önemlidir. Ulusal düzeyde yapılacak tanıtım faaliyetlerinin geniş bir alana yayılması ve öncelikle Türk masallarını daha bilinir hale getirilmesi amacıyla farklı kuruluşlarla iş birliği yapılarak hareket edilmelidir. Örneğin okullarda öğretmenlerin rehberliğinde Türk masalları okuma saatleri düzenlemek, yayın kanallarında Türk masallarını tanıtan röportaj ve programlar yayınlamak, afiş ve broşürler tasarlamak bu amaçla düzenlenebilecek etkinlikler arasındadır. Yeni nesil, teknoloji ve internet kullanımıyla popüler kültürün etkisi altında kalarak yabancı menşeili masalları daha çok tanımaktadır (Özünel, 2011:61-62). Okulların oluşturulacak Türk Masal Yolu rotasında düzenleyeceği kültürel gezilerle yeni nesil, kültürel mirasını daha çok tanıyacak ve Türk masallarının bilinirliği artacaktır. Kültürel kazanımların yanı sıra popüler turistik destinasyonlar arasında olmayan farklı bölgeler bu rotaya entegre edilerek bu bölgelerin turistik cazibe merkezi haline gelerek ekonomik açıdan canlanması sağlanacaktır. Masal turizmi faaliyetlerinin ziyaretçilere farklı seçenekler sunarak unutulmaz deneyimler yaşatacağı ve sürdürülebilir turizme de katkı sağlayacağı unutulmamalıdır. Türkiye’de masal turizmi konusunda yapılan bir çalışma olmadığından bu çalışmanın literatürdeki bu boşluğu doldurmaya katkı sağlayacağı ve yeni çalışmalar için fikir olacağı düşünülmektedir. Bu çalışmada Türkiye illerinin hepsini kapsayacak şekilde genel bir masal turizmi rotası oluşturulmasına yönelik önerilerde bulunulmuştur. Yapılması 89 Kültürlerarasılık & Karşılaştırmalı Edebiyat muhtemel çalışmalarda araştırmacılar Türkiye’nin belli bir bölgesi üzerinde çalışarak daha detaylı bir rota önerisinde Bulunabilirler. Kaynaklar Akoğlan Kozak, M., ve Bahçe, S. (2009). Özel ilgi turizmi, Detay Yayıncılık, Ankara. Aksöz, M. ve Balcı, U. (2023). Disiplinlerarası bir tür olarak gezi yazıları, 4. Internatıonal Istanbul Current Scıentıfıc Research Congress, Proceedıngs Book, 333-338. Aksöz, M. (2020). Vecihi Timuroğlu’nun Fırat’a masallar kitabı masal mıdır? The Journal of Academic Social Science Studies, 13(79), 113129. Aksöz, M. (2023). Külkedisi masalının internet ortamındaki değişkeleri, Journal of Current Debates in Social Sciences, 6 (1), 29-36. Aksöz, M. ve Balcı, U. (2023). Masal edebiyat türünün internet sitelerindeki Türkçe tanımlanması, 4th Internatıonal Istanbul Current Scıentıfıc Research Congress, Proceedıngs Book, 323-332. Aktemur, C. ve Balcı, U. (2022). Book fairs in the context of literary tourism: an example of İstanbul and Frankfurt book fairs, 13th International Congress on Current Debates in Social Science, İstanbul, Ijopec Publication, 43-49. Arıcı, A. F. (2010). Tür özellikleri ve tarihlerine göre Türk ve dünya masalları, Atatürk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Dergisi, 11(26), 159-169. Arıcı, A. F. (2018). Eğitsel yönleriyle Nasreddin Hoca fıkraları: Bir içerik analizi, Erzincan Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 20(3), 602621. Arslan, Z. ve Balcı, U. (2023). Edebiyat turizmi bağlamında kitap köylerine genel bir bakış, İçinde: Ed. Balcı, T., Öztürk, A. O. ve Aksöz, M. Schriften zur Sprache und Litratur VII, Çizgi Kitabevi, Konya, 345362. Aymankuy, Y., Yakut Aymankuy, Ş., Kütüklü, D. ve Demir, B. (2023). Çocuklu ailelerin masalların konaklama işletmelerinde kullanılmasına dair görüşleri, Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 26(50), 807-828. Aytas, G. (2006). Edebi türlerden yararlanma, Milli Eğitim Dergisi, 34(169). 90 Fatıma Talayhan Kurt - Umut Balcı Balcı, U. (2017). Kursbuch zur prüfung öabt, İjopec Publication, London. Balcı, U. ve Dilek, S. E. (2021). Edebiyat turizmi (kavramlar- türlerörnekler), Detay Yayıncılık, Ankara. Balcı, U. Ve Yiğitoğlu, B. (2023). Auf den spuren der dichter-straßen als literaturräume im öffentlichen bereich, İçinde: Ed: Nihan Demiryay; International Research in Education Sciences V, Eğitim Yayınevi, İstanbul, 113-125. Büyükşalvarcı, A., Sercan, A. ve Çınarlı, E (2019). Turistik ürün çeşitlendirmesi kapsamında tema parklar: Konya örneği, International journal of soiıal humanıtıes sciences research, 6(36), 1198-1210. Çıblak, N. (2008). Teknoloji çağında kültürel miras olan masalların korunması, Türklük Bilimi Araştırmaları, 39-50. Demirer, D. (2017). Kültürel mirasın sürdürülebilirliği kapsamında edebiyat turizminin yönetici ve tüketici perspektifinden değerlendirilmesine yönelik bir araştırma Yüksek Lisans Tezi, Düzce Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Düzce. Demiryay, N. Ve Balcı, U. (2022). Alman demokratik cumhuriyeti edebiyatı bağlamında “yazar ve edebiyat müzeleri”, Alman Dili ve Kültürü Araştırmaları Dergisi, 4 (8), 70-81. Ginigen, D. ve Balcı, U. (2023). “Sözcüklerin rotası” edebiyat festivali: katılımcılarının festivale dair kalite ve değer algıları, İçinde: Muharrem Tosun ve Coşkun Doğan. Kültürlerarasılık ve Dil, Paradigma Yayınevi. Çanakkale, 79-96. Gümüş, M. ve Dilek, S.E. (2020). Kültürel miras ve turizm (disiplinlerarası yaklaşım), Detay Yayıncılık, Ankara, 5-22. Hemme, D. (2005). Landscape, fairies and identity: Experience on the backstage of the fairy tale route, Journal of Tourism and Cultural Change, 3(2), 71-87. Işık, M. ve Balcı, U. (2023). Mezarlık turizmi bağlamında yazar mezarları: bir rota önerisi, Journal of Current Debates in Social Sciences, 6(Special Issue-1), 1-19. Johnson S., Bos L. ve McCabe S. (2015). Learning never goes on holiday: an exploration of social tourism as a context for experiential learning, Current Issues in Tourism, (18)9, 859-875. Kıral, B. (2020). Nitel bir veri analizi yöntemi olarak doküman analizi. Siirt Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 8(15), 170-189. 91 Kültürlerarasılık & Karşılaştırmalı Edebiyat Kolaç, E. (2009). Somut olmayan kültürel mirası koruma, bilinç ve duyarlılık oluşturmada Türkçe eğitiminin önemi, Milli Folklor, 21(82). Kozak, N., Akoğlan Kozak, M. ve Kozak, M. (2020). Genel turizm ilkelerkavramlar, Detay Yayıncılık, Ankara. Mansfield, C. (2015). Researching literary tourism, Shadow Books and Media, Bideford. Meriç, C. (1998). Kırk Ambar (Cilt 1), İletişim Yayınları, İstanbul. Özdemir, N. (2011). Edebiyat ve ekonomi kültürel ekonomik bir alan olarak edebiyat, Millî Folklor, 23(91), 101-114. Öztürk, A. O. (2008). Masalları uyutmak, Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi, 1(3), 494-499. Öztürk, A. O. ve Sakaoğlu, S. (1992). "Pflegerl, b. es war einmal - es war keinmal Türkische volksmärchen, Eren Yayıncılık, İstanbul, 31(4), 311-313. Sakaoğlu, S. (1973). Gümüşhane masalları, metin toplama ve tahlil, Atatürk Üniversitesi Yayınları, Ankara. Sakaoğlu, S. (2021). Masal Araştırmaları, Akçağ Yayınları, Ankara. Saltık, O. (2019). Masalların eğitimdeki yeri, Türkçe Eğitimi ve Çocuk Edebiyatı Kurultayı, 461-466. Starčević, L. S. (2019). (Master Thesis), Fairy tale tourism Expectations and experiences of different age groups in Ivana’s House of Fairy Tales, Tom Sintobin Üniversitesi. Seyidoğlu, B. (1985). Masal, Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi 6, İstanbul. Šinko, S. (2017). Deutsche märchenstraße-eine welt, in der märchen wahr werden, Yüksek Lisans Tezi, Mariboru Üniversitesi. Sidorsky, P. G. (1990). Along the German fairy-tale road, Childhood Education, 66(3), 151-154. Sutherland, J. (2018). Edebiyatın kısa tarihi, (Çev: T. Göbekçin) (2. Baskı), Alfa Yayınevi, İstanbul. Tırıl, A. (2018). Bir özel ilgi turizmi olarak edebiyat turizmi ve Türkiye’nin edebiyat turizmi potansiyeli, International Journal of Social And Humanities Sciences, 2(2), 161-184. 92 Fatıma Talayhan Kurt - Umut Balcı Wach, E. ve Ward, R. (2013). Learning about qualitative document analysis, IDS Practice Paper In Brief, 1-13. Yardımcı, A. ve Balcı, U (2023). Edebiyat turizmi konulu akademik yayınların bibliyometrik analizi, 14th International Congress on Current Debates in Social Science, Tbilisi, Georgia, Abstracts & Proceedings, 225-234. Yıldırım, M. (2012). Kısa Anlatı Türleri ve Öğretimi. Konya: Çizgi Yayınevi Zipes, J.. (2019). The evolution of folk-and fairy tales in Europe and North America, Teaching Fairy Tales, 34-53. 93